Abi gençler de bişi yapsın ya. Uğur falan.
Abi gençler de bişi yapsın ya. Uğur falan.
+1
Birçok açıdan mantıklı bir öneri....
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
Kkymn forumun mu FF forumun mu 5. yılı. Anlamadım la.
Filmi ben çekim mi bidil?
ikiside aynı şey abi isimlere takılma. Çektin de elini mi tuttuk 🙂 gerçi bursa buluşmasındaki gibi yine dalga geçiyorsun ama ben çekmeni çok isterim. kesin çok komik olur. dervişle göçebe tadında.
Olm ben çekersem kimse izlemez diye espiri mahiyetinde şe ettirmiştim 🙂
Ama çekilir la. Bi düşünelim bakalım.
On Set: Empire Strikes Back
http://www.vanityfair.com/hollywood/features/2010/10/the-making-of-the-empire-strikes-back-201010 " onclick="window.open(this.href);return false;
cehalet mutluluktur
On Set: Empire Strikes Back
http://www.vanityfair.com/hollywood/features/2010/10/the-making-of-the-empire-strikes-back-201010 " onclick="window.open(this.href);return false;
Çok iyiymiş yaa. 🙂
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
Sezonun en iyi dizisi bitmemiş... Şu anda Fox'da...Şen Yuva... 😀 🙂 😮 😆 😛
- Şunu bir dene...
- Nedir bu?
- Tüm dualarının karşılığı diyebilirim.
Gia (1998)
Vimeo tekrar kapanmış..
ANKARA CBS'nin, 28/09/2010 tarih ve 2010/93921 nolu KORUMA TEDBİRİ kapsamında bu internet sitesi (vimeo.com) hakkında verdiği karar Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nca uygulanmaktadır.
😯
Şuanda açık.. Ne iş anlamadım.. DNS falan da değiştirmedim ama... Hayırlısı...
Maksadım sana gördüğünü anlatmak değil anlamadığını göstermektir.
Artık bu mesele pornografik bir aldığından şahsi rahatsızlığım da tavana vurdu. Siz çoğu büyük şehirli ve İstanbul'lu olan üye arkadaşlar için bu aslında gayet alışılmış ve basit bir mesele belki ama her alışılmış şey basit değildir, bana hala ve hala garip, tepki verilesi geliyor bu durum. Ha, kime tepki veriyoruz? Şahsen kimseye ama sözünü bile etmek bir nebze de olsa rahatlatıyor. Konu şu:
Çevremizdeki insanların "görünümleri", "karizmaları", "şekil şemalleri".... ne derseniz diyin... Yani saçtır, giysidir, hal tavırdır, aksesuardır, davranıştır vs....
Bu konuda çok fazla insan yalancı! Hiçkimse olduğu gibi görünmüyor. Herkes muhteşem müzisyen, filozof, yazar, amansız sporcu, dünyayı gezmiş maceracı.... Artık normal insan yok çevremizde. Herkes hayatı çözmüş, en uçları yaşamış, dünyayı değiştirecek birşeyler biliyor. Hiçbirşey ilginç değil artık. NOrmal giyinen, davranan, kendisi ile çevresine sunduğu imajda rahat olan, içerilenden fazlasını hissetirmeye çalışmayan kalmadı gibi birşey.
Umut Sarıkaya'nın defalarca çizdiği gibi. Herif özgürlüğüne düşkün, birlikte olunması zor, başına buyruk vs. gibi nedenlerle (Sanırsın Mickey Rourke) sevgilisine posta koyar, arkasından kel kafalı sırıtkan babası ona harçlık verdiğini söyler. Ya da bir benzerİ; Kız: "Seri katillerin hayatına çok ilgi duyuyorum Tunç!" Tunç: "Ulan bi gün de skoç braytın yeşil tarafıynan mutfak tezgahını sildim de!" ya da "Bir gün de bi karnıyarık yap da yiyelim!"
Yalancılık illa doğru olmayan şeyleri söylemekle olmuyor. Tavır, hal, davranış, kılık/kıyafet vs. BU daha büyük bir yalancılık çünkü insanlar kendilerini tamamen olmadıkları biri gibi gösteriyorlar. "10 metrelik aslan avladım ben!"den farklı birşey değil bu. Ve bu durum öyle bir seviyeye ulaşmış durumda ki, artık çevremizdeki insanları tanımlamak, ilk görüşte ucundan da olsa bir anlamaya çalışmak olanaksız. Dilenci, filozof gibi görünüyor. Coni Dep dilenci gibi görünüyor. Filozof memur gibi görünüyor. Memur başbakan gibi görünüyor. Başbakan padişah gibi görünüyor. Manken fahişe gibi görünüyor. Fahişe ev hanımı gibi görünüyor. Ev hanımı iş kadını gibi görünüyor.
Ve tüm bu çemberde olduğu gibi görünenlerin oranı o kadar azalmış durumda ki, olduğu gibi görünenleri fark etmek, olanaksız hale gelmiş durumda.
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
Görkem sırf bi kaç yazar yüzünden şu mesajların altına "beğen" butonu yapıcam ya. Bunu Ayvalık ziyaretimde konuşmuştuk. Ben çok kestirmeden çok hayvani bi sonuç çıkarmıştım hatırlarsan. Özetle: Tüm kadınlar en iyi ve en kaliteli "pipiye" Erkekler de karşılık geleninin en bol ve en iyisine ulaşmak için yapıyor bunu. Kimse kabul etmeyecek biliyorum ama düşüncem bu. Nedir en kalitelisi? illa beyaz yaka vs. değil. Kadınlarda özellikle böyle bir eğilim var. En kalitelisinin tadı için değil mücadeleleri. En kalitelisini ben elde ettim haberiniz olsun çabası.
Yani sence tüm bu yalan görüntülerin nedeni mümkün olan en üst kalitede partner edinme hatta daha çok "mümkün olan en yüksek statüde partner edinebilen biri gibi gönünme çabası" mı?
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
Benim söylediğim bilinçaltının önemli bi kısmı. Tamamı bu diyemem.
Bence gayet normal bir durum, tuhaf bir şey göremedim. En azından çevremde. Yani anlatılan şeyler ya da anlatılacak şeyler zaten ilginç olanlardır, ilginç olmayan şeyi ne anlatayım ki ben. E ilginç olan bir şey anlattı(m) diye bütün hayatı manyak oluyorsa(m) dinleyende de bir tuhaflık vardır sanki. Buradan da bakmak lazım değil mi?
Yani adam hayatında bir kere dağda mahsur kalmış, onu anlatıyor, ilginç, evet, dinliyorum. Ama onun bütün hayatı dağlarda maceradan maceraya geçiyor demek değil bu, öyle dinliyorum ben. Herkes normal insan, bana anlattıkları, anlatmaya değer olanlar sadece. Ha yapmadığı bir şeyi anlatıyorsa, olmadığı birini oynuyorsa, o zaman dinlemem zaten, onu anlayacak kadar yaşadım sanki.
Görkem zaten haklı, beetle da kısmen haklı bence. Ama beetle'ın "bilinçaltımın önemli bir kısmı" değişi her şeyi açık ediyor zaten. o da o konuda tamamıyla haklı.
Yani bilinçaltına sadece "cinsellik" vs. değil başka bir şey koyarsak, yani Freud abimizi %100 değil de ortalama %60 falan haklı görürsek, geriye kalan ortalama %40 yerine de başka bilinçaltı etmenler koyarsak beetle'ın vardığı sonucu tamamlamış oluruz. E aslında insan bilinçaltını bir şekilde dönüştürüyor, madem her şey birey temelli gibi, o zaman toplumsal yapının önemi nedir diye sorarsanız, hadi buradan da eksik olmasın solculuğum, anti-kapitalistliğim, kapitalizm bize bu dönüştürmeyi, "şekillere-imajlara dönüştürerek yapın ki, ben de o şekil ve imajları destekleyen ürünler satabileyim" diyerek yaptırtıyor. Kimimiz bunu on numara uyguluyoruz, Görkem'in uyuz olduğu tipleri ortaya çıkartıyoruz, kimimiz ise biraz eksik yapıyoruz, işte bu da bence aslında birçok kişinin içinde bulunan isyankar kıvılcımın göstergisi oluyor.