Forum

En Son İzlediğiniz ...
 

[Sabit] En Son İzlediğiniz Film

2,486 Gönderi
176 Üyeler
0 Reactions
385.3 K Görüntüleme
(@admin)
Gönderi: 0
Admin
 

"Sonbahar", Nuri Bilge görüntü yönetmeniyse, Feza Çaldıran ne acaba ?

Nuri Bilge görüntü yönetmeni değil ki zaten? Çelişkiyi ben de anlayamadım. Nuri'nin görüntülerini Gökhan Tiryaki yapıyor. Gökhan ile Feza kıyası olması gerekmiyor mu? Ha olay kadraj yapmak ise o vakit Nuri ile Özcan kıyaslanmalı zati...

Benim gözümde sadece bir görüntü yönetmeni, daha fazlasıyla kıyaslamaya dilim varmadı çünkü. Eğer illa öyle bir kıyas yapacaksak ta Nuri bilgegiller deyip çıkarım konunun içinden, içine saz arkadaşlarını da doldururuz tertemiz anlaşılmış olur mevzu, ayrıca sen dedin diye yine baktım bilgilerimi tazeleyim dedim, 6 filmin 4 ünde kendi yapmış görüntü yönetmenliğini, en nihayetinde diğerlerinde de son sözü söyleyen kişi yine nuri bilge değil mi ? aslında konunun özü, bundan önceki mesajda zaten.
Konunun geneli hakkında yorum yapamam hala sonbahar'ı izlemedim çünkü ama NBC'a haksızlık ediliyor gibi. Yani sadece gör.yön. diyerek. Evet 3 maymun iyi bir emrah filmidir katılıyorum. Çok ciddi açılımlar yapsa da senaryo olarak yine de özünde öyledir. Fakat NBC için herkesin kabul etmesi gereken bir konunun olduğunu düşünüyorum ki o da bir yönetmenin bence setteki ilk işini layıkıyla yapması. "Oyuncu Yönetimi" Bu konuda kusursuzdur bence NBC.

 
Gönderildi : 17/06/2010 7:51 pm
(@trackless)
Gönderi: 0
 

Ayı/Jean Jacques Annoud 7,5/10

Werner Herzog'un - Grizzly Man'i izledim bende,
nedense üstüne bir şey izleyesim gelmiyor 1 haftadır.
8/10

 
Gönderildi : 18/06/2010 1:47 pm
(@beran)
Gönderi: 605
 

Hayat Var
Ne mükemmel resimleri olan bir filmdir. Takdire şayan kadrajlar,resimler. Reha Erdem el üzerinde tutulmayı hakediyor.
9/10

Akın var güneşe akın! Güneşi zaaptedeceğiz güneşin zaptı yakın!Toprak bakır gök bakır.Haykır güneşi içenlerin türküsünü,hay-kır haykıralım!

 
Gönderildi : 19/06/2010 3:02 am
 HHK
(@hhk)
Gönderi: 0
 

Hayat Var
Ne mükemmel resimleri olan bir filmdir. Takdire şayan kadrajlar,resimler. Reha Erdem el üzerinde tutulmayı hakediyor.
9/10

bir el de ben verdim hadi 10/10 olsun... 🙂

- Şunu bir dene...
- Nedir bu?
- Tüm dualarının karşılığı diyebilirim.
Gia (1998)

 
Gönderildi : 19/06/2010 4:12 am
(@baco)
Gönderi: 3562
 

Şöyle birşey var sanırım, bir filmin mesela görselleri çok iyiyse, ya da senaryosu çok iyiyse, yani herhangi bir öğesi gerçekten bizi çok iyi yakaladıysa, diğer tüm öğeleri göz ardı edebiliyoruz ve tam puan veriyoruz. Yani bir ÖSS gibi olsa değerlendirme, aslında film görsellikten tam puan alsa da bu senaryosunu etkilemez. Yani sırf sosyal yaparak giremezsin. Fakat zihnimiz öyle çalışmıyor işte. Etkilenince hemen basıyoruz puanı.

- baço

 
Gönderildi : 20/06/2010 4:15 am
(@omnibus)
Gönderi: 12
 

Forumu bir süredir takip ediyorum ve yazdığım ilk yazı bu olacak.Heyecan yapacağımı hiç düşünmezdim ama yapıyorum:))

İzlediğim son iki film Reha Erdem'in "Korkuyorum Anne"si ve Tsai Ming Liang'ın "The Hole" filmleri.
Korkuyorum Anne eşine az rastlanır derecede capcanlı , sarım sarım sarmalayıcı bir film.Reha olmazsa kimi bu kadar sevebilirdim bilemiyorum.Fevkalade.

İkinci filmse Reha'nın en sevdiği yönetmen olan Tsai Ming Liang'ın "The Hole(Delik)" filmi.Film ülkede yaşanan salgının yarattığı boşluğu anlatmak için döşemeyi deliyor ve karakterlerinin iletişim kurmasını bu yolla sağlıyor.O delik zamanla büyüyüp kocaman oluyor.Film oldukça absürd ve etkileyici.

 
Gönderildi : 21/06/2010 6:44 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Forumu bir süredir takip ediyorum ve yazdığım ilk yazı bu olacak.Heyecan yapacağımı hiç düşünmezdim ama yapıyorum:))

Hoşgeldin diyelim o zaman.... 🙂

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 21/06/2010 7:02 pm
(@omnibus)
Gönderi: 12
 

Hoşbuldum hemde çok.Epey sevdim burayı 😀

 
Gönderildi : 21/06/2010 7:07 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Hannah and Her Sisters (1986)/ Woody Allen

"Bir vudi elın filmi" dendiğinde aklınıza ne geliyorsa bu filmde var. Enfes replikler, harika karakterler, çok sağlam ve derin incelemele damarları, skeçimsi sekanslar, basit/sade görsellik. Türü sevenler için çok iyi bir film. Ama benim için sadece iyi. 7/10

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 24/06/2010 5:50 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Monolog/Eray Dinç.
Üzerine ayrıntılı bir inceleme yazacağım için şimdilik not vermek istemiyorum.

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 14/07/2010 7:32 pm
(@kingpin)
Gönderi: 0
 

The Lodger / David Ondaatje

Sürprizbozan
kilit karakterlerden birisinde paranoid şizofren bir durum söz konusu olduğunda adeta izleyici de bir şizofreni hastası oluyor ve çözümleyemiyor, ihtimal vermekten kaçınıyor ama sanki herkes olabilirmiş gibi herkese çekinceyle bakmaya başlıyor filmde... bu gerçekten farklı bir haz, farklı bir duygu, yönetmen adeta incecik bir ipin üzreinde yürütüyor sizi, film bittiğinde sağ salim indirebilirse ne ala, ama bir de tepe taklak düşmek var...

Sürprizbozan
bir de yansıtıcıyla diğer dedektiflere konuyu anlatış sahnesini izleyince ejder kapanı geldi aklıma 🙂

karakterlerer kendinizi gerçekten kaptırıyor ve filmin sonunun bir an önce gelip herşeyin açıklığa kavuşmasını istiyorsunuz, izlettiriyor kendisini... oyunculuk konusunda da alfred molina cidden oynamış...

7,5/10

why so serious?

 
Gönderildi : 15/07/2010 1:07 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Copying Beethoven (2006)

"Dahilerin alayı illa arızadır, valla arızadır" tribinin uzantısı, gerzek açılar ve kadrajlar yumağı, bir acayip film. Birçok "hadi baba, ver görselliği" sekansı uyuz uyuz çekilmiş ama buna rağmen başka bazı anlarda kurgu ve karakterler "noluyo len? Hele bir k.çını bastır otur, dibin soğusun" dedirtiyor.

Ve zaten, bazı "peşinen önemli" filmleri neden adı sanı duyulmamış isimlere verirler hiç anlamam. Fİlmin yönetmeni Agnieszka Holland isimli Polonyalı bir teyze. Oscar adaylığı falan da var, duymamış olsak da eminim değerli bir isimdir ama burada filme katkısı basbayağı kötü yönetim işte. Sen kalk ikinci De Niro Pacino buluşmasını Jon Avnet'e ver, sonra film neden kötü oldu? OLur tabi. Con Avnet kim yahu? Aynı durum burada. Beytofın gibi bir şahsiyetin filmi iyi olmalı arkadaş, en azından kötü olmamalı yani. İnsanın zoruna gidiyor.

Tabi filmin enfes müziklerine laf yok. Ama onlar da Atatürk'ten İş Bankası reklamı gibi. Sömürün anasını satiim. Görsel olarak çok iyi filmler için hep "sesi kapatıp izleyin abi, muhteşem oluyor" derim, bu filme hayatımda bir filme ilk kez olaraktan "görüntüyü kapatıp dinleyin" tavsiyesiyle yaklaşıyorum. 🙂

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 19/07/2010 4:59 am
(@admin)
Gönderi: 0
Admin
 

Dorian Gray. 7,5/10

Romanın hastası olanlar bu ne lan diyebilir ama bence gayet yeterli bir uyarlamaydı. Erkek milleti olarak mutlaka izlememiz gereken bir film. Bir sefa pezevengi gibi işleyip pskolojik kısımları ve çok önemli sahneleri hızla aktarmaları gibi eksiklerine rağmen mutlak boş bi vakitde izleyin derim. Okurken hep Dorian Gray'in insanları delirten yakışılılığı nasıl aktarılır diye düşünürdüm. Cuk oturmuş oyuncu arkadaşımız. Çok da güzel oynamış.

 
Gönderildi : 23/07/2010 6:55 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Son hava yamultucu/Me Nayt Şamahlan. Biraz torpille 3/10

"Sen de mi bürütüs!" cümlesinde bürütüs'ün yerine gelebileceğini düşündüğüm en son isimlerden biri M. Night Shyamalandı ve salondan çıktığımda resmen üzerimden silindir geçmiş gibiydi. Unbreakable gibi, gişeye accayip müsait ama tamamen "anti holivut, anti gişe" bir filmi yapan adam, hava yamultucu gibi bir işi nasıl yazar ve yönetir? Pes! Fİlmde o kadar çok şey falso ki anlatmakla bitmez.

Sürprizbozan
Alayını tek bir kalıpla özetlemeye çalışayım. Son Hava Yamultucu üzerine düşünürken "olsa ne olur olsamasa ne olur?" kalıbını cebinizde bulundurun yeter. BU senaryoyu Şamahlan yazsa ne olur yazmasa ne olur? Yönetse ne olur yönetmese ne olur? (Bana göre en klişe gerzek holivut yazarı/yönetmeniyle benzer işi çıkarmış çünkü böyle bir malzemenin, Çamahlan gibi bir sinemacının ilgilendiği konularla, temel kaygıları ie zerre alakası yok) Avatar 4 elementi de yamultabilenmiş. Bunu becerse ne olur becermese ne olur? zaten becermiyor ki. Kötü general avatarı yakalasa ne olur yakalamasa ne olur? Avatar arka odada takılıyor, generalin adamları köyü yağmalıyor. Ülen köyü yakmaya mı geldiniz, Avatar'ı yakalamaya mı? 6-8 yaşındaki velet aile kuramayacağı için avatar olmak istememiş. Yahu allahın veledi.... İşin tükendi de aile kuramayacak olmanın tasasını bu yaşta yaşamaya mı başladın? Yalana bak! Amma meraklıymışın çekirdek aile olmaya anasını satiim? Bu film 3 boyutlu olsa ne olur olmasa ne olur'a kadar gider bu soru.

Baştan sona gişe, baştan sona klişe, kötü bir "yeni nesil fantastik kuntastik film" işte. Ha Narnia, ha Twilight ha Hava Yamultucu. Alayı ilkokul düzeyi.

Twilight New Moon. Bayağı torpille 2/10. O kızı bana verecekler var ya! Neyse.... Kötü işte. Rezalet bir film.

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 26/07/2010 1:34 pm
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

The Happening'i izlemedin mi ki Görko? Valla ben o filmden daha kötü bir filmi hayal dahi edemiyorum ama insanlar bu daha kötü diyor. Sırf hayal edemediğim için izleyeceğim sanırım.

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 26/07/2010 3:11 pm
Sayfa 97 / 166
Paylaş: