Forum

[Sabit] Kamera Alma Rehberi

80 Gönderi
15 Üyeler
0 Reactions
17.7 K Görüntüleme
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Evet. Pocket'la da destek oluyorum, ama yoğunlukla 550D ile yapıyorum.
Biraz daha para kazanınca muhtemelen GH5 alacağım, yavaş yavaş 4K'ya geçmek lazım.

 
Gönderildi : 08/07/2019 3:35 pm
(@cem123)
Gönderi: 0
 

Aslına bakarsanız, fotoğrafçılığın ve videografçılığın "ekipman kalitesi" farklı bir başlık altında, "satış ve pazarlama" farklı bir başlık altında irdelenmeli. %100 ticari amaçlarla ekipman alanlar(yani kısa film ya da serbest işler yapmayanlar), benim gibi insanlara nazaran çok daha rasyonel satın almalar yapıyorlar. Örneğin drone işlerinde, parasını mevcut en iyi drone'lara yatıran insanların alamadığı işleri, drone uçurmaktan bir haber olup, gidip bir DJI Spark alıp, sadece makinenin içindeki hazır uçuş şablonlarını ve efektleri kullanarak alan insanlar var. Bu sadece düğün piyasasında da böyle değil, ben çok pahalı bir gimbal ve DSLR ile mekan çekimi yapan tanıdığımın, bir restoran işini o ilk çıkan OSMO'lardan birini kullanan bir adama kaptırdığını da gördüm. Ekipmana az para yatıran insanlar her zaman daha rekabetçi fiyatlar veriyorlar ve aradaki kalite farkını çoğu müşteri(ister evlenen çift, ister kurum olsun) gerçekten anlamıyor.

 
Gönderildi : 08/07/2019 4:32 pm
(@cem123)
Gönderi: 0
 

Benimle beraber mezun olan, arkadaş çevremde video çekerek doğru düzgün para kazanmayı başarabilmiş tek arkadaşıma yazdım, sağ olsun bana uzun bir cevap yazdı. Siz tabii ki bunları biliyorsunuz ama yine de paylaşmak istiyorum çünkü yarın öbür gün bu forumu gezen yeni mezun bir arkadaşa yardımcı olabilecek bir anlatım tarzıyla anlattı. Konuyu bilmeyenler için sorum "Ne tür bir kamera almalıyım?" idi. Arkadaşımın cevabı:

"Ben kameralara dslr, aynasız, video kamera ya da sinema kamerası olarak bakmıyorum. Ben bir kameraya sabit lensli mi yoksa değiştirilebilir lensli mi diye bakarım; benim için kameralar sadece bu iki gruptan ibarettir. Senin bana sorduğun Pocket 4K ve GH5S değiştirilebilir lensli kameralar. Dolayısıyla bu kameralardan birini satın alacaksan, mantıken video çekimlerinde lens değiştirerek çekim yapman gerekiyor. Şimdi bu noktada bazı temel sorular ve sorunlar devreye giriyor. Öncelikle eğer sen değiştirilebilir lensli bir makine alıp, ona tek bir lens alarak bütün çekimlerini yapacaksan, makinenin ruhuna aykırı hareket edersin. Duruma göre lens değiştirmesi gereken insanlar bu makineleri tercih ediyor, zaten adı üstünde "değiştirilebilir lensli kamera". Eğer hangi şartlarda hangi lenslerle çekim yapman gerektiğini bilmiyorsan, bilsen de çekim sırasında lens değiştirmeye üşenen biriysen, üşenmesen bile yanında lens taşıyarak dolaşmak sana angarya gelecekse, senin değiştirilebilir lensli bir makineyle hiç bir işin olamaz. İş body almakla bitmiyor, iş daha yeni başlıyor. Lens de alman gerekiyor, lens almak derken, tek bir lens değil, bir lens seti alman gerekiyor. Bu kadar iyi bir makine alıyorsan da, içeriğinde iyi lensler olan iyi bir lens seti oluşturman gerekiyor. Yani, GH5S alıp, iyi bir lens setine yatırıp yapmazsan, yapsan dahi o lensleri doğru kullanmazsan, makinenin bütün gücünden faydalanamayacağın için çok kötü bir yatırım yapmış olursun ve o paraları harcadığına değmez. Senin anlayacağın şekilde açıklamam gerekirse, Ferrari alıp tüp taktırmış olursun. Öte yandan senin yapacağın işlerde, tüp taktırmasan bile Ferrari'ye ihtiyacın yok. Sen prodüksiyon dünyanı İstanbul trafiği gibi düşün, Ferrari'yi ne yapacaksın? Al bir iyi ve düzgün bir araba otur aşağı, gaza basacak yol mu var sanki? Asıl soru şu, çekeceğin işler gerçekten bu kadar yüksek bütçeli bir kamera seti mi gerektiriyor? Yani konu bir yerde çekeceğin videolara geliyor. Senin çekeceğin kısa filmler ya da düğünler için piyasada mevcut olan her kamera iş görür. 30.000 liralık bir kamerayla çekilen çoğu proje, aynı kaliteyi ve sonuçları alarak, 3.000 liralık bir kamerayla da çekilebilir aslında, demek istediğim bu. GH5S alıp, elindeki mevcut kameralarla çektiğin görüntülerin aynısını çektiğinde hayal kırıklığına uğramanı istemem, ama kuvvetle muhtemel yaşayacağın duygu bu olabilir. Sana kim "GH5S kullanıyorum, ben bununla sinema filmi bile çekerim" dediyse, sana sinema filmi çekebilmesini GH5S'e borçlu olmadığını da söylemeliydi. Bana gönderdiğin SONY el kamerasını inceledim, evet bir tüketici ürünü ve profesyonel bir kamera olduğunu söyleyemem, öte yandan görüntü yönetmenliğinin g'sinden anlamayan bir beyaz yakalı onunla bir tatile ya da partiye gittiğinde, muhtemelen senin çektiğin kadar iyi video çekiyordur. Aynı adamın düğününü, senin mantığınla GH5S ile çektiğinde ve o adam sana "ben geçen sene tatilde video çektim, seninkinden daha güzel, ben neden sana bu parayı ödüyorum?" dediğinde adama ne cevap vereceksin? "Kusura bakmayın ben GH5S ile çekiyorum, şu kadar yatırım yaptım, bu dünyanın en pahalı kameralarından birisi" mi diyeceksin? Ben şu an Mark IV kullanıyorum, GH5S'e geçsem geçerim, ama şu an kazandığımdan daha çok kazanmam, şu an çektiğimden daha iyi çekmem, kısacası gerek yok. Sabit lensli bir kamera al demiyorum, ama lens dünyasına yabancıysan GH5 türü kameralardan uzak dur. İşin bir de post-prodüksiyon kısmı var. Senin D-Log çekip, kurguda Color Correction da yapacağını sanmıyorum. Yapacak olsan bile senin ihtiyaçlarındaki D-Log çekimleri bu gönderdiğin amatör kameralar bile yapıyor artık. İyi düşün, tekrar konuşuruz karar aşamasında."

 
Gönderildi : 08/07/2019 6:36 pm
(@paciente)
Gönderi: 0
 

Arkadaşınızın yazdıkları videografi eğitimi içerisinde olanlar için geçerli.
Belirli bir tecrübe ve bilgi birikimine sahip biri asla sabit lens kamerayla piyasaya çıkmaz. Aksi olsa idi arkadaşınız 5D mark4 kullanmazdı.
Aynı zamanda iyi bir görüntü yönetmeni "bu görüntüleri gh5s'e borçluyum" demez zaten eline cep telefonu ve bir reflektör verirseniz dahi oradan harika işler çıkarabilir. Bu durum kamerayla değil, bilgi birikimi ve sayısız pratikle ilgilidir. O noktaya gelmek için de bir fırın ekmek yemiş olması gerekir.
Öeneğin, Kezzap'ın yıllar içerisinde handycam, dslr, dslr raw, cine dng tecrübelerinden sonra 550d ile iyi iş çıkartabilmesi kameranın önemsiz olduğunu değil bilgi ve tecrübenin önemli olduğunu gösterir.
Sorunuzu tekrar cevaplamak gerekirse:
Eğer videografi alanında çalışacaksanız sabit lens kameralardan uzak durun, asla yatırım yapmayın. O kameralar sizin bu alanda teknik olarak ilerlemenizi engeller. Düğün çekiminden öteye taşımaz. Neden:
O kameralarda mantık hız üzerine kuruludur. Kullanıcıya bir den fazla ışık koşullarında müdahalesiz kayıt imkanı sunar. Sonuç olarak işi kurtarır mı evet. Ama kullanıcı onlarca farklı ışık ve değişken kelvin koşullarında ne yapması gerektiğini asla öğrenemez.
Bu tarz kamera kullananlar belirli süre sonunda tripot görevi görüyorlar. Kamera her şeyi optimum düzeyde hallediyor ve kişiye kamerayı taşımak kalıyor.
RTS bitirmiş binlerce kameraman shutter angle, diyafram, iso üçgenini hala çözebilmiş değil. Farklı kelvin koşullarında beyaz ayarı referansını neye göre belirleyeceğini, sahne/odak/persfektif gibi kavramları kayıt esnasında nasıl kombine edeceklerini, bütün bu değişkenlerle birlikte kamera hareketlerini ve genel kompozisyonu neye göre belirleyeceklerini bilmiyorlar ve malesef öğrenemeyecekler de.
Sorunuzun en net cevabı şu: Eğer kamera operatörü olacaksanız sabit lens kameraya yönelin ama bilin ki herkesin elinde artık sabit lens kamera var. Cep telefonları.
Onlardan farklı olup bu işi meslek edinecekseniz yani görüntü yönetiminde ustalaşaksanız değiştirilebilir lens kameraya yönelin ve mümkünse bol bol fotoğraf da çekin.

 
Gönderildi : 08/07/2019 7:36 pm
(@cem123)
Gönderi: 0
 

Yazdıklarınızda çok haklısınız, benim bilgi birikimim ve tecrübem maalesef beni yeteri kadar ileriye taşımadı bugüne kadar, çalışmam gerekiyor. Olay zaten bilgi ve tecrübeyle çok ilgili, o yüzden de kameranın hangi kamera olduğu ikinci planda kalıyor. Google'a Canon 550D yazınca çok ciddi kısa filmler ve klipler çıkıyor karşımıza. Söyledikleriniz çok doğru, sayısız RTS mezunu, elinde ister sabit lensli, ister değiştirilebilir lensli kamera olsun, maalesef otomatik modda düz çekimler yapıyor. Bunu en çok ürün çekimlerinde görüyorsunuz. Müşteri ürün fotoğrafı çektirmiş ve bütün fotoğraflardaki pozlamalar farklı, tahmin edeceğiniz üzere çeken fotoğrafçı beyaz dengesini bile otomatikten çıkarmamış. Piyasayı da zaten bir sürü elinde harika kameralar olan ama hiç bir şey bilmeyen insanlar bitirdi. Müşterilerin en çok kullandığı söz bile "ben bunun aynısını telefonumla çekerim" olduysa, burada video çeken insanın sadece tripod devrilmesin diye duran korkuluk olmaktan öteye geçmesi gerekiyor. Geçenler para kazanıyor, geçemeyenlerse sadece "birisi kamerayı tutsun" diye para alıyor.

 
Gönderildi : 08/07/2019 8:33 pm
(@reznovrun)
Gönderi: 0
 

Tüm bu yazılanların yanında iş kamerada da bitmiyor. Düğüne gidiyorsun saçma sapan ışıklar, mecburen temiz bir görüntü olsun yeter diyorsun. Müşterinin beklentisi de o kadar çünkü. Yahut "dış çekim" diye tutturuyor müşteri. O saatte video güzel olmaz, şurda çekelim, bu saatte çekelim, bakın ışık getirmemiz lazım, fiyat bu olur, yahut şunu şunu kiralamamız lazım fiyat bu olur diyorsun, yok diyor bu saatte olacak, bütçe de bu, işine gelirse. Olduğu kadar yapıp teslim ediyorsun. Çok güzel olmuş diyor =) Makine seçimi tamamen yapacağınız işlerle ilgili. Eğer alt seviye işler yapıyorsanız zaten gidip 20 bin liralık makine almanın mantığı sadece müşterinin ya da kendinizin büyük sevdasını tatmin etmek olur =)

Ben istediğim kadar makineyle gideyim, müşteri kendi telefonuyla yüz tane çekiyor. Artık fotoğraf sadece "aman bi fotoğrafçı da gelsin işte" diye çağırılıyor çoğu yere. İş videoya gelince değişiyor. Birisi kamerayı tutsun diye tripod olanlar 150 liraya düğün çekiyor gecelik. Bu parayı alan çok insan biliyorum. Biraz montaj biraz açı bilince o fiyat 5'e katlıyor.

Bütçe yetiyorsa a6300, ucuz bi adaptör ve tamron 17-50. Manuel fokus düğünde falan zahmetli gelir dersen mecburen sony 18-105 f4. Hem bu alt seviye işleri rahat rahat döndürür hem de log çekimdi renkti öğretir. Karanlık mı geldi ver isoyu devam =) Ürün fotoğrafı falan zaten hiçbir makine için problem değil.

Bu arada 60D ve Tamron 17-50'de çok güzel olabilir. Ama ışık meselesi biraz zorlar. Onu da artık tepe ışığı falan. Zaten ne alırsan al düğüncü tepe ışıksız olmaz. =)

 
Gönderildi : 08/07/2019 10:02 pm
(@cem123)
Gönderi: 0
 

Çoğu müşterinin beklentisi düşük(standart) olabilirken, dar bir kitle düğün çekimine ya da dış çekimine çok ciddi paralar ödemek istiyor. Piyasada zaten belli başlı bir düzine fotoğrafçı var büyük düğün prodüksiyonları yapan. Onlara ulaştığınızda da zaten "bu sene full'üm, randevu kabul edemiyorum" diyebiliyorlar, benim içinde bulunduğum %99'luk düğün fotoğrafçısı/videografçısı aç gezerken. 🙂 Bu insanlar zaten yurt dışında da düğün çeken, fuarlarda ve ajanslarda workshop eğitimleri veren, SONY, Fuji, Nikon gibi büyük markaların sponsorluklarına ve marka elçiliklerine oynayan kişiler. Her şey bir yerde kalite ve referans. Müşterileri pek suçlamıyorum. Fotoğrafçılara "işine gelirse" diyen müşteri kitlesi fotoğrafçıların aç gezdiğini biliyor ve ona güveniyor. "Bana fotoğrafçı çok koçum" diyor. O kitlenin beklentisi de düşük, ayırdığı bütçe de. MyWed üzerinden bulacağı bir fotoğrafçı da aynen ona "işine gelirse" diyebiliyor, çünkü karnı tok. Freelance reklamcılar da bunu çok yaşıyor. Bir tanıtım filmi için 10.000 lira bütçe verir müşteriye, müşteri "valla sana 3.000 veririm, falanca zaten 4'e yapıyor" diyebilir. Çünkü iş standart. Fiyatlar konusunda haklısın. Bir kaç yüz liraya bütün gece çekim yapan insan ben de tanıyorum, binlerce liraya çekmeyen insan da tanıyorum.

 
Gönderildi : 09/07/2019 1:20 pm
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Bu tartışmalar aklımda olan bir çalışmayı tetikledi, hazırlayıp geleceğim.
Konu başka yerlere gitti ama ben hala kameradayım. Ama hepiniz haklısınız. Arkadaşın da haklı. Çok kafa yormamak gerekiyor aslında. Gördüğünüz gibi çok farklı dinamikler var ve kamera kalitesi basit bir belirleyen oluyor.

 
Gönderildi : 09/07/2019 4:34 pm
(@cem123)
Gönderi: 0
 

Çalışman nedir?

Aslında kamera tercihi son derece sübjektif ve kişiye göre belirlenmesi gereken bir konu. Video çekimi ve post-prodüksiyon konularında kendini geliştirmek isteyen, her detayı ve değişkeni yönetmek isteyen, bir görüntü yönetmeni olarak geçimini sağlamaya çalışan kişi, tabii ki ona göre bir kamera seçmeli ve teknik konulara yönelmeli. Tek derdi kurmaca film çekmek olan biri ise, tercihen elindekini en iyi şekilde değerlendirerek konusuna, temasına, hikayesine kafa yormalı. Mesela aklıma şöyle bir anım geldi. Okulda senaryo dersinde, hayatında hiç senaryo yazmamış öğrenciler, ilk derslerden birinde hocaya "Hocam sizce Celtx mi kullanalım yoksa Final Draft mı?" diye sormuşlardı. Hoca da "ben Word'de yazıyorum ama siz Final Draft kullanın, hikayeniz daha sinematik olur kesin" diye dalga geçmişti. Kurgu dersinde de hayatında kurgu yapmamış farklı öğrenciler, benzer bir şekilde başka bir hocaya "Hocam Final Cut mı yoksa Premiere Pro mu?" diye sormuşlardı. Sanırım biz millet olarak senaryo ya da kurgu programı, mükemmel kamera seçimi gibi konularda o kadar boğuluyoruz ve takılıyoruz ki, belki de bu yüzden bir türlü yeterince üretemiyoruz.

 
Gönderildi : 10/07/2019 2:30 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Bir kamera alım kılavuzu yapıp, bu tartışmaları, hani bitmez de, en aza indirmeyi planlıyorum.

 
Gönderildi : 10/07/2019 2:42 pm
(@paciente)
Gönderi: 0
 

Bir kamera alım kılavuzu yapıp, bu tartışmaları, hani bitmez de, en aza indirmeyi planlıyorum.

Tavsiye etmem. Teknolojinin ve pazar anlayışının orantılı olarak bu kadar hızlı olduğu bir evrede böyle bir klavuzu hazırlamak neredeyse imkansız.
Şöyle somutlayayım:
Yerel bir firmada küçük bir seminer yaptım bu yıl. Video ve aynasız sistemler üzerine. Katılımcıların hepsi işten anlayan kişilerdi.
Seminerin ilk yarısı "kameranı tanı", geri kalanı da standart gereksinimler üzerine idi. Neydi bu standart gereksinimler? İhtiyaç (kamera ile ne yapacaksın), body dayanıklılığı (ısı, soğuk, toz vs), lens seçenekleri (ulaşılabilirlik ve çeşitlilik), fiyat/performans, sensör ve işlemcinin becerileri (dinamik aralık, renk derinliği, iso performansı, fps falan)...
Seminerin üzerinden üç ay geçti ve katılımcıların neredeyse tamamı hala aynı soruyu soruyor: "Sony mi Canon mu?" (markalar temsili)

 
Gönderildi : 11/07/2019 2:13 am
(@paciente)
Gönderi: 0
 

Şu da var aslında, kamera seminerinde ben anlatamamış da olabilirim.
Denemekte fayda var.

 
Gönderildi : 11/07/2019 2:21 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Yok muhakkak anlatmışsındır. Böyle bir sonuç çok normal. Ama en azından elimizin altında somut bir şey olsun. 10 yerine 8 kişi sorsa iyidir bence. 🙂

 
Gönderildi : 11/07/2019 3:37 am
(@paciente)
Gönderi: 0
 

Doğru söylüyorsun. Somut bir kılavuz iyi olur.

 
Gönderildi : 11/07/2019 4:45 pm
(@desert333)
Gönderi: 0
 

Evet. Pocket'la da destek oluyorum, ama yoğunlukla 550D ile yapıyorum.
Biraz daha para kazanınca muhtemelen GH5 alacağım, yavaş yavaş 4K'ya geçmek lazım.

Şimdi Kezzap sen gh5 ı 10 bit ve pil ömrü dolayısıyla mi tercih ediyorsun? İSO performansı olarak bildiğim kadarıyla a7s2 daha iyi değil mi?

 
Gönderildi : 15/07/2019 2:29 pm
Sayfa 4 / 6
Paylaş: