-12 angry men-Henry Fonda nın iyilik meleğini oynadığı film zamanında trt de izlemiştim altyazılı daha iyi oldu dublaj biraz kötüydü. Siyah -beyazın tadı bir başka .

9.0/10

2012
7/10
Off ulen ne filmmiş diye gittiğim bir film oldu. Ama lanet olsun ki klasik amerikan felaket senaryolarını gene izledim . EFektler oha be denilecek durumda . Biraz tırsmadım desem yalan olur 🙂 Burdan sesleniyorum artık Amerikan filmlerinde sıradan adamların maceralarıyla filmle heyecan katılmasın 😀

2012
7/10
Off ulen ne filmmiş diye gittiğim bir film oldu. Ama lanet olsun ki klasik amerikan felaket senaryolarını gene izledim . EFektler oha be denilecek durumda . Biraz tırsmadım desem yalan olur 🙂 Burdan sesleniyorum artık Amerikan filmlerinde sıradan adamların maceralarıyla filmle heyecan katılmasın 😀
Buradan da ince bir mesaj verelim o zaman. Kahrolsun ABD emperyalizmi! 😛 Ama adamların hakkını da vermek lazım be abi. Adamlar yapıyor yaaa!

Yok jopla bitiyo o slogan o da toplumsal film oluyor 😀 Cidden iyi de sıktı be abi aynı formatlar 😀

Doğru evet! Ve sonunda bir Amerikalı dünyayı kurtarır falan filan bırt cırt... Hep bilindik senaryolar. Genelde Will Smith eşlik ediyor. 🙂

Bu sefer paşam yoktu :D:D Sanırım öyleydi 😀 Bir çok siyahi vardı ama :D:D:D Ama hayattan koparan bi kurgusu var 😀

2012.... Vasat. Fazla uzun, klişe deposu. 3-4/10

Mary and Max 7/10

Eyvallah süper animasyon, güzel hikaye anlatımı, enteresan karakterler...
Ama bayram bayram yaşam enerjimi emdi sömürdü bu film! Hayat çok garip her an bir sillesini yiyebilirsin feleğin temalı bir filmdi resmen. "Ama arkadaşlar iyidir" diyen fakat bunu en depresif yolla yapan bir film. İçim çürüdü lan!

Mary and Max 7/10

Eyvallah süper animasyon, güzel hikaye anlatımı, enteresan karakterler...
Ama bayram bayram yaşam enerjimi emdi sömürdü bu film! Hayat çok garip her an bir sillesini yiyebilirsin feleğin temalı bir filmdi resmen. "Ama arkadaşlar iyidir" diyen fakat bunu en depresif yolla yapan bir film. İçim çürüdü lan!
Ben de 7 verirdim, hatta 7,5'da olabilirdi. Seyirliği doyurucu, altı-üstü dolu, güzel tempoda sevimli bir film olarak aklımda kalacak.

Rumble Fish

Mickey Rourke u efsaneleştirmek istiyorsanız mutlaka izleyin.

Neşeli Hayat - Yılmaz Erdoğan 8/10

Çok başarılı bir film olduğunu düşünüyorum. Yılmaz Erdoğan'ın en iyi filmi diyorum.
Yoksulluk ve yoksulun ulaşamayacağı sınıflar ile ilgili ilişkisine dair gayet iyi bir hikaye ve beni şaşırtan bir yönetmenlik becerisiyle bu sene izlediğim iyi Türk filmlerinden biri oldu.

Dilber'in Sekiz Günü 8.5/10

İzleyin izletin. Çok iyi bir hikaye. Fırat Tanış'tan şahane bir oyunculuk.
Beni uzun süredir sağlam çarpan böyle bir Türk filmi olmadı.
Sonu özellikle yıprattı. Eşkiya'dan ayrıldığım hisse benzer bir his diyebilirim.
Fakat Cemal Şan'ın bu üçlemede ışık kullanımına dair genel bir sorunu var.
Parıl parıl parlıyor her yer. Sanki gökyüzünde florasan var gibi 🙂
Vesikalık ışıklandırması bile diyebilirim abartıp.

500 days of Summer

10/10

Uzun süredir izlediğim en iyi film. Kesinlikle bir romantik komedi değil. Romantizm de komedi de var evet ama aslında bir "aşk felsefesi" filmi bu. Kurgusu olsun, gerçekçiliği olsun, senaryonun güzelliği olsun. Uzun süredir ilk kez bir filme 10 üzerinden 10 veriyorum... Sinema budur dedirtti bana işleyişiyle... Beklentiye girmeyin ama, muhtemelen benim kadar sevmezsiniz...

Filmin başlangıcında yazanlar... Bunu yazmakta sakınca görmedim:

(belirme)
YAZARIN NOTU:
İzleyeceğiniz her şey kurgudan ibarettir.

(belirme)
Biriyle olan herhangi bir benzerlik
görürseniz, tamamen tesadüftür.

(belirme)
Özellikle de seninle Jenny Beckman.

(belirme)
Sürtük.

....

Dilber'in Sekiz Günü 8.5/10

İzleyin izletin. Çok iyi bir hikaye. Fırat Tanış'tan şahane bir oyunculuk.
Beni uzun süredir sağlam çarpan böyle bir Türk filmi olmadı.
Sonu özellikle yıprattı. Eşkiya'dan ayrıldığım hisse benzer bir his diyebilirim.
Fakat Cemal Şan'ın bu üçlemede ışık kullanımına dair genel bir sorunu var.
Parıl parıl parlıyor her yer. Sanki gökyüzünde florasan var gibi 🙂
Vesikalık ışıklandırması bile diyebilirim abartıp.

Fırat bu filme 8.5 verdin ya, gözümde yağ gibi eriyip süzüldün 🙂 Ben bu filmi izleyip "bu adam yönetmen falan değil" dedim, sen 8,5 verdin, helal.

Dilber'in Sekiz Günü 8.5/10

İzleyin izletin. Çok iyi bir hikaye. Fırat Tanış'tan şahane bir oyunculuk.
Beni uzun süredir sağlam çarpan böyle bir Türk filmi olmadı.
Sonu özellikle yıprattı. Eşkiya'dan ayrıldığım hisse benzer bir his diyebilirim.
Fakat Cemal Şan'ın bu üçlemede ışık kullanımına dair genel bir sorunu var.
Parıl parıl parlıyor her yer. Sanki gökyüzünde florasan var gibi 🙂
Vesikalık ışıklandırması bile diyebilirim abartıp.

Fırat bu filme 8.5 verdin ya, gözümde yağ gibi eriyip süzüldün 🙂 Ben bu filmi izleyip "bu adam yönetmen falan değil" dedim, sen 8,5 verdin, helal.
Sen bi de Neşeli hayatı izle Payi, O zaman ıslak odunu kapıp kezzap'ı bulmaya gitmiyor muyuz diye dakkasında ararsın beni. 8.5 vermiş franc Capra çakması filme. Püh rezil.

Bakjwi 8/10

Koreli kardeşim Chan-Wook Park'ın son filmi. Ben seviyorum diye öveceğim şimdi, daha önce denememiş olan varsa kore sinemasını, başka filmden başlasın bundan değil. Koreli kardeşim yine yapmış. Öncekilerden bir çıt daha aşağıda olsa da çok güzel film. Bir vampirin dramı ve aşkını daha önce anlatılmamış ve muhtemelen bundan sonra da anlatılmayacak bir biçimde anlatmış. Başka bir on numara abimiz olan Kang-ho Song da yine on numara oynamış, ilk kez izlediğim Ok-vin Kim de onbir numara oynamış. Dediğim gibi ilk kez bulaşacaklar başka filmden başlasın Kore'ye.