Selam arkadaşlar. Yeni bir kısa film çekmek istiyorum. 1960'ların o sıcak, samimi, bozulmamış insan ilişkilerini anlatmak istiyorum. Yani daha önce hiç yapılmamış bir kısa film çekmek istiyorum. Fakat kuruşum yok. Sizden ricam para harcamadan nasıl dönem filmi çekebilirm bana yardımcı olursanız sevinirim. Şimdiden teşekürler.
Hangi dönemin filmini çekeceksin dead. Taş devri falansa kolay yani para gerekmez o açıdan.
Yöntemleri var ama biraz zor. Mesela biz de hiç para harcamadan nasıl uzay filmi çekebiliriz diye düşünmüştük. Çünkü uzayda geçen kısa film hiç yok. Nasa'ya, masaya falan mektup yazdık ama cevap vermediler. Tübitak'ı denedik ama onlarda da bütçe yokmuş. En son Cem Uzan'a ulaştık ama o da maalesef Cem Yılmaz'a destek verdim, şu an yeni bir projeye bütçe ayıramam dedi ve böylece yattı proje.
Ayhan Işık Vakfı, ya da Sadri Alışık Vakfı'ndan yardım ve bütçe alabilirsin gibime geliyor.
Başarılar.
Yapmayın. Aynı Big Bang'in çocuklarıyız hepimiz...
Kameran var mı peki?
😀
Hadi dans dans!
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
Gelecekte geçen az maliyetli bir kısa film senaryosunu fikir vermesi açısından paylaşıyorum. Film 2350 yılının NewYork'unda geçer. Dünya yüzyıllar önce yaşanmış bir terorist saldırının izlerini halen silememiştir. 2009 yılında kimliği belirsiz teroristlerce dünya üzerine atılan bir bomba bilim adamlarının yeni icatlar geliştiren özelliklerini tamamen kapatmış, yeryüzünde 2009 yılından beri yeni bir icat yapılamamıştır. Yeni icat ve gelişim olduğu gibi durmuştur. Bu durum insanlarda içten içe bir sıkıntı yaratmıştır. Sıkıntıyı bir nebze olsun azaltmak amacı ile çeşitli oyunlar oynanmaya başlamıştır. Bu oyunlardan bir tanesi de her sene şehirlerin adlarını değiştirmektir. Mesela bir sene boyunca Tokyo'ya Varşova, Varşova'ya da Tokyo denilmektedir. 2350 yılında da İstanbul ile NewYork isim değiştirmiştir. Bu sıkıcı oyunlarla kendisini avutmak istemeyen kahramınız ise 2009 yılına geri dönüp bombanın atılmasını engellemek istemektedir. Bunun için ihtiyaç duyduğu zaman makinesini maalesef yeni icat geliştirilmesi mümkün olmadığı için gerçekleştirememektedir. Öyleyse bombanın atılmasından önce yapılmış bir zaman makinasını bulmalıdır. Fakat kendisi dışında kimse 2350 yılında Newyork'ta olduklarını kabul etmemektedir.
Benim de bir sürü parasız pulsuz bir dönem filmi projem var.
Günümüzde geçiyor. Günümüz de bir dönem değil mi? ehie ehie!
Ya dead.... dostum ben seni sevmeye başladım ya.
Gerçekten bir süre daha bu performansla gidersen ff'in nadide parçalarından, vazgeçilmezlerinden olacaksın.
Sana modaresyon falan bile verebilir hastaadam. ama biraz daha aktif olmalısın.
Haydi dans dans! 🙂
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
Jean-Luc Godard'ın "Alphaville, une étrange aventure de Lemmy Caution" filmi de gelecekte geçer ama her şey tanıdıktır. Ama o bunu bir şekilde başarır. Yani sesler, davranışlar ve bunun gibi duygularda büyük farklılıklar yaratabilirseniz, bambaşka bir dünyada/gelecekte olduğunuz hissini yaşatabilirsiniz.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
ben mordevrim, sickman (özellikle), görkem karşıma çıkmayacak diye başka bir yere yazayım dedim. lütfen cevap yazanlar arasında bu saydıklarım olmasın ve doğru düzgün bir öneri getirin. taş devri değil. yaşayamadığınız o güzelliklerin olduğu 60'ları anlatmak benim derdim. evet arkadaşlar önerinizi bekliyorum.
Ya ben yine dayanamadım ama sevgili deaude benim derdim tamamen sana yardım etmek yani. Yoksa illa ki bir yerde iz bırakacaksın canım kardeşim benim. 60'lar bence de çok iyi bir seçim, ama hangi atmışlar. Mesela 1460'lar İstanbul. Daha yeni fethedilmiş, tekfurun sarayını yıkım çalışmaları arasında doğan bir aşk. Ya da 1860'lar İstanbul, Meşrutiyet halleri falan. İlla ki diyorum modemi resetlemezsin bir yerde, bu zamanlar güzeldir.
Git deden den ninenden o dönemden sakladiklari kiyafetleri iste.esten dosttanda bir kac aksesuar bul.bir iki tane 60 lardan kalma arabanin farki acilardan görüntüsünü cek.Eee tabi senaryonun ne olduguda önemli.yoksa sifir bütce ile nasil cekilir kimse aciklayamaz cünki sifir bütce diye birsey olmaz.
Dönem filmi dedinmiydi şöyle durup bir düşünmek lazım.Kocaman pofesyonel yapımcıların bile gözünü korkutan,gayet zahmetli ve de masraflı bir iş,hiç para harcamadan nasıl kotarılabilir sorusu gerçekten cevabı bir çırpıda verilemeyecek kadar zor.
Bir dönemi filmde yansıtmak demek o dönemin pek çok görsel ayrıntısını hatta ruhunu tasvir edebilmek demektir ki bu hiç de göründüğü gibi basit bir şey değildir.
Yoksa alırsınız şöyle kalın ebonit çerçeve gözlüklü,biryantinlenmiş saçlarıyla bir beyi ve eşarbıyla kabarık saç tuvaletiyle bir hanımı...fonda da lambalı bir radyo,arkadan da cızır cızır bir Minur Nurettin Selçuk,renkleri soldurursun,sepya tadında hatta istersen eski film efekti falan uygularsın olur sana 60 ların ambiyansı.Erkekte "Duglas bıyık" olsun ama mutlaka.
Amma iş bu kadar basit olamıyor işte.Detaylar layıkı ile verilemezse amatör müsamere gösterisinden öteye geçemez.Şahsen ben pek çok dönem filmini ve dizisini,özellikle de yerli olanları,beyaz perde tiyatrosu tadında izliyorum.Olmuyor işte olamıyor.Yapamıyorlar.İlla ki bir yerlerde bir şeyler gözüme batıyor.
Oysa elin Amerikalısı çekiyor.Sanki kamera zamada yolculuk yapmış o tarihe konmuş gibi.Çünkü adamın giydiği kıyafetin kumaşı o devrin teknolojisi ile dokunup öyle dikiliyor.Tabi haliyle böyle ayrıntılar maliyeti artırıyor babam artırıyor..Para var çare var.
Cem Yılmazın GORAsında nasıldı hani ,Logar'ın dedesi dünyaya ilk geldiğindeki sahne.Hah işte onun gibi yaparsınız olur gider.Siyah beyaz bol noise lı görüntüler falan.İlk açılışta ekranın altında ille de tarih ve mekan notu olmalı.1963 Kadıköy ... gibi mesela falan.Süper olur.
İnsan ilişkisini anlatmak istiyorsan öncelikle insan gerekiyor. O dönemin kıyafetlerini giymeli ve makyajları, saçları falan da o döneme göre olmalı. Ama bu güzel yapılmadığında rahatsız edici derecede amatör görünecektir.
Eski bir evde geçebilir. Belki aile büyükleinden birisinin halen oturduğu bir ev vardır. Eski tarz eşyalar kullanılır.
Dış mekanlar için eski evlerin olduğu bir sokak işe yarayabilir. Ama tabi araba falan olmaması lazım. Dışarıda şapka takılması önemli bir ayrıntı.
Köylerdeki veya küçük yerlerdeki bazı mekanlar eski zaman havasını hala korur. Örneğin eski bir berber dükkanında geçebilir bir sahne.
Bir de film çok renkli olmamalı. Sabit kamera ve kahverengi tonları daha inandırıcı bir hava verir.
- zaman ne çabuk geçiyor.
- zaman duruyor da içinden biz geçiyoruz galiba.
Para var çare var.
bu söylediğiniz sanatta geçerli olamaz. biz sanat yapıyoruz ticaret yapmıyoruz. para var çare var değil. yetenek var çare var. bunu parasız olduğum için söylemiyorum. siz sanatı satın almaya çalışıyorsunuz. halbuki sanat satılık değildir. benim gibi sanatçılar parasızlıktan çok acılar çekti ama kendi eserlerini ortaya koydular. paralılarında neyi ortaya koyduğunu gördük.
şimdilik balatta bir evle anlaştık. üstelik para vermeden. profesyenel oyuncu arıyoruz ama ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. yardımcı olurmusunuz?
Siz de haklısınız.Amatör imkanlar çerçevesinde sıfır bütçe ile bir şeyler yapmaya çalışıyorsunuz.Böyle durumda paradan bahsetmek abes kaçtı biraz farkındayım.Ama ne olursa olsun göze hoş görünen bir şeyler yapmak istediğinizde belli bir maliyeti göze almanız kaçınılmaz.Yoksa ben sanatı satın almayı kasdetmemiştim.Amatörce olsa bile sanatın da bir maliyeti vardır.Hele ki söz konusu film yapmak ise...
İşleri ahbap,dost,hatır niyaz vasıtası ile beleş tarafından halletmek de mümkün olabilir.Belki becerikli bir insan sponsor bulur,buluşturur eline cebine atmadan sıfır maliyetle harikalar yaratabilir.Hayatta her şey mümkün.