Ben filmi oradan sildim bunun sebebi de filmimin hiçbir şekilde "film fabrikası" dışında yayınlanmasına izin vermememdir. (Bizik'in fragmanları bunun istisnası.)
Bir haber gördük sanki.
http://www.bunlardafilm.com/haber.php?id=33 " onclick="window.open(this.href);return false;
Bu işin sonu bir yere varmaz. Amacınızı anlayabilirim, kısmen hak da verebilirim.
Bakarsınız hoş şeylere de vesile olabilir.
Fakat kendi sitem olarak gördüğüm film fabrikası dışında benden izinsiz bir şekilde
bir videomun ya da filmimin paylaşılmasını istememekteyim. O nedenle bu videomun kaldırılmasını rica edeceğim, buradan edeyim.
Daha önceden dediğim gibi asıl account'umda duruyor film, ve izlemek isteyen filmfabrikası aracılığıyla izleyebileceği için videoyu private yaptım. Yani gelecek buradan benden isteyecek, yorumunu da bu foruma yapacak.
Mesele basit sanırım. Gelseniz çok berbat bulduk bu filmi şu sebeplerden ötürü deseniz, ben size yapmak isteyip de yapamadıklarımı anlatsam, güzel tanımlarınız olan "retro-arabesk", ne bileyim "anarko-kapital"i tartışsak, şenlensek. Ama bu sizin işleri halletme biçiminiz değilse, benim de forumumu korumak için seçtiğim işleri halletme biçimim bu!
ed wood'la dead'in bir alakası var mı acaba düşünüyorum 🙂
2 ay sonra kendi arkadaşları dışında takip edeninin olmayacağı bir inter sitesi, 1 sene sonra kendileri de sıkılıp kapatır zaten.
Benim "Ben" dediğim bedenim mi, yoksa ben mi?
O nedenle bu videomun kaldırılmasını rica edeceğim, buradan edeyim.
Haberde bir editleme gördük sanki.
http://www.bunlardafilm.com/haber.php?id=33 " onclick="window.open(this.href);return false;
Burda da barış çubuğu yazıyor sanki
http://www.bunlardafilm.com/sayfa.php?id=2 " onclick="window.open(this.href);return false;
O nedenle bu videomun kaldırılmasını rica edeceğim, buradan edeyim.
Haberde bir editleme gördük sanki.
http://www.bunlardafilm.com/haber.php?id=33 " onclick="window.open(this.href);return false;
Burda da barış çubuğu yazıyor sanki
http://www.bunlardafilm.com/sayfa.php?id=2 " onclick="window.open(this.href);return false;
Filmi ısrarla "film fabrikası" dışında yayınlamak istemediğimi, kötü eleştiri yapacak olanların da filmle ilgili düşüncelerini burada paylaşmalarını dilediğimi söylediğim halde ısrarcısınız.
Ama bir yandan da üzülüyorum tabi. O kadar olumlu yaklaşmaya çalışmama rağmen, eleştirilerinizi anlamlı bulduğumu söylememe rağmen dialog yolunu tercih etmiyorsunuz. Peki istediğinizi yapayım ve siz galip gelmiş olun. Maili atıyorum.
Bu şekilde ilerlerse pek faydalı bir oluşum olmayacak ed wood. Kişisel olarak böyle bir siteye ne taraftarım ne karşıyım. Anlaşılan alkışlarlayaşıyorum'un kısa film versiyonu gibi bir eğlence yapılmak isteniyor ama bana pek eğlenceli gelmedi nedense. Fakat bu demek değil ki başarısız olun istiyorum. Ama filmleri sahibinden izinsiz şekilde yayınlamaya devam etmek iyi bir fikir değil. Eğer o dengeyi kurabilirseniz siteniz yürür. Yani "kısa film" klübüne dışardan takılmak yerine içeri girip orada eğlenmek daha mantıklı geliyor bana. Bunu da becerebilirseniz dediğim şekilde olacaktır muhtemelen.
Bana arkadan konuşmak gibi geliyor bu. Tamam eğlenceli de olabilir ama direk yüzüne söylemek daha eğlenceli bence. O yüzden size gelecek her türlü eleştiriye ve boklamaya da diğer yanağınızı çevirmelisiniz ki samimiyetiniz ortaya çıksın. Bunun hakkı bu.
Siteye konan filmlerin sahipleri için geçerli senin bu dediğin Sickman. Geriye kalan tüm kişileri bağlamaz. Bu sitenin amacı da film sahipleriyle iyi dialog içinde olmaktan çok insanlara kötü kısa filmleri göstermek gibi geldi bana. Film sahipleri elbette eğlenmeyecek. Benim de kısam olsa orada ben de pek eğlenmezdim.
şimdi daha çok seviyorum seni hayat, hadi...
Ben de bir şeyler yazmadan önce, "kim için yazıyorum?" diyorum. "Başkaları okusunlar, farkıma varsınlar" düşüncesi, beğenilme arzusu, o Tanrısal his/istek içimi yakıyor. Bu düşünceden sıyrılamadıkça yazamıyorum. Ama bir taraftan da ondan gizliden gizliye besleniyorum. Çok sağlam bir şey yazsam da hiç okunmayacak olması, günde iki kişinin girdiği karanlık bir blogda üstü tuhaf anlamlarla örtülü bir şekilde yer alması, bütün bu kültür karmaşasının tozu dumanı içinde görülmeyecek olması da beni frenliyor. Bu karamsarlıktan uzaklaşmak için internetin gücünü düşünüyorum; ummayacağım yerlere yayılması, taşınması vs. içimde bir coşku doğmasını sağlıyor. Bu yüzden internete koyduğunuz her şey artık başkalarının da olmuştur bence. İsteyen istediği gibi alabilir, keser biçer, aşağılar ne yaparsa yapar. Siz ürettiğiniz şeye güveniyorsanız gerisini kafanıza takmayın derim. Ama kısa film çekerken de, içinizde kolaya kaçmaya dair seçenekler de mevcutsa bunları kesinlikle eleyin. İyi bir yönetmen, filminin çekimi esnasında ortaya ne çıkacağını az çok kestirebilir. Bunu kestiremiyorsanız, ortaya pek de iyi bir şey çıkmayacağını bilmeniz gerekir. Buna rağmen filmi çekmekte ısrarlıysanız, gelecek eleştirileri de göğüslemeyi göze almanız gerekir.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
Bu şekilde ilerlerse pek faydalı bir oluşum olmayacak ed wood. Kişisel olarak böyle bir siteye ne taraftarım ne karşıyım. Anlaşılan alkışlarlayaşıyorum'un kısa film versiyonu gibi bir eğlence yapılmak isteniyor ama bana pek eğlenceli gelmedi nedense. Fakat bu demek değil ki başarısız olun istiyorum. Ama filmleri sahibinden izinsiz şekilde yayınlamaya devam etmek iyi bir fikir değil. Eğer o dengeyi kurabilirseniz siteniz yürür. Yani "kısa film" klübüne dışardan takılmak yerine içeri girip orada eğlenmek daha mantıklı geliyor bana. Bunu da becerebilirseniz dediğim şekilde olacaktır muhtemelen.
Bana arkadan konuşmak gibi geliyor bu. Tamam eğlenceli de olabilir ama direk yüzüne söylemek daha eğlenceli bence. O yüzden size gelecek her türlü eleştiriye ve boklamaya da diğer yanağınızı çevirmelisiniz ki samimiyetiniz ortaya çıksın. Bunun hakkı bu.
Hergün bir apaçi'de falan yakalamıyayım seni, yakarım..
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
Sonrasızlar adlı filmimide, kurunun yanında yakmışlar 🙂 Ama genel başlık Kısa Film Çöplüğü olunca, Sonrasızlar'ın bir artık olmadığı da aşikar. Sorun şu ki, öyle bir site açmak kimsenin haddine değil. Donanımları bizden az, beğenmedikleri veya anlamadıkları şeyin üstüne sorgulamadan s.çan bir insan grubuysa bu siteyi açanlar, filmler zaten gereken cevabı verir.
İkincisi de, site sahipleri filmfabrikası 'nın içinden insanlar. Test edildi, onaylandı 🙂
eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc
Valla ben değilim.
Hiç beklemediğimiz biri çıkabilir. Ben mişim meğerse 😀
eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc
Ben miyim lan yoksa?
Dude ne diyorsun anlaşılmıyor bu arada. Ne apaçisi, kızıldedeliler mi bastı köyü ne oldu.
Bu hergün bir apaçidir, apaçi videolarıdır bilmem nedir, hepsi aynı mantık. Bunu dile getirdim hasta.
O ne boktan finaldi, çok kızgınım, her başlığa yazcam şimdi.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
başarılı veya başarısız, ama böyle sert eleştiriler yapan bir site gerekli bir kaç tane okudum ve yerinde açıkçası. hepsini de itin poposuna sokmamışlar yani. acaba beynelmilel'e ne yazmışlar diye okudum ki eleştirilcek çok klişesi vardır bu filmin, sempatimiz var die eleştiriyi kapatmışlar ahah çok iyi :=).
herkes her yoruma açık olmalı bence, yani 1 yıl uğraşırsın film üzerine olmaz, ortaya bir şey çıkmaz, neden acaba "emek sarfettik lan o kadar" duygusuna kapılıyor ki insan. Bu biraz gözlem işi, yetenek işi ve tabiki emek işi. Olmuyorsa, o eleştiriyi kapatırsın birsonraki filminde olur biter.
Eline kamera alan film çekiyor, yuh! o kadar kolay mı ya !, ben daha hv30 umu almadan önce, rüyalarımda görürdüm, bunu çekicem bunu çekicem derdim. kamerayı koysam sokağa bu görüntü kalitesinde kısa film olur derdim. İlker Canikligil,'in dijital video ile sinema kitabını okuduk, vay anam, aks, ışık falan derken ne çok parametre varmış dedik!.
Sonra senaryo kitapları okuduk, karşıt karakterler derken, bir senaryonun bile ne kadar karışık oalbilecğini gördük.
Müzik&görüntü kompozisyonunu saymazsak(goodbye prague çalışmam), "Schatz Bronze" diye bir reklam filmi çektim senaryosu bana ait olmayan, daha ilk insan sesli yapımımda sıçtım resmen, zor arkadaş, o senkron, ruh, kompozisyon, ayarlamak zor. Kabullenmiyor insanlar bunları.
Bu kadar kolay değil kısa film. Olmamalı da zaten, internette adamların 1 dk lık filmlerini izliyorum, 1 dk lan, işesen daha çok sürer, onda bile ne kadar kaliteli filmler çıkmış ortaya nasılda özenilmiş bezenilmiş. Hani içinde ufak çakıl taşları olan berrak ama akan bi su vardır ya aynı öyle filmler. ama bized yok işte, senaryolarımızda başarılı değil çooğunlukla, görüntüde. İkisinin tuttuğu çok az film var. Görüntü çok iyidir, ama senaryo boktandır. OKUMUYORUZ, ne diyor İnan Temelkuran, "OKUMUYORLAR".
Sonra kötü filmler çıkıyor, biz de kısa filmimizle aramızda bir duygusal bağ kurduğumuzdan, ağır eleştirileri kaldıramıyoruz :). Baştan dediğim gibi, site başarılı başarısız bilemem, ama en azından kısa filmlere bakış felsefesini değiştirse yeter ya.
(son cümleyi en baştan söyledim ya, çok acayip bir kurgu oldu yazıda eheh, reservoir dogs gibin oldu valla)
adamlar haklı beyler .
hasta la victoria siempre
Sandra Block'un ahududu ödülünü gidip alması gibi bi tavır sergilemek gerekir herhalde. Özgüven önemli. Benim kızdığım tek nokta. Konu başlıkları. Büyük abdest küçük abdest olayı. Naif, kızdırmaya yönelik şeyler olabilirdi.