Aşağıda küçük, net, basit bir rehber hazırladım. Arri hariç bütün makineleri kullandım ve kurgu renk aşamalarında işledim. Her durumda kamera almak tamamen subjektif bir eylemdir. Aşağıdakiler benim düşüncelerimdir ve bir başkası tam aksini söyleyebilir.

umarım faydası olur.

Bir kamera alacağınız zaman kendinize sormanız gereken soru sadece şudur; ne çekeceğim?
Bu soruya vereceğiniz yanıt işinizi çok kolaylaştıracaktır. Sorunun cevabının ardından diğer detayları düşünebiliriz.

1- hobi olarak videolar çekip, kurgulayıp, sosyal medyada ve youtube'da paylaşacağım.
cevap- çok şanslısınız çünkü alacağınız her alet buna yeterli olacaktır. Telefon bile.
a-ama düşük ışıkta kullanmam gerekecek ve iyi bir lense çok fazla para ayıramayacağım. Ayrıca greenbox da yapmak istiyorum.
cevap- bu noktada bitrate değerinizi 50mbps ile 100mbps arasında tutmakta yarar var. Aynasız alacaksınız demektir bu. Sony ve Panasonic arasında tercih yapacaksınız. Panasonic bütçenizi hem body hem de lens olarak Sony'e göre daha az zorlayacaktır ancak düşük ışıkta Sony 6300'den itibaren tüm body'ler daha başarılıdır. Panasonic'te isoyu güvenle açabilmek için GH5'e çıkmanız gerekir. Bütçenize göre buralarda karar verebilirsiniz. Canon bu kategoride ikinci aşamada devreden çıkıyor çünkü Mark IV'e kadar bitrate durumu 28mbps civarında kalıyor. Bu artık çok eski.
b-Bütün bunları yapacağım ve güzel fotoğraflar da çekmek istiyorum.
Cevap- Bu noktada panasonic'ten tamamen ayrılıyorsunuz çünkü megapiksel değeri çok düşük kalıyor. Sony 6000'den sonraki modeller işinizi görecektir. Fullframe isterseniz bütçenizi yükseltmeniz gerekir. a7s'in ve a7sii'nin mp değeri düşüktür. 6000 sonrası seriden croplu bir body tüm dertlerinize deva olacaktır.

2- yukarıdakileri de yapmak istiyorum ama kısa filmler de çekmek istiyorum.
cevap- birinci seçenek yukarıdaki body'lerden birini alıp kullanmak, kısa film çekeceğiniz zaman üst segmentten bir seti kiralamak.
ikinci seçenek de iyi bir bütçe ayırmak çünkü sadece body ile iş bitmeyecek. Prime lens seti hazırlamanız gerekiyor. 35mm, 50mm, 85mm olmazsa olmazınız. bitrate değerini renk de yapabilmeniz için 100mbps olarak düşünürsek 6300, 6500 A7sii sony'de bulabileceğiniz seçenekler. İlk ikisi croplu diğeri ff bir body. Panasonic'te gh4, gh5 seçenekleriniz arasında. ancak bu noktada fotoğraftan feragat etmeniz gerekiyor. hobi olarak yine çekebilirsiniz.

3- fotoğraf ile işim yok. kaliteli videolar üretmek, kısa film çekmek, reklam işleri yapmak istiyorum.
cevap- lense ve ışığa bütçe ayırdığınızı varsayıyorum. iyi bir bilgisayar da almış olmalısınız. O halde 100mbps'yi de boş verelim ve 8 bit'İn sınırlarından çıkalım. Sony alpha serisine elveda diyoruz. Hala 10 bit ile video çekip fotoğraf da çekebileceğiniz tek body GH5S olarak seçeneklerniz arasında dursun. Onun dışında en ucuza 10 bit prores ve 12 bit raw çekebileceğiniz alet BMPCC olacaktır. Ancak aldıktan sonra etrafını donatmanız gerekiyor. Yakında geliştirilmiş versiyonu çıkacak (2018 eylül)
Bunların dışında sony Fs5 de işinizi görür ancak yukarıdaki aletlerden çok da fazlası yok. FS7 tüm ihtiyacınızı görecektir. Panasonic'te eva modelleri de işinize yarar. Raw'da kararlıysanız BM modellerinden bütçenize göre istediğinizi alabilirsiniz.
Canon burada yok çünkü bu segmentte bu markaların verdiklerini Canon çok daha pahalıya veriyor. O yüzden Canon'dan bahsetmiyoruz.

4- kısa filmle işim yok uzun metraj çekeceğim. Bana güzel bir kamera söyleyin.
Cevap- uzun metraj çekmek için kamera alınmaz. elinizdeki yeterli olursa onunla çekmeyi tercih edebilirsiniz. Sinema filmi çekmek için kamerayı ve diğer ekipmanları kiralamak mantıklı olacaktır.
a-yapımcı da benim yapım şirketi de benim. param da var.
Öyleyse 5k 240 kare raw elde etmek istiyorsanız RED alacaksınız demektir. Eğer daha da çok paranız varsa ARRİ dünyasına uğurluyoruz sizi.

GÜNCELLEME

Vakit buldukça yazıyı detaylandıracağımı söylemiştim. Çözünürlük, fps ve log konularını ilk etapta eklemeye karar verdim. Bunlar tercihlerde en kritik noktalar gibi geliyor bana. Bu kısım ilk kısma göre daha subjektif olacak. Ayrıca yazıyı mümkün olduğunca başlangıç seviyesinde tutmaya çalışacağım.

ÇÖZÜNÜRLÜK
Yukarıdaki maddelerden hangisine dahil olursanız olun muhtemelen alacağınız kameranın 4k çekmesini de istiyorsunuz. Bütçeniz yeterliyse 4k çeken bir makine almak mantıklı olacaktır. Birkaç yıl önce 4k'nın hala zamanı var diyorduk forumda ve artık zamanı yavaş yavaş geliyor. Fakat çözünürlük kesinlikle olmazsa olmaz bir kriter değil. Oluşturduğunuz görüntü çok büyük bir olasılıkla maksimum 1080p olarak izlenecek. Kısacası diğer tüm konularda anlaştığınız bir makineye uzun vadeli bakmıyorsanız 4k'nın eksik olması makul karşılanabilir.

FPS
Saniyedeki kare sayısı ne kadar slow-motion yapabileceğinizin sınırlarını belirler. 24-25 kareyi alt sınır olarak düşünürseniz 50 kare %50 oranında yavaşlama elde edebileceksiniz anlamına gelir. 100-120 karede %20-25 oranına ulaşırsınız. Yine çözünürlük gibi yüksek fps de illaki olsun diyeceğiniz bir olanak fakat 120 kareden fazlasına çok nadiren ihtiyacınız olacağını söyleyebilirim. Eğer özel olarak yüksek oranda slow-mo projeniz yoksa, sizin için ticari değilse, 240 kareye ihtiyaç duymayacağınızı söyleyebilirim. Tabii buna sahip olmak bununla ilgili proje üretmeye olanak sağlar ancak çok az kişinin proje ürettiğini düşünürsek muhtemelen kullanmayacaksınız. Proje üreteceğiniz zaman yine yüksek kare çeken bir makine kiralayabilirsiniz. Bunun haricinde twixtor gibi plug-in'ler ile çok önemli olmayan işlerde aynı etkiyi yaratabilmeniz mümkün.

LOG
Log'un ne olduğunu bilmiyorsanız İlker Canikligil'in Youtube üzerinden yayınladığı bölüme bakmanızı öneririm. Bu yazıyı okuyorsanız muhtmelen giriş seviyesindesinizdir ve henüz log, raw gibi konulara pek aşina değilsinizdir. İlk olarak log'un raw ile hiçbir alakası olmadığını bilmeniz gerek. Alacağınız görüntü hala 8-bit sınırları içerisinde olacak. Log çekmek dinamik aralığınızı ihtiyaç duyacağınız durumlarda artırmak için firmaların ürettiği bir kodu kullanmak diyebiliriz. -yahut bir gamma eğrisi-

Log ne işe yarar?

Işıklılık oranı iki uçta olan bir plan çekmek durumundaysanız burada log kullanabilirsiniz. Bu dinamik aralığınızı genişletmenize ve optimum bir değerle kadrajınızda patlamadan yahut siyahlar içinde kaybolmadan hem ışıklı alanı hem de karanlık alanı yakalamanızı sağlar. Fakat! Log ham haliyle kullanılacak bir görüntü değildir. Log renk yapmanız için fazladan pek bir olanak da sağlamaz. Hala aynı bitrate ile 8-bit çekiyorsunuzdur. Eğer log ile tecrübeniz yok ise post'ta nasıl bir sonuç alacağınızı bilmiyorsanız, çektiğiniz kameranın log'u ile de bilginiz yoksa çuvallamanız muhtemeldir. İlk olarak elde ettiğiniz görüntüyü tekrar olması gereken kontrast değerine geri getirmeniz gerekiyor bunu yaptığınız zaman highlight'lar size pek sorun çıkarmaz ancak shadow ve black'lerde kontrollü bir ışık yapmadıysanız oraları ya alt sınıra çekmek çekeceksiniz ya da gelecek olan banding ile mücadele etme yolu bulacaksınız.

Peki Log gerçekten ne işe yarar?

Bu noktada asıl olaya giriş yapıyoruz. Log güzel bir şeydir; eğer ışık yapıyorsanız. Hatta eğer çok doğru ışık yapıyorsanız log'a da ihtiyacınız yoktur. Ayrıca log ışık yapmayı öğrenmek için size güzel bir alan açar. Film döneminde elde edilecek görüntü bilinmediği için her şey görüntü yönetmeninin pratik bilgisine göre ışıklandırmadan geçiyordu. Nasıl bir ışık yaparsa nasıl bir görüntü alacağını referans görüntü olmadan biliyordu. Şimdi dijital dünyada log'a da raw'a da lut atayabiliyor ve tam olarak olmasa da nasıl bir görüntü elde edebileceğimizi ya lcd'den ya da monitör'den görebiliyoruz. Eğer lut atayan bir kameranız yoksa, log çekerek dinamik aralığınızı 8-bit içinde genişletmek istiyorsanız, sinematografi içerisinde ışığın önemini keşfetmeye başladıysanız ve ışık yapmayı öğreniyorsanız olmanız gereken yerdesiniz.

Son olarak, yazıya zaman içerisinde gelen sorulara göre eklemeler yapacağım ve tüm bunları tek bir cümleyle özetleyeceğim. " En iyi kamera sahip olduğunuz kameradır." Forumun büyük bir çoğunluğu sadece sinemayla ilgileniyor ancak günümüzde görsel içerik çok büyük bir ticari alan haline geldi. Pek çok kişi sinema filmi çekme hayaliyle görsel içerik üreterek geçimini sağlıyor. Ben de onlardan biriyim. Her alanda olduğu gibi burada da çok fazla çalışmanız gerektiğini, elinizde ne varsa onunla her zaman bir şeyler üretebileceğinizi bilmeniz gerek. Sürekli olarak pratik yapmalı, kurguyu, ışığı, kompozisyonu, kamera hareketlerini öğrenmeniz gerekli. Ayrıca üretmek istediğiniz şeyde çok fazla araçla muhatap olmak zorundasınız. Bu araçların nasıl çalıştığını, kısacası teknik konuları bilmeniz gerek. NBC bir röportajında "teknik bilmezsen teknik adamlara muhtaç kalırsın" der.
Bir kamera alırken esasında bir yatırım yapıyorsunuzdur. Kullanmayacağınız özellikler bir anlamda havaya savurduğunuz paranızdır diyebiliriz. Body işin küçük bir kısmıdır.

Şimdilik kolay gelsin.