En zorlandığım şeydir bir şeylerin katagorisini yapmak.
Ve neden böyle bir sınıflandırma yapmamız gerektiğini anlamıyorum.
Ana birkaç sınıflandırma bana yetiyor.

Hakikaten insan neden, ne için, yapsak ne olacak gibi sorular soruyor. Bir filmi izleyeceğim zaman pek türüne bakmıyorum açıkcası. "Ağırlığına" bakarım sadece.

Kategorizasyon, sınıflama tüm bilim ve sanat dallarında var olan, üzerine ayrıca çalışılan bir uzmanlıktır. Herhangi bir konuyu incelemenin, tarihini araştırmanın bir yoludur arkadaşlar. Akademik eğitim konusu olmuş herhangi bir mesleği düşünün. İster bilimsel, ister teknik isterse sanatsal olsun. Hepsinde bir tarih, bir gelişim, bir çeşitlilik, bir sınıflama, bir kategorize etme söz konusudur. BU illa "şu şöylelerden, bu böylelerden" gibi sınırlayıcı bir yaklaşım değildir. Her örnek, illa tescillenmiş bir başlık altına sokulmaz, amaç bu değildir zaten. Ama bütünü tek parça halinde görmemize, bütünü oluşturan parçaları anlamamıza yardımcı olur bu çalışma. BEnim bu derlemeyi yapmamdkai amaç da tamamen budur.

Sinema tarihinin ilk dönemlerindeki başyapıtlardan çoğu komedi iken şimdi neden komediler bu durumda değil? Korku sineması sinema tarihi boyunca nasıl bir evrim geçirmiş? Çağdaş western diye birşey var mı gerçekten? Suç filmlerindeki çeşitlilik hangi dönemde artmış? Polisiye türü hangi türle kaynaşınca daha başarılı örnekler vermiş? Dönemlere göre toplumsal gelişmelerin nabzını hangi türler tutmuş?

Bu ve benzeri soruların cevapları hep film tür ve alttürlerinin incelenmesi ile ortaya çıkacak özellikte. Hiçbir türe ya da türler arasındaki boşluklara girmeyecek film yok gibi birşeydir. Her ne kadar bu ifade birşeyleri kısıtlıyormuş gibi görünse de aslında öyle değil çünkü filmleri belirli türlere sokan çok fazla özellik mevcuttur. Zaten bu yüzden, sadece bu durum bile incelemeye değerdir.

Bilmiyorum açıklamam yeterli oldu mu dostlar? Özetle, film türlerini incelemenin gayet yararlı ve buna ek olarak çok da keyifli birşey olduğunu düşünüyorum.

Peki ''Yol filmi'' dediğimiz tür neden başlıklar arasında yok. Veya erotik veya porno 😀 Herşeyi o kadar cıncığına yazmışsın ki,bunlarda olmalı. Ki bazı türlere referans gösterdiğin filmlerde hatalı gibi. Jaws bir korku değildir,gerilimdir mesela. (Hadi bunu tartışmayalım 🙂

Tabi artık post modernist bir yapıyla giden şu sektörde ''çok türlü'' filmler fazlalıkta. Neredeyse bütün türleri kapsayan filmler var. Bence daha genel 3 başlık açılmalı,Ve bunun üzerinden başlıklar ayrılmalı. (Ama öyle animasyon,belgesel gibi değil,daha kilit bir nokta oturtturacak )

🙂

Cinsel içerikli filmlerin adı geçiyor zaten. Aslında bu filmler de ayrıca irdelenebilir. Sadece cinsel dürtüleri uyarıcı özellikte olanlar porno diye anılır, biter tabii ki. 🙂 Ama cinsel içeriğe sahip olup da başka alanlara bulaşan filmler de var. Boise Moi gibi cinsel içerikli suç-intikam öyküleri olup toplumsal ya da psikolojik açılımlara yer vermeye çalışan filmler var örneğin. Cinsellikle aile kavramını, kadın erkek ilişkilerini inceleyen filmler var. Drama, gerilime kayan öyküler var. Hepsinde cinsellik gözden kaçmayacak seviyede mevcut bunlarda.

Daha genel 3 başlık derken neyi kast ettiğini anlayamadım. Normalde edebi türler olarak dram, komedi, trajedi falan gibi türler vardır ama sinema filmlerini bu kadar genel bakışla incelemek yarar sağlamaz. Birçok açıdan bakılmalı olaya. Ben de onu yapmaya çalıştım. Zaman ve doku açısından bakmak şart çünkü her tür farklı zaman ve dokularda yapılabilir. Ve esas sinema filmleri sınıflaması çatışmanın çeşidine göre yazdıklarımdır. İşte polisiye, politik gerilim, romantik komedi falan gibi. Evet, haklısın. Yol filmi diye bir film alttürü var gerçekten. BU alttür başka 2-3 alttürle oldukça yakındır. Birincisi suç filmleri. Katil Doğanlar, Bonnie-Clyde, Badlands gibi örnekler. İkincisi komedi-dram. Sidaways bunun bir örneği. Bir diğeri de benim belirttiğim uzun soluklu yarış filmleri. Uzunca bir yarışta yarışan karakterlerin öykülerinin paralel kurguda anlatıldığı filmler. Bunun da şu an aklıma gelmese de birçok örneği var.

Bu arada, savaş filmlerini de aksiyon odaklı ve tematik içerik odaklı olarka ikiye ayırmak mantıklı olur gibi.

Ve bu arada, accayip bir eksiği var listenin: Müzikal. 🙂 Şİmdi hatırladım, hangi başlığın altına yazacağımı düşünüyordum, emin olamamıştım, sonrasındaysa unutmuşum.

Hakikaten insan neden, ne için, yapsak ne olacak gibi sorular soruyor. Bir filmi izleyeceğim zaman pek türüne bakmıyorum açıkcası. "Ağırlığına" bakarım sadece.

The dude abi Tarkovsky amcamın hiç bi filmi yok burada, ben bunu çizene kafa atarım. Requiem for a dream mi film Stalker mı akşam akşam güldürmesin beni şu Amerikanlar 😀

Bu arada başlığa hiç bi katkı sağlayamayacağımı baştan belirtmekle birlikte, ne çok genel ne de çok özel bir kategorileme sakat diye düşünüyorum. Mesela Korku filmlerinde hayalet, vampir, kurtadam kategori olmuş da bizim cinlerimiz bizim perilerimiz bizim büyülerimiz neden kategori olamamış. Bak büyü filmleri mantıklı evet Voodoo falan, ekran kartı da olan şeyden. Epey film var bu alanda. Chuckymiz var, şu Çığlığı çeken W'lu meşhur abimizin de oldukça dandik filmleri var bu konuda. Var yani var... Hayalet kategori oluyosa şizofreni de konu olur bence bu arada. Evet Psikolojik-gerilim kelimesinin yerini tutan kategorimiz var mı bu arada Görkem abi?

(Lan kimsenin yapmadığı katkıyı yaptım haa, tek başıma Ar-ge yaptım gece 3te şuracıkta, ben almıyım da kim alsın altından palmiyeyi)

Mesela Korku filmlerinde hayalet, vampir, kurtadam kategori olmuş da bizim cinlerimiz bizim perilerimiz bizim büyülerimiz neden kategori olamamış.

Bu gayet mantıklı bir soru ama yine de gayet basit bir cevabı var: Mevcut örnek sayısı bir alttür oluşturacak kadar fazla sayılmaz. Hatta hep söylenir ya, bizim kültürümüzde sayısız korku motifi malzemesi var diye. Ama örneği az.

Psikolojik gerilim konusunda haklı olabilirsin. Ama psikolojik içerikteki filmleri, polisiye hariç diğer türler içerisinde eritmeye meyiliyim ben. Çünkü zaten gerilim, polisiye dışında (hatta o da dahil belki de) zaten psikolojik bir tür, karakterlerin psikolojik açılım, irade ve güçleri ile ilgili bir tür. Polisiyede işin içine az çok aksiyon, kanıt delil arama toplama gibi polisiye dünyasına ait temelar giriyor, bu yüzden gerilim içerikli polisiyelerin hissi biraz farklı oluyor. İşte Kuzuların Sessizliği örneği. BU psikolojik filmler içerisinde bir de aslında "halüsilasyon filmleri" ya da "sorunlu kahramanın gözü" filmleri var. Kapı komşusu, Akıl Defteri, kısa Film Still Life, hatta Akıl Oyunları, Forgatten gibi filmler var burada. Hepsi bayağı psikolojik içerikli gerilim filmleri. Ama bunların hepsi de aslında birer karakter dramı. Gerilim tarafı daha öne çıkıyor gibi bakarsak haklı oluyorsun ama her psikolojik gerilim mecburen aslında bir tür kaynaşmasının eseridir. Aksiyon gibi. Tek başına aksiyon var olmadığı gibi tek başına psikolojik gerilim biye bir alttürün varlığı bana biraz kuşkulu geliyor. Ama yine de özel birer alttür teşkil edenlerin yanına eklenmesi yanlış sayılmaz.

Amma sınıflamışım be. 🙂
Devam edeyim mi?

Etme abi, lütfen.

😀

Et bence.
Bakma sen Bilal'e 🙂

Kararsız kaldım. Çok mu gereksiz çabalar gösteriyorum acaba?

Genel olarak yaptığın/yapmaya çalıştığın şeyler için ciddi bir alt yapı gerekir.yani oturup saatlerce yazmak bir şey ifade etmiyor.
zaman zaman okuyup doğru bulmadığım yazıların dahi oluyor -katılmadığım değil, doğru bulmadığım.- şimdi işin işçilik kısmına diyecek sözüm yok amma değer olarak çoğu zaman sadece herhangi bir izleyici yorumundan öte geçmiyor.sonuçta bu işler yetenekle ya da günde 10 film izleyerek olacak işler değil. sinema üzerine söylenenlerin kıymet kazanması için gereken yetkinlik sinema yapmak için gereken yetkinlikten çok çok fazla.
ve sanırım evet çoğu zaman gereksiz çabalar gösteriyorsun.çünkü izleyici bakış açısının ötesine geçmeye çalışıyorsun.

kırılmaca yok, olabilidiğince açık olmak istedim.

Son zamanlarda yazdıklarımla ilgili bazı negatif yaklaşımlar alıyorum zaten.
Her zaman yazılarım hakkında yorum yapanların fikirlerini önemsemişimdir, önemsemeye de devam edeceğimdir.
Ortada eleştirilecek birşeyler mutlaka vardır, olmasa söylenmezdi.
Bunun sebepleri ile de ilgili fikirlerim var, gerekli çıkarsamaları yapıyorum. Onlar da bana kalsın izninle.
Kırılmak falan yok, est. Yorumun için sağol ercane.