Çaktırmayın arkadaşlar. Gittim özel olarak kefil oldum. Böyle durduğuna bakmayın kafası çalışır dedim. Elden de biraz para verdim. Dekanı laleli'de içirdim falan sarhoş kafa tatiana'ya imzayı vermiş. Bi daha da böyle kıyak yapmam.

Bağdat Caddesinin sevilen simalarından hepatit'in başı dertte.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/15623699.asp?gid=373 " onclick="window.open(this.href);return false;

Muhbirimizden aldığımız son haberlere göre site sahibi bidılın son zamanlarda foruma pek uğramamasının nedeni, sickmanla yapıtığı 3 set süren tavla müsabakasının 18-0 malubiyetle sonuçlanması ve tavlayı tam 3 kere koltuk altına alırken fanilasının iki koltuk altının da yırtık olduğunun müsabakayı izleyen kızlar tarafından fak edilmesinin yarattığı travmaymış... Sickmanın "canın sağolsun moruk, hepimizim yırtık koltuk altlı fanilesi var, olur öle" diyip konuyu geçiştiriyormuş gibi yapıp kıs kıs gülerken, kızlar tuvalate bidıl da aşşaya sigara almaya indiğinde oturdukları mekanın duvarındaki aynada kendi koltuk altlarını kontrol ettiği de muhbirimiz mordevirimin gözünden kaçmamış.

CNN'in londıra ofisindeki çaycısından aldığımız habere göre Düd İngilterede, gevezelik edip önüne gelene posta koyabileceği ve sırf kıllık olsun diye her b.ka karşı çıkabileceği bir kısa film forumu ararken üye olduğu 4. sitenin ahalisinden de ıslak odunla dayak yiyince soluğu yine ffin dar koridorlarında almış. Yaptığını herkesin bildiği ama adını her seferinde unuttuğu o manyak sporu yaparken, ıslak odunların morluklarını gören koçu sıtivırttan "ya bu sipor ya da forum, birini seç, yoksa müsabakalara ve takıma güle güle de" uyarısı alan genç siporcu şu aralar fondotenle (bunun gerçek yazılışını öğrendiğim gün kurban kesicem) morlukları kapatıp iki mecradaki karizmasını da muhafaza etmeye çalışıyormuş. (Haber: sevgilisi)

hepa, aynı anda 43 projenin postunu sürdürürken okulunu bitmeye 6 yıl kaldığını müjdeleyen dekan uyarısını aldığı anda kameralara "yıllardır yazıp yöneteceğim bir film yapmak için bir fikir arıyordum, işte sonunda buldum, allah dekanımıza uzun ömür versin, ufkumu açtı, artık kimin hikayesini anlatmam gerektiğin biliyorum" demiş. 16. numaralı post çalışmasının sahibi Görkem, 27 numaralı postun sahibi bidıl ve 39. numaralı postun sahibi verbal kint birleşip hepayı bir odaya kitleyip, önüne sağlam bir mac koyup, odaya dışarıdan ajdarın şahdamar parçasını sonses durmadan dinletmeyi ve "projelerin postlarını bitirene kadar bu müzik durmayacak" demeyi planlıyorlarmış. (Kaynak: Çektiği bi projenin after işlerini kendi başına beceremeyen bir üye ama adını bilmiyoruz)

Mordevrim, istiklaldeki dienara evinin yanındaki inşaattan ödünç aldığı el arabasıyla girmeye çalışırken güvenlik görevlilerince durdurulunca "eve servisiniz yok kardeşim, napiim? Bari bırakın şu arabayla götüreyim kitaları eve" demiş. En son alışverişinde aldığı kitapları eve götürebilmek için 2 tane taksim-beşiktaş sarı minibüsü kiralayan mordevrim "istanbuldaki toplu taşıma sorunu artık katlanılmaz hale geldi, sayın kadir poptaştan ricamız, bu sorunun çözümü için radikal önemelere başvurmasıdır" demeci ile yine şamdanın "günün demeci" köşesindeki yerini almış.

aydemirsenin 24 dvdyi dolduran "film yazımında, çekiminde, postunda ve sonrasındaki etkinliklerde yanınızdan ayırmak istemeyeceğiniz 153.000 espri" derlemesi nihayet atilla dorsaya kağıt yetiştiremediği için iflas edip sonrasında yazarla ilişkisi keserek kendini toparlayan far-azi yayıncılıktan çıkmış. Prömiyeri atlas pasajındaki adidas bayinde yapılan eseri bizzat tanıtan ve dvdleri, yazısı benzinle silinince bile çıkmayan kalemle imzalayan aydemirse, 43 kişilik “espri yakalama ekibinin” hassas sayım ve hesaplamalarına göre 5 saatte yaklaşık 14.000 (ekibin raporunda “daha hassas sayım olanağı yakalanamamıştır” notu mevcuttur) kadar espri yaparak 0,77 espri/sec gibi bir tempo (hesaplayın isterseniz) tutturmayı başarmış. Yepyeni bir rekor olan bu rakam, en son, Bahçelievler kıssadan hisse etkinliğinde 0,89’luk bir yoğunlukla yine kendisi tarafından kırılmıştı.

Sitemizin renkli simalarından KEzzAP sincandaki bir fotoğrafçıda canon 5d mark III’ le (3 yazınca neden aynı etkiyi vermiyo çözemedim) muhtarlık seçimi afişi için vesikalık fotoğraf çekerken görülmüş. Nerden alındığını bir türlü çözemediğimiz habere göre görüntü yönetmenliğini yaparken gülmekten altına s.çtığı söylenen anılçağınla birlikte çalışmış. 2 lise, 3 üniversite bitirmiş olan “hizmete talibim” sloganı ile mahalleliden oy isteyen hamdi pozver’in en sempatik pozlarını yakalamaya çalışan KEzzAP, “vesikalık fotoğraf çekimi, sinema tarihinin en bakir alanı olarak görülebilir. Bu mecraya birileri adım atmalı. Çok farklı görsel uygulama ve tekniklerle bu sanatı, hak ettiği yere getirmek için elimden geleni yapacağım. Ve genç sinemacılar için çok cazip bir mecra. İlerleyen zamanlarda “vesikalıktaki sürrealizm ve postmodernizm” konulu bir seminer hazırlamayı düşünüyorum” diyen KEzzAP, Muhtar adayı Pozver’den de tam destek almış.

Merkez… Söz sende…

Ayvalık muhabirimizden alınan habere göre her gün iş çıkışı "söylenildiği gibi bir başyapıt" aramaktan deliren ve en son ilçedeki bütün tostların arasına kadar bakmaya başlayan forumumuz üyelerinden Görkem, en son olarak "yetti hacı" diyerek kendini denize salıvermiş, Çanakkale boğazına doğru yüzmeye başlamıştır. Edinilen bilgilere göre Görkem Bozcaada ilk molasını verecek ve gittiği her yerde "söylenildiği gibi bir başyapıt var mı?" sorusunu sorarak bir dünya turu yapacaktır. Bulabilirse topladığı başyapıtları bir paket yaptırarak yurda dönecek olan Görkem'in 2 aylık özel doğum iznini ayrılarak, yeni yavrularını izleyip her biriyle ilgili "söylenildiği gibi bir başyapıt mı değil mi" ana temalı 72'er sayfa inceleme yapması bekleniyor.

Hakkımdaki haberler yalan. 4 site değil 6 siteden kovuldum..

😀

😀

Sitemizin renkli simalarından ve genç yeteneklerinden Uğur Atılgan, yeni filminin kurgusunu kısalta kısatla 56 dakikadan 48 dakikaya indirince ve "daha fazla kısalmıyo abi" diye posta koyunca, kurgu danışmanlığını yapan ve kurgu danışmanlığının ne halt olduğunu kendisinin bile çözemediğini söyleyen eylem canerden dayak yemiş. Fİlmdeki toplam 31 dakikalık konuşmasız yürüme, eve girme, evden çıkma, klozete oturma, kaka yapma, terlik giyme, saç tarama ve ayak tırnağı kesme çekimlerinin color collectionu için 2 ay çalıştığını da belirten Atılgan "yeni filmimin renk çalışması çok iddialı, benzerini göremeyeceğiniz bir renk paleti ile karşınızda olacağım" demiş.

Minimalist sinemanın aykırı ismi bilal bay, tamamı tek çekimden, tek kamera konumundan, tek tripodtan, tek lensten, tek mekandan, tek oyuncudan, tek deniz kıyısından, tek sigara içen paltolu adamdan oluşan yeni filmi "tek geçerim"in kurgusu için sitemizin sağlam kurgucularından Firar GÜneyi göreve çağırınca kızılca kıyamet kopmuş. Haber bu kadar şimdilik, tartışmaları devam ediyormuş, bitince devamını yazacağız.

Yİne sitemizin renkli ve en iri simalarından Eray Dinç, yeni filmi "odağını tutturamayan lens" için canondan 7,5-482 değişir odak uzaklığında bir lens siparişi vermiş ve lensin diyaframının da 0,8 olmasını istemiş. Canon mühendislerinin gülmekten komaya sokan bu siparişin faturası 450.000 dolar olunca Dinç, bu projeden vazgeçip "netliğini kaybeden diyafram" isimli projesi hayata geçirmeye karar vermiş. Bu proje için gereken ekipman için de nikona bir sipariş listesi gönderen Dinç'e ne tür bir cevap geleceği konusunda Kadir Has Üniversitesinde düzenlenen sempozyuma davet edilen David Lynch, "Eray iyi bir genç, go mo oynuyo, bir de ayvalıkta... ya, bana bi ağrı kesici versenize, uçakta uyuyamadım da... Başım arıyo biraz... Evde olaydım bu baş ağrısıyla bi uzun metraj daha yazardım biliyon mu?" diyince yıllardır merak edilen "nerden çıkıyo o senaryolar" sorusunun cevabı ortaya çıkmış.

2012 Yılı oskarlarında Scorsese imzalı Hugo'yla en iyi görüntü yönetimi oskarını alan Robert Richordson'ın "cüpterilyum" nickiyle forumumuza sızdığını ve buradan aldığı bilgiler ışığında 3. oskarını aldığını ortaya çıkaran araştırmacı paparazici Kenan Erçetingöz yaptığı açıklamada "Burada araştırmacı gazetecilik örneği veriyoruz. Yaptığım işten mutlu ve memnunum. Ancak Richardson'un açtığı tek başlıkta kendisine cevap veren tek kişi olan Fulgura isimli üyenin kim olduğunu bir türlü öğrenemedim. Şimdi yazdığı mesajlardan kimlik tahlili yapmayı planlıyorum, er geç o kişiyi deşifre edeceğim ve kamuoyuna açıklayacağım" diyen Erçetingözün, "sehvetligeceler" nickiyle foruma kaydolarak Fulgurayı baştan çıkarmayı planladığı söyleniyor.

fulgurayı baştan çıkarma fikri iyiymiş, hemen uygulamaya koyalım :DDDDDDDDD

Durduk yerde güldürdünüz beni. 🙂

Sitemizin renkli simalarından ve genç yeteneklerinden Uğur Atılgan, yeni filminin kurgusunu kısalta kısatla 56 dakikadan 48 dakikaya indirince ve "daha fazla kısalmıyo abi" diye posta koyunca, kurgu danışmanlığını yapan ve kurgu danışmanlığının ne halt olduğunu kendisinin bile çözemediğini söyleyen eylem canerden dayak yemiş. Fİlmdeki toplam 31 dakikalık konuşmasız yürüme, eve girme, evden çıkma, klozete oturma, kaka yapma, terlik giyme, saç tarama ve ayak tırnağı kesme çekimlerinin color collectionu için 2 ay çalıştığını da belirten Atılgan "yeni filmimin renk çalışması çok iddialı, benzerini göremeyeceğiniz bir renk paleti ile karşınızda olacağım" demiş.

Şaka maka bu gerçek haa, hakkat indiremedik hehe :).
Minimalist sinemanın aykırı ismi bilal bay, tamamı tek çekimden, tek kamera konumundan, tek tripodtan, tek lensten, tek mekandan, tek oyuncudan, tek deniz kıyısından, tek sigara içen paltolu adamdan oluşan yeni filmi "tek geçerim"in kurgusu için sitemizin sağlam kurgucularından Firar GÜneyi göreve çağırınca kızılca kıyamet kopmuş. Haber bu kadar şimdilik, tartışmaları devam ediyormuş, bitince devamını yazacağız.

Bu da Bilo'nun fakirliğinden zira entel dantel FGK da şu anda yanımda Brighton'da salsa yapıyor, hatta geçtiğimiz hafta Alice (Ali Demirel) de bize katıldı takıldı ingliş ingliş, Bilo'yu çağırmadık.

Minimalist sinemanın aykırı ismi bilal bay, tamamı tek çekimden, tek kamera konumundan, tek tripodtan, tek lensten, tek mekandan, tek oyuncudan, tek deniz kıyısından, tek sigara içen paltolu adamdan oluşan yeni filmi "tek geçerim"in kurgusu için sitemizin sağlam kurgucularından Firar GÜneyi göreve çağırınca kızılca kıyamet kopmuş. Haber bu kadar şimdilik, tartışmaları devam ediyormuş, bitince devamını yazacağız.

Bu da Bilo'nun fakirliğinden zira entel dantel FGK da şu anda yanımda Brighton'da salsa yapıyor, hatta geçtiğimiz hafta Alice (Ali Demirel) de bize katıldı takıldı ingliş ingliş, Bilo'yu çağırmadık.
Ken Loach'a selam söyleyin yeter 🙂

vay be 8000 küsür insan var sitede ama Bugün doğum günü olan kimse yokmuş... İlginç gözüme çarptı 😀