Safe House
5/10

Resident Evil

6 / 10

İtalyan Yeni Gerçekçiliğinin ilk filmi, Roma Açık Şehir... Roberto Rosselini...
6/10

O zamanlar için önemini anlamak ne kadar kolay ise artık eskdiğini görmek de o derece kolay.
Tabii ki iyi bir iflm ama örneğin bir Bisiklet Hırsızları gibi değil...
Beklediğim kadar iyi olmamasının bir diğer sebebi de bayağı bir "isyanın arka perdesi" filmi oluşu.
Bu bir şablon. Evrensel sayılmaz. Politik içerikleri ile öne çıkan filmler genellkle çekildikleri dönem için önemli olmuşlardır. Bu nedenle Bisiklet Hırsızlarının her döneme hitap etme gücü, evrenselliği bu filmde yok.. Sırada Visconti'nin Yer Sarsılıyor'u var. Bakalım o neden kadar her dönemin filmiymiş?

Vay Arkadaş

Filmde daha önceden gördüğünüz bir çok öğeyi yeniden, hiç bir fark olmadan tekrar görebilirsiniz. Hatta kendinden önce o kadar çok işlenen bu kadar öğesi olmasına rağmen, kendinden öncekilerin bile gerisinde kalmıştır. Tabi iş bu hal olduğu için klişeden öteye gidemiyor. Yeşilçam'da tıpatıp aynısını izleyen ve yazı yazmayı bilen her yaştan birey böyle bir senaryo yazabilir... Ucuz ve yersiz espriler de işi bir hayli batırmış...

Benim en çok kızdığım ise oyuncularının böyle bir senaryoyu okuyup da nasıl kabul ettikleri. Son zamanlarda yetenekli oyuncularımız bu tip filmlerde resmen harcanıyor. Ve ben bu yüzden senaristen, yönetmeninden çok oyuncusuna kızıyorum.

Synecdoche, New York/Charlie Kaufman
8/10

Bu adam manyak! Valla manyak! Hayatımda izlediğin en şizofrenik, en garip, en bağımsız filmlerden biri. Olabilecek herşey garip ve sıradışı. Her b.kun "anti"sini denemiş herif. Yapmış ve olmuş da... Çok iyi bir film ama nefret ederekten "harika" diyeceğiniz işlerden biri. Söven de haklı hayran olan da. Öyle acayip bir iş. İzlediğim için çok seviniyorum ama para verseler bir daha izlemem... An garip tarafı, çok bağımsız ve garip ama büyük bütçeli oluşu. Ya da en azından öyle görünmesi. Ve kurgusu. Hikâyesine çok zıt bir kurgusu var, fazla serbest ve dengesiz. Ama bu dengesizlikten garip bir denge doğmuş... Senaryo zaten deli işi. Ana hikaye bilindik ama senaryo, karakterler, ilişkiler, ayrıntılar... Off... Nasıl anlatayım, izlemeniz laızm. Kafanızın yerinde, enerjinizin finalde olduğu bir akşamda izleyin.

horrible bosses 2011/ 7/10

Hitchcock'un trendeki yabancı mantığıyla örülmüş ama çok eğlenceli işlenen bir film. Collin Farrel'a bayıldım. Kevin Spacey her zamanki gibi efsaneydi. Jennifer Aniston Seksilik de tavan yapmış. Bunlardan kurtulmak isteyen 3'lümüze çok şık diyaloglar yazmışlar. Boş zamanda kafamı dağıtayım eğleneyim diyorsanız izleyin babalar.

horrible bosses 2011/ 7/10

Hitchcock'un trendeki yabancı mantığıyla örülmüş ama çok eğlenceli işlenen bir film. Collin Farrel'a bayıldım. Kevin Spacey her zamanki gibi efsaneydi. Jennifer Aniston Seksilik de tavan yapmış. Bunlardan kurtulmak isteyen 3'lümüze çok şık diyaloglar yazmışlar. Boş zamanda kafamı dağıtayım eğleneyim diyorsanız izleyin babalar.

Hacı bu üçü birlikte oturup 2 saat 3 5 8 oynasalar bile izlerim ben. Yakın zamandan en sevdiğim tiplerden üçü bunlar. İzleyek bari, hadi saol...

Kurtuluş Son Durak

Film boyunca hep, bu senaryoya bir Jean-Pierre Jeunet dokunsaydı keşke diye içgeçirdim. Bencilce varsayılacak bu isteğim, belki de senaryoyu içine girdiği kararsızlıktan kurtarabilirdi. Film, gerçekçilik ile masalsı bir serüven arasında gidip geldi ve gayet uzayan finaliyle de tam gerçekçi bedene hapsoldu. Gidip gelmeler bazı anlarda keskin şekilde repliklerde aktı. Sanırım çok iyi bir film şansını da bu kararsızlıkta yitirdi... Mekanıyla, kostümleriyle, simgeleriyle, karakterleriyle iyi işlenmiş bir dokuyu halihazırda yakalamışlar ve keşke tam bir şehir masalına sardırsalardı.

Belçim Bilgin, bu filmde içime sinmeyen tek karakterdi. Belki de senaryodaki kararsızlık onu da karakter yaratma da bir kararsızlığa itmiştir. Ses rengindeki ürkeklik karakterin yeniden dirilme anlarında, aşamadığı büyük engeli. Bu anlarda bir türlü zirve yapamadı.

Diğer oyuncuları ise harikulade bir performans sergilemişler. Yavuz Bingöl'ün ise ne kadar aşama yaptığının da tanığı olabilirsiniz...

Prometheus

Bir filmi heyecanla beklemeyeli yıllar olmuştu. Büyük beklentilerle gittim ve beklentilerimin ötesinde bir film buldum.

Prometheus 8/10

Tam bir görsel şölen yaşadık. Kesinlikle sinemada izlenmesi gereken bir eser. Bence 3D izleyecekseniz dublajlı izleyin derim. Ben altyazıları okurken 3d de zorlandım.

Filmin aksiyon yanından daha çok felsefik tarafının ağır olması beni çeken tarafı oldu. Güzel sorular soruyor kısmen cevaplıyor. Hayatın anlamını arıyorsunuz ekiple beraber. Son sahneye kadar da bulucaz motivasyonu üst safhada.

Ha bulunca da : " onclick="window.open(this.href);return false;" onclick="window.open(this.href);return false;" onclick="window.open(this.href);return false;

:))))

Spoiler vermemek adına çok konuşmayayım ama izleyecekseniz sinemada izleyin evde aynı dadı vermeyecek kesin. Ha puanı nerden kırdım. Zorlama bi kaç sahneden ve yanlış casttan. Çok tırt bi cast vardı.

Bir de filmde david'e hasta olacaksınız.

L'âge d'or (altın Çağ) Luis Bunuel
6/10

Sinema tarihinin en olaylı filmlerinden biri. Yasaklamalar, protestolar görmüş bir iş.

Kast ettikleri, mesajları, tavrı, özellikle gösterim gördüğü dönem (1930) düşünülürse çok çok ilerici ve cesur. Ama anlatım yöntem ve dinamikleri nedeniyle içeriği ve mesajları net değil. Karmaşık. Amaç bu aslında bir derecede ama Bunuel'i tanımayan ve tavrını bilmeyen izleyicilerin hiçbir şey anlamayacağı bir film bu. Ve Kubrick gibi, Haneke gibi bir burnu büyüklük de değil bunun altındaki sebep. İnat, gıcıklık... 🙂 Çok önemli bir film ama çok iyi bir film değil.

The Help - 10/10

amerika'daki bir dönemin temel sorunu ırkçılık, zenci, beyaz muhabbetlerini o kadar temiz ve güzel bir şekilde anlatmışlar ki. şurası da şöyle olsaymış diyebileceğim bir yer bile bulamadım. şahsi fikrimce, ben sinema yapıyorum diyenleri geçtim, dünya üzerindeki her bir "insan" bu filmi en az bir kere izlemeli.

İçinde yaşadığım deri
6/10

Ya bu Almodovar eşcinsel olmasaymış harbiden çok ama çok daha iyi filmler yapacakmış. Cinselliği, cinsel dönüşümü illa filmlerine katıyor hatta bayağı zamandır filmlerini illa bu konu üzerine inşa ediyor, sıkıcı oluyor, sevimsiz duruyor. Aslında müthiş bir sinemacı. Bu kadar iyi yönetim sık rastlanan birşey değil. Ama bu filmde artık bayağı bayağı can sıkıcı bu cinsel içerik. Yine iyi bir film ama hikâyesi iyi değil pek ve aslında sadece hikâyelemesi ile malı götürmeye çalışmış ama yetmemiş. Özü yine basit aslında. Ve bazı tutarsızlıklar da var. Karakterler diğer birçok almodovar filmine göre yüzeysel...

Özetle, "fena değil" bir film.

Çok evvelden izlediğim Mad Max'i post-apokaliptik yeniden izlemelerimde birkez daha izledim. Benim hatırladığım daha çok Mad Max 2 sanırım. Bu film atmosferi dışında yer etmedi bende. Mad Max'in "delirmesini" uzunca bir süre bekliyoruz, bir girizgah filmi gibi daha çok. Sanki bomba 2'de patlayacak. Filmin ana çatışması "beni onlardan ayıran sadece bu rozet" meselesi çok geç devreye giriyor.
Neyse ikiyi de izleyeceğim yakında bir aksilik olmazsa inşallah.

6.5 / 10

Scum (1979)

Bizdeki midnight express'e denk gosterilen ingiliz hapisanelerindeki yasami anlatan ilginc bir film

Bence 7/10 filan yapar