Forum

Cebimdeki Yıldızlar...
 

Cebimdeki Yıldızlar (Senaryo)

11 Gönderi
4 Üyeler
0 Reactions
3,119 Görüntüleme
(@technical)
Gönderi: 59
Başlığı açan
 

Merhaba arkadaşlar, daha önceden yazmış olduğum senaryoyu sizlerin beğenisine sunuyorum.

Gerçi, çok kısa olduğu için, neden-sonuç ilişkisi kurulmadığı için ve uzun diyalogları olduğu için gibi bir çok nedenden özellik olarak senaryo demek çok doğru olmaz ama belki içinizde bu senaryoyu çekmek isteyen olur diye buraya başlık açtım. Normalde ben çekecektim ama diyalogları uzun olduğu için ezberi iyi olan ve yaşı itibariyle büyük olan birisini bulamadığım için çekemedim. Çekmeyi düşünen arkadaşlar bana mesaj gönderip gerekli izinleri aldıktan sonra çekmelerinde bir sıkıntı yok.

Senaryo: Cebimdeki Yıldızlar

Fark etmek zordur. Sorun, gittiğiniz yollarda değil, gitmeyi tercih ettiğiniz yönlerdedir.

 
Gönderildi : 28/05/2015 7:46 am
(@akman)
Gönderi: 38
 

Kardeşim senaryonun tamamını okumadım. Ama bir karakterle ilk karşılaştığımızda onun neye benzediğini belirtmen gerekmez miydi?
Yaşlarını, fiziksel özelliklerini, yaşayış tarzlarını belirten kıyafetleri yazman gerekirdi. Serkan, Haluk'dan daha yaşlı ama yaşları kaç? Yanlış anlama bende yeniyim sadece uyarıyım dedim.

 
Gönderildi : 12/07/2015 1:07 am
(@technical)
Gönderi: 59
Başlığı açan
 

Kardeşim senaryonun tamamını okumadım. Ama bir karakterle ilk karşılaştığımızda onun neye benzediğini belirtmen gerekmez miydi?
Yaşlarını, fiziksel özelliklerini, yaşayış tarzlarını belirten kıyafetleri yazman gerekirdi. Serkan, Haluk'dan daha yaşlı ama yaşları kaç? Yanlış anlama bende yeniyim sadece uyarıyım dedim.

Yanlış anlayacak bir şey yok hocam 🙂 Yorumunuza sevindim bile 🙂 Benim bildiğim geliştirim senaryosunda olay örgüsü, davranışlar, hareketler, mimikler gibi detaylara yer verilir. Bunun dışında yaş, çevre ve diğer detaylar verilmese de olur, ya da senaryoda belirtilmesi gereken ve bu detay üzerinden bir olay varsa belirtilmelidir diye biliyorum. Mesela, senaryoda sarı bir ceket üzerinden bir olay ya da anı tarzı bir şey anlatılacaksa bu belirtilir, karakterin tam olarak yaşı veriliyorsa bunun bir şeyle bağlantısı olmalı yoksa net atışlar yapmanın bir anlamı olmaz. Bu detaylar verilmiyorsa yönetmenin, kostümcünün ya da sanat yönetmeninin işi daha kolaylaşır çünkü sizin dediğiniz detayları olay örgüsüne uyacak şekilde kendileri karar verebilirler.

Fark etmek zordur. Sorun, gittiğiniz yollarda değil, gitmeyi tercih ettiğiniz yönlerdedir.

 
Gönderildi : 12/07/2015 3:50 am
(@mchtozr)
Gönderi: 74
 

Okuyayım dedim sayfa açılmıyor dostlar

 
Gönderildi : 17/07/2015 5:09 am
(@technical)
Gönderi: 59
Başlığı açan
 

Okuyayım dedim sayfa açılmıyor dostlar

Şahsen bende sorunsuz açılıyor hocam, bir sorun görünmüyor.

Fark etmek zordur. Sorun, gittiğiniz yollarda değil, gitmeyi tercih ettiğiniz yönlerdedir.

 
Gönderildi : 18/07/2015 6:35 am
(@mchtozr)
Gönderi: 74
 

Okuyayım dedim sayfa açılmıyor dostlar

Şahsen bende sorunsuz açılıyor hocam, bir sorun görünmüyor.

Teşekkür ederim. Benim bilgisayarda problem var herhalde hala açamıyorum. Telefondan bakacağım artık.

 
Gönderildi : 18/07/2015 8:45 pm
(@sahinko)
Gönderi: 14
 

elinize sağlık

Program çekme hakkında bilgisi olan bana özel mesaj atabilir.

 
Gönderildi : 21/07/2015 2:30 am
(@akman)
Gönderi: 38
 

Biraz ağır gelebilir. Senaryoyu deneme için bile yazıyor olsan bile, o senaryoyu film karesi gibi beyninde görmem gerekiyor. Sen "nasıl olsa çekilmeyecek, kendimi deniyorum" diyorsun ama ne yazık ki ben bu senaryoyu bir film yada hikaye gibi göremedim. Derin diyaloglar var çok güzel herkesin yapabileceği bir şey değil ama hikayede o derinlik yok. o yüzden olumlu bir eleştiride bulunamayacağım. Olumlu eleştiriler almak istiyorsan okutacağın senaryoları az da olsa hissederek yaz yeter.

gördüğüm hatalar

1. "Merhaba benim adım haluk" yolda tökezleyen birine kimse önce kendini tanıtmaz. "iyi misin?" "bir şeyin var mı?” benzeri diyaloglarla başlasaydın. Giriş diyaloglarında birden konuya girmeseydin, sıradan diyaloglarla başlayıp sonra konuya girseydin.

2.Serkan üzüntülü bir ruh halinde ve biri onu evine davet ediyor. Keşke burada bir zorunluluk olsaydı. Mesela haluk çok ağır bir yük taşıyor. Ve Serkan dan ona yardım etmesini talep ediyor. Serkan da kendine iyi davranan bu adamı kıramıyor.

3. ikinci sahnede karşılıklı sandalyeye oturuyorlar, ama herhangi bir diyalog gelmeden haluk kahve yapmaya gidiyor. Ya başta haluk sandalyeye oturmayacak, yada haluk sandalyeye oturup Serkan la diyaloga girdikten sonra kahve yapmaya gidecek.

4. okurken imla kurallarına pek bakmam ama yazım yanlışın var. fazla bir kelime kalmış bknz "diğer Haluk da"

5.İsimler Türk ama diyaloglar daha yabancı filmlerin çevirisi gibi
Serkan annesine sitem eder " bunu kaç defa konuşacağız anne?" yerine " Anne yeter ya" yada "anne offf" gibi daha gerçekçi bir diyalog olabilir. Anne diyaloglarında "yavrum" "oğlum" gibi hitap şekilleri kullanılabilirdi

6. Serkan kıza “ne dinliyorsun ”diyor kız “deniz denilen sonsuz maviliği” diye cevap veriyor. Serkanın sonraki diyalogu “kulaklık bu sene moda galiba” Ama Serkan günlüğe yazdıklarına göre bu kadar sığ biri değil bir derinliği var. Diyaloglar şiirsel mi? Gerçekçi mi? Birini seç ikisinin sentezi komedi filmi gibi oluyor.

7. yedinci sahnede kısa sürede iki tane zaman atlaması yapmışsın. Pek hoş durmuyor.

8. Finalde kızın Serkan a ilk görüşte aşık olduğunu öğreniyoruz. Ve Serkan ı deniz kenarına kadar takip ediyor. Mantık çerçevesinde normal bir şey mi sence? dünyanın en cesur kadını bile ilk gördüğünde aşık olduğu bir adamı takip etmez.

9. Haluk kızını başka bir şehre yalnız gitmesinde sakınca görmüyor. Ama Serkan a “ iyi bari gözüm arkada kalmaz diyor”. Sence bu mantıklı mı?

 
Gönderildi : 06/08/2015 1:26 am
(@technical)
Gönderi: 59
Başlığı açan
 

Biraz ağır gelebilir. Senaryoyu deneme için bile yazıyor olsan bile, o senaryoyu film karesi gibi beyninde görmem gerekiyor. Sen "nasıl olsa çekilmeyecek, kendimi deniyorum" diyorsun ama ne yazık ki ben bu senaryoyu bir film yada hikaye gibi göremedim. Derin diyaloglar var çok güzel herkesin yapabileceği bir şey değil ama hikayede o derinlik yok. o yüzden olumlu bir eleştiride bulunamayacağım. Olumlu eleştiriler almak istiyorsan okutacağın senaryoları az da olsa hissederek yaz yeter.

gördüğüm hatalar

1. "Merhaba benim adım haluk" yolda tökezleyen birine kimse önce kendini tanıtmaz. "iyi misin?" "bir şeyin var mı?” benzeri diyaloglarla başlasaydın. Giriş diyaloglarında birden konuya girmeseydin, sıradan diyaloglarla başlayıp sonra konuya girseydin.

2.Serkan üzüntülü bir ruh halinde ve biri onu evine davet ediyor. Keşke burada bir zorunluluk olsaydı. Mesela haluk çok ağır bir yük taşıyor. Ve Serkan dan ona yardım etmesini talep ediyor. Serkan da kendine iyi davranan bu adamı kıramıyor.

3. ikinci sahnede karşılıklı sandalyeye oturuyorlar, ama herhangi bir diyalog gelmeden haluk kahve yapmaya gidiyor. Ya başta haluk sandalyeye oturmayacak, yada haluk sandalyeye oturup Serkan la diyaloga girdikten sonra kahve yapmaya gidecek.

4. okurken imla kurallarına pek bakmam ama yazım yanlışın var. fazla bir kelime kalmış bknz "diğer Haluk da"

5.İsimler Türk ama diyaloglar daha yabancı filmlerin çevirisi gibi
Serkan annesine sitem eder " bunu kaç defa konuşacağız anne?" yerine " Anne yeter ya" yada "anne offf" gibi daha gerçekçi bir diyalog olabilir. Anne diyaloglarında "yavrum" "oğlum" gibi hitap şekilleri kullanılabilirdi

6. Serkan kıza “ne dinliyorsun ”diyor kız “deniz denilen sonsuz maviliği” diye cevap veriyor. Serkanın sonraki diyalogu “kulaklık bu sene moda galiba” Ama Serkan günlüğe yazdıklarına göre bu kadar sığ biri değil bir derinliği var. Diyaloglar şiirsel mi? Gerçekçi mi? Birini seç ikisinin sentezi komedi filmi gibi oluyor.

7. yedinci sahnede kısa sürede iki tane zaman atlaması yapmışsın. Pek hoş durmuyor.

8. Finalde kızın Serkan a ilk görüşte aşık olduğunu öğreniyoruz. Ve Serkan ı deniz kenarına kadar takip ediyor. Mantık çerçevesinde normal bir şey mi sence? dünyanın en cesur kadını bile ilk gördüğünde aşık olduğu bir adamı takip etmez.

9. Haluk kızını başka bir şehre yalnız gitmesinde sakınca görmüyor. Ama Serkan a “ iyi bari gözüm arkada kalmaz diyor”. Sence bu mantıklı mı?

Uzun ve kapsamlı eleştiriniz için öncelikle teşekkür ediyorum size. 🙂 Olmulu yorumlar beni mutlu eder ama olumsuz yorumlar daha çok mutlu eder.

Öncelikle, senaryo yazarken en zayıf yanımın diyalog yazmak olduğunu söyleyebilirim. Tıpkı sizin gibi ara ara güzel ama çoğunlukla da basit ve normalin dışında diyaloglar yazdığım söylenir, o konuda siz haklısınız, diyecek bir şeyim yok, elimden geldiğince geliştirmeye çalışıyorum. Onun dışında ben, senaryolarımda can alıcı noktaların üzerine saatlerce, günlerce düşünürüm. Baş karakterle Haluk'un sohbet ettikleri ve uzun diyalogların olduğu yerleri 2 günde yazmıştım. Ardından takır takır yazmaya devam ettim ve nasıl bir sonla bitireceğime karar veremeyince 3 gün tıkandım. En sonunda flashbackle kızın esas oğlanı gizlice takip ettiği farklı ve şaşırtıcı bir son yazdım ve bence mantıklı bir son. Sonuçta kız, babasıyla konuşan genci görünce bir hoşlantı hissediyor ve gizlice takip ediyor, esas oğlanı merak ediyor.

Gelişme kısmını biraz baştan savma yazdığım doğru olabilir ama siz de bilirsiniz ki, senaryodaki bütün diyalogları oyuncular kelime kelime aynen söylemez, anlamından uzaklaşmadan ufak tefek diyalogları kendine göre kısaca söyleyebiliyor, biraz da oyuncuya iş düşsün diye yazdığım da bir gerçek. 🙂

Sizin de bahsettiğiniz, insanın tanımadığı birini yerden kaldırıp evine davet etmesi, ilk görüşte aşk/hoşlantı ve akabinde esas oğlanı takip etme, babasını kızını esas oğlana emanet etmesi v.b biraz olay biraz sıra dışı/mantıksız olarak nitelendirilebilir, zaten ilk mesajımdaki ''neden-sonuç ilişkisinin çok zayıf olmasından'' kastım, bu ve benzeri olaylardı. Biraz farklı bir şey denemek istedim, yer yer çok beğenildi, yer yer çok anormal bulundu bu senaryo, bir türlü ortayı tutturamadım. İlk olarak bu senaryoyu internet dizisi olarak yazmaya başlamıştım ama ekip konusunda aksaklık çıkınca ben de bunu senaryo olarak değil de, hikaye olarak yazmaya devam ediyorum arada bir. Şu an 48 sayfa oldu ama bakalım umarım çekmeye imkan bulurum da hatalarımı gidermeye fırsat bulurum. 🙂

Fark etmek zordur. Sorun, gittiğiniz yollarda değil, gitmeyi tercih ettiğiniz yönlerdedir.

 
Gönderildi : 07/08/2015 2:58 am
(@akman)
Gönderi: 38
 

.

 
Gönderildi : 07/08/2015 7:48 pm
(@akman)
Gönderi: 38
 

Uzun ve kapsamlı eleştiriniz için öncelikle teşekkür ediyorum size. 🙂 Olmulu yorumlar beni mutlu eder ama olumsuz yorumlar daha çok mutlu eder.

Öncelikle, senaryo yazarken en zayıf yanımın diyalog yazmak olduğunu söyleyebilirim. Tıpkı sizin gibi ara ara güzel ama çoğunlukla da basit ve normalin dışında diyaloglar yazdığım söylenir, o konuda siz haklısınız, diyecek bir şeyim yok, elimden geldiğince geliştirmeye çalışıyorum. Onun dışında ben, senaryolarımda can alıcı noktaların üzerine saatlerce, günlerce düşünürüm. Baş karakterle Haluk'un sohbet ettikleri ve uzun diyalogların olduğu yerleri 2 günde yazmıştım. Ardından takır takır yazmaya devam ettim ve nasıl bir sonla bitireceğime karar veremeyince 3 gün tıkandım. En sonunda flashbackle kızın esas oğlanı gizlice takip ettiği farklı ve şaşırtıcı bir son yazdım ve bence mantıklı bir son. Sonuçta kız, babasıyla konuşan genci görünce bir hoşlantı hissediyor ve gizlice takip ediyor, esas oğlanı merak ediyor.

Gelişme kısmını biraz baştan savma yazdığım doğru olabilir ama siz de bilirsiniz ki, senaryodaki bütün diyalogları oyuncular kelime kelime aynen söylemez, anlamından uzaklaşmadan ufak tefek diyalogları kendine göre kısaca söyleyebiliyor, biraz da oyuncuya iş düşsün diye yazdığım da bir gerçek. 🙂

Sizin de bahsettiğiniz, insanın tanımadığı birini yerden kaldırıp evine davet etmesi, ilk görüşte aşk/hoşlantı ve akabinde esas oğlanı takip etme, babasını kızını esas oğlana emanet etmesi v.b biraz olay biraz sıra dışı/mantıksız olarak nitelendirilebilir, zaten ilk mesajımdaki ''neden-sonuç ilişkisinin çok zayıf olmasından'' kastım, bu ve benzeri olaylardı. Biraz farklı bir şey denemek istedim, yer yer çok beğenildi, yer yer çok anormal bulundu bu senaryo, bir türlü ortayı tutturamadım. İlk olarak bu senaryoyu internet dizisi olarak yazmaya başlamıştım ama ekip konusunda aksaklık çıkınca ben de bunu senaryo olarak değil de, hikaye olarak yazmaya devam ediyorum arada bir. Şu an 48 sayfa oldu ama bakalım umarım çekmeye imkan bulurum da hatalarımı gidermeye fırsat bulurum. 🙂
inşallah başarılı olursun kardeşim

 
Gönderildi : 07/08/2015 7:48 pm
Paylaş: