İlk olarak şunu söyliyim filmde aşırı derecede zoom var galiba.Sürekli bi yakınlaşma uzaklaşma söz konusu.Bi yerden sonra beni rahatsız etmeye başladı açıkçası.İkinci olarakta beklentimin boşa çıkmasını dile getircem.Filmi izlemeden önce tanıtım bölümünü okuduğumda karakterin plakçının önünden 2-3 kere geçeceğini ve sonuncusunda onu farkedeceğini düşündüm.Ama olmadı.Herhalde sen böyle istedin dicem ama orda da öyle yazınca neyse.Galiba hikayelerimiz yazarken gözümüze aşırı derecede güzel gözüküyorlar.Ama o hikayeler filme alındığında aksaklıklar,olmayışlar vs her bir talihsizlik oluyor.

Yine de tebrik ederim emeğinden dolayı.Filmlerinin devamı gelir inşallah.

Not:Bunlar benim düşüncelerim,forumda daha bilgili ve daha eleştirel gözle bakabilen yığınla insan var,onlarında düşünceleri önemli bence 🙂

Yorumların için teşekkürler. Bir sonraki projemde özellikle zoom konusunda çok dikkatli olacağım ..

normalde ben bu kadar uzun bir kısafilm izleyemezdim.... sıkılırdım ama bunu kapatasım gelmedi: ) bence güzeldi evet ilk baştaki zoomlar biraz cansıkıcı birde çekerken kamera sallanmaları cok var bazı yerlerı kamerayı sabitleyıp cekseydın daha iyi olablirdi.Benim düşncemde bunlar eline sağlık daha iyi işler cıkartırsın bence 🙂

Çok teşekkürler emrer.. Umuyorum ki ileride çok daha güzelleri olucak 🙂

Güzel olmuş ama senaryo üzerine biraz daha çalışsaydın daha da güzel olurdu. bir de o gereksiz zoomlar benim düşüncem

İlk filmim ya da şu sebeblerden şunlar oldu bunlar oldu, yarım günde çektik gibi baştan uyaran bir mesaja sığınmadan, belliki ilk filminiz olan çalışmayı cesurca koyduğunuz için kendi adıma takdir ederim.

Filmin iyi yanları ve kötü yanları olarak ayrı ayrı değerlendiririm ben genelde. Sonra bi tümevarım yaparım ama filmde iyi yan olarak değerlendireceğim tek kısım emeğiniz, özveriniz. Geri kalan aksaklıklarında bu filme özgü olduğunu unutmayın her yeni filmde düzelecek problemler aşağıdaki sıralayacaklarım;

- Kameranızın kötü olması imkansızlık içinde çekim yapmanız kötü kadraj ve zoom için bahane değildir. İyi örnekler izlemenizi, göz zevkinizi geliştirmenizi öneririm.
- Özgün Müzik kullanmamakta ısrarcıysanız bari bilindik müzikler kullanmayın derim şahsi fikrim olarak.
- Oyunculukları iyi olana kadar zorlayın, kötü oyuna tahammül etmeyin. Öncesinde prova alın ki birbirinin yüzüne bakan yada birbirinin sözünü kesen sahneler yaşanmasın. (Bayan oyuncu diğerlerine göre çok daha iyiydi)
- Sahnelere kıymaya alışın. Sizin için çok anlamlı gelen yürüme sahneleri bize eziyet oluyor. Şahsım adına üzüldüğüm şeylerden biridir filmimin ileri sarılması.
- Dünyada 60 milyon şizofreni varsa en az 1000 tanede şizofreni filmi vardır. Farklı bi yerden bakamıyorsanız bence bu kadar iddalı bir konu seçmeyin çünkü klişeye düşmeniz kaçınılmaz olur. Sırf bu forumda 10 tane böyle film izledik. Kadir köymen'den bile izledik diye hatırlıyorum. Hatta Süheypin bir işi vardı Anadolu'da bi yerlede çektiği. Bu senaryonunda neredeyse aynısıydı. Yani Figth Club'dan sonra bu tip bi senaryo ile birilerini bu imkanlara etkilemekten çok ağır yükün altında ezilip yapmaya çalıştığınız işten soğuyabilirsiniz. Bence imkanlar düşükse basit hikayeler seçin.
-Baya bi montaj hatası da vardı ama o da her işi kendinizin yapmasından kaynaklanıyor. Montajda koskoca bir meslek aslında ama bazen heyecan ve sabırsızlık, yaptıracak kişiyi bulmanın ya da montajın önemli hatlarını öğrenmeyi beklememizin önüne geçiyor.

İlk iş için gayet disiplinli hataları bol olsada eğitici bir iş olmuş. Elinize sağlık. (ilk işiniz olduğunu ben uydurdum. Öyle olduğunu umuyorum.)

Öncelikle yorumların için çok teşekkürler. İlk projemdi ama sığınacak tabiki bir bahane göremiyorum o yüzden direk filmi bu şekilde yayınladım iyi kötü eleştirileri dikkate alabilmek için. Ayrıca Fight Club'ı izlemedim ben. Ama şizofreni konusunu 'A Beautiful Minds(Akıl Oyunları)' filmiyle algıladım ve bende derin bir iz bıraktı. İlk projemdede bunu kullanmak istedim. Gerçekten benim için çok öğretici oldu ve hatalarımın farkına varmaya başladım. Bu arada ekipman olarakda Hv30 ve Rode Videomic kullanıyorum , yazmayı unutmuşum.

İlk filmim ya da şu sebeblerden şunlar oldu bunlar oldu, yarım günde çektik gibi baştan uyaran bir mesaja sığınmadan, belliki ilk filminiz olan çalışmayı cesurca koyduğunuz için kendi adıma takdir ederim.

Filmin iyi yanları ve kötü yanları olarak ayrı ayrı değerlendiririm ben genelde. Sonra bi tümevarım yaparım ama filmde iyi yan olarak değerlendireceğim tek kısım emeğiniz, özveriniz. Geri kalan aksaklıklarında bu filme özgü olduğunu unutmayın her yeni filmde düzelecek problemler aşağıdaki sıralayacaklarım;

- Kameranızın kötü olması imkansızlık içinde çekim yapmanız kötü kadraj ve zoom için bahane değildir. İyi örnekler izlemenizi, göz zevkinizi geliştirmenizi öneririm.
- Özgün Müzik kullanmamakta ısrarcıysanız bari bilindik müzikler kullanmayın derim şahsi fikrim olarak.
- Oyunculukları iyi olana kadar zorlayın, kötü oyuna tahammül etmeyin. Öncesinde prova alın ki birbirinin yüzüne bakan yada birbirinin sözünü kesen sahneler yaşanmasın. (Bayan oyuncu diğerlerine göre çok daha iyiydi)
- Sahnelere kıymaya alışın. Sizin için çok anlamlı gelen yürüme sahneleri bize eziyet oluyor. Şahsım adına üzüldüğüm şeylerden biridir filmimin ileri sarılması.
- Dünyada 60 milyon şizofreni varsa en az 1000 tanede şizofreni filmi vardır. Farklı bi yerden bakamıyorsanız bence bu kadar iddalı bir konu seçmeyin çünkü klişeye düşmeniz kaçınılmaz olur. Sırf bu forumda 10 tane böyle film izledik. Kadir köymen'den bile izledik diye hatırlıyorum. Hatta Süheypin bir işi vardı Anadolu'da bi yerlede çektiği. Bu senaryonunda neredeyse aynısıydı. Yani Figth Club'dan sonra bu tip bi senaryo ile birilerini bu imkanlara etkilemekten çok ağır yükün altında ezilip yapmaya çalıştığınız işten soğuyabilirsiniz. Bence imkanlar düşükse basit hikayeler seçin.
-Baya bi montaj hatası da vardı ama o da her işi kendinizin yapmasından kaynaklanıyor. Montajda koskoca bir meslek aslında ama bazen heyecan ve sabırsızlık, yaptıracak kişiyi bulmanın ya da montajın önemli hatlarını öğrenmeyi beklememizin önüne geçiyor.

İlk iş için gayet disiplinli hataları bol olsada eğitici bir iş olmuş. Elinize sağlık. (ilk işiniz olduğunu ben uydurdum. Öyle olduğunu umuyorum.)

Baştan sona haklı eleştriler.
Filmin kurgusu çok kötü. Oyunculuklar yetersiz. Konu gayet çok kez işlenmiş yeni bakış açıları gerektiren özellikte ama filmde böyle birşey yok. Senaryo pek özenli sayılmaz, replikler hiç doğal değil.

Ve daha birçok eksiği ve hedefi tutturamamış atışı var filmin. Baştan sona, ülkemiz kısa film çalışmalarının önemli bir kısmını oluşturan ve çok sayıda ortaklık barındıran "öğrenci filmleri" zincirinin bir halkası. Buradan hareketle iyi ya da kötü demek pek doğru değil. Benzerleri gibi denebilir.

Uğur'un sıradaki çalışması mutlaka daha iyi olacaktır, bu filminden çok şey öğrendiğine eminim.

Değerli yorumların için teşekkürler Görkem abi. Dediğin gibi ilk film bana çok şey öğretti , bir sonraki çalışmamda elimden geldiğince eksiklerimi gidereceğim.

Film hakkında gazetede çıkan haber:

http://www.facebook.com/note.php?note_id=184813093857&ref=mf

Film hakkında internette çıkan haber:

http://www.bugun.com.tr/haber-detay/80121-bu-yasta-bu-zeka-haberi.aspx

Valla hoşlanma ümidi ile açtım haberi ama içeriğini görünce. 🙁

haberde filmfabrikasi adının geçiyor olması sevindirici 🙂

Görkem ne var abi içerikte. Genç bir arkadaş filmini çekmiş, filmfabrikası'ndan öğrendim demiş daha ne olsun ya ne güzel işte. Ben çok sevindim yani.

Görkem ne var abi içerikte. Genç bir arkadaş filmini çekmiş, filmfabrikası'ndan öğrendim demiş daha ne olsun ya ne güzel işte. Ben çok sevindim yani.

Ya kanka, haber olması iyi tabi ama filmin içeriğinden bahsederken direk sallamışlar yani. Akıl Oyunları falan.... 🙂 Gerçekçi bir haber olmamış yani.