Ben başka bir yere de yazmıştım, bu programın hedefi nedir belli değil. Çocuklar diyorum ama değil espriler farklı yaş grubu için yazılmış, büyükler için diyorum o da değil yayın saati çok manasız. Dolayısıyla arada kalmış bir program. Ha izlendiği sürece başarılıdır denebilir ama o zaman da bu kadar kasmaya gerek yok, teletabis'e bakın olayı anlayın yani. Eküki bekuke fıstır mıstır bir şeyler diyorlar hoop tamam, çocuklar hipnotize. Gece geç saatte olsaydı, esprilerde öldürürcesine dalga geçme amaçlı yazılsaydı, bir de o cıvık cıvık seslendirme olmasaydı izlenirdi.

abi sakın yanlış anlama, harbiden merak ettiğim için soruyorum. neticede mizah anlayışı olan adamlarsınız, belli bir vizyonunuz var. hiç uyarmıyor musunuz seslendirenleri? varol yaşaroğlu'nu falan?

yani "usta şu şive olayını bıraksak, bi de biraz daha ciddi seslendirsek daha bi şahane olur." falan denmiyor mu? ya da bunu yapan adam kendi anlamıyor mu olmadığını? ya da kanal yetkilileri. ya da işin içindeki herhangi biri ya işte. "böyle seslendirme olmaz. komik değil bi de itici üstüne üstlük." diyen bi allah'ın kulu da mı yok.

sakın yanlış anlamayasın abi, ama merak ettiğim için soruyorum. canını sıktıysam silerim bu yazıyı anında.

Valla aslında benim de anlamadığım bir sürü şey var. O seslendirmeler cidden berbat ama gel gör ki çocuklar bayılıyor. Nasıl zamanında biz aynı ekibin yaptığı pokeimam serisine deli gibi güldüysek (kendi gözlemlerime dayanarak da söylüyorum) şimdiki veletler de buna bayılıyor.

Geçen bir arkadaşımla telefonda konuşurken bu programdan bahsettim, "harbi tivi mi, hiç duymadım" dedi. Arkadan bir çocuk sesi geldi "ben biliyom, çok güzeeel". "A bak kardeşim izliyormuş" dedi.

Yani kısaca çocuklar bu programı beğeniyor. Ratinglerini de sürekli takip ediyorum. Hafta içi ilk 50 civarında, haftasonu da ilk 70 civarında geziniyor. Bazen ilk 30a girdiği de oluyor. Ama henüz daha ilk 100e giremediği bir gün görmedim. Atv'nin de en çok izlenen 5-10. programı arasında ki 1 kere 1. olduğunu da gördüm.

Bu kadar maaliyetsiz ve bu kadar çok izlenen bir program daha uzun süre bu şekilde devam eder gibi geliyor bana.

Az önce pokeimam'ı bir daha izledim de hâlen deli gibi güldürüyor :). Ben de kendi üzerimde yaptığım gözlemden yola çıkarak söylüyorum.

yani eğer daha iyisini yaparsalar çocuklar sevmez diye mi korkuyorlar?

Nasıl zamanında biz aynı ekibin yaptığı pokeimam serisine deli gibi güldüysek

Ayni ekip degil abi, hatta alakasi yok. Bu ekibin eskiden yaptiklari bambaska seylerdi.

Nasıl zamanında biz aynı ekibin yaptığı pokeimam serisine deli gibi güldüysek

Ayni ekip degil abi, hatta alakasi yok. Bu ekibin eskiden yaptiklari bambaska seylerdi.

Bu pokeimam serisinin flashberk tarafından yapıldığını zannediyordum ben. Değil miydi?

Pokeimam, saykomatrix, imam vs sayko kemal ve dahasina imza atan Onur Kek nam-i diger destroyonur'dur. Varol Yasaroglu, Flash Berk (Berk Tokay) ve tayfasi ise kendi kurduklari Grafi 2000'den gelmekte ve zamaninda imza attiklari Noel Dayi, Memoli Sarkisi gibi animasyonlarla hatirlaniyorlar. Tabi en buyuk cikislari Ozgu Namal'in sundugu Kocakafalar programiydi ve epey izlenilen, populer bir programdi. Eski animasyonlarda Flash programinin ilk surumlerinin yayinlandigi ve kullanilmaya basladigi zamanlara denk gelir. Hatta o zamanin internet baglantisinda bu animasyonlari izlemeden once yuklenmesi icin epey beklerdik.

Grafi2000 tayfasinin su anda yapmakta oldugu Harbi Tv isinde ise yine Turk televizyonlarinda ilk kez diyebilecegimiz bir deneysellik ve cesaret soz konusu. Program yayina girmeden once birkac plot animasyonu izleme sansim olmustu. Varol Bey'in bu projede hedefledigi "karikaturu televizyona tasimak" soylemi vardi. Ne kadar ilgi cekici oldugu tartisilir ama hedefledigini yaptigi asikar.

Naçizane fikrimi söylemem gerekirse, yorumlama kısmı problemli, arkadaşların da dediği gibi. Komik, aslında saf ve basitliğiyle değerlidir. Onu süslemeye kalkarsanız, toplumun bilinçaltına iyice yerleşmiş konuşma örnekleriyle, hep aynı beden dili, ses tonu, komiğin önüne geçen kişilik özellikleriyle, “komik” olma halini arttırdığınızı sanırsanız yanılırsınız.

Parodi zaten başka bir filme, diziye, duruşa vs. öykündüğü, onun varlığında varlık bulduğu için, doğası gereği ilk bakışta aslından daha değersiz gözükecektir. Parodisini yaptığınız şeye yaklaşabilmek, hatta geçebilmek için, onu unutturmanız gerekir seyirciye. Bu da çok zordur ve becerebilmek için parodiyi birçok özgün espiri ve buluşla harmanlamak gerekir.

Ayrıca yaptığınız şeyin her anı güldürmek zorunda değildir. İyi bir espiri, önünde ve arkasındaki boşlukların “gerçek” ile doldurulmasıyla daha fazla anlam kazanır ve kalıcı olur.

Toparlamak gerekirse, Özgür ve Eyüp'ün kıvrak zekasında hayat bulan espiriler, sağlıklı bir bebeğin kötü bir annenin eline düşmesi gibi, bu işi yapanların elinde değerinin altına düşüyor.

Ayrıca yaptığınız şeyin her anı güldürmek zorunda değildir. İyi bir espiri, önünde ve arkasındaki boşlukların “gerçek” ile doldurulmasıyla daha fazla anlam kazanır ve kalıcı olur.
😮
Son zamanlarda ki komedi dizileri ve filmlerimizin en büyük sorunu...

programa karşı bende çok onyargılı yaklaşıyordum ama "lost" yaptıkları parçadan sonra gordukçe izliyorum .