Forum

En Son İzlediğiniz ...
 

[Sabit] En Son İzlediğiniz Film

2,486 Gönderi
176 Üyeler
0 Reactions
385.2 K Görüntüleme
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

Serpico

http://www.imdb.com/title/tt0070666/ " onclick="window.open(this.href);return false;

O zaman 70' lerden sağlam bir film daha hegel. Çok farklı filmler tabi ki ama Scarecrow daha da bi içime işlemişti. Ama her iki filminde ortak noktası gözlerimi Al Pacino'dan ayıramamam oldu. Onu daha iyi anlamak için Baba'dan önce Scarecrow ve Serpico da izlemek gerekmiş. Bi daha çok zor gelir böylesi..
Serpico'da Pacino'nun performansı dışında çok bir şey bulamadım ben nedense, sıkılmıştım izlerken. Lumet ile bir türlü kanım kaynaşamıyor nedense, çok iyi filmler çekiyor ama ben sevemiyorum genelde.

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 05/02/2010 4:31 pm
(@ercin)
Gönderi: 0
 

Aslında benim dertli olduğum bir mevzuydu, bayağı ilgimi çekti. Eğer bir ülkede polisler yozlaşmış ve kokuşmuşlarsa özellikle o dönemde bunun filmini yapmak çok güzel. İşte böyle olduğunda içimden "helal lan adamalra" diyorum. Ben de özellikle kamu personeliyle sürekli didişen biri olarak bayağı sevdim filmi. Türkiye'de de özellikle sağlık sektörü (kamu) için böyle bir film yapılsa keşke.

Bu arada The Dude, peki "Dog Day Afternoon" la aran nasıl? Onu biraz daha fazla sevmiş olabileceğini düşünüyorum.

 
Gönderildi : 05/02/2010 4:43 pm
(@hegel)
Gönderi: 1157
 

"Serpico" (1973) ve "Scarecrow" (1973), "Baba 1" (1972) ve "Baba 2" (1974) arasına sıkıştırıldıkları için de ilginç duruyorlar.

Durumun vehametini anlamak için "Serpico"dan bir replik:

(Frank Serpico hakkında konuşulurken) "Dürüst bir polise asla güvenemezsin".

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 05/02/2010 4:55 pm
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

Aslında benim dertli olduğum bir mevzuydu, bayağı ilgimi çekti. Eğer bir ülkede polisler yozlaşmış ve kokuşmuşlarsa özellikle o dönemde bunun filmini yapmak çok güzel. İşte böyle olduğunda içimden "helal lan adamalra" diyorum. Ben de özellikle kamu personeliyle sürekli didişen biri olarak bayağı sevdim filmi. Türkiye'de de özellikle sağlık sektörü (kamu) için böyle bir film yapılsa keşke.

Bu arada The Dude, peki "Dog Day Afternoon" la aran nasıl? Onu biraz daha fazla sevmiş olabileceğini düşünüyorum.
Eşcinsel mi diyosun olum bana :P.

Olay şu, misal Yılmaz Güney'in bazı filmleri de bu kulvardadır. Bazı filmler, çekildikleri dönem için çok iyidirler, ama sonraki kuşaklar için, o dönemki kadar anlam ifade etmezler. Serpico böyle bir örnek benim için sanırım. Yol da öyle. Tabii bunu tamamen ele aldıkları konu açısından diyorum. Bu konular hâlen daha gündemde olsalar da artık tabu olmaktan çıktıklarından, aynı vurucu etkiyi yapamazlar üzerimizde. "Zamanı için çok cesur bir adımmış!" diyebiliriz anca.

Donnie Brasco'yu tercih ederim ben örneğin ama pek mantıklı bir kıyas değil, 1. film 97 yapımı, 2. konu bayağı alaksız ama tür olarak benzerler.

Dog Day'i izleyeli rahat 5 yıldan fazla oldu. Hakikaten hiç hatırlamıyorum, fazla sevmemiştim yine izlediğimde. Lumet'nin çok acayip bir tarzı var, belgesel gibi çekiyor filmlerini, ortada oyunculuk var mı yok mu anlayamıyorsun, tabii aynı oyuncuları başka rollerde izleyince bildiğin oyunculuğun kralının döndüğünü anlıyorsun ama yine de işte bir türlü kaynaşamadık dediğim gibi.

Ama Making Movies diye bir kitabı vardır. Sinemayla ilgili okuduğum ilk kitap. Tavsiye ederim, perde arkasında neler döndüğünü çok güzel anlatır.

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 05/02/2010 5:43 pm
(@ercin)
Gönderi: 0
 

He he, amma fesat adammışsın sende yav. 😀

Lumet, aynen dediğin gibi, kaynaşamıyorsun filmlerine. Öyle çok keyifli seyirlikler sunmuyor. Genelde toplumda eksik gedik gördüğü mevzuları büyük bi ciddiyetle anlatıyor, pek de ödün vermeden. Hatta bile isteye sanki seyirci bu filmi sadece kurmaca sanmasın diye de uğraşıyor.

 
Gönderildi : 05/02/2010 6:15 pm
(@hegel)
Gönderi: 1157
 

Dog Day'i izleyeli rahat 5 yıldan fazla oldu. Hakikaten hiç hatırlamıyorum, fazla sevmemiştim yine izlediğimde. Lumet'nin çok acayip bir tarzı var, belgesel gibi çekiyor filmlerini, ortada oyunculuk var mı yok mu anlayamıyorsun, tabii aynı oyuncuları başka rollerde izleyince bildiğin oyunculuğun kralının döndüğünü anlıyorsun ama yine de işte bir türlü kaynaşamadık dediğim gibi.

Ama Making Movies diye bir kitabı vardır. Sinemayla ilgili okuduğum ilk kitap. Tavsiye ederim, perde arkasında neler döndüğünü çok güzel anlatır.

Lumet'nin "Network"unu indirmiştim. Bu vesileyle onu bir seyredelim bakalım. Bu arada ustanın son filmi "Before the Devil Knows You're Dead" (2007) de fena değil. Cüretkar bir açılış sahnesi var. Kağıt üzerinde kusursuzmuş gibi gözüken planların, uygulamaya gelince nasıl sarpa sardığını gösteren güzel bir örnek. Bir anlık tercihin her şeyi bozabileceğini veya tersine işleri yola koyabileceğini -bkz: "Match Point (2005)-Woody Allen- görmek açısından güzel denemeler.

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 05/02/2010 6:22 pm
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

Bak Network'ü severim. En iyi filmi bana göre. Zeitgeist'de falan da kullanılır çok. Onun da ilginç bölümleri var ama film olarak çok güzel.

Devil Knows'u da bambaşka bir film sanarak başına oturmuştum, o olmadığını anladığımda artık çok geçti :). Sonuna kadar izledim, bayağı da sevmiştim.

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 05/02/2010 7:17 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Piyasada iyi yerli film yok diye şikayet etmiştim ve iyi de bir dayak yemiştim bazı üyelerden. Gurur meselesi yaptım, isim vermeyeceğim. 🙂
İlk tavsiye edilen Anlat İstanbul'du. Edinip izledim.
Ve anladım ki, on tane zayıf/vasat yerli filmin arasında tek bir tane bile iyi film yakalamak çekilen tüm işkenceleri anlamlı kılıyor. Anlat İstanbul gayet başarılı, çok iyi bir film, çok keyif aldım izlerken. Yani neredeyse Büyü'nün bende yarattığı travmatik etkiden kurtulmama bile yetti filmin gücü. Tavsiye eden üyeye de buradan teşekkür ediyorum.

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 07/02/2010 4:50 am
(@marepictures)
Gönderi: 0
 

Dün "İlişki Durumu: Karmaşık / It’s Complicated" i izledim şiir gibi oyunculuklar ama kötü biten bir senaryo.Baştan sona kötü değil seyirci beklediğini alamıyor sadece. Alec Baldwin ayadlık aldımı bilmiyorum ama kesinlikle hayatının performansını sergilemiş. Birde filmdeki damat rolündeki eleman yardımcı erkek sayılsaydı eğer oscarlık oynamış. Kesin sinemada izlenmesi lazım.

10/9 veriyorum .

akabinde Görkem abi seni aradım müsait değildin sanırım uzatmadan kapattım heycanımı senle paylaşim dedim 🙂

 
Gönderildi : 08/02/2010 2:03 pm
(@doganerdogdu)
Gönderi: 14
 

en son izlediğm film avatar,okan bayülgen avatar hakkında bomba açıklamalar yapsada film için gerçekten çok uğraşmışlar ,konu olarak belki çok fazla cezbetmesede görsel anlamda muhteşem bir film tabiiki bu filmi 3 d olarak seyretmenizi tavsiye ederim.bu arada aklımda kalan filmler ,yeşil yol, esaretin bedeli on numara filmler bence

 
Gönderildi : 09/02/2010 11:48 am
(@marepictures)
Gönderi: 0
 

The Imaginarium of Doctor Parnassus

nasıl gülsem bilemedim. Ama bu gülüşlerim Terry Gilliam a değil. Eylem'e , abi hiç terrt gilliam izlemediysen öl kal , falan dedi içimden şu an ahahhah diye gülmek geliyor vallahi. Heath, collin , Jude , Johnny ve 16 yaşındayım demesine ragmen mükemmel gögüslü hatun süperdi :)...

ama yonetmenlik rezalet, hikayeyi anlatamamış ki hikaye yok ortada . Görsellik dışında hiç bişe yok. Ne desem boş. Oyunculuk ve kızın uğruna 510 veriyorum.

Eylem'e de ne vericem bilinmez ama şimdilik 😛 veriyorum

 
Gönderildi : 09/02/2010 4:45 pm
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

Yahu mare, senin sinema namına hiçbir şeyden haberin yoksa, kara cahilsen ben ne yapabilirim? Otur Brazil izle, otur 12 Monkeys izle, otur Fear and Loathing in Las Vegas izle, otur Monty Phytonları izle, tükürdüklerini yala, sonra tekrar konuşuruz. 12 Monkeys'in The Hamster Effect diye bir kamera arkası var, onu izle bakalım yönetmenlik nasıl olurmuş gör.

Bu arada Gilliam yıllar önce felaketle sonuçlanan Don Kişot filmini (bu olayı muhteşem bir şekilde anlatan Lost in La Mancha adlı bir belgesel vardır ki kamera arkasına ufacık ilgi duyan herkes izlemeli, Gilliam'ın o hallerini görmelidir) tekrar çekmeye karar vermiş, belgeselin sonunda da ileride tekrar dönebilirim diyordu. Umarım bu sefer başarır da bizim deli de meramına ulaşır. Kamera arkasında çok ilginç bir şeye benziyordu.

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 09/02/2010 5:11 pm
(@marepictures)
Gönderi: 0
 

sana laf atmak gerçekten çok karlı oluyor onun dışında izlenecek şeyler aklına gelmiyor böyle kan geliyor beynine sagol belgesel için 🙂

 
Gönderildi : 09/02/2010 9:03 pm
(@marepictures)
Gönderi: 0
 

paranormal aktivity,

egi izlemediysen başta sana öneriririm, yemin ediyorum REC kadar kaliteli belki daha fazla on numara el kemarası filmi.
1010

 
Gönderildi : 11/02/2010 2:11 am
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

İzledim tabii, ben senden film tavsiye alır mıyım hiç 😛

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 11/02/2010 3:27 pm
Sayfa 81 / 166
Paylaş: