Outu daha da güzel gider 🙂
Hitchcock musun abicim 🙂

Nerede kullanılır?
Zoom out, mesela, götü kalkık bir yönetmenin kendini vurgulamak istediği bir sahne çekiyorsanız, yüzünden zoom outla çıkıp hoş bir ambiyans yaratabilirsiniz 🙂
Anlayan anlar 😉

anlayan anladı..:D

Nerede kullanılır?
Zoom out, mesela, götü kalkık bir yönetmenin kendini vurgulamak istediği bir sahne çekiyorsanız, yüzünden zoom outla çıkıp hoş bir ambiyans yaratabilirsiniz 🙂
Anlayan anlar 😉

Haha.. Yakında herkes anlayacak :).

Terbiyesizler.

sanırsam yeni filmde böyle bişey kullandınız:D

sanırsam yeni filmde böyle bişey kullandınız:D

Bravo, bildin 🙂

ödül olarak yönetmen imzalı filmin dvd sini isterim 😀

sinema görmekdir yani müzik kulağı gibi kimse sana şurda şu notayı bastın neden diyemez güzel olduğu sürece bunu böyle değerlendirmek gerek diye düşünüyorum. bilerek yaptığın şey her zaman iyi sonuç verir. bunun üzerine yıllarca zaman harcadığım için söylüyorum, emprovizasyon iyidir. nereye gittiğini bilmessen zaten kalakalman beklenilesi bir olaydır.

Hayat nasıl formülize edilemezse, sanatın yada yaratımın hiç bir dalı, bölümü vb.. formülize edilemez: Aristoteles'in yazdığı 'Poetika' sonrasında, onu takipleyen, konuyla ilgili insanlar, bu ortaya konulmuş eseri, sanki tiyatronun ve yaratımın kanunuymuş gibi algıladılar: Dolayısıyla 'Poetika' üzerinden, tiyatro yapmaya başladlar. Poetika' da ortaya konan saptamalar üzerinden, tiyatro oyunu yazdılar... BÖyle bir tiyato yapma anlayışının doğru olmadığını savunan insanlar çıktı sonra. Bu ortaya çıkan yeni insanlar, kendi tiyatro anlayışlarını geliştirdi: En belirgin örneği: B.Brecht'ir, A. Boal'dir vb.. Bu ve bunun gibi isimler, Aristotelesci Tiyatro anlayışını red eder ve tiyatroya yeni bir tanımlama getirirler (Merak edenler araştırsın derim). Bu anlattığım tarihsel süreç içerisinde, daha fazla örnekler vardır.
Sonuç: Kameranın açısının, objektifin ileri geri olmasının, bir önemi yotur. Önem anlatılmak istenen şeyin, yönetmene göre doğru yorumlanmasının ve ortaya konmasının, yönetmen yorumu bağlamında ortaya konan şeyin doğru okunmasının, çözümlemesinin ve sağlanmasının yapılmasının gerekmekte olmasıdır. SAdece Formülize edilecek şey şudur ve bu görev yönetmene düşer (Eisenstein: Yönetmen, Yazara göre hareket etmeli, onun yazdıklarını çözümleyip uygulamalıdır, der. Bu cümleye katılmayarak): Ortaya konan şey ne ise ANLATIM YÖNTEMİNİ ONA GÖRE SEÇMEK. Kurallara bağlı kalmayın. Şunu da red etmiyorum: Bazı kurallar değişmeye bilir: Kamera, oyuncu, alımlayıcı...fatih selçuk...

Fatih önce kendi içinde tutarlı olmalısın bence, formülize edilemez deyip ;
Önem anlatılmak istenen şeyin, yönetmene göre doğru yorumlanmasının ve ortaya konmasının, yönetmen yorumu bağlamında ortaya konan şeyin doğru okunmasının, çözümlemesinin ve sağlanmasının yapılmasının gerekmekte olmasıdır.

Diyerek bize formül veriyorsun. Öte yandan tiyatrodan verdiğin örnekten yola çıkıp sinemada yargıya varmak oldukça ilginç olmuş. Aristorales'in söyledikleri ise insan algısının bir drama yapısını en iyi ne şekilde algılayabileceği üzerine saptamalardır. Dolayısıyla tek yol olduğu idda edilmemiştir. Tiyatronun yanında senaryo kitaplarına göz atarsan neredeyse her senaryo kitabında Poetika ile ilgili bir bölüm bulursun. Benim çıkarımıma göre ise Poetika günümüze tam olarak gelebilseydi dramanın bugünkü halinde olmayacağı yönündedir.

formül anlatılmak istenene göre değişir diyor. bu bir formül verme değildir..sen anlatmak istediğin şeyi ister öyle ister böyle anlatırsın aslında birçok kural içgüdülerimizden geliyor. hiçbirşey bilmeden de bişeyler yaparız hissederek. zoom yapmak kötüdür diye bilinir birçok otoriteye göre ama. sen öyle bi teknik kullanarak zoom yaparsın öyle bir hikaye anlatmak istiyorsundur ki. zoom yaptığın işi yapmak istediğin yere cuk diye oturtur. kamera sallanmasın diye steadi cam diye bi icat var değil mi? ama adam filmi elinde çekip altın portakal alıyor ödül ölçüt değil belki ama izlediğin zaman iyi olmuş dyorsun. beğeni de değişir elbet..ama örnekleri fazla...senaryo kitaplarında da çokça şunu yazar: bu bir kurallar normlar bütünü değildir sadece bazı teknikleri içerir. uymak zorunlu olarak gerekli değildir. senaryo yazmanın kuralı olmayabilir.. bilmemiz gereken şeyler yaratıcı adama sadece yol gösterir. işini kolaylaştırır. onu bile yapmayabilir belki de.poetika günümüze eksiksizgelseydi çok şey değişirdi demekle ne kastediyorsun açıklasana biraz. bilimsel olsun ama

sinema kültürü ve kuramı geçtiğimiz yüz yıl başından beri, tiyatro kuramı kadar kendisini geliştirememiş bir
türdür. Bu tür tüm kaynaklarını tiyatro kuramından alır. Sinema hala kendi kuramını oluşturamamıştır.
Sinema, tiyatronun bin yıllık geçmişi karşısında, çok sıradan durmaktadır. Bu sıradanlığı aşan, sinemanın
anlatım olanaklarının fazla olmasıdır. Tiyatronun anlatım olanakları sinemanın gösterge bilimi kadar fazla
değidir. İşte tam bu noktada sinemanın tiyatroya göre kitleler üzerindeki başarısı ortaya çıkmaktadır.
İşte burada da sinema bu bağlamda öne çıkan bir değerdir: Sinema tüm kuramları (fazla geçmişi olmamasına karşın)
içine alır ve onun üzerinden kitlelere ulaşır. Tıpkı, sinema öncesindeki tiyatronun yaptıkları gibi.
Hiç bir bilgi hiç bir bilgiden, başı sonu ne olursa olsun ayrılamaz. fi...

sinema kültürü ve kuramı geçtiğimiz yüz yıl başından beri, tiyatro kuramı kadar kendisini geliştirememiş bir
türdür. Bu tür tüm kaynaklarını tiyatro kuramından alır. Sinema hala kendi kuramını oluşturamamıştır.
Sinema, tiyatronun bin yıllık geçmişi karşısında, çok sıradan durmaktadır. Bu sıradanlığı aşan, sinemanın
anlatım olanaklarının fazla olmasıdır. Tiyatronun anlatım olanakları sinemanın gösterge bilimi kadar fazla
değidir. İşte tam bu noktada sinemanın tiyatroya göre kitleler üzerindeki başarısı ortaya çıkmaktadır.
İşte burada da sinema bu bağlamda öne çıkan bir değerdir: Sinema tüm kuramları (fazla geçmişi olmamasına karşın)
içine alır ve onun üzerinden kitlelere ulaşır. Tıpkı, sinema öncesindeki tiyatronun yaptıkları gibi.
Hiç bir bilgi hiç bir bilgiden, başı sonu ne olursa olsun ayrılamaz. fi...

Umberto Eco in disguise 😀

fpoetika günümüze eksiksizgelseydi çok şey değişirdi demekle ne kastediyorsun açıklasana biraz. bilimsel olsun ama
Diyorum ki adam olayı çözmüş bi adamdır. Eğer söylediklerinin tamamına erişebilseydik bizi o kadar etkilerdi ki ya görsel sanatların temel anlatım dili böyle olmazdı ya da toptan görsel sanatlar diye birşey olmazdı.