Wim Wenders'in ve de Nuri Bilge'nin filmlerini dört gözle bekliyorum...

Cannes'a mı gitsem ne?

git

git

😀

Almazlar ki beni içeri 🙂

Gitme o zaman :).

yavuz bingöl kadar olamadın püh sana

Gitme o zaman :).

😀

Bence de, durayım ben o zaman 🙂

yavuz bingöl kadar olamadın püh sana
filmden önce deneme çekimine gelmiş

yavuz bingöl e bakarak; cannes'ın yolu türkücülük ten geçer diyebilir miyiz? 🙂

An itibari ile nbc en iyi yonetmen olmuştur onu tebrik ediyoruz.

komik.şöle ki türkücülükten geçer dediğiniz adamı tebrik ediyorum ben.aynı eleştiriler Mahsun Kırmızıgül'e de yöneltildi ve en azından kendini sanatçı,yönetmen görenlerden,Mahsun türkücüdür diye onu hakir görenlerden yaptığı filmiyle ayrıldı.Yavuz Bingöl'de kendini geliştirmeye çalışıyor.Yekta Kopan'la yaptığı röportajı izlemenizi isterdim.Ayrıca en iyi erkek oyuncu ödülü(henüz Yavuz Bingöl almadı ama inşallah bir gün nasip olacak kadar kendini geliştirir) almak için illa ismin önünde bir sıfat bulunması gerekmiyor.Örnek olarak o kadar oyuncu diye geçen adamın arasında Mehmet Emin Toprak bu ödülü aldı.Kendisi kasabasından İstanbul'a gelip Nuri Bilge abisinin ısrarı üzere filmlerde oynuyordu.Allah rahmet eylesin.Cannes'ın kriterleri oldukça basittir bu konuda.Karakteri oynamamanız gerekir.Karakter olmanız gerekir.Buna göre seçerler.
Nuri Bilge Ceylan'da ülkemizde alternatif sinemacı olarak görülüyor hala(Zeki Demirkubuz'la birlikte).Fakat her filmi dünya çapında ses getirmiş filmler.Bugün Türk sinemasına bakın,hep kendinden büyük laf etmeye çalışan filmler yapılmaya çalışılıyor.Kimi Matrix felsefesine türk motifi eklemeye çalışır(Mesut Uçakan,Anka Kuşu:kişisel yorumum kötü,çünkü Türkiye'nin Matrix'i denilerek piyasaya sürülen ne kadar başarılı olabilir ki),her çıkan korku filmi Türkiye'nin ilk korku filmi olarak lanse edilir (ki hiçbiri de birşeye benzemiyor ve neden korku filmleriyle ortaya çıkmaya çalışıyor genç insanlar,korku filmleri sadece ergenlerin gidip yiyiştiği ortamlara döndü artık) ya da 3-5 milyon dolarla uzaklardan getirilmiş ülkelerinde çok bilinmeyen adamlar Holywood yıldızı denir ve aksiyon filmi diye ortaya çıkar.Bu mudur koskoca bir ülkenin sineması?Bugün kendini oyuncu sayanlar ne zaman Amerika ile bağlantılı bir iş yapsa Hollywood sallandı denir(Tamer Karadağlı,Nehir Erdoğan vs.) ama baktığınızda o kadar başarısız filmlerdir ki.Yavuz Bingöl sadece film teklifini kabul etmiştir,iyidir kötüdür ben bilemem ama Nuri Bilge gibi bir yönetmen bu konuda hata yapmaz.
Koskoca forum olarak,bir sinema forumu olarak dünyanın en önemli film festivaline topu topu 10 mesaj yazılmış.Geyik gırla gidiyor ve sizin tek taktığınız şey Yavuz Bingöl kadar olmak ya da olmamak.

not:Moderatör kardeşlerim,ister banlarsınız ister hiç bişey yapmazsınız ama benim gördüğüm gerçek budur.forum hakkında daha çok söylemek istediğim şey var ama neyse.banlamazsanız ve uygun başlık karşıma çıkarsa onları da bilare yazarım.

Niye banlanmayı bekliyorsun anlamadım? Foruma 2 eleştiri yaptı diye banlanan olmadı hiç ki zamanında ben o geyikler yüzünden 2 ay boyunca siteye girmedim. Şu an iyi bile forumun hali, yavaş yavaş kalite yükseliyor.

benimki banlanmayı beklemek değil,gelecek tepkiyi beklemek.daha önce bu forumda çok kavga gördüm bu böyle şeylerle ilgili,hadi bunları geçtim film yapan biri eleştiri yüzünden kavga başlatıyor.tartışmalar kavgalar gırla.son zaman iyi evet ama bu tekrar olmayacağı anlamına gelmiyor.neyse bu mevzuyu uzatıp başlığı da forumu da kirletmeyelim.modların takdiri olur bu.

Şimdi eleştrini gayet güzel dile getirmişsinde banlanmak nedir anlayamadım. Cidden saçma olmuş söylediğin. Burada ne agır tartışmalar oldu kimseyi banlamadık küfür edilmedikçe. Herkes düşüncesini söylemekte özgür.

Ayrıca kimse yavuz bingöl kötüdür falan demediki 😀 sen başka birine kızdında buraya mı patladın anlamadım ki. Adamın türkücülüğü ile ilgili ufak bi nuktedanlık yapılmış o kadar.

Forumun aklı başında adamlarından böyle garip mesajlar şaşırtıyor beni.

"Koza, teknik ve estetik birikimime rağmen film yapmaya bir türlü başlayamadığım ve sürekli ertelediğim için korkak ve mıymıntı olmakla suçladığım kendime ettiğim işkenceleri sona erdirmek için giriştiğim umutsuz bir denemeden başka bir şey değildi. Kendimi fırlatır gibi başladım o filmi çekmeye. Bitirdiğimde de neye benzediği konusunda gerçekten bir fikrim yoktu. Ama yine de Koza’yı çekmek, kendi yapıma uygun üretim koşullarını yaratmamı sağlayacak bütün ipuçlarını verdi bana."

Nuri Bilge Ceylan

Nereden nereye. N.B.Ceylan belki de hiç başlamayabilirdi film yapmaya. Bir fotoğrafçı olarak kalabilirdi; ya da öğrenciliğinde uzun saatler geçirdiği, Boğaziçi Üniversite'nin pek uğranmayan bir bölümündeki gibi kendine sığınacağı sessiz ve durgun bir liman bulur orada ömrünü geçirebilirdi. Bunun içinde O'nu kimse suçlayamazdı. Kutluyoruz...