Forum

Kosmos (Reha Erdem)
 

Kosmos (Reha Erdem)

19 Gönderi
8 Üyeler
0 Reactions
5,985 Görüntüleme
(@verbal_kint)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Başlık Vlad'ın açtığı, fakat türlü sebeplerden ötürü düzenlenmek zorunda kalan, "sürrealizmin kıyılarında şuursuzca dolanmak" isimli başlıktan türetilmiştir.

film izlerken iki durum oluşur.
birincisi anlamazsın ve kapatırsın.
ikincisi anlarsın ve devam edersin.

bunların dışında, anlamadığında neden anlamadığını düşünmen ve üzerine düşünmen,araştırman da gerçekleşebilir.
aynı zamanda, anladığında, "ya benim anladığımdan daha fazlası olmalı" diyerek tekrar bir inceleme sürecine girebilirsin.

üsttekileri yaparsan sen sinemaya sanat olarak bakmadığını gösterir. eğlence, vakit doldurmak vb.
alttaki ikisini yaparsan düşünce ürünü ve/veya sanat eseri olarak baktığını gösterir.
kosmos'u anlamak istiyorsan önce reha erdem sinemasını görmeli, onlar hakkında düşünmelisin. sonra araştırma yapmalı ve okumalısın.
http://www.ilknokta.com/urun/107882/Reha-Erdem-Sinemasi-Ask-ve-Isyan.html " onclick="window.open(this.href);return false;

"bir filmi anlamak bu kadar zor olmamalı" diyorsan zaten ülkede 4 milyon kişinin izlediği kolay anlaşılır filmler zaten var.
neden bunları yazdım ? reha erdem fanatiği olduğum için değil. vaktim bol. ama reha erdem fanatiğiyim.
kolay gelsin.

http://www.camurfilms.com" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 01/03/2011 5:49 pm
(@ali-unal)
Gönderi: 0
 

film izlerken iki durum oluşur.
birincisi anlamazsın ve kapatırsın.
ikincisi anlarsın ve devam edersin.

Bu kadar kısıtlamayalım. Ben anlamadım ve filmi izlemeye devam ettim mesela.

Vlad'a sonuna kadar katılıyorum. Ben uzun zamandır bu kadar sıkılmamıştım bir filmi izlerken. Rahatsızlık, algılayamama, bunaltı vs. Bunların hiçbirisi, bu filmi izlerken hissettiklerimi karşılayamıyor. Dolu girdim boş çıktım. Reha Erdem'i seven ve sinemasını az buçuk tanıyan birisi olsam bile fikirlerim değişmiyor. Kaldı ki bir filmi anlamak/okumak için ille de yönetmeninin portfolyosunu bilmeye ihtiyaç duymamam gerekir. Entel despotluğudur bu, başka bir şey değil. Film, yapıldıktan sonra artık kendine aittir. Yönetmeni de umrumda değil o saatten sonra.

Kötü ya da iyi olup olmadığını bilemiyorum. Herkes ödül verdiğine göre, bir şey gören var demek ki. Tebrik ederim kendilerini. Ben biçare kaldım.

 
Gönderildi : 01/03/2011 11:47 pm
(@verbal_kint)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

"vlad" ve "ali.ünal" sizi anlıyorum. ama aynı düşünmüyorum.
7. sanat'ya sinema. ona göre düşünmekte fayda var.
laf anlatmak veya düşüncemin doğruluğu göstermek değil. sadece yol göstermek istiyorum.
haddime mi ? değil tabi ki, haşa.
kolay gelsin.

http://www.camurfilms.com" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 02/03/2011 1:40 am
(@toker)
Gönderi: 0
 

böyle fantastik bir yorum buldum imdb'de. filmle ilgili okuduğum en iyi yorum. biraz anlamlandırabildim sanki artık

-----------------------spoylır--------------------------------------

Kosmos (2010) = 10/10 Masterwork

All creation exists as an allegory of the soul: the microcosm and macrocosm form a (mystical) metonymy in which biblical events are interpreted and reformulated as phases in the development of the soul, and its relation to the phenomenal world. Kosmos (2010) by Reha Erdem is such an allegory, a parable of kosmic biblical proportion.

The film opens with inhuman howling winds whirling round and round over a white wintry snow-scape, and on its rounds the wind returns (Eccles 1.6), snowing the whole world over, shifting to night, with its hoary silver-gray sky menacing a vacant snow-scape, shifting to day again, a pure argent white snow-scape undisturbed and unperturbed by a background speck of movement, a lone feral-like man running breathlessly, at full speed towards white nothingness, wailing at whatever he's left behind - a vast boundless vacant snow-scape of white nothingness. But then the run ends at the snowed-over cliff, and he takes in the view, right out of an impressionistic painting: the outline of a snow-swept medieval town sculptured by the blizzard and hewed right out of the rocks of the valley, domes and spires of trees and serpentine roads completing the vista. The wind echoes, the sound of emptiness reverberates across all the corners of the earth, synclastically returning to this medieval town, hallowed out of the stones of the earth.

The man, among rocks, an up-heaving whorling wine-dark river tressilating impartially alongside him as he takes a knotted mess of money out his shoe. Catacoustical, tintinnabulating sounds of nature and mechanical melt into each other: fermenting water and crunching snow and echoing rocks spectrally intersecting with distant sounds of machinery and battle. A young girl, howling a wail, and the man, abandoning his wealth to the rocks, runs responds to the call: he runs into the ferocious slate ice-waves to save a child drifting unconscious in the water. Breathing the child back into life, he then collapses, his winded breathing the sound of a wounded animal.

The father of the young woman and the saved child, thanks the feral man, who responds by naturally articulating a verse from Ecclesiastes (9:2-9:5), and when asked his name, he replies, "Battal".

Battal, a prophet, a thaumaturgical, wild, feral man with a wondrously mellifluous voice flowing with honey, trilling ululations like a wolverine, his veriloquence enrapturing the townspeople just as Ecclesiastes has enraptured listeners and readers for over fifteen- hundred years. Most of his dialogue straight out of Ecclesiastes, a few bits come from the Book of Job and Song Of Songs.

Battal preaches to any and all, chases after three women (lonely exiled vespertine teacher, a woman with a handicapped leg, the equally wild and feral girl whose brother he saved), performs miracles (resurrects drowned boy, self-heals his cigarette burn, spirits out the infernal cough of an ailing old tailor, pleasures the teacher out of her migraines, guilts the boy who stole money from him into speaking again after being mute for a year), steals money to pay for sustenance but also giving the stolen money to others in need, howls like an animal in pursuit of Neptune, scales trees and roars ferociously and religiously peregrinates through the squalid, run down streets of the town where rabid dogs prowl and where buildings are vacant empty shells. Battal, wanderer, foreigner, hero, radical prophet, thief, wild animal, lover, healer, hedonistic, generous.

Howling wolves, cawing birds, water whirls harmoniously blend together, then a Mosque, medieval and fortified, tintinnabulations of bullet sprays bounce off the archaic bridge, a car with a coffin strapped on the roof drives by Battal, who has returned to the rocks to find his money. On his side of the river, the snow has all but melted. A sudden feminine trilling on the other side of the river, which is deeply ensheathed with snow, fills the day and Battal ululates back, chasing her as the gulf of turbulent river seethes and surges under the sun, their spontaneous intertwining whistling alarm-call crescendos as purely masculine and feminine and primitive and hymnal and delightful and sensual and fierce and stimulating as the sun and the moon and the river, reviving the life-breath and the animus-spirit and the flesh and the heart and the bone and the very colour and richness of the earth and life itself. Like the wind and the river, Battal and the girl are wild and unruly and run round and round and round.

And that is just the beginning.

Pieces of music by A Silver Mt. Zion rake through certain scenes like sunlight (or G-d's light...), the music a golden threnody of weltschmerz, the musicality evincing the sadness over the evils of the world that encapsulates the sum total of the mood of the film. Six pieces of music in the film are by A Silver Mt. Zion, and four of them are from a CD aptly titled He Has Left Us Alone But Shafts of Light Sometimes Grace The Corner Of Our Rooms.

Kosmos (2010) laments the lack of faith that afflicts our modern world and the contemporary human, the lack of faith in existence, nature, humankind, the interconnectedness of the world.

Battal's dialogue is directly lifted from, in film order, Ecclesiastes 9:2-9:5, Ecclesiastes 3:16-3:20, Ecclesiastes 2:20-2:26, Song Of Songs (Solomon) 4:13-4:15, Song Of Songs (Solomon) 6:10, Ecclesiastes 11:2- 11:3, Ecclesiastes 7:29, Ecclesiastes 4:9-4:10, Ecclesiastes 4:11, Ecclesiastes 5:2, Job 15:14, Job 22:14

 
Gönderildi : 25/03/2011 12:39 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Başlık temizlendi sadece manalı mesajlar kaldı.

Not: Prot yanlışlıkla senin son mesaj da gitti ya. Kusura bakma. Kısaydı ama yazabilirsin bence tekrar.

 
Gönderildi : 29/03/2011 3:36 am
 prot
(@prot)
Gönderi: 0
 

eyw kezzap madem topic temizlendi bende şöyle düzelteyim.En iyi kurgu en iyi yönetmeni alacak kadar iyi filmmiş.Ben izlemedim ama fragmanını izledim az once.anlatım ve sinematografi on numara.Reha erdem araştırılası incelensi dididk didik edilesi bir adam bence..

PORTFOLIO: http://xantia.cgsociety.org/gallery/908278/" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 29/03/2011 3:51 am
(@ali-unal)
Gönderi: 0
 

Vlad'ın ilk mesajını neden sildin KEzzAP? Mânâlı olmadığına nasıl karar verdin? Ben mesajımda "Vlad'a sonuna kadar katılıyorum" yazmışım. Kişiselleşmeler dışındaki mesajlar niye siliniyor ben hâlâ anlamıyorum. Vlad, kendi açısından Kosmos'u nasıl gördüğünü gayet güzel yazmıştı. Başlığın adı da değişmiş. Böyle değildi. Kurumsallaştırmışsın filmi de başlığı da. Başlığın adı oldukça mânidardı. Bu forum TRT mi ki her şeyi usülüne uygun yapalım? Kosmos'u nasıl gördüğünü gayet kendine özgü bir şekilde hem başlıkta hem mesajında belirtmişti Vlad. Sonra olay kişiselleşti ve çirkinleşti diye, önceki mesajını ve başlığın adı neden değiştirilip siliniyor ki?

 
Gönderildi : 29/03/2011 3:55 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Vlad'ın ilk mesajını neden sildin KEzzAP? Mânâlı olmadığına nasıl karar verdin? Ben mesajımda "Vlad'a sonuna kadar katılıyorum" yazmışım. Kişiselleşmeler dışındaki mesajlar niye siliniyor ben hâlâ anlamıyorum. Vlad, kendi açısından Kosmos'u nasıl gördüğünü gayet güzel yazmıştı. Başlığın adı da değişmiş. Böyle değildi. Kurumsallaştırmışsın filmi de başlığı da. Başlığın adı oldukça mânidardı. Bu forum TRT mi ki her şeyi usülüne uygun yapalım? Kosmos'u nasıl gördüğünü gayet kendine özgü bir şekilde hem başlıkta hem mesajında belirtmişti Vlad. Sonra olay kişiselleşti ve çirkinleşti diye, önceki mesajını ve başlığın adı neden değiştirilip siliniyor ki?
Haklısın ali.
Fakat vlad'ın imzasında bir üyeye edilmiş küfür vardı. İmzayı değiştiremiyorsun, ya da üyeyi blokladığında imzası da kalıyor.
Ben, dolayısıyla manalı olmayan bir kısmı ortadan kaldırırken bazı anlamlı içerikleri de ortadan kaldırmışım.
Ne ölçüde düzeltilebilir bilmiyorum ama eleştirinde haklısın. Daha dikkatli olmak gerekiyor, "nasıl olsa forumdan ayrılıyorum" diye oraya buraya küfür sallayabilecek kadar çocuklaşabilecek birine karşı kontrolsüz davranmışım kontrolsüzlüğe kontrolsüzlükle cevap vererek. Bu da benim savunum olsun.

 
Gönderildi : 29/03/2011 1:17 pm
(@verbal_kint)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

anlaşılmayan bir filmi kendi penceresinden gören bir yazı.
okumaya üşenmeyenler için ışık olabilir.
http://muratgulsoy.wordpress.com/2010/04/17/kosmosun-cigligi/ " onclick="window.open(this.href);return false;

http://www.camurfilms.com" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 29/03/2011 3:17 pm
 Vlad
(@vlad)
Gönderi: 0
 

Vlad'ın film hakkında yorumu nerede peki. yorum kötü olunca sansür mü uygulandı. yorumdan sonra süregelen diyalogların kaldırılmasını anlayabilirim ama kosmos adlı film hakkındaki kişisel değerlendirmenin sansüre uğraması komik olmuş. ergenekon sansürü tadında olmuş. yani diyoruz ki zamana ayak uyduralım.. ok uyduralım... kosmos iyidir çok iyidir diyelim bari..

 
Gönderildi : 31/03/2011 4:51 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Vlad'ın film hakkında yorumu nerede peki. yorum kötü olunca sansür mü uygulandı. yorumdan sonra süregelen diyalogların kaldırılmasını anlayabilirim ama kosmos adlı film hakkındaki kişisel değerlendirmenin sansüre uğraması komik olmuş. ergenekon sansürü tadında olmuş. yani diyoruz ki zamana ayak uyduralım.. ok uyduralım... kosmos iyidir çok iyidir diyelim bari..
Haklısın ali.
Fakat vlad'ın imzasında bir üyeye edilmiş küfür vardı. İmzayı değiştiremiyorsun, ya da üyeyi blokladığında imzası da kalıyor.
Ben, dolayısıyla manalı olmayan bir kısmı ortadan kaldırırken bazı anlamlı içerikleri de ortadan kaldırmışım.

 
Gönderildi : 31/03/2011 5:01 am
 Vlad
(@vlad)
Gönderi: 0
 

Senin bu hareketin bana sansürücü günümüz zihniyetini hatırlattı. Kafayı kesip güzelce de haklı olduğunu belirtmek tam bu zihniyete göre. Sen bu mesajıda silersin mutlaka dicem ama ders vermek manasında -bak biz silmiyomusuz da- demek için silmezsin şimdi. Ama kezzap bey toker oraya buraya gizliden bok savururken ya onu anlamamazlıktan geldin ya da dayının oğlu. yani her halukarda aynı zihniyet. senden moderator olursa ki oluyormuş eyv demekten başka çare yok..

Protun fragmanı izleyerek anlatımı güzel bulması da ilginç zorlama beğeni iyi bişey olmasa gerek neyse..

 
Gönderildi : 31/03/2011 5:31 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Bana ders verecek, yaptığım işi eleştirecek kişinin öncelikle forumun ortasında imzasını küfüre dönüştürecek kadar çocukca tavırlar sergilememesi gerekir.
Toker'in lan'ı kendisinin de daha önceden izah ettiği üzere, herhangi bir kişiye yönlendirilmemişti, fakat sen toker'e "düzgün konuş lan" gibi şeyler söyledin. Bak bakalım forum kuralları ne diyor?

Forum içerisinde eleştiriye dayalı yazışmalarınızda birbirinizle ve üçüncü şahıslarla ilgili hakaretlerde bulunmayınız.

Arkadaş olursunuz, kanka olursunuz, ipin ucu kaçmadıkça birbirinize laf da söyleyebilirsiniz; bana ne.

Ama başlığın ortasında birbirinize giriyorsunuz. Ben de o mesajları uyarıların ardından siliyorum. Bu benim yapmam gereken şey.
Burayı ziyaret eden kişilerin böyle manasız şeylerle karşılaşmasını engellemekle görevliyim. Benim hoşuma mı gidiyor. Evde kendi kendime boşalıyor muyum, "oooh ne güzel sildim başlığı, mesajı" diye. Birileri burayı herhangi bir yerle karıştırır ara sıra, birbirine istediğini söyler, sayar, moderasyon da başkalarının birbirlerine yaptığı atarı temizler. İşi gücü yok ya başka. Kafanıza göre takılabilirsiniz, arkanızı toplayan var.

Başkasına laf etmeden önce bir oturalım düşünelim bakalım "ben ne yaptım acaba" diye.

Toker'i tanımam. Kendisinin attığı bir mesaj var başlıkta. Konuyla alakalı. Uzunca. Ama o yazının altında senin toker'e dediğine benzer bir şekilde, "vlad sen şöyle böylesin" gibi bir şey olsaydı, elbette seni uyardığım gibi, onu da uyarır, ve düzeltmezse de mesajını silerdim. Tıpkı sana yaptığım gibi. Şimdi imzanı değiştirmişsin. Teşekkür ederim. Kosmos'la ilgili ne düşünüyorsan, ne yazmak istiyorsan elbette ki yazabilirsin. Mevzuyu sanki bunu engelliyormuşuz gibi göstermeye çalışma. Kosmos filmini ben de sevmiyorum ve o ilk mesajında yazan şeylerin aşağı yukarı aynısını düşünüyorum bu filmle ilgili. Ama mevzu bu değil. Mesajının silinme sebebi, altındaki imzanı değiştirmemiş olmandı.

Toker'in gözden kaçmış hakaret içerikli şeyleri olduğunu düşünüyorsan da, mesajı bildirebilirsin.
Günün aşağı yukarı 20 saati burada moderasyon oluyor.

 
Gönderildi : 31/03/2011 6:23 am
 Vlad
(@vlad)
Gönderi: 0
 

Gözden kaçan toker yorumu, benim de sert bir yorum olduğunu farkettiğim kendi cevabımı 2 dk aralıkla değiştirmem ve tokerin bununla savaş kazanmış gibi dalga geçmesi. (daha gerginlik yokken) tek sorun bu ama kimse anlamadı ben hariç.. yani ortamı germemeye çalıştım ama bu arkadaş dalga geçti. sorun budur. yoksa kosmos fln değil. gerekli cevapları özelden aldı akıllandı tabi bu toker kardeşimiz uzun tartışmalardan sonra 'yav ben ölesine elenmek istedim' fln dedi ama erkeklere özgü olan bir özelliğinin de olmadığını öğrendik (cesaret)

 
Gönderildi : 31/03/2011 7:00 am
 prot
(@prot)
Gönderi: 0
 

abi kaldırın bu başlıgı kurtulun bence.her seferinde buraya filmle ilgi içi dolu bişeyler söylenmişmidir diye bakıyorum her seferinde kavga baydı..

PORTFOLIO: http://xantia.cgsociety.org/gallery/908278/" onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 31/03/2011 11:40 am
Sayfa 1 / 2
Paylaş: