2012-2014 arasında Gözde Efe ile çekmeyi planladığımız uzun metraj belgeselimizin ilk teaseri.
https://vimeo.com/47507068 " onclick="window.open(this.href);return false;
http://handezerkin.com/" onclick="window.open(this.href);return false;
Görüntüler gerçekten hoş ve merak uyandırıcı. Konusundan biraz bahsedebilir misiniz? İyi forumlar
Camandgraph Entertainment..
konu şöyle
‘Bağ/Vineyard’ (has two meanings in Turkish: vineyard and relation) documentary project is about a vineyard which is stuck between apartment blocks existing in city of Izmir. As little houses and the natural life around them is being destroyed on capitalist purposes such as building apartment blocks, this vineyard is having it’s last summer in the nature. The owner Mr. Mümin resisted for years to protect the place and his animals from contractors. The other vineyards around became apartment blocks gradually and some are being destroyed recently. In about six months, the natural life will be destroyed, trees will be cut, animals will disappear. Construction will start. In two years, the nature will be turned into concretes as it happened in all places called cities. The project is to document the life in the vineyard and it’s end (finished blocks in the vineyard area). It is to remember the nature destroyed by human beings under our cities.
http://handezerkin.com/" onclick="window.open(this.href);return false;
BBC mi çekiyor bu belgeseli, niye özeti İngilizce?
Bağ, (güzel Türkçe'mizde eş anlamlı bir kelime olup bağ, bahçe, bostan veya aile bağları, bir kadına bağlanmak, bir işe bağlanmak, tutulmak onunla ilişki geliştirmek anlamlarına da gelebilir bir kelime olmasından kelli bu isim seçilmiştir) belgeseli İzmir'in ortasında apartmanların arasında sıkışmış bir bağ ile ilgilidir. Etrafındaki evler ve ona benzer yerler kapitalist güçlerin, dış mihrakların ve yahudi localarının oyunları sonucu yıkılmıştır ve bu bağ da son güneşli ve güzel yazını yaşamaktadır. Mekanın sahibi olan sayın Bay Mümin, yıllarca bağını ve hayvanlarını müteahhitlerden korumak için direnmiştir. Etraftaki bağlar, bahçeler, hanlar hamamlar zaman içinde apartmanlara dönüşmüştür, bazıları da yeni yeni yıkılmaktadır. Önümüzdeki altı ay içinde doğal yaşam kaybolacak, ağaçlar kesilecek, hayvanlar ölecek ve buna bağlı olarak da elbette ki küresel ısınma artacaktır.(Siz sevgili izleyenlerimizin de takdir edeceği üzre İzmir zaten hali hazırda yeterince sıcak bir şehirdir ve küresel ısınmaya hiç mi hiç gerek yoktur.) Yıkım kaçınılmazdır. İki yıl içinde doğa, tıpkı diğer şehirlerde olduğu gibi, bir betonarme yığını haline gelecektir. Bu proje oradaki doğal yaşamı ve tabii ki hazin sonunu belgelemek ve bellekleri zayıf olan insanlarımızın hafızalarına doğanın insan eliyle nasıl da acımasızca parçalandığını kazımak için yapılmaktadır.
Gugul tıransleyt terk.
Tebrikler bu arada güzel çalışma. Devamını da izleyebiliriz umarım.
Edit: İmla.
BBC mi çekiyor bu belgeseli, niye özeti İngilizce?
+1
Özetini hazır bir yerden alıp yapıştırmak yerine, kendi kelimeleriniz ile anlatsaydınız. Belgeseli siz paylaşmışsınız, sizin yorumlarınızı merak eder izleyenler.
Camandgraph Entertainment..
öncelikle her zaman olduğu gibi ellerinize sağlık, ama yazılan özet ile gosterilen arasında ciddi bir fark gordum. Bağ ve şehirleşmenin yoketmenin kulturu anlatılmaya çalışılmasına rağmen, duragan goruntuler ile sadece kazları seyrediyoruz. Sehirleşme, bağ ve yaşantı ile ilgili bir betimleme yapılmamış. Videonun ritmi duzenli olmamış ve cok ağırkanlı olmuş. Fragmanı seyredenin mutlaka özet açıklamayı okuyup kurabilecekse bir link oluşturması gerekiyor ki aslında fragman teaser vs mağması dinamiğine uygun olmamış. Fragman esasında bitmiş ( akılda ya da gerçekte ) bitmiş projelerin cok kısa bir özeti ve izleyiciye sunacaklarının konsantre bir gortergesi, hatta işin seyredilmesinin en öenmli tetiğidir. Bitmemiş ya da henuz tam olarak planlanmış, planlaması tamamlanmamış projeye fragman servis etmeyide son derece tehlikeli ve yararsız buluyorum. Dikkat edersek her ne kadar belgesel görselleştirmeleri son 10 yıl içerisinde kendi klasik kurallarını yıkmış bile olsa genel olarak yine de pazarlama, ilgi çekicilik ve kreatif temellere sıkı sıkıya bağlı ve anlatım dilini farklılaştırma konusunda da son derece başarılı ve rahat çalışılabilen bir tür. Sonuç itibari ile bende bıraktığı izlenim standart seyirci gozuyle kaz ya da ciftlikteki evcil hayvan yaşamı, ve sıkıntılı bir karakterin çifci duragan yasamını anlatacak bir kısa film olgusu bıraktı. Ayrıca boyle otantik bir iş için turkcesiz ingilizce kullanımını yanlış buluyorum. İngilizce özet ile turkce özeti beraber servis etmelisiniz.
Umarım iyi bir iş olur ...
kötü iş kötü iştir en iyi teknoloji kullanılsa bile; iyi iş iyi iştir sadece kağıt kalem olsa bile....
1. projenin konusunu copy-paste yapmadım, zaten o bizim yazdığımız bilgilendirme yazısı. ingilizce olmasına gelince, kaynak aradığımız, yurt dışı bağlantıları kurmayı düşündüğümüz, sitelerimizden, vimeolarımızdan ve hocalarımız aracılığı ile proje süresinde hep yurt dışı kaynaklı çalışmayı düşündüğümüz bir proje.
2. teaser/fragman ile ilgili eleştirilere gelince, biz şu an keşif aşamasındayız, çekimlere gidildikçe, karakterle kaynaşıldıkça bizim de bakışımız değişecek yeni teaserler oluşacak. biz şu an size bitmiş bir şeyin fragmanını sunmuyoruz size içine girmeye çalıştığımız bir hayatın, gözleyeceğimiz, dahil olacağımız bir hayatın, yapmayı planladığımız bir projenin teaserini sunuyoruz. yani bu "bitmiş" bir proje değil. şu an için orada görünenler kazlar, keçiler, ağaçlar, bir adam. ama zaman ilerledikçe görüntüler çeşitlenecek, anlatım şekillenecek.
şimdilik bu kadar, dediğim gibi bu neredeyse 1.5-2 senelik bir proje, neler olacak göreceğiz.
http://handezerkin.com/" onclick="window.open(this.href);return false;
:)))) uzatayım mı biraz daha :)))
hande ben keşif aşamasında olmanızdan bahsetmiyorum, keşif aşamasında iken goruntu servis etmenizden bahsediyorum. Eğer yurtdışı ve içi bir planınız varsa zamanından önce hiç bir goruntuyu servis etmemelisiniz, yazılarını heyecanını ve bu forum vasıtasıyla ve vimeodaki yaptıklarını takip etmeye çalışıyorum. Takdir edilecek cok fazla özelliklere ve çalışma uretme mantığına sahip olduğunu düşünüyorum. Yanlız sabırsızlık frenlenmeli, keşif aşamasında elinde materyal goruntu vs birikiyorsa servis etme ya da yurtdışı bağlantıların için vimeo şifreli kısmı kullan cunku henuz keşif yapıyorsun ve servis ettiğin goruntüleri izleyerek projenin gidişhatını öznel fikirlerinden uzaklaştırabilecek bir sürü dış etken olabilir diyorum. Kendiniz seyredin, seyretmek istediğinize bir plan içerisinde gerekli aşamaları yazı desteği sağlayarak izlettirin. Mesela bu fragmanın altına özet yazmak yerine demin bize yazdığın " keşif aşamasında oldugunuzu, konuyu ve konsept hedefinizi ekleyerek özetinizi yazın" Ve benim kişisel fikrim bir projeyi servis ediyorsan sen sorumlusun profesyonel arenada yanlış anlamaları vs bu forumdaki gibi cevaplayacak bir platform bulabileceğini sanmıyorum.
" Hoca bana taktı " bahanesini hatırlarmısın hani lisede, üniversitede vs sınıfta kalınca boyle bir bahane dolasır. Cunku sen çalışırsın çabalarsın vs bakarsinki olmuyor en sonunda "hoca bana taktı" cıkar. Aslında işin aslı hoca senin farkında bile değil, hocanın hayatında sen gunun cok kısa zamanında gordugu kalabalık içindeki bir objesin... İşte bizim sektorde hoca kimsenin begenmediği bir yere sığdırmadığı cahillikle sanatttan anlamamakla vs bir suru seyle sucladığı seyirci ... Ve bizim işimizin ne butcede olursa olsun seyircinin hayatındaki genel yeri bu kadar...
kötü iş kötü iştir en iyi teknoloji kullanılsa bile; iyi iş iyi iştir sadece kağıt kalem olsa bile....
bence copen biraz şehir gürültüsü duymadığı için bu kadar uzattı 😀
yani gidenlerin neyi bırakıp gittiği belli, ancak nereye gittikleri teaserde yok. herhalde ilerleyen zamanlarda onlar da görüntüye dahil olacaktır, neticede ortada bitmiş bir iş yok.
bence olayı klasik bir müteahhite direnen gece konducu durumuna getirmeyin, giden insanların ruh hallerini de belgeselinize dahil edin, gidenlerin de kalanlar kadar insan olduğunu gösterin 🙂
İzmir'in neresinde geçiyor, hangi semt?
Camandgraph Entertainment..
copen eleştiriler için teşekkür ederim.
kharon, buca taraflarında bir yer.
intercapiller, dediğin gibi müteahhite direnen ezilen insan profili değil bizim amacımız, işin psikolojik tarafını yakalamak.
http://handezerkin.com/" onclick="window.open(this.href);return false;
bence kalan adamın bilinmeyenden duyduğu korku sebebiyle kalıyor olması üzerine de gidin, yani orada o kaz o keçi bildiği bir yaşam amca için, o eski iskemle rahat sadece.
eminim ailenin küçük bireyleri daha isteklidir, yeni yeni daireleri olmasına, bu tarz tezatlıklar da varsa üstüne gidin, gerçi o da klasik geliyo cümleye dökünce de. aslında hikayede orjinal bi şeyler yakalayamazsanız, sıradanlığa düşmeniz çok olası geliyor...umarım güzel şeyler bulursunuz, kolay gele..