Forum

Kaybedenler Kulübü
 

Kaybedenler Kulübü

83 Gönderi
25 Üyeler
0 Reactions
17.5 K Görüntüleme
(@uguratilgan)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Alternatif kitaplar basan bir yayınevinin sahibi olan Kaan (Nejat İşler) ile Kadıköy’de bar işleten, çok sıkı bir plak ve efemera koleksiyoneri olan Mete (Yiğit Özşener), 90’lı yılların ikinci yarısında, sanki bir yerde oturmuş konuşuyorlarmış ve kimsenin bundan haberi yokmuş gibi bir radyo programı yapmaya başlarlar. Yaptıkları program zaman içinde hem onların hem de dinleyenlerin hayatını değiştirecektir. Programın şöhreti hızla yayılırken Kaan ve Mete eski hayatlarına aynen devam ederler. Hergün başka kadınlarla yalnızlığını gidermeye çalışan Kaan, aradığı aşkı Zeynep’de (Ahu Türkpençe) bulur ve bu aşkı tutkuyla yaşamaya çalışır; aralarındaki hayat görüşü farklılığına rağmen... Bu arada herkesin ‘kendi kaybını’ bulduğu ‘Kaybedenler Kulübü’, toplumun farklı kesiminden insanları biraraya getirerek adeta bir ‘ortak mahalle’ de buluşturur. Kendi yalnızlıklarıyla bile dalga geçen, sisteme her gün başkaldıran, hayatın kıyısında yaşayan Kaan ve Mete’nin renkli hayatlarını yansıtan programın tutkunları, ‘Kaybedenler Kulübü’nün üyeleridir artık.

Yapım:2010 ~ Türkiye
Tür:Dram, Komedi, Romantik
Yönetmen:Tolga Örnek
Oyuncular:Nejat İşler, Yiğit Özşener, Ahu Türkpençe, Serra Yılmaz, Rıza Kocaoğlu, İdil Fırat Senaryo:Tolga Örnek, Mehmet Ada öztekin Müzik:Cavit Ergun
Filmin Websitesi: http://www.kaybedenlerkulubufilm.com " onclick="window.open(this.href);return false;
Süre:1 saat 45 dk
Gösterim Tarihi:11 Mart 2011 (Türkiye)

[vimeo] http://www.vimeo.com/18993889 [/vimeo]

 
Gönderildi : 25/01/2011 8:13 pm
(@sickman)
Gönderi: 0
 

Yani programı dinlemeyenler için ne ifade edecek bu film bilmiyorum ama mutlaka herkesi saracak bir şey yapmaya çalışmışlardır tabi ki. Yine de programın, hayatını bir nebze de olsa değiştirdiği kişilerden biri olarak çekilmiş olması bile yeter benim için. Tabi o zamanlarda genç olmayan arkadaşlar olayı tam anlayamayabilirler aslında. Yani bir radyo programının gücü ne olabilir falan filan gibi. Ama işin aslı pek öyle değil.

Bu program Pazartesi, Salı ve Perşembe yapılıyordu. Şöyle düşünsün ilk gençliğindeki arkadaşlar mesela, akşam eve geliyorsunuz ve bilgisayar yok, zaten olsa bile internet yok, televizyonda 3-5 kanal var ve televizyon zaten ebeveynlerin kontrolünde, anca onlar yattıktan sonra tutti frutti falan, müzik dinliyorsunuz ama kasetten, cd yok, varsa bile çok pahalı ve heryerde satılmıyor. O zamanlar kasete çektirip satın alıyorum ben albümleri Taksim'de bir kaç yerden ve bir Cohen albümü, bir Dylan albümü falan bulmak için Taksim'e doğru açıyoruz pergelleri.

E şimdi ne yapacaksın evde odanda oturup. İşte orada Kaybedenler Klübü ve KentFm devreye giriyordu hemen her gece. Kaan ve Mete zaten kafalarına göre takılııp oraya buraya veriştiriyorlardı ve en güzel müzikleri çalıyorlardı. 90'ların o sisli havası ki ben hala öyle hatırlarım o yılları bütün programa sinmişti yani. O yüzden bu program çok değerliydi, maden gibi bir şeydi yani :).

Şimdi her şey çok hızlı. Bir grup duyuyorum mesela, anında youtube'a girip bütün şarkılarını kliplerini sözleriyle birlikte buluyorum ve bir yandan dinlerken diğer bir yandan da ister ekşi'den ister wiki'den ister grubun ya da kişinin kendi web sayfasından süzüyorum bilgileri 5 dakikada. Ne tat alıyorum, hiç. Oysa 90'larda bir Roll dergisini ilk çıktığı gün alıp başlıyorduk okumaya kutsal kitap gibi. Neymiş, iki üç kişi hakkında bir şeyler öğreneceğiz, sevdiğimiz müzikleri yapan kişiler neye benziyor göreceğiz falan filan. Ne işkence. Ama şimdi düşünüyorum da o işkence tadını artırıyormuş işin. Bu kadar kolay tüketilince boku çıkıyormuş ve değersizleşiyormuş her şey aslında.

Bu çağın derdi aslında bununla çok yakından bağlantılı ama şimdi o kadar sosyolojik düşünemem. Program da düşünmüyordu zaten, mottosundaki gibi "pompaya devam" deyip gidiyorduk. Şimdi o kadar çok bilgi pompalanıyor ki mal mal bakıyoruz her tarafa. Yavaşlık iyiymiş yani, yalnızlık iyiymiş amk. Facebook kurtaramadı bizi hocu.

www.fadeoutstudios.com - www.soberworks.ist - www.budabi.tv

 
Gönderildi : 25/01/2011 9:15 pm
 alea
(@alea)
Gönderi: 31
 

Merak ettim şimdi bu Kaan denilen adam 6.45'cilerden Kaan Çaydamlı mı oluyor?

 
Gönderildi : 25/01/2011 9:51 pm
(@sickman)
Gönderi: 0
 

Evet.

www.fadeoutstudios.com - www.soberworks.ist - www.budabi.tv

 
Gönderildi : 26/01/2011 1:07 pm
(@marepictures)
Gönderi: 0
 

Sickman, bilmesem bile çok ilgimi çekti fragmanı. Güzel olacak gibi.

 
Gönderildi : 26/01/2011 3:50 pm
(@hegel)
Gönderi: 0
 

Sickman harika özetlemiş o dönemi.

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 26/01/2011 3:54 pm
(@anila)
Gönderi: 0
 

Kendi seslerinden, http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/32315/kaybedenler-kulubu--kent-fm- " onclick="window.open(this.href);return false;

 
Gönderildi : 26/01/2011 8:43 pm
(@toker)
Gönderi: 0
 

tolga örnek de yeterli bir referans filmi izlemek için.

 
Gönderildi : 26/01/2011 9:57 pm
(@uguratilgan)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Nejat İşler'de yeterlidir bence ...

 
Gönderildi : 28/01/2011 3:52 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

İzledim. Dergiye yollamak üzere detaylı bir yazı yazacağım.

Ama film kötü arkadaşlar. Kötü kurgu, kötü görüntü yönetimi, aksayan bir senaryo vs.

2 / 5 En fazla 5.5 veririm on üzerinden.

 
Gönderildi : 02/04/2011 12:00 am
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

İzledim. Dergiye yollamak üzere detaylı bir yazı yazacağım.

Ama film kötü arkadaşlar. Kötü kurgu, kötü görüntü yönetimi, aksayan bir senaryo vs.

2 / 5 En fazla 5.5 veririm on üzerinden.
Ya senin kadar cins bir insan olabilir mi kezzo ya? (takılma anlamında cins diyorum)

İki farklı notlama sistemi nedir?
2/5 = 4/10

2/5 ama 5.5/10 nedir?

Valla çok cinslikler çıkıyor bu ara forumdan hayretle takipteyim 🙂

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 02/04/2011 12:05 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

🙂
Ya abi işte 5.5 çok daha rahat dönem dönem 4.5, 6.5'a oynar insan için ama 2'den 3'e çıkmaz. Zor. 🙂
Yani aslında 2; bir aralık veriyor, ilkokul notlama sistemi gibi bir anlamda

1: 1-2-3
2: 4-5
3: 6-7
4: 8-9
5: 10 gibi

Ben daha çok 5 üzerinden oylamayı sevmeye başladım aslında ama işte forum 10 üzerinden oyluyor diye onu da belirtiyorum. 🙂

 
Gönderildi : 02/04/2011 12:12 am
(@uguratilgan)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Beyler adam Bahçeli gibi :D.

 
Gönderildi : 02/04/2011 12:15 am
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

Ben bir şey demiyorum. 5'i daha çok seviyorum ama yetersiz, o nedenle böyle saçmalayacağım diyorsun yani 😀

Her zaman on üstünden verdim, öyle de devam ediyorum zira dediğin gibi 5'li notlama sistemi yeterince ayrıntılı değil. Araları karşılamıyor.
Beyler adam Bahçeli gibi :D.

Koptum la 😀

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 02/04/2011 12:16 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Hep üniversitenin aa'sı ba'sı sizi böyle yaptı değil mi?
Ne güzeldi işte ilkokul. 5 pekiyi 2 geçer. 3 orta. Bu kadar basit. Bu da geçer bir film olmuş işte.
Sinemada izlemeye değmez. Ha yiyişli film diyorsanız liseli grubuyla gidilir. 🙂

 
Gönderildi : 02/04/2011 12:18 am
Sayfa 1 / 6
Paylaş: