Forum

The Wrestler
 

The Wrestler

28 Gönderi
13 Üyeler
0 Reactions
4,775 Görüntüleme
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Sürprizbozan
O sahne tamamiyle bir ironi içeriyor bence. Rocky tarzı "kahraman ABD" imajıyla dalga geçiyor.
ABD kahramanlığı o son sahnede Ram ne kadar güçlüyse o kadar güçlüdür. hatta daha da ileri gidip ABD'nin kahramalığı "danışıklı bir döğüş"ün sonucudur, yani hikayedir diyor film. Güncel politik duruma da şahane bir giğdirme yapıyor.

 
Gönderildi : 22/04/2009 8:50 pm
(@verbal_kint)
Gönderi: 0
 

Sürprizbozan
O sahne tamamiyle bir ironi içeriyor bence. Rocky tarzı "kahraman ABD" imajıyla dalga geçiyor.
ABD kahramanlığı o son sahnede Ram ne kadar güçlüyse o kadar güçlüdür. hatta daha da ileri gidip ABD'nin kahramalığı "danışıklı bir döğüş"ün sonucudur, yani hikayedir diyor film. Güncel politik duruma da şahane bir giğdirme yapıyor.

bu alt metinleri okuyabilmek doğru. haklısınız; ki aslında randy karakterinin varolmasını abd ile olan örtüşmesini, açık açık, son sahnede yaptığı konuşmayla da perçinliyor.

eğer yukarda sölediklerinizi, içimizden herhangi birinin senaryosunda olsaydı, en ağır eleştiri bu kısma geleceğine eminim.ayrıca, film o kadar -bence- karakterin iç dünyası üzerine kurulu ki, bu okumaları yapmak için, ancak kallavi bir yönetmenin elinden çıktığında bir kulp bulup da bu okumaları yapma lüksünü bize tanıyor.
bence objektif bakamıyoruz. aynı oyuncu ve yönetim performansını, isimsiz insanlar üstünden baktığımızda bunları göremeyeceğimize inanıyorum.
kolay gelsin.

http://www.camurfilms.com" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 23/04/2009 1:02 am
(@sickman)
Gönderi: 0
 

eğer yukarda sölediklerinizi, içimizden herhangi birinin senaryosunda olsaydı, en ağır eleştiri bu kısma geleceğine eminim.ayrıca, film o kadar -bence- karakterin iç dünyası üzerine kurulu ki, bu okumaları yapmak için, ancak kallavi bir yönetmenin elinden çıktığında bir kulp bulup da bu okumaları yapma lüksünü bize tanıyor.
bence objektif bakamıyoruz. aynı oyuncu ve yönetim performansını, isimsiz insanlar üstünden baktığımızda bunları göremeyeceğimize inanıyorum.
kolay gelsin.

Sanatta benim için geçerli şey inandırıcılık. Dünyanın en güzel filmini çekse birisi ben onu inandırıcı bulmuyorsam %100 zevk alamıyorum. Müzik de aynı, inandığım kafama uyan adamları dinliyorum, ne tarz müzik yaptığına bakmam kim olduğuna bakarım. O yüzden de dinlediğim tarzlar bazen çok farklılaşıyor. Ben Aranofsky'e inandığım için bu filmi böyle yorumluyorum zaten. Filmi yönetmeninden koparamıyorum bir türlü. Bende böyle.

www.fadeoutstudios.com - www.soberworks.ist - www.budabi.tv

 
Gönderildi : 23/04/2009 1:11 am
(@verbal_kint)
Gönderi: 0
 

eyvallah hasta adam.

http://www.camurfilms.com" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 23/04/2009 1:53 am
(@mr-badii)
Gönderi: 0
 

Filmi izlemeden önce konusuna bir göz atmıştım, klasik bir Amerikan filmi gibi görünüyordu. Ama Aranofsky çekmişse vardır bir bildiği diyordum. Filmi izledim ve sonuç hüsran. Defalarca işlenmiş bir konuyu çekmekte sorun yok, önemli olan onu nasıl işlediğin. Fakat bu filmde yeni bir şeyler bulamadım ya da ben göremedim. Filmi izleyen birçok kişiden filmde dair övgüler duyuyordum. Kendime şu soruyu sordum: "Bu filmi adı sanı duyulmamış bir yönetmen çekseydi, insanlar bu filmden övgü ile söz edebilir miydi?" Filmin sonundaki İran muhabbetiyse bardağı taşıran son damla oldu. Neden İranlı bir güreşçi var? Neden, o göreşçi hakeme tokat atıyor ve seyirci tarafından yuhalanıyor? Neden o bayrak kırılıyor? Neden o sahneye kadar "USA! USA!" diye bağırmamış seyirciler o sahnede böyle bağırıyor? Son zamanlarda gerilen A.B.D. ve İran ilişkilerinin bir etkisi var mı? Bu sahne gerçekten masum bir sahnemi? Bilmiyorum, belki ben yanılıyorum.

Her ne olursa olsun film, benim gözümde vasatın ötesine gitmiyor.

 
Gönderildi : 13/05/2009 4:20 pm
(@hegel)
Gönderi: 0
 

Artık şu zihniyet yavaş yavaş değişmeye başladı ve ilk görüldüğü kişiler de her zaman olduğu gibi, sanatçılar, düşünen adamlar vs.

Bu adamlar önünüze çok iyi bir şeyler koymak için kasmıyorlar artık. Çünkü “acı”nın böyle bir derdi yok. Derdi kendiyle, varlığını sorgularken çektikleriyle. Gerçeklikten kopmadan dertlerini anlatmak istiyorlar. Olabildiğince gerçek.

Bu birbirinden bağımsız, habersiz bir hareket. Böyle olması da gerçekliğini, gerekliliğini gösteriyor. Yapımcılar da eninde sonunda bunu kabul edecekler. En sonunda biz seyirciler de sızlanmayı bırakıp durumu kabulleneceğiz.

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 13/05/2009 4:38 pm
(@hegel)
Gönderi: 0
 

Randy (Mickey Rourke) bir kaybeden. Şöhreti 20 yıl geride kalmış. O dönemi taze tutmak için meşhur olduğu dönemdeki müzikleri dinliyor hala. Elinden birçok şey kaymış gitmiş. Farkına varamamak ile yarı bilinçli, yarı istekli bir ruh hali ile kendini harcamış. Bedenin tahakkümünü içten içe reddediyor. Ününü bu reddedişten kazanmış. Kaybettiklerinin ve kaybedeceklerinin de bu reddedişten olmasına razı. Sonuna kadar gitmeye kararlı ve ödemesi gereken bedelin bu olduğunu düşünüyor. Sistem kendini bir paçavra gibi kenara atmış. Tutunmak için birkaç -iki sebep, iki insan, iki kadın, sevgilisi ve kızı- sebebi var. Meta'ya aşık etmeye çalışan sisteme karşı koyabilmek için, her şeyden vazgeçip insana yönelmesi gerektiğini biliyor. Yıkmak için yenilmeye razı, çırılçıplak bir Dionysos.

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 20/01/2010 6:11 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Hegel.... Sence iyi bir film mi?

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 20/01/2010 6:15 pm
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Bence sevmiş.
Sevmeli de.
Müthiş bir film olduğunu düşünüyorum ben.

 
Gönderildi : 20/01/2010 9:05 pm
(@hegel)
Gönderi: 0
 

Hegel.... Sence iyi bir film mi?

Bence iyi film. Aranofsky'nin tüm filmleri iyi bence. Hoş, "Pi" yi çeken adam ile "Kaynak"ı çeken adamın aynı kişi olduğuna inanmak zor ama. Benim gözümde çok iyi bir yönetmen. İlk filmi siyah-beyaz çekip çıkış yakalamak da önemli. "Requiem for a Dream"in ortalama plan uzunluğu 2 saniyenin altında olmasına rağmen dokunaklı hikayesi ile kendini seyrettirmeyi başarmıştı. Hiç denenmemiş çekim tekniklerini de başarıyla uygulamıştı.

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 20/01/2010 10:31 pm
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Wrestler'ı iyi bir film olarak görmeyen nadir sinemaseverlerden, hadi sinemaseverliği geçtim, Aronofsky sevenlerdenim sanırım.

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 21/01/2010 2:54 am
(@sickman)
Gönderi: 0
 

Sana 1 ay film izleme yasağı koydum Görkem. Ha uyarsın uymazsın o seni bağlar :).

www.fadeoutstudios.com - www.soberworks.ist - www.budabi.tv

 
Gönderildi : 21/01/2010 3:14 am
(@gorkem)
Gönderi: 0
 

Sana 1 ay film izleme yasağı koydum Görkem. Ha uyarsın uymazsın o seni bağlar :).

Nıayır! Nöldür beni daha iyi. Kır kalemi hekim beyim....

Valla kanka, "Sevdiğine kavuşamazsa ölür" hastalığına yakalanırım, doktor ceymis bont çantasıyla değil dosya dolabıyla gelse kurtaramaz beni, haberin ola. 🙂

Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 21/01/2010 12:38 pm
Sayfa 2 / 2
Paylaş: