Kurguda sahne geçiş bağlantıları, sahnelerin yeterli tekrarı olmaması nedeniyle bazen pek içime sinmeyebiliyor.
-mecbur kalmadıkça kullanmak istemediğim fade in - fade out
- seslerin bir önceki sahne bitse bile bir sonraki sahnede de biraz devam etmesi, veya bir önceki sahnede bir sonraki sahnenin sesinin başlaması (1 tane denedim fena olmadı)
- farklı sahneler birbirini takip ederken geniş plandan yakın plana veya tersi
gibi genel olarak geçişler konusunda aklınıza gelen önerilerinizi paylaşabilir misiniz?
seslerin bir önceki sahne bitse bile bir sonraki sahnede de biraz devam etmesi, veya bir önceki sahnede bir sonraki sahnenin sesinin başlaması
Bence burada müzik ve ses ayrılmalı. Mesela A --> B geçişi yapıyorsak, A'daki müzik harici sesler B'ye sarkmamalı. Ama A'da biri sövüyordur, B'deki karakter de "niyeyse kulağım çınlıyor" falan diyorsa belki ufak bir yankı ile B'ye sarkabilir ama böyle özel bir geçiş yoksa bence müzik dışındaki seslerin hiçbir parçasının sarkmaması lazım. Fakat müzikte öyle değil. Normalde keskin bitişler hoş olmaz, o yüzden enstrümanlarda release dediğimiz kısım kısa tutulmaz ve B içinde de müziğin fade out'u devam eder. Ancak B'nin başlangıcında güçlü bir vuruş, patlama, davul sesi vs. varsa A'daki müzik o esnada bitirilebilir. Yine de denemek, duymak lazım bu tür şeyleri. En iyisi, kulağa en iyi gelendir. Müziğin türüne, sahneye, hikayeye göre değişkenlik gösterir neticede.
A'dan B'ye foley aktarılmasın dedim ama tersi durumda, B'deki sesler A'dan başladığında geçiş hissi gayet güzel oluyor. Hata olarak bile yapılsa, o geçiş diye algılanıyor.
A'dan B'ye foley aktarılmasın dedim ama tersi durumda, B'deki sesler A'dan başladığında geçiş hissi gayet güzel oluyor. Hata olarak bile yapılsa, o geçiş diye algılanıyor.
Ben de güzel olur diye düşünüyorum. Teyidiniz bu konuda yanlız olmadığımı hissettirdi.
Genelde bende konuşmaların A dan B'ye veya B'den A'ya aktarılması olanağı var.
(Foley harici) konuşmaların biraz aktarılması için fazla bir sorun olmaz değil mi?
Görsel geçişler olarak ise kurmaca öykü anlatımında effect/transitions ların mümkün olabildiğince kullanılmaması gerektiğini okuyor veya kesmelerin mümkün olabildiğince hissettirmeden yapılmasına daha sıcak bakıyorum.
Bu bağlamda birisi olarak kurguda kesme/birleştirmelerin örneğin:
kararma-aydınlanma tipi geçiş efektlerin (transitions) gerektiği zamanlarda kullanılmasını daha doğru buluyorum. Aşırı geçiş effect lerini (wipe ve benzerlerini) kullanınca sanki suç işliyormuşum gibi geliyor bana.
Bu konuda da deneyimli izleyici ve de kurgucu arkadaşların kurmaca öykü anlatımı çerçevesinde görüşlerine ihtiyacım var
Genelde bende konuşmaların A dan B'ye veya B'den A'ya aktarılması olanağı var.
(Foley harici) konuşmaların biraz aktarılması için fazla bir sorun olmaz değil mi?
Eğer hikaye bunu desteklemiyorsa, bence konuşmaların farklı sahnelere sarkması sorun olur. Bir izleyici olarak yazıyorum bunu. Müzik sarkabilir, o mesele değil ama replik veya foley karışıyorsa, onun bir nedeni olmalı.
Kaba kurgu bitmeden ses miksaji yapılmaz ki , kurgu ile ses sorunu yaşamak biraz saçma geldi bana yada konuyu tam anlamadım.
Çünkü ses kurgudan bağımsız linear birşeydir. öyle olmasaydı dublaj diye birşey olmazdı bütün filmler sesli cekilirdi.
Misal bir cinayet sahnesinin kurgusunu bitirir spidervis e gonderirsin, o sahneyi izler ona göre müzik yapar çünkü o aksiyonu görür ona göre müziğin fonda ritmini ve patlama noktasını ayarlar .
Bunun için önce kurguyu bitirmek gerekir , sonra sesci o kurguya göre diyalog ve foleyleri ekler sonra varsa müzisyen sahneye tematik müziğini yapar sesçi oturur miksaji eldeki kurguya oturtur.
Eğer hikaye bunu desteklemiyorsa, bence konuşmaların farklı sahnelere sarkması sorun olur. Bir izleyici olarak yazıyorum bunu.
aynı fikirdeyim. anlatıma birşey katıyorsa evet
Çünkü ses kurgudan bağımsız linear birşeydir. öyle olmasaydı dublaj diye birşey olmazdı bütün filmler sesli cekilirdi.
Misal bir cinayet sahnesinin kurgusunu bitirir spidervis e gonderirsin, o sahneyi izler ona göre müzik yapar çünkü o aksiyonu görür ona göre müziğin fonda ritmini ve patlama noktasını ayarlar .
Bunun için önce kurguyu bitirmek gerekir , sonra sesci o kurguya göre diyalog ve foleyleri ekler sonra varsa müzisyen sahneye tematik müziğini yapar sesçi oturur miksaji eldeki kurguya oturtur.
optimum şartlarda aynı fikirdeyim. Bununla birlikte kaba kurgunun ilk safhalarında bile müzikçinin devreye girip ön çalışmaları yapması gerektiği düşüncesindeyim.
Sesin dışında görüntü bağlanması açısından efect lerin kullanımı konusunda ne kadar kuralcı olmalıyım, eğer buna kuralcılık denirse. Yani Görüntü bağlantı efect leri yerine alternatifim yoksa ve de efect leri kullanmaya kalkarsam kendimi suçlu hissediyorum. Siz neler söyleyebilirsiniz bu konuda
Kaba kurgu bitmeden ses miksaji yapılmaz ki , kurgu ile ses sorunu yaşamak biraz saçma geldi bana yada konuyu tam anlamadım.
Çünkü ses kurgudan bağımsız linear birşeydir. öyle olmasaydı dublaj diye birşey olmazdı bütün filmler sesli cekilirdi.
Misal bir cinayet sahnesinin kurgusunu bitirir spidervis e gonderirsin, o sahneyi izler ona göre müzik yapar çünkü o aksiyonu görür ona göre müziğin fonda ritmini ve patlama noktasını ayarlar .
Bunun için önce kurguyu bitirmek gerekir , sonra sesci o kurguya göre diyalog ve foleyleri ekler sonra varsa müzisyen sahneye tematik müziğini yapar sesçi oturur miksaji eldeki kurguya oturtur.
Dediğiniz yanlış değil ama bazı durumlarda kurguya ben de müdahil olabiliyorum. Misal, başlangıçta gizemli bir adam hakkında konuşulur, orada belirgin bir müzik kullanırım. Sonra başka bir sahnede sıradan bir adamın görünüp, ismini söylediği yerde yine aynı belirgin müziği kullanırsam, bir kesim izleyici o adamın bu adam olduğunu anlayacaktır. Tabii normalde besteciden ziyade sesçi yapıyor bu tür kurguları ama ben genelde hem müzik hem sesle ilgilendiğim için işlere karışabiliyorum belki de 🙂
müzikle bağlantı/geçişler yanısıra görüntü bağlanması açısından görüntü geçişleri/kesmelerinin (Harekete göre kesme, konusmaya göre kesme, Zincirleme geçis, Kararma ve Açılma, Bulanıklasma ve Netlesme, Bindirme, Donma, Iris gibi) kullanımı konusunda ne kadar kuralcı olmalıyım, eğer buna kuralcılık denirse. Yani Görüntü bağlamalar yerine alternatifim yoksa ve de bunları kullanmaya kalkarsam kendimi suçlu hissediyorum. Siz neler söyleyebilirsiniz bu konuda
Kafanızda bir kural var ve böyle yapmazsam berbat olacak şeklinde hissediyorsunuz sanırım. Cut kurgu meselesini bir kanun olarak algılamak yanlış. Evet varılmış bir kanaat ve deneme yanılma ile öğrenilmiş bir birikim var. Eğer sanat yapmaya uğraşıyorsak bu kuralları da yıkarak yeni bir estetik çıkarabiliriz. Filmde bahsedilen konu uyuyorsa kararmalar çok yakışıyor. Personal Shopper mesela bunu tadında kullanmış, çok da yakıştırdım. Filmin ruhu açılma kararmalara yakışıyorsa neden olmasın, kullanmaktan korkmazdım. Ama olur olmaz yerlerde de iç içe geçmeler falan kullanmazdım. Siz diyorsanız ki hemen hemen her planı bir öyle bir böyle farklı numaralarla bağlamak istiyorum, seyirci izlediği şeyden kopar. Easy Rider filmindeki gibi filme has bir geçiş tekniği uygularsanız ve sürekli aynı çizgide keserseniz seyirci başta yadırgasa da filmi o gerçeklikte, o estetikte kabul eder. İşi bütün olarak görmek gerekli, ruhuna uyuyorsa teknik ne ala.
Kafanızda bir kural var ve böyle yapmazsam berbat olacak şeklinde hissediyorsunuz sanırım. Cut kurgu meselesini bir kanun olarak algılamak yanlış. Evet varılmış bir kanaat ve deneme yanılma ile öğrenilmiş bir birikim var. Eğer sanat yapmaya uğraşıyorsak bu kuralları da yıkarak yeni bir estetik çıkarabiliriz. Filmde bahsedilen konu uyuyorsa kararmalar çok yakışıyor. Personal Shopper mesela bunu tadında kullanmış, çok da yakıştırdım. Filmin ruhu açılma kararmalara yakışıyorsa neden olmasın, kullanmaktan korkmazdım. Ama olur olmaz yerlerde de iç içe geçmeler falan kullanmazdım. Siz diyorsanız ki hemen hemen her planı bir öyle bir böyle farklı numaralarla bağlamak istiyorum, seyirci izlediği şeyden kopar. Easy Rider filmindeki gibi filme has bir geçiş tekniği uygularsanız ve sürekli aynı çizgide keserseniz seyirci başta yadırgasa da filmi o gerçeklikte, o estetikte kabul eder. İşi bütün olarak görmek gerekli, ruhuna uyuyorsa teknik ne ala.
İç rahatlatıcı ve de vereceğim kararları daha somutlaştırıcı hale getirici yazınız bence başlı başına sık sık okunulması gereken bir rehber olmuş. Teşekkür ederim
Bu arada bahsettiğiniz filmlerin geçişlerini şu an tam hatırlayamadığım için tekrar seyredeceğim
Personal Shopper mesela bunu tadında kullanmış, çok da yakıştırdım. Easy Rider filmindeki gibi filme has bir geçiş tekniği uygularsanız ve sürekli aynı çizgide keserseniz seyirci başta yadırgasa da filmi o gerçeklikte, o estetikte kabul eder.
Bahsettiğiniz 2 filmi de o gece izleme fırsatı bulmuştum.
Dün ise geçişler konusunda izlediğim bir youtube klibinde de Easy Rider daki geçişlerin referans olarak kullanıldığını görünce ve de Personal Shopper ın Türkiyede vizyona girme haberini okuyunca sizin referanslarınız tekrar aklıma geldi.
Teşekkür ediyor film çalışmalarınızda başarılar diliyorum