16 bit işlerde kullanılabilir. Yani kaydettiğiniz seslerde sonradan düzenleme, düzeltme yapacaksanız uygun değil. Düşük kaliteli iş olur. Mikrofonu hakkında bilgi yok, muhtemelen yoğun bir dip ses de kaydediyordur. Dikkat eden kişi rahatsız olur o seslerden ama günümüzde bunlara dikkat eden çok fazla kişi de yok gibi. Sesleneceğiniz kişiler giriş seviyesindelerse sorun olmaz bence.

Cevabınız için teşekkür ederim. Peki mikrofon konusunda fiyat performans açısından önerebileceğiniz bir ürün sorsam? Yüksek dip ses ve cızırtı gibi sorunlarla karşılaşmayacağım türden? Yine aynı amaç için? Benim aklıma Rode NT-USB geliyor ama daha uygun ve giriş seviye için ne olabilir?

Eğer kayıt ortamı sessiz bir yerse condenser mikrofon almalısınız. Bilgisayarın fanı, buzdolabı, klima vs. ekstra gürültüler varsa dinamik türde bir mikrofon lazım. Ses kartı veya mixer falan kullanmadığınızı varsaydığımdan XLR bağlantılı mikrofonları es geçiyorum. Özetle, USB girişli, tak kullan dinamik bir mikrofon iş görür.

Rode NT-USB güzel seçim. Fiyatı düşürmek adına belki Samson Q2U düşünülebilir, 700-800 lira civarında.
Audio technica PRO31QTR de giriş seviyesi için uygun. Galiba en ucuzu bu. Bunun yanında ATR 2100'e da bakıp kıyaslamak lazım. 100 lira kadar daha fazla.

Podcast için bütçenin çoğunu mikrofona ayırıp, kulaklığı daha sonra düşünmek daha doğru olur.

spidervis dediğiniz gibi yaptım. 2, el atr2100 aldım. Bir süredir denemeler yapıyorum. Yaz sonu eğitim projelerinde ve podcast işlerinde atr2100'ü kullanacağım. Ancak bunun ince ayarlarını iyi yapamadım.

Tertemiz net bir ses alamıyorum. Laptopun anakarta tümleşik ses kartı ve yüklü sürücüler(güncel) iyi değil yada başka bir sorun var. Laptopun kasasında elektrik kaçağı var. Elimi kasaya sürünce karıncalanma oluyor. Topraklamadan olamaz önlemini aldım. Anakarttan(devrelerden) kaynaklı olabilir elektrik kaçağı. Zaten genelde her laptopta bir miktar olurmuş benimkinde ki ses verilerini etkiler düzeyde diye düşünüyorum. (Bunu şurdan anlıyorum; daha önce usb ses kartı kullandım hiçbir mikrofon veya kulaklık bağlamadan Reaper'de test ettiğimde mikrofon varmış gibi ses dalgaları oluşmaktaydı.). Şimdi usb'den bağlantı sağladım ve kabloda(bir kutucuk var) topraklama özelliği var. Dip ses bu statik elektrik yüzünden olabilirse bir mixer var elimde, mikrofonun XLR girişiyle miksere oradan ses kartıyla laptopa bağlasam daha mı iyi olur dip ses açısından? [Dip sesi azaltmak için çevresel faktörlerde önemli bunları hallettim.] (Belkide bu mikrofon için bu durum normaldir.)

Reaper üzerinde EQ(Reafir) ayarı yaptıktan sonra kayda girdim. Dip ses kayıt esnasında silindi ama bu sefer de sanki doğallığı bozuldu. Kurumamış boyaya el sürmek gibi 🙂

Voicemeeter Banana ile dip ses ayarı yaptığımda da ses belirlediğiniz eşiğin altına düşerse ve sonrasında biraz fazla ses vererek mikrofonun ses yakalamasını sağladığınızda patlamalar oluyor. İlk kelimeleri eksiksiz yakalayamıyor.

Audacity üzerinde dip ses kaldırma yöntemini hala denemedim. Belki o yeterli olacaktır.

Birde mikrofonun ses düzeyini ses ayarlarından %100 yapıyorum hem kayıtta dip ses çok çıkıyor hemde dinamik olmasına rağmen taa mutfaktaki yere düşen çatal sesini bile alıyor. %40-%55 lerde kullanmak lazım herhalde. Bu seferde sesimi kısık alıyor sonra kaydedilen sesi artırmakta kaliteyi düşürüyor. Ben yapamıyorda olabilirim.

44100 khz da kullanıyorum. 16 bit ve buffer: 8x256 samples. Wave veya mp3 olarak kaydediyorum.

Uzun lafın kısası: "Bu ses işleri bambaşka bir dünya!". Bunu anladım ben. Bir de çekilen filmlerde bu meselelere uğraşmak zulüm olmalı. Saygılar, iyi çalışmalar..

Hayırlı olsun. Dediğiniz gibi bu işler ayrı bir dünya ve uğraşı çok. Neticede bir mühendislik alanı. Yanı sıra işçiliği çok fazla. Severek yapıldığı zaman ve sonuçta ortaya çıkan üründen memnun kalınıyorsa zulüm gibi gelmiyor, en azından benim için.

Reaper üzerinde EQ ile kayıt yaparken, 50 hz veya en fazla 80 hz altını kısın. Dağa fazla kısarsanız telefonla konuşuyormuşsunuz gibi olur. Audacity duruma göre güzel temizleyebilir ama çok kaliteli iş çıkarmaz, az da olsa sesin orijinalliğini bozar. Bir miktar dip sesi kıstıktan sonra dilerseniz kayıt üzerine room tone eklenebilir. Farklı farklı room tone'lar bulabilirsiniz çeşitli ses paylaşım sitelerinde.

Anakart üzerindeki ses kartlarında çok bir şey de beklememek lazım. Bu ses kartları analog kaydı dijitale çevirip, sonra dijitalden yine analoga çevirerek bizim dinlememizi sağlıyorlar. Bu işlemi ne kadar iyi yaparlarsa fiyatları da o kadar artıyor. Müzik veya ses işine profesyonel biçimde girmek isteyenler için ayrı bir ses kartı almak o yüzden elzem.

Teşekkür ederim. Bana da zulüm gibi gelenler benim laptop kaynaklı sorunlar. Çözümün ne olduğunu anlamamı zorlaştırdığı için muzdaribim. Dediğiniz ayarları Reaper'da yaptım. Ses güzelleşti. Böylece kayıt esnasında ses temizlenmiş oluyor. Tekrardan ses ile ilgili birşey şimdilik yapmıyorum. Room tone larıda buldum. Sağolun.

İlgilenenler için belirtelim,

Podcast için giriş seviye spidervis 'den mikrofon önerisi aldım: Audio-Tecnicha ATR2100.
Bu mikrofon dinamik özelliğe sahip olup arkasından ve çevreden sesleri az alıp önünden bir-iki karış mesafeden gayet ideal ve temiz ses alıyor. Yakın konuşmalarda kısmen p,ç,ş gibi seslerde patlama yapıyor olsada orta mesafeden sıkıntı olmuyor. Pop filtre ile kullanımlarda ses dahada netleşiyor hassaslaşıyor ve patlamalarda ortadan kalkıyor. Konuşma için ideal bir mikrofon. Kardioid değil. Dolayısıyla çevre sesleri olabildiğince az toplar. Bu da sizin gürültülü ortamlarda bu mikrofonu rahatlıkla kullanmanızı sağlar. İyi bir ses kartı ve yazılımsal destek ile beraber kullanılırsa podcast gibi konuşma gibi canlı yayın gibi birçok işinizi görecektir. Kardioid türü birşeyler bakıyorsanız bu modelin AT2020 'sine bir bakabilirsiniz.

...
Podcast için bütçenin çoğunu mikrofona ayırıp, kulaklığı daha sonra düşünmek daha doğru olur.

spidervis önerinizden yola çıkarak hem podcast hem genel(kısa film denemelerinde) kullanım için bir iki ay içinde bu seferde bir kulaklık alacağım. Yine Audio-Technica olsun istiyorum ama yinede şu ikisi arasında kaldım;

Sony mdr7506 ve Audio-Technica ath m50x

Sırasıyla 100 dolar ve 127 dolar. Bunlar şuan ki sıfır fiyatları ama sıfır veya ikinci el de getirtebiliyorum artık tanıdıklar aracılığıyla yurt dışından.

Çok biliniyordur yazmasam da olur belki ama özellikleri sırasıyla şöyle;

#Mdr7506

Empedans : 63 Ohm
Sürücü çapı : 40 mm
Mıknatıs : Neodymium
Bağlantı : 3.5 mm (1/8'') mini-jack, 6.3 mm (1/4'') adaptör
Kulaklık tasarımı (Çalışma prensibi) : Dinamik, Kapalı
Giriş Gücü : 1000 mV
Jack Tipi : Altın kaplama
Frekans Tepkisi : 10Hz - 20KHz
Ağırlık : 221 g
Kablo : 3 m
Hassasiyet : 106 dB

#Ath m50x

Marka ve Model : Audio Technica ATH-M50X Monitör Kulaklık
Frekans Tepkisi : 15 Hz - 28 kHz
Hassasiyet : 99 dB
Giriş Gücü : 1600 mW
Empedans : 38 Ohm
Kablo Uzunluğu : 1.2 m sarmal kablo, 3 m düz kablo
Konektör : 6.3 mm Altın kaplamalı stereo, 3.5 mm konnektör
Ağırlık : 285 g
Kulaklık Çeşidi : Kapalı dinamik kulaklık
Adaptör : 6.3 mm vidalı adaptör
Mıknatıs Tipi : Neodimyum
Sürücü Çapı : 45 mm

Sizce bunlardan birisini mi yoksa başka bir ürünü mü almalıyım?

GlOball daha önce başka bir arkadaşa MDR 7506 önermiştim, size de aynısını tavsiye ederim. Arada 27 dolar var ve en belirgin fark empedans değeri. Onun için 100 liradan fazla ödemeye bence gerek yok.

spidervis öneriniz için çok teşekkür ederim. Öyle yapacağım.