Yaşadığım yere çoğu zaman öyle pek matah filmler gelmez, gelse de çok sonra gelir. Giderim ama sinema hasretimi giderkmek için. Hayatımda en kötü filmleri bu şehirde(Isparta) bu sinemalarda izlemişimdir. Her neyse. "Usta" gelmişti, koşarak gittim. Ha yönetmenin ilk filmiymiş, tanımıyorumda ama Yetkin Dikincilerin konuşmasını dinlemek için bile gidebilirim, hayranıyım. Hal böyle olunca Yetkin abim dışında filmle ilgili yüksek beklentilerim yoktu. Ama ilk dakikadan itibaren çok şaşırdım. Plan-Sekanslar ve oyuncuların performansı ancak bu kadar iyi olur. Sette çok iyi organize olmuşlar. Kamera mizansenle, oyuncularla, hikayeyle oradan oraya koşuşturuyor ve her defasında seyirciyi filmin içine daha çok sokuyor. Çok başarılı buldum, gerçekçiliğe müthiş bir katkı. Çok zor bir işin altından başarıyla kalkmışlar ve bu sayede oyunculardan çok güzel verim almışlar. Şevket çoruh az buçuk abartmış, bir kaç sahende de kör göze parmak şeklinde mesajlar da vardı ama çok az sırıtıyor.
Görkem, bu filmi izlemelisin. Anlatmaya çalıştığın türden, yönetmen almış o klişe hikayeyi güzel bir film çıkarmış, hakkını vermiş. Plan-Sekans'larıyla da Türk sinemasında çok ender bulunan teknikler denemiş.
Çok beğendim, gidin izleyin arkadaşlar. Bundan sonra da filmin yönetmeni Bahadır Karataş'a da dikkat.
Fragmandan aynı tadı alamadım ben. Daha çok Hollywood tarzı, ‘küçük adamın büyük hayalini gerçekleştirme uğruna yaşadıkları’ havası vardı. Bir azim öyküsü, başkaldırış. Yönetmenine dediğin gibi dikkat ettim. Reklamcılıktan geldiğini gördüm:
"bir reklam yönetmeni. en son filmlerinden biri kaybolmayan sakız chewydent'tir misal.
mart ayı itibarı ile eşşekli total reklamlarını çekmiş yönetmen.
peluş'lu opet reklamının da yönetmeni.
algida çocukluk temalı reklamın yönetmenidir aynı zamanda.
bosna-türk ortak yapımı olan usta filmi için eurimages'dan 250 bin avroluk destek kazanmıştır."
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=bahad%C4%B1r+karata%C5%9F
Reklam, ürün uğruna her şeyi feda ederek, ahlakı içten içe, sinsice aşındırır. Bireyi silikleştirip, isteklerini ürüne yönlendirerek yönetmek ister. Hiç de adil olmayan bir şekilde bunu başarır da.
Başarılı reklam yönetmenleri çok güzel filmler çekebilirler. Ama tövbe edip, bütün bu başarılı reklamları ile hesaplarını kesene dek, filmlerinde hep açıklar, dikiş tutmayan yamalar olur. D.Fincher dahil bu böyledir ve bu benim fikrimdir.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
Harika bir film. Bugün Pera Sineması'nda bu filme 5 lira verince üzüldüm, zamanından gitmeyip neden tam parasını veremedim, dedim. Uzak'tan sonra ilk defa bir Türk Filmi'nden bu kadar etkilendim. Çok çok enfes. 10 üzerinden 9,5 veriyorum. 0,5 puanı da tek bir plan yüzünden kırdım, o da benim yüzsüzlüğüm.
Harika bir film. Bugün Pera Sineması'nda bu filme 5 lira verince üzüldüm, zamanından gitmeyip neden tam parasını veremedim, dedim. Uzak'tan sonra ilk defa bir Türk Filmi'nden bu kadar etkilendim. Çok çok enfes. 10 üzerinden 9,5 veriyorum. 0,5 puanı da tek bir plan yüzünden kırdım, o da benim yüzsüzlüğüm.
Sen istediğin kadar para ver yapımcıya giden para aynı. Üstüne konan para sinema salonunun kârı.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.