Neden olmasın anlamadım? Yönetmenliği onaylama makamı mıyız biz 🙂
Şurda 2 tane kısa film yapınca yönetmen geçiniyoruz da...
Filmleri iyi midir diye tartışmak gerekir bence tartışacaksak. Şahısları değil.
Bence de. Adam kısa film cekiyor, hemen ben yonetmenim diyor. Dur daha pişmeden.
öyle zaten yönetmen değilde ben daha ancak kendimi çıraklık mertebesinde görüyorum kendime yönetmenim demem için 40 fırın ekmek yemem lazım
burada benim demek istediğim Zeki Demirkubuz bile 9 yıl asistanlık yaptıktan sonra masumiyet filminden sonra ben yönetmn oldum diyorsa 2 film çeken Mahsun Kırmızıgül'ün kendine yönetmen demesi ve insanlarında onu yönetmen kabul etmesi Zeki Demirkubuz gibi bir ustaya haksızlık olmuyormu?
Olmuyor. "9 filme asistanlık yapıp sonra film çekip yönetmen olunmaz." derim, aksini kanıtlıyamazsın, çünkü ortada baz alacağın bir kriter yok. En alakasız bir meslek düşünelim, misal kabzımal olsun. Hayatı boyunca kabzımallık yapan biri gelir bir film çeker, tüm zamanların en iyi filmi diye anabiliriz, bunlar olasılıklar dahilinde. Yani Mahsun arabeskçi, şu bu olabilir, Demurkubuz'da 9 filme asistanlık yapıp, sonra film çekmiş olabilir. Bu Demirkubuz'u Mahsun'dan daha iyi bir yönetmen yapmaz. Çünkü burdaki "iyi" göreceli bir kavramdır. Sence daha iyidir, bence değildir, başkası için ikisi film bile yapmıyordur v.s v.s.
Mahsun "kötü bir yönetmendir" diyebiliriz, ama "yönetmen değildir" dersek, bir kriteri baz almamız lazım, sen 9 asistanlıktan sonra bir kaç film dersin, ben sana 50 tane filmi olan yönetmen gösteririm, senin adamında yönetmen sayılmaz onun yanında. Sayılarla veya geçmişleriyle yönetmen belirlemek çok sağlıksız sonuçlar doğurur kanaatindeyim.
Çok güzel bir yorum... Hatta daha da öteye gidip yönetmen yerine filmi tartışmak gerekir derim. Çünkü bugün yapılan bir film ile 10 yıl sonrası da asla bir olmayacaktır.
- baço
Ben de sevdim bu son yorumu.
Yönetmen değildir ile "kötü yönetmendir" arasındaki farkı iyi anlamak gerekiyor.
Çünkü biri bizi "bu adam film çekmesin"e götürürken -böyle bir şey söylemeye kimsenin hakkı yok-, diğeri "filmlerini sevmiyorum, kendisini önemsemiyorum"a götürür.
Ünvanlara takılmamak gerekir diye düşünüyorum neticede.
Mahsun Kırmızıgül Yönetmen değil, Yöneten'dir.
Mahsun Kırmızıgül Yönetmen değil, çektiği filmlerin Yönetenidir.
Yönetmenler, ekibi kaliteli olmadan, vasat oyuncularla harikalar yaratabilen ve para harcamayan sanatçılardır.
eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc
Mahsun Kırmızıgül Yönetmen değil, Yöneten'dir.
Mahsun Kırmızıgül Yönetmen değil, çektiği filmlerin Yönetenidir.
Yönetmenler, ekibi kaliteli olmadan, vasat oyuncularla harikalar yaratabilen ve para harcamayan sanatçılardır.
Aynen katılıyorum.
Asıl güç yokluğun içinde varlık gösterenlerdedir.
http://www.rmznuysal.blogspot.com" onclick="window.open(this.href);return false;
Bence de anlaşılamayan bir durum var. Bir film tasarlayan-yöneten kişiye yönetmen denir. Bu çok net. Ama sözdeki mecaz anlaşılamıyor galiba. Yönetmen değil demek, o kişinin yönetmenlik sıfatında olmadığına değil, işini iyi yapamadığına (görece) dalalettir. Sabri Sarıoğlu iyi orta kesemeyebilir, boş atraksiyonlar yapabilir. Siz ona "lan, bu futbolcu değil be kardeşim" derseniz eğer bu onun futbolculuk işini iyi yapmadığını (görece) gösterir. Futbolculuk mesleğini icra etmediğini değil. Dolayısıyla oradaki mecaz önemli.
Ama Mahsun'a yönetmen demekle yönetmenlik işinin hafife alıvdığını düşünüyorsanız eğer bir yerde hata yapıyorsunuz şu yazdıklarınızla. Çünkü "Paris Hilton da milyon dolarlık film çeker" diyerek yönetmenlik işini hafife alan yaklaşımda bulunuluyor asıl. Çekemez Paris Hilton film falan. Çekerse de yönetmendir. Çekerse de yönetmendir çünkü yönetmenlik hafife alınacak bir şey değil, Paris Hilton'u hafife almışız demek ki denir o zaman. Çektiği film de kötüyse, Paris Hilton yönetmen değil mecazı yine yapılır, abartılacak bir şey yok.
Herkes biliyor Mahsun'un popüler bir adam olması ile bunları yapabiliyor olduğunu. Ama Fellini örneğini evirip çevirip başka hale sokmak, oradan ummadığın taş yarar baş yarar aksiyonu yapmak da mümkündür aslında, nereden baktığınıza bağlı biraz.
Yahu bir dakika, onu ben diyordum. Yani "Yapamaz yönetmenlik falan Paris Hilton" diyen benim. Eğer yapıyorsa yönetmendir diyen de benim. Yönetmenlik zor ama belki becerecek. O zaman, yönetmenliği değil onu hafife almış oluruz diyen de benim. Yanlış anlaşılma oldu muhtemelen. Sinemanın sanatsal bilinci falan anlamam ben. Sığ bakıyorum.
Film yönetmek zor iştir, biri bunu yapıyorsa yönetmendir, yapıp da beceremiyorsa (mecazen) yönetmen değildir. Bunu söylüyorum. Sinemanın sanatsal bilinci dediğiniz anda da biri çıkar, "o bilincin içine kim giriyor kim çıkıyor kim belirliyor" der, konu çıkmaza girer. Yönetmen kişisinin ciddiye alınması alınmaması falan çok karmaşık şeyler aslında. Kimse tamamen doğru düşünüyor ve tamamen doğrudur diyemiyorum ben. O yüzden söylediklerinizin bir kısmı doğru gelse bile, başka bir yerden bakınca diğer bir kısmı yanlış geliyor. Uçlara gidemiyorum bu konuda nedense.
Bir oyunu sahneye koyan da yönetmendir; 1 dk lık film çeken de yönetmendir; 100 dk lık film çeken de yönetmendir. Kimse bir filmin yönetmenine, yönetmen değilsin diyemez. Ancak eleştirir, beğenmez ve kendi içinde "sen de yönetmen misin be" diyebilir. Sadece ortaya konan işe göre yönetmenin becerisi ön plana çıkar. Çok iyi yönetmen, iyi yönetmen, kötü yönetmen ve çok kötü yönetmen ama illa ki "yönetmen" tabiri kullanılmak zorunundadır; filmin yönetmenine.
Mahsun Kırmızıgül'ün kaç tane klasik, şaheser, başyapıt dediğimiz filmleri izleyip izlememesi onu yönetmenlikten dışlayamaz...
Acaba Sokrat, Sokrat olana kadar kaç tane kitap okumuştur sizce? Cevap çok kitap okumuştur olamaz heralde... Bunu her işe odaklayabilirsiniz. Düşünebilen, hayal edebilen herkesten, herşey olabilir... Tartışılacak tek nokta ortaya konan iştir.
Mahsun yöneten midir? Bana göre bu çok basit bir yargıdır. Yaptığı filmlerde sadece oyuncuları karakter olarak ele mi almıştır da (cansız nesneler dahil) bu yorum yapılmıştır. Görülen sadece bunu yapmamıştır. Olaylarında akıclığı, vereceği duygularda kullandığı görsel temaları, zamanlamaları, müzik, organizasyon gibi birçok parçayı birbirleriyle bütünleştirmiştir. O zaman sadece yöneten olmaktan çıkmıştır ve harbi harbi yönetmenlik kendini gösterir olmuştur. İşin diğer teknik yanlarına girmedim çünkü kimin yaptığını tam olarak bilmiyorum ama yaptı olarak adı geçen Mahsun'dur.
"Yönetmenler, ekibi kaliteli olmadan, vasat oyuncularla harikalar yaratabilen ve para harcamayan sanatçılardır." derseniz; o zaman gelecekte hiç yönetmen olmayacak demiş olursunuz ve kendinizi de gelecek günlerde yönetmenlikten dışlamış olursunuz.Zira imkansızlıklar hızla tükeniyor. Vasat oyuncularla nereye kadar harika işler yapabilirsiniz (birbirini tekrarlamayan işler dışında). Eğer yaptığınız bu ise, yönetmenliğinize ölçüt getirirsiniz, yani bir kaç işten sonra artık yönetmen değilsiniz ya da artık oyuncuları sürekli geri planda tutmaya çalışırsınız daha sonra oyuncusuz çalışırsınız ve sonuç artık birbirinin tekrarı ve birbirinden ayırt edemeyeceğiniz filmler yapar çıkarsınız. Dikkat: Ertem Eğilmez Yeşilçam'da çok iyi bir yönetmen olarak nasıl yülseldi?.. . Cevabı fark etmişsinizdir umarım.
Tekrar Mahsun olayına gelirsek. Yönetmendir. Oyuncu yönetimindeki eksikliğini usta oyuncularla çalışarak gidermeye çalışmıştır. Diğer eksikliklerini nasıl gideriyor bilmiyorum, ekibi çok güçlü ve kendi kafasındakileri ekrana yansıtabiliyor.
Benim, Mahsun'un yönetmenliğindeki değerledirmem, sadece Beyaz Melek filmini izledim ve bu kadar imkanı olmasına rağmen kötü yönetmen dedim. Diğer filmlerine bilet alarak sinemada izleme gereği duymadım.
İlk filminde Erol Günaydın "Mahsun harika bir yönetmen. Çalıştığım en iyi yönetmenlerden, adam dizlerinin üzerine çökerek abi olacak, bu olmazsa diğeri olacak çekeriz, sen yapana kadar çekeriz rahat ol dedi yaaaavvv" diye kendisine yakıştıramadığım ve kendinden beni soğutan bir yorum yapmıştır. Sadece kendisine ve oyuncu ekibine davranışını yönetemenlik kriteri olarak kullanıp diğer olması gereken özellikleri dile getirmediği için çok fazla sinirlenmiştim o gün.
- Şunu bir dene...
- Nedir bu?
- Tüm dualarının karşılığı diyebilirim.
Gia (1998)
Sanatta üretilenler:bireye,içinde bulunulan zamana,bakış açısına,dünya görüşüne,subjektif olup-ol mama konumuna göre değiştiğinden,
Yukarda sıralanan özelliklerden ötürü üretilen "ÜRÜN",görece kavramların bileşkesinin ortak Oluşumun türevi olduğundan, Ü.D.D 8)
not: Ü.D.D :Üzerinde,Durmaya,Değmez
(böylece ilk msj ımıda yazmış oldum 8) )
Hepimiz Farklıyız , Dolayısıyla hepimiz Aynıyız : )
başlığı açan arkadaş süpersin dostum. çok sağlam bi soru sormuşsun: neye göre doğru neye göre eğri bir yönetmen: Para, ün mü? ortamını bulmuş plmak mı? yoksa denk gele mi? yönetmen olmanın kriterini kim bilebilir ki. bu gün yönetmen dediğimiz insanlar neyi bilerek yönemen olmaktadır. Asıl iş senaryo yazarında ve teknolojidedir. ozaman yönetmenin görevi nedir. dar anlamda yönetmen: organizatördür: ışıkçıyı ayarlar, oyuncuları denk getirir, kameramanı bulur, yapımcının isteklerini yerine getirir, görüntü yönetmenini seçer, kurgucuları bilir,sinemada asıl yaratıcı senaristse, yönetmen neyi, yaratır. çekim açıları mı? gösterge çözümlemelerini mi seyirciye ulaştırırlar. Nedir bu yönetmenliğin sırrı? sinema ve ya sanat birbirinden ayrılan birbiriyle alakasız uzmanlıklar mı. kim kimden üstündür. yönetmenin öne çıkmasına vesile olan şey nedir? kolay gelenzi...
Bence yönetmendir.
Mustafa altıoklar,yüksel aksu,ömer faruk sorak,sinan çetin,çağan ırmak,osman sınav yönetmen de mahsun kırmızı gül neden olmasın?
Bence "Newyork'ta beş Minare"filmi ile tescilleyecek yönetmenliğini 🙂
bence mahsun kırmızıgül yönetmenmidir belki olabilir birinci filmi için konuşayım tanınmadık oyuncu oynatsa gişe değil şişe başarısı bile olamazdı.ikinci filmide sıradan pavyon hikayesi pavyona giden herkes orada bedava bira içen her bayandan o hikayeyi dinleyebilir.zaten travestilere bakın yüzde 85 i doğu vilayetlerinden çıkma bence reklamlarla şişiriliyor arkadaşlar. inanın burada yetişen arkadaşların başarısının yüzde onu ne mahsunda var nede sinan çetinde hangisi yoklukla bişeyler elde edip başarabilir ama biz yapabiliriz.
Artık bu topic kapatılabilir heralde :)))) Adam kodukça koyuyo, uzatmayalım, rezil olmayalım :))
- baço
şarkıcı oyunculuk,mankenlik,yapımıcılık ve daha bir sürü işi yapıyor.
yönetmenligi neden yapamasın?
Cogu kişinin mahsuna takmasınıda anlamıs degilim
Adam belki türk sinemasını ilerletmek için filan çalısma yapmıyor ama yaptıgı filmler cogu türk filmini teknik ve teorik yönden geçer.
bu yönle türk sinemasına katkısı oldugu bile söylenebilir
Kiralık 550d + 2 lens + 2 tripot + 3 yedek batarya sadece 50 lira
Detaylar http://www.filmfabrikasi.com/forum/viewtopic.php?t=8806" onclick="window.open(this.href);return false;