ben baştan beri bu projenin "reyting kaygısı" olgusu üzerinden yürüyeceğini düşünüyordum, dün gece programın bir bölümünü izledim ve yanılmadığımı gördüm.

ha, insanların ufak tefek imkanlara rağmen büyük özverilerle çektikleri şeylerin bir ulusal kanaldan tüm türkiye'nin izleyebileceği şekilde sunulması hoş, fakat bu bir "kısa film" yarışması değil sanki.

"kısa film" diyince bir bütünlük arıyor insan. en basitinden bir şeyler anlatmasını veya bir derdi olmasını bekliyorum ben kendi adıma.

misal "topaç" filmi evet, orada olması gereken tarzda bir film.

jüri başlı başına bir fiyasko. tamam, televizyonun bazı gereklilikleri var ve bunlara uymak zorundasın. "reyting" istiyorsan medyatik isimler bulundurmalısın falan juride, iyi, güzel, hoş da en azından bir tane de bu işten gerçekten anlayan "otorite" koy ki daha sağlıklı bir değerlendirme sürecin olsun.

demem o ki, bu program bu haliyle evet, bir amaca hizmet eder fakat bu amaç "türk sineması"nın kalkınmasıyla yakından uzaktan alakalı olmaz.

çek, bakalım.

dün Cenk Özakıncı katıldı.
uzun metraj yönetmeni, günah keçisinin yönetmeni.
dikkatimi çekti, enteresan.

Kısa film seyrederken (özellikle de Türk yapımı) neden bu kadar sıkılıyorum, bilmiyorum.. Dayanamıyorum birkaç dakika sonra bırakıyorum, çok kötüler..
Yeni bir başlık konusu 🙂

çok yeni sayılmaz Görkem'in balya balya yazdığı başlıklar var bunun üzerine.

Kısa film seyrederken (özellikle de Türk yapımı) neden bu kadar sıkılıyorum, bilmiyorum.. Dayanamıyorum birkaç dakika sonra bırakıyorum, çok kötüler..
İyi kısalarımız da var... Kimisi bu forumdan kişilerin. Ama genel olarak bir değerlendirme yapacaksak, evet Türkiye'deki kısa filmler çok kötüler.

Abi ben burada yazdıklarımdan dolayı hepinizden özür diliyorum dün ilk kez izlemiş biri olarak. Sözlerim geri 😀

Son zamanlarda TV'de izlediğim en komik yapım.

Şu bölümünü izleyin, izletin; gülün, eğlenin: http://tvarsivi.com/player.php?y=1&z=2011-08-07%2022:32:25 " onclick="window.open(this.href);return false;

Son zamanlarda TV'de izlediğim en komik yapım.

Şu bölümünü izleyin, izletin; gülün, eğlenin: http://tvarsivi.com/player.php?y=1&z=2011-08-07%2022:32:25 " onclick="window.open(this.href);return false;
Öznel Lens. 🙂
Hem yanlış ifade ediyor, hem yanlış biliyor.

İnsan gözünün balık gözü biçiminde gördüğünü iddia ediyor.
Yaklaşık 50mm'dir diye biliyorum ben insan gözüne en yakın lens. 😀

Ayrıca öznel olan Lens değil, açıdır. 🙂

Son zamanlarda TV'de izlediğim en komik yapım.

Şu bölümünü izleyin, izletin; gülün, eğlenin: http://tvarsivi.com/player.php?y=1&z=2011-08-07%2022:32:25 " onclick="window.open(this.href);return false;
Öznel Lens. 🙂
Hem yanlış ifade ediyor, hem yanlış biliyor.

İnsan gözünün balık gözü biçiminde gördüğünü iddia ediyor.
Yaklaşık 50mm'dir diye biliyorum ben insan gözüne en yakın lens. 😀

Ayrıca öznel olan Lens değil, açıdır. 🙂

Abi toplu çuvallama olayı var, en komik yanı o. Şafak Sezer bilmiyor. Onun bilmediğini fark eden Hülya Avşar, ezmeye çalışsa da kendi bilgisizliğini ortaya koyuyor. Her ikisinin de konudan bihaber olduğunu fark eden Okan da, bilmişlik yapayım derken tüy dikiyor.

Yarışmayı protesto etmek veya yarışmayla dalga geçmek isteyenler, Senaryo ve Hikaye bölümüne yüklediğim, Sansürlü Yaşam isimli kısa film senaryosunu çekip, yarışmaya katılabilirler. Saygılarımla,

bir iki tane izlenebilecek film oluyor aslında ben bu kadarını beklemiyordum. "adettendir" vardı mesela. sonra adını hatırlayamıyorum ama obeziteyle alakalı bir film vardı. ama değerlendirecek bir jüri yok ne yazık ki. hala daha jürilerin birbiriyle kavgasından medet uman bir yayıncılık anlayışı var. Ne yazık ki gençler de jürinin önünde iki büklüm duruyorlar. buraya filmini gönderen arkadaş. yani senin yaptığın öznel çekimi anlamayan insanın değerlendirmesiyle elenmene ya da devam etmene karar verilmesi çok acı ve yaptığın işe saygısızlık.

Atv'nin yarışmasını eleştiren ve uygun bulmayan arkadaşlara bir önerim var.
Atv'de belirlenen tema ve kriterlere yarışma dışından film çekerek, internete belirlediğimiz bir alana koyup, gerçek kısa filmcilerin yarışma dışında bulunduğunu gösterelim.
Ben her hafta en azından belirlenen tema ve kriter ve nesnelere (ne demekse) uygun film senaryosu yazabilirim. İsteyen de çekip internete koyup, gerçek kısa filmcilerin (ne demekse) bu yarışmaya itibar etmediğini ortaya koyabiliriz. Saygılarımla,

Büyük ihtimalle finale kalan forum üyeleri de vardır.
Senaryoya ihtiyacı olanlar benimle irtibata geçebilir.
Her tür ve temada ve nesnede (ne demekse ?) kısa zamanda kısa film hikayesi yazabilirim.
Saygılarımla,

Sakin ol şampiyon. (Ne demekse?)

Ve sonunda çek bakalım bitti, aslında dahada devam ederdide yönetim bitirmiş, Okan'da teyit etti canlı yayında. Kimileri bu programın Atv'ye prestij kattığını hatta Türk televizyonlarında hiç yapılmayan birşeyin ilkdefa Atv'de yapıldığını onur duyulması gerektiğini vs söylediler. Oysaki zamanının 'kameramla kapüste'' yarışması çek bakalımdan çok daha eğlenceli ve izlenesiydi.

Bir kere daha reytin kaygısı ve ünlülerin egosuyla güzel bir fikrin nasıl yerlebir edildiğinin gözlerimle şahidi oldum. Kısacası birkaç senedir içinde bulunduğum ortamda ''reklam arasına program sığdırmak'' amacının aslında tüm kanalların ilkesi olduğunu net öğrendim.

Tabi bunun içerisinde çok ciddi maddi kaygılar var, büyük olsun küçük olsun tv kanallarınında çok büyük giderleri var bir sürü insan çalışıyor başta herbirinin maaşı var vs vs..

Program daha bir süzgeçten geçirilse, biraz daha özenilse çok çok daha güzel olabilirdi, formatı hakkında çokca şey söylendi, yok çalıntı formattı yok yabancı olsa daha iyi olabilirdi... ne olursa olsun biraz daha özenilmeliydi. Bir çok kere Okan'ın yayın anında formatı değiştirdiğini gördük, hatta bir sondan bir önceki bölümde bu sebepten ekipler yarışmadan çekildi, kamara arkasında kavgalar çıktı vs... Yönetimin bu esnekliğide beni acayip şaşırttı tabi... Bu kendine güvensizlikmidir tam adını koyamadım, yani gidişatı jürinin eline bırakmak...

Bende yarışmaya bir ucundan bulaştım 🙂 katılayım katılmayım derken bir sebeple katılma kararı aldım, sağ olsun forumdan arkadaşlarlada bir film çektik buraya kadar sorun yokken sonra kurum çalışanı olmam sebebi ile yarışmaya katılamadım. Aslında hukuksal bir sorunu yoktu ama etik olarak yanlış olur dediler, filmi çekmeden önce katılma talebimi bilmelerine rağmen çektikten sonra böyle oldu... Sonrasında yarışma dışı, finalisterin dışında bir kategori ile katılma şansım oldu yine forumdan doslarımla bir film daha çektik oda okanın o hafta yaptığı oylama sonucu ekiplerin birbirine düşmesine ve bizim işinde hacılanmasına sebep oldu... Yani bir kısmetsizlik bırakmadı peşimi... ileride bu filmleri ve emeği geçen arkaşlarıda buradan yayınlayacağım herbirine ayrı ayrı teşekkür ederim.

Tabi bu benim için ilk değildi aslında bir çok kere verilen vaadler sonrasında harcanan emeğin çöp oldunu daha öncede yaşadım. Tv dünyasında ilk buna alışıyormuşsun 🙂 Burada da antremanlı arkadaşlar çokca mevcut 😉 tabi en karlı öğreti nasıhatmiş ama insan umutlarının peşinde olduğundan çokca zaman sağlıklı olarak bunu düşünemiyor, en pahalı öğretiye yöneliyor... yaşamak ve görmek... ama bu insanın aziminde ilk başlarda bir durgunluğa sebep versede sonrasında nasırlanarak savaşma yöntemini öğretiyor 🙂

Konuyu dağıttım ama sonuç olarak, yarışmayı kazanan ekip para ödülünü (150 TL) sinemaya yatıracaklarını söyleyerek benden takdir aldı. kazanan grup bazı gruplar gibi elinde çok ciddi imkanları olan veya uzun metrajı olmasına rağmen diğerleri gibi aynı şartlara tabi tutularak yarışan insanlardan değildi, burası benim için önemliydi ve ben gibi amatörlerden oluşan bir grupdu. Gerçekten tüm samimiyetimle tebrik ederim, yolu açık olsun...

Finali izlemeyenler için ekleme yapayım: programda Cenk Özakıncı'ya en iyi yönetmen ödülü verdiler ve programın yönetmeni tüm atv yönetmenleri adına verdi ödülü, aramıza hoşgeldin dedi, Sunucu kız bekliyormuydun diyincede evet dedi... Çok güldüm. Nasıl bir komedi, şaka gibi...

bu iş rating için yapıldı ama onuda başaramadı patladı, başarısız programlar çöplüğünde yerini aldı umarım yeni yayın döneminde Atv veya diğer kanallar hakkını vererek çok daha iyisini yaparlar. Fikir güzel halada destekliyorum.

Şunuda belirterek son vereyim yazıma, Hülya Avşarı ve ilkbaşlarda jürüde bulunan Hıncal Uluç'u bir çoğumuz eleştirdik, inanın bana ne kadar az sinema bilgileride olsa Okan Bayulgen'den çok daha saf ve çok daha az rating kaydısıyla eleştiri yaptılar. Bire bir şahit olduğum için söylüyorum, keşke o programda okan olmasaymış Okan birçok yapım çalışanı gibi tam bir TELEVİZYON ÇOCUĞUYMUŞ.

Saygılarımla.