tarantinoyu severim ben..çok severim hatta..şaane bi yönetmendir kendisi..kasmaz zira,orasını severim.."ağır film yapacam ulaağnn,sıkıntıdan patlamalı ulan milett!!rım rım rımmm.."diyerekten gidip bi "ince kırmızı hat" çekmez kendisi,kimse bi bok anlamasın diye gidip "travma" çekmez,şovenist milliyetçilik yapacam diye gidip zart zurt amerikan bayrağı sokuşturmaz filmine...neyse odur adam,uzakdoğu sinemasından etkilenmiş mi?evet...ama gidip de "yok beaa,tamamen kendi fikirlerimle çektim bunu!!" dememiş ki zaten adam,kalkmış söylemiş esinlendiğini,ilham aldığını,saygı duruşu mahiyetinde filmler çektiğini...milyon dolarlar harcayıp diyaloglarından kadrajlarına kadar uzakdoğu sinemasının önceki filmlerinden alınmış bi "kill bill" çektyse eğer bu adam o filmlere saygısından ve uzakdoğu sinemasıyla ilgilenmeyenlere "ulan cebinizden kaç dolar harcayıp 30 sene önce aynısı çekilmiş filmi izlediniz,salaklar sizi!!" deme isteğindendir,arakçılığından değil...ayrıca şaane senaryo yazar,yazarken de kasmaz,"rezervuar köpekleri"ni "like a virgin" şarkısının sözlerinin anlamıyla ilgili alakasız bi diyalogla açar ya da "pulp fiction"da john travolta'yla samuel l.jackson'a başka hiçbi senaristin sahip olamayacağı bi cesaretle "daha 2 dakkamız var"dedirtip filmin mevzuuyla alakasız ama süper bi diyalog sokar araya...ayak fetişi vardır adamın,"amanın millet ne der!!"diye düşünmez bu konuda,sokabildiği kadar ayak sokar filmine,üstelik bundan yararlanıp gider "günbatımından şafağa"da salma hayek in ağzından şampanya içer mesela,kendi ayak fetişini gizleyeceğine bizde ayak fetişi yaratır,salma hayek in ayağının tadına bakması da cabası 😀 ...kurgusu konusunda konuşmaya zaten gerek duymuyorum kendisinin,çekimleri de süperdir üstelik,"rezervuar köpekleri"nde her bi kadrajın üzerinde çok düşünüldüğü bellidir,keza "kill bill"de izlemeye doyulmaz bazı dövüş sahneleri vardır...beraber çalıştığı oyuncunun performansını da çok yukarıya çeker üstelik,john travolta bu adamla yeniden doğmuştur,uma thurman hiçbi filminde "pulp fiction"daki havayı yakalayamamıştır...uzun lafın kısası muhteşem bi sinema adamı olmak için gerekli tüm meziyetlere sahiptir kendisi ve öyledir de....beğenen beğenir,beğenmeyen beğenmez,ama ben beğenirim,saygı duyarım kendisine,sinemada herhangi bi afişte "quentin tarantino sunar" görürsem de koşa koşa giderim...

tarantinoya 3 temel eleştiri gördüm şu ana kadar yazılanlarda:
1- tarantino tamamen uzakdoğu sinemasını ( hatta "kadrajını" ) taklit etmektedir. bu yüzden özgün deildir
2- tarantino bir " golden touch " ürünüdür. popülerliği bundan dolayıdır. gençler arasında tarantinoyu sevmek zaruri bi şeydir aslında bilinçsiz olarak sevilmektedir.
3- derinlik yokmuş!

kısaca yazalım
1- eğer konu kill bill'se uzakdoğu etkisini sezmek için bi 6. hisse muhtaç deiliz. tarantino sadece uzakdoğu sineması deil uzakdoğu animasyon kültürü uzakdoğu savaş sanatı vs kısaca uzakdoğu kültürü üzerine bir film yaptığını bağırıyor. taklitin tanımı için sözlüklere bakalım. ha eğer pulp fiction veya rezervuar sa sözkonusu yok kadrajlar uzakdoğudan çalınmış yok bilmem ne. deli misiniz siz ya? arkadaşlar pulp fictionda ya da rezervuarda uzakdoğu taklidi olan ne var hamasi atmadan somut olarak söyleyin adam gibi tartışalım. ben de cevapları yazayım. öyle sallayıp geçme yok. madem derinlik istiyoruz derin derin tartışalım. bu arada uzakdoğu külliyatını tavsiye eden arkadaş kara film külliyatına, b tipi filmlere, kubrick'e, John Huston'a vs bi göz atsın. bakalım tarantinonun taklit ettiği başka şeyler bulabilecek mi?

2-demek ki tarantino out olmuş gençler arasında.. bütün 90 lar sinemasını etkileyen bi yönetmenden tarkan'dan bahseder gibi bahsediyoruz. o gençlerin sorunu eğer öyle bi şey varsa peki aynı kader kubrick'te yok mu say desen filmlerini sayamayan insanlar kubric^'e tapıyolar. peki bu kubrick'ten ne götürüyo?

3- derinlikten ne anladıınıza bağlı. bi şey diyemiyorum.

sonuna kadar katılıyorum...ama hakkını vermek gereken bi durum var tarantino diyince dialoglarda akla gelir..dialogların çok sıkı olması uzak dogu sinemasında olamyan tarantinonun filmlerinde olan bi durum.

Eleştiri olarak değil sadece bilgilendirmek amaçlı bir yazı olarak kopyala yapıştır yapıyorum. Tarantino'yu eğlenceli bulduğumu da belirtmiştim zaten.

tarantino esinlememiş çalmış mı?
rezervuar köpekleri'ni bilirsiniz.
tarantino'nun ünlü ve fena halde çarpıcı filmini...

açın bütün sinema kaynaklarını, orada "yazan ve yöneten quentin tarantino" diye yazar.

geçen hafta onur andaç (ki tarantino hastasıdır ve yakında bu köşede teknosarmal adı altında internet notlarını okuyacaksınız) aradı.

telefondan bile anlaşılıyordu heyecanı, sıkıntısı, üzüntüsü...

rezervuar köpekleri'nin esası meğer 1987 yapımı bir hong kong filmiymiş. adı, long hu feng yun/city on fire. yönetmeni ise ringo lam.

onur, filmi bir yolunu bulup izleyince yıkılmış tabii.

"resmen kopya bu ağabey!" diyor. hiç değilse filmin bir yerine "şu filmden esinlendim" diye bir not koysaymış. yapmamış tarantino.

onur en çok buna bozuluyor haklı olarak...

diyaloglar bile tıpa tıp kopyaymış. city on fire'da fazladan soygun sahnesi de varmış.

işe bakın ki, tarantino'nun bütün filmlerindeki "esinlenme ötesi" sahneleri bir araya getiren bir belgeselin (adı da ilginç belgeselin: who do you think you're fooling?) geçenlerde mtv'de yayınlanması tarantino'nun filmlerini dağıtan şirketin baskısıyla son anda engellenmiş.

bu belgeselde sahneler arka arkaya getirilerek rezervuar köpekleri'nden ucuz roman'a, tarantino'nun "çalıntı"ları ortaya koyuluyormuş.

şu sıralarda tarantino hayranları arasında sıkı bir şaşkınlık ve çözülme varmış!..

onur, "biri bana söylese inanmazdım ama gözlerimle gördüm, çok fenayım bu günlerde" dedi.

onur'un üzüntüsünü bütün kalbimle anlıyorum.

haşmet babaoğlu
vatan

kezzap öncelikle teşekkürler.. gayet somut bir bilgi verdiğin.. aynı zamanda gözden kaçırdığımız.. who do you think y're fooling 94 yapımı, ve city on fire da 87.. dolayısıyla eski bir tartışmayı ıskalamışız.. city on fire filmini izlemek ve sonra bir değerlendirme yapmak istiyorum.. ama bir çok fikrimde şimdiden yanıldığımı kabul etmem gerekiyor. bu tartışmayı izleyen arkadaşlar varsa özellikle benim gibi tarantino'yu seven arkadaşlar asıl şimdi tarantino'yu tartışmak zamanıdır diyorum. kendi payıma uzakdoğu sinemasına da daha fazla ilgi göstermem gerektiğini düşünüyorum.

Evet bu yazı benim Tarantino konusunda fikirlerimi çok derinden etkileyen bir yazıydı zaten! Evet bu yazıdan sonra ne düşünüyoruz?

kubrick'in the killing'ini seyrettiniz mi? bakın bakalım özellikle kurgusu tarantino'nun filmlerine ne kadar çok benziyor 😉

ha, tarantino'yu çok severim o ayrı.

[quote="unpophassanoya;
bende ayni tip insanlar taniyorum,ve onlardan biri olmamak icin bu tip riskleri goze aliyorum, herhangi bir yerde tarantino hakkinda kotu birsey soylersen (ozellikle gencler arasinda) hemen olay 'sen ne anlarsin ki' ye geliyor. tabii bu tip yontemlerle gercek bir sinema kulturune sahip olma imkani yok onuda soyleyeyim.
arkadasin biri nuri bilge ceylan sinamasini begenmedigini söylediginde de sen ne anlarsin sanatdan diye kafa göz daldiginizi hatirliyorum..yasasin minimalizm ,kahrolsun populizm mi..(ki cannes altin ayi alan yönetmenden bahsediyoruz.)
herneyse...resorvoir dogs u ilk senesinde taze taze görmüs(93 dü galiba) oha noluyoruz olmus ve deli gibi takipe gecmistim(topu topu 4 filmdir ya..true romance ve natural born killaz senaryosuda da hayranligima bonus katmistir),sonrasinda da hayal kirikligina ugramamistim.populer oldugu zaman biraz uyuz oldugum dogrudur da simdi bu haberler sonrasi dumur katsayim iyice artti.bir tarafdan da ,diyelim komple remake yapti ,ee nolmus demek ,sahip cikmak geliyo ya..
.. ne gerek vardi söylediniz,arastirmam ögrenmem lazim,uyuyamam simdi.::

---

şu 87 yapımı filmi merak ettim. Hatta bir şekilde youtube'da falan bir bölümünü görmek isterim; çünkü hâlâ inanmış değilim Rezervuar Köpekleri skandalına. Bu yüzden bu uzakdoğu filmi konusunu dışarıda tutarak başka bir Tarantino özelliğine parmak asmak istiyorum.

Tabii ki diyaloglar. Kadrajlar, şunlar, bunlar oradan buradan alınmış olabilir; ama bir adam 10 dakika boyunca Madonna'nın "Like a Virgin" şarkısının adının nereden geldiğini tartışan bir grubu gösteriyorsa ben o yönetmene saygı duyarım. Benim çok önemsediğim bir şeydir olaylar ve kişilerin gerçekliği. Tarantino'da da öyle diyaloglar var ki gerçekten söylenilen şeyin önceden düşünülmemiş olduğunu ve o an olup bittiğini anlıyorsunuz. İşte ben Tarantino'yu bu yüzden severim. Karakterleri o kadar gerçektir ki demin bahsetilen restoranda hırsızlık sahesinde hoplarsınız. Rezervuare Köpeklerinde karnında burulan Bay Turuncu (turuncuydu sanırım...)'ya acırsınız, bara işeyen bir adamı anlatan bir fıkra sizi yan yanaymışsınız gibi eğlendirir.

Not: Şu filmi hakikaten merak ettim yahu.

çok güzel bi söz geldi aklıma! bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunamaz!

Helal ...

 

---

Eğer ilk yazan arkadaş bensem ve o arkadaşın verdiği link de benim verdiğim linkse yani
"Eleştiri olarak değil sadece bilgilendirmek amaçlı bir yazı olarak kopyala yapıştır yapıyorum." şeklinde linki koyma amacımı yazmışım.
Amacım tartışmayı canlı tutmak, zira Tarantino konusunda kafam oldukça karışık. Paylaşarak ve tartışarak anlamaya ve öğrenmeye çalışıyoruz.

---

Her ne kadar ilk yıllarında çektiği filmler daha çok hoşuma gitse de geenl olarak Tarantino nun iyi bi yönetmen olduğunu söyleyebilirim. Tarantino filmleri nden sıkıldığını söyleyen arkadaşlara denk geldim. Tarantino filmlerini aksiyon filmleri olarak gördükleri ve sadece buna göre izlediikleri için fazla şaşırmadım. Tarantino yu tarantibno yu yapan filmler (Resevoir dogs, pulp fiction) aslında Amerika da ki suç dünyasına alaycı ve eğlenceli bi bakıştır. Yani aksiyon olarak görmek kadar komedi olarak ta görmek gerekir hatta komedi daha çok. Ama tabi bunu anlamak için Amerika daki zenci, italyan, ispanyol, piskopat, profesyonel birçok suçlu yapısını iyi bilmek gerekir. Aslında Tarantino nun bu tarzı bence 80 ve 90 lardaki Scorsese filmlerine çok benzer. Bu anlayışa göre Tarantino nun Scorsese den etkilendiği ni söylemek belki yanlış olmaz. Ama sonuçta tarantino nun da iyi bi tarzı ve bakış açısı vardır demek gerekir. Aksi takdirde haksızlık etmiş oluruz.. (Her ne kadar ben ilk zamanlarında ki filmlerini daha çok beğensem de)
Not: Asla tarantino şu anda 1. sınıf bi yönetmen dir demiyorum. ama iyi bi yönetmendir. Tabi ki dönemlerine göre bakıldığında Hitchcock la sinematografi olarak kıyaslanamaz. ama anlatımı eğlenceli ve güzeldir.