Black Swan 10/10

Bu yılın en iyi filmi.

Filmin açılış sahnesinden itibaren gelecekte klasik olarak adından sözettirecek bir film izliyorum hissine kapıldım. Küçüklüğümde izlediğim Parlement Sinema Kuşağı'nın tadını aldım. Hani bazen tüyleriniz diken diken olup üstüne bir de titreme gelir ya; sırtımdaki tüm kasları hissedecek kadar uzun bir titreme yaşadım diyebilirim.

Jenerik yazıları bile muhteşem görsellik taşıyor. Natalie Portman, abi o ne performans ama... Sırf kulak şekliyle bile bu rolü hakediyor. Vincent Cassel'dan başkası da bu role o kadar yakışamazdı.

Film, içindeki her temasıyla dolu dolu bir film. Daha da çok şey yazmak istiyorum özellikle karakterlerle alakalı, altmetinleriyle alakalı ama filmi izlemeyenlere saygısızlık etmek istemiyorum; az biraz susuyorum.

Eğer vizyona girene kadar sabredebilirsem mutlaka sinema ortamında tekrar izleme düşüncem var.

The Social Network.... 3/10

Fİlmle ilgili "dert"lerimi ayrıca konuşmak isterim....

Black Swan 8 / 10

Aranofsky'nin en iyi yönetmenliği diyebilirim. Ben Wrestler'dan sonra bu kadar kolay kendini aşamayacağını düşünüyordum. Adam kudurmuş bildiğin.
Resmen kendi dansediyor. Filmin müzikleri de harika.
Ama filmin sözü, meselesi bana fazla şey söylemedi, hissettirmedi. Puanı da oradan kırdım zaten. Keşke aile hikayesi geçmişi biraz daha derin anlatılaydı, biraz orada eksiklik buldum. Ne varsa filmin görsel anlatımında vardı. Mükemmeldi.

What's Eating Gilbert Grape

90'lı yıllarda çekilmiş büyük bir yapım daha. 90'lı yıllar bana çok uzak gibi durmuyor. Sanki birkaç sene öncesi 90'lardı gibi. Ama filmin yapım yılıyla şimdiki zaman arasındaki 17 senelik fark vay bee dedirtiyor. Bu kadar büyük bir fark, aldığınız klasik tat havasını daha da pekiştiriyor. Hele şuanda en gözde olan oyuncuların parlak yüzlerini görmek bile bu duygu için yeterli.

Filme gelirsek; film birçok duyguyu abartmadan, seyircinin gözüne soka soka işlemeden, herşeyi ile tam kıvamında bir lezzet olarak seyirciye sunuyor. Sorumluluklar, sıkıntı, hüzün, hayaller, utanç, gizlenme, kişisel sorunlar ve aileyi tamamen etkileyen birçok sorun buna rağmen bağlılık ve aşk. Daha da fazlasını bulabileceğiniz bir film.

Ugly Truth 6.4/10 imdb

Gerard Butler ve Katherine Heigl başrollerde.

Finaline doğru birbirine aşık olan alışılmış, sıradan aşk filmi. Çirkin Gerçekler programındaki bazı sözler filmden alacağınız en iyi sonuç olabilir.

Filmin adı Türkçe meal olarak; Kadın Aklı Erkek Aklı.

Social Network
8.9/10

Mark hızlı konuştuğu için bütün filmi altyazı olarak izledim yukarı fazla bakamadım:)

Machette 2/10
Next 3/10
National Treasure: Book of Secrets 4/10

Anayurt Oteli Nazilli'de, bir otelde, bir odada, ya da evreni içine alan bir beynin içinde geçen bir film. Olan bitenlerin anlamsızlığı, saçmalığı ve silinip gitmeleriyle keder yüklü bir toz bırakıp ortalığa dökülmesi üzerine bir film. Romana göre sönük kalması, Yusuf Atılgan romanını filme aktaracak olanlar için bir uyarı niteliğinde. Sahnelenecek kısımların çok iyi seçilmesi gerekiyor. Ömer Kavur filme birçok şeyi sığdırabilmek için sahnelerin nefes almasına izin vermemiş. Bu da etkiyi azaltıyor.

New York'ta Beş Minare Şehirlere nüfuz edilememiş bir oyunculuk ve yönetim.

Black Swan 5/10

Eski Aronofsky'yi özlüyorum!

Black Swan 5/10

Eski Aronofsky'yi özlüyorum!

Bir de biz izleyelim bakalım. Senin oyun 6'nın altında olunca bende +2 etkisi yapıyor. 7'den fazla oy verdiğinde ise tam tersi 2 puan kırıyorum. 🙂

De la part des copains (1970) - Yön: Terence Young

Planet Sinema kanalında Charles Bronson ile Ingmar Bergman'ın has oyuncusu Liv Ulmann'ı aynı filmde görünce şaşırdım. Ingmar Bergman ile Sam Peckinpah -yönetmen Terence Young ama Peckinpah havası vardı- birbirine karışmış, ortaya tuhaf bir karışım çıkmış gibiydi. Film kötüydü ama önemli olan bu değildi; önemli olan bu tuhaflıktı.

Black Swan 5/10

Eski Aronofsky'yi özlüyorum!

Bu kadar mı düşük verdin. Çok şaşırdım. Bakalım Hegel bu filme ne diyecek.

Black Swan'la ilgili görüşlerimi yarı ayrıntılı olaraktan kendi başlığında yazdım arkadaşlar.
Hegel, aramızda böyle bir denge oluşması garipmiş. 🙂

Black Swan'la ilgili görüşlerimi yarı ayrıntılı olaraktan kendi başlığında yazdım arkadaşlar.

Görkem'in yazdıklarına karşı ben de bir şeyler yazmaya çalıştım, arkadaşlar.

Black Swan'la ilgili görüşlerimi yarı ayrıntılı olaraktan kendi başlığında yazdım arkadaşlar.
Hegel, aramızda böyle bir denge oluşması garipmiş. 🙂

Elbette şaka yapıyorum.

billy elliot

öldüm bittim bu filme. ben yazaydım keşke.