Çok özgün olmasa da zekice yazılmış bir senaryosu var. "Süs"ü akla getirmeseydi daha güzel olurdu. Yine de ileri doğru atılmış bir adım. Bu da hepimiz adına sevindirici.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
Ben çok sevdim bu filmi. Yarattığı atmosferi, karakterlerin hikayelerini. Ses düzenlemesini, kurgusunu, oyunculuğunu. Sanki çok güzel bir sinema filmi izliyorumuş gibi keyifle izledim. Filmi sevdim çünkü balıkçı karakterine üzüldüm.
Çok özgün olmasa da zekice yazılmış bir senaryosu var. "Süs"ü akla getirmeseydi daha güzel olurdu. Yine de ileri doğru atılmış bir adım. Bu da hepimiz adına sevindirici.
Başkası yazmayacak sanırım. Bu konuyu açman gerekli hegel üstad.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
Sanırım hegel, bank sahnesindeki kadrajı ve banktaki silah sahnesini göz önünde bulundurarak Süs ile bağlantı kurmuş. Bana da ilk izlerken Süs'ü anımsattı bu sahneler ama bu benzerlik beni rahatsız etmedi açıkçası..
Süs'e olan benzerlik senaryo aşamasında aklıma geldi, ancak fikri değiştirmek istemedim. Selam göndermiş olduk filmde Kezzoya da. Ancak hegel özgün değil derken daha başka birşey mi demek istiyor tam anlayamadım. Biraz daha açılabilirse yorum sevinirim.
cehalet mutluluktur
Sanırım hegel, bank sahnesindeki kadrajı ve banktaki silah sahnesini göz önünde bulundurarak Süs ile bağlantı kurmuş. Bana da ilk izlerken Süs'ü anımsattı bu sahneler ama bu benzerlik beni rahatsız etmedi açıkçası..
hegel'in o kadar basit bir yaklaşım sergileyeceğini sanmıyorum. ---spoiler--- Denize karşı bankta 2 kişi oturuyor ve insanlar vuruluyor evet ---spoiler--- Olabilir. Konu alakasız olduktan sonra olabilecek bir şey. Benzer kadraj Uzak'ta da var yani. Başka bir yerden yakaladı sanırım hegel ama orayı ben yakalayamadım ondan sordum. hegel'in mesajında hafif de bir iğneleme sezinlediğimden özellikle sordum.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
Baştan söyleyeyim; iğneleme yok. Filmi gerçekten sevdim. Bilgisayar başında geçirdiğim süre sınırlı bu aralar. Bu yüzden daha uzun ve açıklayıcı yazmam gerekirdi aslında. Mesela Erkan'ın Rus ekolü yerine -kabaca kendini oynamak- Brecht tarzı bir oyunculuk ortaya koyması filmi bir kademe yukarı taşımış. Sanki o alıklığının altında herşeyin farkında olan biri var gibi; Dostoyevski'nin "Budala"daki kahramanı Prens Mişkin gibi. Üst düzey bir oyunculuk. "Süs" ve tarzı filmlerde kafaya sıkma modasından sıkıldığım için bu benzerlikten hoşlanmadım kendi adıma. Başkaları sevmiş olabilir elbette ama şiddetin bu tarz etkileyici efektlerle sunulurken, gerçeği de, doğal olması gerekende ki görüntüyü de bir şekilde deforme etmesi bizi gerçek olana yabancılaştırarak duygularımızı köreltiyor. "Hurt Locker"ı henüz seyretmedim ama buna benzer etkileyici bir tarzı vardır diye düşünüyorum. Özgün olmadığını söylerken şunu kastettim: İki kişi arasındaki, bir tarafın diğerini kullanırken, diğer tarafın bilmeden de olsa çıkarcı olana zarar vermesi öyküde, romanda, sinemada kullanılan ve geçerli bir durumdur. Eser bu durumu gayet zekice kurgulamış. Bunda hiçbir sakınca yok ve olması gereken de bu. Görüntüsünden, sesine, müziğine kadar her anlamda kaliteli, kalburüstü bir iş. Emeğinizin takdir edildiğini bilmenizi isterim.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
why so serious?
film genel anlamda güzel fakat görüntü yönetiminde sıkıntı var bence. Kamera hareketleri konusunda bir türlü karar verilememiş gibi gözüküyor. Filmin giriş sahnesinde ayaklar yakın planda çekilmiş ve plan bittiği gibi tripodda sabit bi plana geçiliyor. Çok hafif bir tilt down var o kadar. Hiç olmazsa genel plana geçildiğinde hafif bir kamera sallantısı olsa gözü bu kadar rahatsız etmez diye düşünüyorum. Kamera sallantısı hafif olsa dememin nedeni de bunu bazı yerlerde yapıp bazı yerlerde yapmamış olmanız. Bu olay bir kaç kere daha cereyan etmiş. Benim filmde gördüğüm bir diğer sıkıntıda diyafram değerlerinin çok kısık olması. Nasıl bir kamera ile çektiğinizi bilmiyorum fakat konuşmalarda yakın plan alırken biraz daha açık diyafram seçseydiniz daha estetik görüntüler elde edilebilirdi. mesela 01,51 de arkadaki ağacın o kadar net olması gözü yoruyor. Oyuncuya odaklanamıyorsun.. Benim gördüğüm sıkıntılar bunlar.. iyi çalışmalar dilerim.
Official http://www.gencerdem.com
Vimeo http://www.vimeo.com/gencerdem
Twitterhttp://twitter.com/black232
Deviantarthttp://black232.deviantart.com
Türk yapımı kısa filmler arasında izlediklerimden en iyisi diyebilirim, diğer arkadaşlar bir çok kunuya değinmiş zaten. Biraz yorgun olduğum için ayrıntılı bir yorum yapamayacağım.
film çok hoşuma gitti. posttaki kan ve silahın tepmesi gerçekten takdire şayan. teknik anlamda biraz daha dar netlik yapmayı tercih ederdim ancak bunlar yönetmenin, g.y. nin seçimidir.
Ben de beğendim Eser. Tebrik ederim.
Kan efekti biraz kötü olmuş ama onun dışında film oldukça tatmin edici:) Eline sağlık, raftaki işleri de bekliyoruz..
*our AC-130 in the air
Kan efekti iyi ya. Bugün Spartacus'ü seyrettim orada da öyle kanlar havada uçuyor ama yere düşmüyor 🙂
güzel ama isimi beğenmedim
kramofon değil, gramofon