Son belgesel çalışmam olan I Missed the Bus'un fragmanı online.
5d M2 ile çektim. Genel çekimler dışında tüm çekimleri 50 mm 1.4 ile yaptım. Edius 6'da da kurgusunu yaptım.
İyi Seyirler
Zaten her şey sokaklarda başlamaz mı?
[vimeo] http://www.vimeo.com/60211630 [/vimeo]
http://handezerkin.com/" onclick="window.open(this.href);return false;
indigoo 🙂
kamera fazla titremiş elinde,konu güzel.İndigo'nun yanı sıra Pit10,kmr gibi isimlerde varmış projede. Teknik olarak nasıl olucak bilemem ama içerik olarak sağlam olucak gibi.
Keşke işim deklanşöre bastığım an bitse. - Ara Güler
Canon EOS 650D 18-135 STM | Rode NTG-2 Microfon + Boompole + Blimp | Omuzluk/Dual Shoulder Mouth | Kodak zi8
içerik benim de hoşuma gitti. Güzel bir çalışma çıkar umarım. Bekliyoruz 🙂
Fragmandaki konuşmalar bir tek bana mı önceden kurgulanmış hissi verdi acaba?
Fragmandaki konuşmalar bir tek bana mı önceden kurgulanmış hissi verdi acaba?
zaten önceden kurgulanmış gayet belli bu?
Keşke işim deklanşöre bastığım an bitse. - Ara Güler
Canon EOS 650D 18-135 STM | Rode NTG-2 Microfon + Boompole + Blimp | Omuzluk/Dual Shoulder Mouth | Kodak zi8
teknik açıdan eleştirim kamera çok titremiş ve kişiler otururken kamera ayakta birisi tarafından cekilmiş göz hizası olsa daha iyi olabilirdi, renkler çok dolgun geldi. Bu tür retro konulu işlerde bence görsel uygulama çok önemli maksimum dikkati göstermek gerekiyor. Konu sağlama benziyor ama [[ ben senin daha önceki işlerinde de belirtmiştim sende kızmıştın :)) ] neyse bir eksiklik bir akışta bir sorun varmış gibi hissediyorum, mesela bu işteki konuşmalar doğallıktan çok uzak yada eğer gercekten doğal hali buysa teatral olarak daha doğal olanı çalışmalısınız. Sanırım sen yine bana kızacaksın 🙂
kötü iş kötü iştir en iyi teknoloji kullanılsa bile; iyi iş iyi iştir sadece kağıt kalem olsa bile....
Fragmandaki konuşmalar bir tek bana mı önceden kurgulanmış hissi verdi acaba?
zaten önceden kurgulanmış gayet belli bu?
Bana önceden kurgulanmamış hissi verilmeye çalışılmış ama başarılamamış gibi geldi de.
Türk tarzı olmamış,
zaten isminin de ingilizce olduğunu düşününce sanırım Türk tarzı motivasyonla hareket etmediğinizi söylemek istemişsiniz 🙂
Türk tarzı olaydı iyiydi 🙂
nasıldır Türk tarzı, dikicez ulan o adaya Türk bayrağını, yaparız biz, dünyayı kurtarıcaz bu belgeselle vs.dir ama sabah erken uyanamayıp otobüsü kaçırmaktır 🙂
Fragmandaki kamera hataları belgeselde de olmazsa çok daha iyi olacaktır.
İyi bir belgesel olacağa benziyor. Kolay gelsin...
Az önce belgeseli izledim. Gerçekten çok iyi olmuş. Emeğinize değmiş.
Fragmanı pek başarılı bulmadım. Umarım beni yanıltırsınız.
Gerçi burada fragmanı yorumluyoruz ama demin youtuba'da izledim ve belgeselin bütünü hakkında birkaç şey söylemek istiyorum.
Öncelikle hakikaten orjinal bir konu. Türk-Yunan benzerlikleri ve farklılıkları denildiğinde klişe olan(baklava-uzo/rakı)şeylerden uzak bir seçim. Ayrıca fragmanda belirtiği şeyi yani Türkiye'de grafiti yapan gençleri hedef tahtasına oturtmama işini kotarmış gibi geldi. Ancak beni bağışlayın ama filmin ismini çözemedim. Türkçesi anladım elbette 🙂 ama filmin teması/içeriği ile bağını çözemedim. Gene bu bağlamda neden İngilizce isim konuldu?
Herkese selam,
Öncelikle tüm eleştiriler için teşekkürler.
İlk olarak teknik konular hakkında bir şeylere değinmek istiyorum. Kamera kullanımı konusunda yapılan eleştiriler için şunu söyleyebilirim: yaptığım tüm seçimler bilinçli tercihlerdir. Kameranın bu kadar sallanıyor oluşu ya da titremesi kamerayı kullanmayı bilmediğimizden değil böyle olmasını istediğim için. Ben bu belgeselde cam gibi, berrak, kusursuz çerçeveler veya açılar görmek istemedim. Nasıl hissediyorsam, onu o anki çekim ritmine yansıtmak istedim. Sallansın, netlik kaçsın, titresin, beni rahatsız etmedi hiçbir zaman.
İsminin I Missed the Bus olmasının nedeni, Alex Martinez'in bir graffitisinin beni etkilemesi. Bu katıldığım bir Ab Yaratıcı Belgesel Atölyesi. Tüm proje sürecinde İngilizceyi daha çok kullandık. Proje Ab projesi olduğu için de "Otobüsü Kaçırdım" yerine orjinalini kullanmayı tercih ettim. Belgesele niye bu ismi verdiğime gelince de, gerçekten otobüsü kaçırdığımızı düşünüyorum, hele ki Tank'in söylediği son sözle birleşince de daha anlamlı oluyor benim için. "Dünyanın düzeni bu, istenilen bu..." ile başlayan kısımla. Yani onlar bu sokak hareketiyle bir şeylerin değişeceğini düşünmüyorlar, bu yüzden isim olarak bunu seçtim.
Ayrıca küçük bir not. Atölye versiyonu 8 dakika. Benim yaptığım versiyonsa 21 dakika. Onu festivallere gönderiyorum, daha birçok karakter ve farklı röportaj var.
Sadece fragmanı izleyenler, fragmandaki karakterlerin rol yaptığını ve o kısmın mizansen olduğunu söylemişti. O karakterler orjinal, belgeselin devamında da öyleler. O kısım için diyalog yazılmadı. Birkaç kez farklı diyaloglarla çekilip uygun olanları kurgulandı. Eğer denk gelir de festivallerde izlerseniz sanırım bunu fark edeceksinizdir.
Tekrar yorumlar için teşekkür.
http://handezerkin.com/" onclick="window.open(this.href);return false;