Forum

Bir Filmin Beyazper...
 

Bir Filmin Beyazperde Yolculuğu, Post Production

4 Gönderi
2 Üyeler
0 Reactions
2,073 Görüntüleme
(@zecalufinon)
Gönderi: 61
Başlığı açan
 

Bu soruyu sormak bir süredir aklımdaydı. Bu konuda tecrübeli kişilerden bilgi almak istiyorum. Bir film, çekimleri yapıldıktan sonra nasıl bir yaratım süreci içerisine girer? Görüntüler dijital ortamlarda düzenlendikten sonra film şeritlerine nasıl basılır? Sinemada sunumu nasıl gerçekleşir? Ve bir filmde Aspect Ratio, yani bir filmin "1.85:1" ya da "2.35:1" formatında sunulması neye göre belirlenir?

 
Gönderildi : 14/01/2012 9:48 pm
(@milofx)
Gönderi: 0
 

Ne zamandır cevap yazacağım bu konuya ancak zaman bulabildim kusura bakmayın:)

Öncelikle sorduğunuz sorunun cevabı artık çok çetrefilli. Artık diyorum çünkü dijital dünya herşeye hakim olmadan evvel sorduğunuz işlemler göreceli olarak daha basit bir şekilde çözülüyordu. Şimdiki durumun daha rahat kavranması adına o zamanlar kullanılan iş akışından yani analog iş akışından biraz bahsetmek istiyorum.

Öncelikle filminizi 35mm olarak çektiğinizi düşünelim. Herşey pozlanmış negatifin banyo edilmesiyle başlar. Bu süreci yıkanan negatiften çekim sırasında aldığınız notlara göre basılan pozitif iş kopyası üretimi takip eder. Üretilen negatif filmlerin kenarında videodaki timecode a benzeyen filmi şeridinin hangi karesinde olduğunuzu gösteren keycode bilgisi bulunur. Bu bilgi negatif pozitife basılırken aynı şekilde pozitife geçer. Siz bu iş kopyalarını kullanarak 35mm film masasında filminizin montajını yaparsınız, yani filmi fiziksel olarak kesip yapıştırmak suretiyle hikayenizi anlatırsınız. Bu işlem bittikten sonra sizin pozitif kopyada kullandığınız planlardaki keycode bilgisi kullanılarak negatif dikkatlice kesilir ve aynı pozitifi birleştirdiğiniz sırayla birleştirilir. Bu kopya sizin filminizin orjinal negatifi olur. Orjinal negatif üzerinde analog color correction yapılarak master negatif basılır. Gösterim kopyaları çıkarılırken bu master kopyaya zarar gelmemesi için dupnegatif adı verilen orjinalle aynı kalitede negatif kopyalar basılır, bu kopyalardan da pozitif gösterim kopyaları basılır ve sinema salonlarına dağıtılır...

Yakın sayılacak bir dönemde hayatımıza giren bilgisayar tabanlı kurgu sistemi (nonlinear editing) iş kopyası basılması masraf ve zahmetinden bizleri kurtardı. Ayrıca artık filmi fiziksel olarak kesip yapıştırmak zorunda da değiliz. Filmimiz banyo edildikten sonra telesine işlemi sayesinde sayısallaştırılıyor ve az önce bahsettiğim keycode bilgisiyle birlikte bilgisayar programına aktarılıyor. Sonrasında keyfinize göre filmi kesip biçiyorsunuz. Kurgu programı arka planda sizi hiç rahatsız etmeden kullandığınız karelerin keycode larını listeliyor. Kurgunuz son halini aldıktan sonra program size keycode listesini text formatında veriyor. Bu listeye "EDL" yani Edit Decision List diyoruz. Sonra yine bu listeye göre orjinal negatif kesiliyor ve bir önceki paragrafta anlatılan işlemler aynı sırayla devam ediyor.

Digital kameraların ve bilgisayarların gelişmesiyle artık bu bahsettiğim analog iş akışı yerini "DI" yani Digital Intermediate dediğimiz tamamı ya da büyük bölümü dijital olan yeni bir iş akışına bıraktı. Bu noktada çekim ve çekim sonrası formatları çok değişkenlik gösterdiğinden hepsini tek tek anlatmak biraz zor ama genel akışı biraz anlatmaya çalışacağım.

Yine filminizi 35mm çektiğinizi düşünelim, öncelikle montaj için telesine yaptırdınız ve montajı bitirip edl inizi elinize aldınız. Bu montaj aşamasına "offline editing" adı veriliyor, bu aşamada düşük çözünürlüklü görüntüler kullandığımız için filmimizin bu halini yayına veremiyoruz. Edl kullanılarak orjinal negatif yine kesiliyor. Bu aşamada sonradan kurguda birkaç karelik düzeltmeler yapma hakkını saklı tutmak istiyorsanız (trim) negatifinizi her planın başında ve sonunda mesela 25 kare fazlası kalacak şekilde kestirebilirsiniz (handle).
Ardından kurgu sıralamasına göre kesilen negatif film scannerlarında yüksek çözünürlük ve yüksek renk derinliğinde taranıyor. Çoğunlukla 2048x1556 10 bit DPX sekans olarak hd lere yazılıyor. Color Grading işlemini ister negatif taranırken yapabilir isterseniz hd e yazılmış data üzerinde daha sonra yapabilirsiniz. Ben ikincisini daha sağlıklı buluyorum fakat ilki daha pratik oluyor. Artık filminiz online aşamasına hazır, bundan sonraki bütün işlemler yüksek çözünürlüklü dijital data üzerinde uygulanacak. Bu datayı performanslı bir şekilde işlemek için çok yüksek konfigürasyonlu bilgisayarlara ve çok yüksek fiyatlı programlara ihtiyacımız var.
Hatırlarsanız filmi scan ederken 25 kare handle lı almıştık yani hd de her planın başında ve sonunda 25er kare fazlalık var. Korkmayın bu kareleri tek tek silmeyeceğiz. Online kurgu ya da color grading sistemimize montajımıza ait edl i verdiğimizde program hd deki data yı offline montajdaki haliyle timeline ımıza taşıyacak yani siz edite müdahele etmek istemediğiniz sürece o fazla kareleri görmeyeceksiniz bile. Yüksek çözünürlüklü datamızı öncelikle color grading sistemimize yükledik, bu aşamada Autodesk Lustre ya da Da Vinci gibi sistemler kullanılabiilr. Color Grading bitince işlenmiş görüntü proses edilerek yeni bir hd e kaydedilir. Bu aşamada istenirse handle lar kaldırılabilir ve datamız yeni hd e yine 2048x1556 10 bit DPX sekans olarak kaydedilir.

Bu color gradingi yapılmış yeni kopya:

a) laboratuara döner ve yüksek kaliteli film printerları kullanılarak 35mm negatif filme kaydedilir (bkz Arrilaser). Bu negatif kopya master negatifiniz olur ve yine analog projeksiyon makineleri için başta anlatılan sıralamayla gösterim kopyaları hazırlanır.

b) dijital projeksiyon için "DCP" (Digital Cinema Package) formatına dönüştürülerek istenen kopya adedine göre harici disklere yazılarak sinema salonlarına gönderilir.

Eğer filminizi 35mm yerine dijital bir kamerayla çektiyseniz başlangıçtaki banyo işlemini atlıyorsunuz ve kameranızın çekim formatına göre ufak tefek değişikliklerle orjinal datadan offline kurgu için timecode lu proxy (yani düşük çözünürlüklü) bir kopya alıp montajınızı bu kopyayla bitiriyorsunuz. Kurgudan sonra eldeki edl i kullanarak orjinal kamera datanızı biraraya getirip yolunuza yukarıda anlatıldığı gibi devam edebilirsiniz...

Her ne kadar ideale yakın olsada kullanılacak tek iş akışı bu değil. Çoğu zaman çeşitli sebeplerle bu akış firmadan firmaya ya da kişiden kişiye değişebiliyor. Mesela filminiz bir takım görsel efektler içeriyorsa kullanılacak efektlerin yapısına göre color grading aşamasından önce ya da sonra filmi Inferno, Flame ya da Smoke gibi bir online sisteme sokmanız gerekebilir. Hatta maksimum kontrol için her durumda online iş akışını bu son saydığım sistemler üzerinden yönetmek faydalı olacaktır fakat bu durumda maliyetler de artacaktır tabii.

Umarım bu uzunca, teknik ve sıkıcı yazı bir miktar aydınlatıcı olmuştur. İyi anlatamadığım yerler olduysa her türlü sorun kendimi daha iyi ifade etmeye çalışayım...
Herkese kolay gelsin.

 
Gönderildi : 24/01/2012 4:37 am
(@milofx)
Gönderi: 0
 

Bu arada bahsetmeyi unutmuşum, aspect ratio %99 oranla estetik bir karardır ve bu karar yönetmenle görüntü yönetmeni tarafndan alınır. Bazı durumlarda ise çekim yaptığınız kamera ya da filminizin yayınlanacağı ortam belirleyici olabilir. 4/3 çerçeveli tüplü televizyonlar yaygınken televizyon yapımlarında 1:1.85 gibi alttan üstten siyah bantlı gösterilmek zorunda kalınacak ya da sağı solu kesilip atılacak görseller pek tercih edilmiyordu 🙁

 
Gönderildi : 24/01/2012 10:02 pm
(@zecalufinon)
Gönderi: 61
Başlığı açan
 

Güzel yazı, teşekkürler. IMDb sitesinde film teknik ayrıntılarında yazan maddeler hakkında bir fikrim oluştu. Örnek sayfa: http://www.imdb.com/title/tt1375666/technical " onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 24/01/2012 10:50 pm
Paylaş: