Benim filmografimi yanstmıyor iler de de yansıtmayacak ama yavaş yavaş ağır ağır eğlene eğlene çekip bitirip bi köşede tutmak istiyorum.
üstad valla affına sığınarak okuduğumda içimden geçenleri yazmak zorunda hissettim 🙂
nasıl bi duygudur hocam bu "ya zaten filmografimi yansıtan işler yaptım/yapıcam, sıkıldım ulan hep kral işler yapmaktan, az heyecan lan az heyecan" duygusu 😀 ya da ne güzel bi özgüvendir, eleğini asmamış olmasına rağmen ununu elemiş olma halidir 😛
Not: ama paylaşılan görüntüler çok hoş olacak hissini verdi bana, o telefonun karşısındakilerin hepsi böyle 😛
why so serious?
Yo tamamen yanlış anlamışsın. (beni yakından tanıyanlarla konuşutrğumu düşünerek yazdığım için senin suçun değil) Orada yazan şey şu "bugüne kadar hep kendi yazdıklarımı çektim, başkasından senaryo alıp yorumlamadım. Bu filmden sonra da yapmayı düşünmüyorum" özgüvenle alakası yok yada ununu elemekle falan. Hatta kırılırım yani benim üzerime unuu elemiş eleğini asmış hareketler yapıyo dersen.
Anladığım kadarıyla filmografi lafına takıldın. daha önce çektiğim filmlerin çizgisi tamamen aynıydı. Şimdi çok farklı bişey denediğim için açıklama ve ilgilisine ileride bu tip bir şeyi tekrarlamayı düşünmediğimi haber vermek istedim.
öm
not: zaten herkes herkesi biliyo, lütfen kırılma, tam da yukarıdaki yorumunda yazdığın gibi bi durumda çağrışım yaptı. ki yazarken ya affına sığınarak dememde ki amaç "yanlış anlama beni" içindi.. saygımız sevgimiz sonsuzdur 🙂
why so serious?
Antonin Artaud'nun "vahşet tiyatrosu*"nun deneysel tarzı da, soygunun bir vahşet türü olduğu düşünüldüğünde araya serpiştirilebilir. Kredi kartıyla alışveriş yapmanın uçukça bir fikir olduğunun bünyelere yerleştirilebilme zorluğu bu yöntemlerle aşılabilir. Gülmece de aslında altında kederli bir dünya oluşturulabildiğinde anlam kazanır. Zor olan o kederi hissettirmemektir.
* http://hiaxysheytan.wordpress.com/2008/08/14/antonin-artaud-vahset-tiyatrosu/ " onclick="window.open(this.href);return false;
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
Kapıştıralım mı özgür! hehe kolay gelsin abi. İşin zor.
What the hell are you doing on there!
Gülmece de aslında altında kederli bir dünya oluşturulabildiğinde anlam kazanır. Zor olan o kederi hissettirmemektir.
Metnimizde bu mevcut Hegel hocam ama tabi yansıtabilmek ustalık işi. Elimizden geleni yapıyoruz valla.
Eehuaheu. Hacım ben seninle nasıl kapışayım 🙂 Sen holivut bütçesiyle kısa çekiyorsun ben daha 20 lira harcamadım 50 dakikasını bitirdim uzunmetrajın. (Bak Forum bannerında ne yazıyor:) ) Seninki hakkaten eğlenceli bi iş olacak ama bu kesin. Uzun versiyonu için komple herşeyi elden geçirmen lazım ama kısa versiyon için dolu dolu bi film olmuştur bence.
Abi vallahi de yok billahi de yok, İzmir'de senin canon 7d yi versene azıcık kullanayım diyebileceğim kimse yok. Ya da çevremde yok. O yüzden bu işi parayla halledebildim.
Boşver benim filmi. Asıl iş seninkinde. Sonucu merakla bekliyorum. Eğer o dönem fırsatım olursa müziklerini yapmak isterim.Madem para yok, bir teşekküre bakar karşılığım biliyorsun 🙂
What the hell are you doing on there!
Arkadaşlar çekimlerimizin tamamlanması için son bir ihtiyacımız kaldı. Bir Boks ringi arıyoruz. 4-5 saat kadar kullanacağımız bir boks ringi lazım. Bu konuda bize yardımcı olabilecek arkadaşlar varsa minnettar oluruz. Sembolik bi rakam ödemeye hazırız.
http://www.beyazperde.com/haber/16021/Kredi-Karti-Derdi-Sinemada- " onclick="window.open(this.href);return false;
Haydi hayırlısı Özgür.
Evlat öyle deme,mizah çok ama çok ciddi bir iştir!
Münir Özkul
Cümlemize hacıgıdı.
http://www.beyazperde.com/haber/16021/Kredi-Karti-Derdi-Sinemada-
Haydi hayırlısı Özgür.
+1
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
Özgür Başkan oley, Film Fabrikası oley!
Macera yeni başlıyor, hayırlı olsun 🙂
http://www.beyazperde.com/haber/16021/Kredi-Karti-Derdi-Sinemada-
Haydi hayırlısı Özgür.
Hayırlı olsun adamım. Portakalın kabuklarını isterim.