Shutter Island

4/10

O kadar tahmin edilebilirdi ki, daha ilk yarım saatte sonunu söyledim... Güzel film olabilirmiş... Demekki Scorsese bile kötü bir senaryo ile ne yapsın...

Shutter Island

4/10

O kadar tahmin edilebilirdi ki, daha ilk yarım saatte sonunu söyledim... Güzel film olabilirmiş... Demekki Scorsese bile kötü bir senaryo ile ne yapsın...
Hep söylerim, hiçkok da söyler, yine söyleyelim, ne anlattığın kadar nasıl anlattığın da çok önemli. İnanılmaz usta işi ve çok iyi bir film Shutter Island. Senaryosu tahmin edilebilir mi? Evet, orjinal hiçbir şey yok çünkü, ama geriye kalan her şey muhteşem olunca film de kendini gayet rahat kurtarıyor. Ha Scorsese'nin en iyisi mi? Değil, ama çok güzel bir film.

Abi sonunu bildiğim bir film (hele ki hesapta bir gizem üzerine kurulu bir film) bana hiç zevk vermez. Yani filme o kadar uğraşılmış senaryoya neden uğraşılmamış? Kitabın baskısı harika ama yazarı salak gibi birşey... Hiçbir şey o filmi kurtaramaz bence... İyi dediğin şeylerden ötürü 4 verdim işte...

nasıl tahmin ettin abi. hepsi aslında ölü ada da araf diye de tahmin edebilirdin. önceden birisinden duymuş ve hatırlamıyor olabilirsin bence.

Valla bence çok barizdi be. The others'da da ilk yarıda sonunu söyledim diye beni dövüyolardı hatunla kızkardeşim 🙂 Ama o da belliydi :)))

Ada: Zombilerin Düğünü 2 / 10

Sadece iki yerde güldüğüm için verdim o iki puanı da. 🙂
Güldürseydi bari biraz anlamı olurdu da, bu haliyle çok ziyan bir film.

nasıl tahmin ettin abi. hepsi aslında ölü ada da araf diye de tahmin edebilirdin. önceden birisinden duymuş ve hatırlamıyor olabilirsin bence.

Defendor

8/10

http://www.imdb.com/title/tt1303828/ " onclick="window.open(this.href);return false;

Sadece bir festivalde ödül kazanan bu filme gereken önem verilmediğini düşünüyorum. Çok harika bir senaryo ve oyunculuk var. Gayet de özgün. İzlemenizi şiddetle tavsiye ederim (izlemeyeni dövüyoruz yani 😛 )

Woody Harrelson gerçekten ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu bir kez daha ispatlamış...

The Imaginarium of Doctor Parnassus 8.5 / 10

Yine harika bir yaratıcılık Terry Gilliam'dan. Nasıl bir kafa vardır bu adamda çok merak ediyorum.
Filmin mevzuya giriş kısmı biraz daha kısa tutulsa, çok çok daha iyi bir film olacaktı benim için.
Big Fish tadı aldım resmen.

Filmde güldüm, eğlendim, heyecanlandım, gerildim, sonunda bir hayli duygulandım.
Sanırım biraz da Heath Ledger etkisi...

Ve filmin sonundaki yazının ardından ağlayacaktım neredeyse, gözlerim doldu:

Heath Ledger ve arkadaşlarından bir film... 🙁

Hayat Var - Reha Erdem

Çok sıkı, sert, sağlam, içerden bir film. Son yılların en iyi filmi. Reha Erdem de şu an için en iyi yönetmen bence. Her filmiyle çıtayı biraz daha yukarı taşıyor. Filmde her karakter çok gerçek ve bütün geçmişlerinin yansımasıyla çok can acıtıcı. Reha Erdem nerde kesmesi gerektiğini çok iyi biliyor. Müzikler filmle çok uyumlu. Şehrin dışında, adayı çevreleyen suların ardında bir hayat varsa böyle olmalı diyorsunuz. Şehrin içindeki pisliği dışarı attığı dış bölge, dışarısı. Televizyonun bile bozuk olduğu, sanallığa, bu tür bir rahatlamaya ve konformizme asla izin verilmeyen bir bölge. Fazlasıyla acımasız bir sürgün yeri. Günahların sessizce ve tuhaf bir kabullenişle çekildiği bu yerde, masumluğu ve saflığı temsil eden 13 yaşındaki bir kızın edilgen bir duruş sergileyerek, kendini pasifize ederek ayakta kalma mücadelesine ortak oluyoruz. 70’lerin ortalarından itibaren, büyük göç olan büyük şehirde tutunamayanların yükselen dramını sömürüye kaçmadan, herhangi bir mesaj kaygısı taşımadan çok iyi veriyor Reha Erdem. Sessizce, kimsesizce yuvarlanıp yok olan insanlar için bir ağıt, bir çığlık. Reha Erdem, bu filmiyle herkesi aşmıştır benim gözümde.

9/10

Ex Drummer

Çok kısa olarak gerçeküstü bir deliliğin filmi bu. Rahatsız edici bir huzur filmi. Benzerlerine her zaman rastlayamazsınız bu tür filmlerin. O yüzden bulun izleyin.

8.2/10

Hayat Var - Reha Erdem

Çok sıkı, sert, sağlam, içerden bir film. Son yılların en iyi filmi. Reha Erdem de şu an için en iyi yönetmen bence. Her filmiyle çıtayı biraz daha yukarı taşıyor. Filmde her karakter çok gerçek ve bütün geçmişlerinin yansımasıyla çok can acıtıcı. Reha Erdem nerde kesmesi gerektiğini çok iyi biliyor. Müzikler filmle çok uyumlu. Şehrin dışında, adayı çevreleyen suların ardında bir hayat varsa böyle olmalı diyorsunuz. Şehrin içindeki pisliği dışarı attığı dış bölge, dışarısı. Televizyonun bile bozuk olduğu, sanallığa, bu tür bir rahatlamaya ve konformizme asla izin verilmeyen bir bölge. Fazlasıyla acımasız bir sürgün yeri. Günahların sessizce ve tuhaf bir kabullenişle çekildiği bu yerde, masumluğu ve saflığı temsil eden 13 yaşındaki bir kızın edilgen bir duruş sergileyerek, kendini pasifize ederek ayakta kalma mücadelesine ortak oluyoruz. 70’lerin ortalarından itibaren, büyük göç olan büyük şehirde tutunamayanların yükselen dramını sömürüye kaçmadan, herhangi bir mesaj kaygısı taşımadan çok iyi veriyor Reha Erdem. Sessizce, kimsesizce yuvarlanıp yok olan insanlar için bir ağıt, bir çığlık. Reha Erdem, bu filmiyle herkesi aşmıştır benim gözümde.

9/10

"Entelektüel sinema" (bunun yerine başka bir terim lazım farkındayım, ama bulana ya da öğrenene kadar böyle diyeyim) içinde,
son yılların en iyi Türk filmi. Çıtayı çok fazla yükseltmiş bir film, katılıyorum. Ama çok içeriden sorunları anlatıyor olmasına rağmen, "içerinin" izlemeyi tercih etmeyeceğini düşündüğüm bir film bu. (Bu filmdeki karakterler bu filmi izlemezler demek istiyorum.)
Bu da bir çelişki midir bilmiyorum.

The Sweet Hereafter - Atom Egoyan 8 / 10

Görkem'in tavsiyesyle izledim ve çok memnun kaldım. İnsanın içine hafif hafif işleyen, dokunan, ağır, dialog merkezli, müthiş bir karakter dramı.
Yapmak istediğim sinemaya bir hayli yakın hisettim. (Görkem de bu şekilde önermişti filmi zaten.)
Atom Egoyan'ı daha yakından takip etmek lazım.

The Bad Lieutenant: Port of Call - New Orleans/Werner Herzog. 4/10

Yılların sinemacısı Werner Herzog. Çok sevdiğimiz birçok yönetmene hoca olabilir ama gel gör ki yaptığı filme bak.

Birçok açıdan iyi gibi görünüyor film aslında. Anlatsam heveslenirsiniz izlemeye. Peki neden iyi değil?
Tek bir kısacık açıklama yapacağım, anlayacaksınız derdimi: Bu filmi izlemenize gerek yok. Tretmanı versinler okuyun, yeter.

Ve bu arada, Nicolas Cage'in 97'de yaptığı Face Off'tan ya da 98'de yaptığı City Of Angels, Snake Eyes'tan bu yana (Belki bunlar da kötüdür?) iyi filmini ve rolünü gören var mı? Belki Adaptation hariç. (Ya da belki bu da kötüdür?)

Nicholas Cage'in tüm oyunlarını beğeniyoum. Leaving Las Vegas ve Wild at Heart'dan sonra en iyi filmi de bu bence... 😉 City of Angels'ın da yeri ayrıdır...