geçenlerde eski Yeşilçam filmlerini seyrediyoruz, ulan dedim eskiden ne güzelmiş, ne çeksen çek nasıl çekersen çek millet izliyormuş. iyi de şimdi de öyle değil mi? mantık aynı mantık, sadece ekipmanlar değişik. geçen bir dizi vardı bir yerde denk geldim, eleman damadı vurdu, ilk yarım saat milletin ağlamasını gösterdi. kamera ona dönüyor o ağlıyor buna dönüyor bu ağlıyor. sonra cenazeyi aldılar yüklediler bir araca geldiler düğün evine, orada millet asfaltta halay çekiyor damadı bekliyor, halbuki damat tabutta. peh peh pehhh ne acıklı ne acıklı. böyle bir duygu sömürüsünü yapım diye dayıyorlar millete, millet de put kesilmiş izliyor. e ne olacaktı? böyle bir izleyici kitlesine adam oturup aylarca kafa patlatıp dört dörtlük bir karaoğlan mı çekecekti. 90 at, ame, 6720 figüran fazla bile. işte bollywood'dan bir iki gömlek iyi. ridley scott'e izleticeksin bunu. öğrensin nasıl yapılırmış bu tarz filmler. fetih 1453 zaten sıçmıştı, Karaoğlan da iyi sıvayacak gibi görünüyor. sallandıracaksın bunları sultanahmette, bak bakalım bir daha yapacaklar mı.

Hayır bu Avcı abimizin şirketinin ilk filmi de değilmiş ki! İlk işi olsa belki cahil cesareti ile gişe beklentisini söylemiş olabilir. Bu adamlar dizi baronu olduğu için her yeri köşe başı sanmaları ve kocaman egoları yüzünden olduğumuz yerde kalıyoruz. Ne yapsam yerler kafasında bu dizici abilerimiz.

sevgili hepa ve düd bende size katılıyorum sonuna kadar, eleştirmeyelim de demiyorum ama bence forumda en azından sözü dinlenen takip edilen kimseler olarak biraz daha derinden inceleyelim diyorum

Ayrıca kötüye, kalitesize tepki muhakkak olur ama bizim sektörümüzün kötüde olsa filmlere denemelere ihtiyacı var adam kötü yaparken kendini rezil ederken bile aslında hizmet ediyor bence, çünkü sahnedeki sazcı kötü olunca sahneye cıkmaya cesaret edemeyen ve iyi saz çalanlar biraz daha cesaretlenip ona göre şekil alabiliyorlar.... bir de bu sektörün tavan yaptığı ülkelerde böyle filmi eleştirmiyorlar bile, sanki görmüyorlar, sanki böyle bir sey cekilmemiş gibi oluyor... Ama bizim yazdıklarımızın bir diğer tarafı varki okuyan adam daha baştan vazgeçiyor bizim filmlerimizden sinemamızdan, zaten yarım yamalak anladığı yabancı görsel efekti bol filmide yücelttikçe yüceltiyor, tabi altında ezildikçe eziliyor. ( belki buraya oturmayacak ama hani derler ya "maymun ne kadar yükseke çıkarsa, kıçını o kadar çok görürsün hani böyle bir sey) dolayısıyla çalışmak uğraşmak ilgilenmek işinden daha başlamadan vazgeciyor ama sanki bin saat emek harcamış gibi konustukça konusuyor.

Şimdi hadi para işini hallettim desem bir animasyon vfx şirketi kuralım - butçe sınırsız desem (kendi bilgime istinaden söylüyorum ) turkiyede elin 10 parmağını geçmeyecek adamdan başka adam çıkmaz türk olarak dünya kalitesinde iş disiplinine sahip animatör, hareket tasarımcısı, vfx - mekan sahne tasarımcısı - modellemeci vs ki eğer mahsuru yoksa isimde verebilirim. Yani kısaca diyorum ki adamlar 12 milyon değil 24 milyonda harcasalar alacakları en kaliteli işlerden birisi bu niye mi bir de işi yapacak olan zaten samanlıkta iyne sayısı kadar olan iyi adamı tanımıyorlar....Yukarıdaki örneğe istinaden ayrıca öyle bilgisizlik var ki işlerini dünya derecesinde iyi yapan adamlara bu sektör iş veremedi gitti işi yapamayan adamlara iş verdiler. Bakınız "Emrah Yücel" , "Cem Gül" "Cüneyt Özdaş" "Cemre Özkut" "Emre Şan" gibi adamlar buradayken niye iş alamıyorlardı bu adamlar ciddi bir yaşa kadar turkiyede kaldılar niye kimse bu adamlara aldırmıyordu? Bu adamları inceleyin calıştıkları projelere bakın röportajlarını okuyun,

Göreceksiniz ki demek ki bu işler öyle hop denilince olmuyor. İyi proje, iyi ekiplerle, iyi parayla, iyi hedeflerle, iyi pazarlamayla her seyin iyisi ile vs vs oluyor, ve vfx motion design ve alt dalları öyle 1-2 yıllık çalışmayla, 1-2 yıllık tecrübeyle gerçekleşmiyor, yetişen-yetişmekte olan adam sayısıda az... [ adam burada ae ile tutorial sonucu yaptığını gösteriyor ve onuda becerememiş sabır yok çalışma yok detay yok görsel estetik yok renk ışık typo hak getire diyorsun ki hocam bu ne olmamış çalışman lazım küsüp gidiyor yahuu :)) bana soru sor diyorsun diyor ki atıyorum kuma yazı yazma efekti var mı nereden indirebilirim hani hep kolay en kolay bas tek tuşa color correction olsun böyle değil be abi böyle olunca işte yukardaki filme 12 milyon harcarsın hatta yetmez bile ]

Yine başa dönersek, sektör kötüde olsa iyide olsa iş çıkaracak ki gelen, yetişen yeni genç kuşak özensin çabalasın begenmesin daha iyisi için uğraşsın içlerinden çizer çıksın, hayalci çıksın, bunlar kağıt kalemden 2D/3D ye gecsinler yetmesin iş buyusun kendileri de büyüsün baska bir seyle mutlu olmasınlar bu konuda iş yapsınlar geçimlerini yaşam standartlarını sağlasınlar...

Şimdi bakalım bundan 5 sene önce bu filmdeki efekt kadar efekt yapan adamı bile sektör besleyemiyordu, para yoktu daha önemlisi adama vereceğin iş modeli yoktu... Şimdi ne konuşuyoruz!!! kötü efektler var ama var ! var ! adam cıkmış 12 milyon lira harcadığından bahsediyor bundan iyi bir sey mi olur... Bu film cahil cesareti olabilir ama olsun sonunda iyiler / kalite / detay kazanır ve bu hep boyledir

Hadi çağır cemre özkutu, çağır emre şanı, cem gül'ü vs bir ekip kursunlar hedefi ver, gerekli zamanı parayı sağla işin sonucunu gör, ben parayı bırak böyle bir proje bile yaratamıyorum şu an için...

Not: Bu adamları tanıyorum, takip ediyorum ama yinede reklam vs olarak anlaşılmasın, zaten haklarında internette bir dolaşırsanız ne demek istediğimi anlarsınız.

Merhaba arkadaşlar; Filmin galasındaydım. Açıkçası bu kadar para harcanmış harcanmamış mı bilemem. Fakat bir filmin, tekrar ses ve müzikle nasıl kurtarıldığını gördüm. Filmin özellikle sesleri gerçekten başarılıydı. Film sesli çekilmiş fakat yeterli verim alınamadığı ve bazı oyuncuların rol esnasındaki diyalogları yetersiz kalındığından çoğu kısmına dublaj yapıldı. Bunun dışında ses efektleri ve foley kayıtları & tasarımları gayet başarılı. Birde filmde dövüş sahnelerinin koreografileri için getirdikleri Joe Alexander ile tanıştım. Mükemmel bir insan. Yüzüklerin Efendisi filmlerinde koreograf olarak çalışmış bir isim. Kısaca şahsi fikrim olarak ;

İzlemek isteyen arkadaşlar ses tasarım , müzikler ve dövüş koreografileri için izlenebilecek bir film. İzleyince anlayacaksınız zaten iyi olabilecek bir filmin yarısı profesyonel yarısı da amatör bir ekip olduğu için sonucu hüsran olmuş ne yazık ki. Ders çıkartılacak bir film. 🙂

Arkadaşlar ne bu hiddet ne bu celal derim. Sakin olun biraz,işte örnekler önümüzde yapılan tüm Türk filmler. Eğerki Türk sinemasına bir tokat atmak istiyorsanız. En doğru yerdesiniz.. Birleşin ortaya bir proje hazırlayın bunu en küçük bütçe dahilinde hazırlayın Ekip sorumlusunu belirleyin veya belirleyelim.Çekelim bir film fabrika olarak sonrada geçip karşılarına konuşalım.Veya Türkiye, olmadı dünyayı bu forumdakileri konuşsun. Sakın söylediklerim yanlış anlaşılmasın bu forumda bu işi gerçek anlamda yapacak bir çok kabiliyetli arkadaşlarımız mevcut. Herkes kendi projelerine yoğunlaşacağına bir proje sunulsun o projede çalışacak kişilerle icra edilse nasıl olur..sonrada oturup tartışsak nasıl olur.Yani kısa özün hissei budur. Tabiki diyebilir 20 mılyon 50 milyon reklam yapacakki parasını kurtarsın dimi.Bırakalım da seyirci karar versin..Ne olsa yiyen bir milletiz ya güya.Yapıcı olmaktansa yıkıcı olmayı çok çabuk kabulleniyoruz..Herkese sevgiler saygılar.Nazicane yorumum böle

copen ve Desperado28'in yaklaşımlarını beğendim...

yurt dışında yabancıların 7000 bin dolara çektik bu filmi diyerek sağladıkları ilgiyi(bunun reklam stratejisi olduğu Düd'ün eylemplani'nda bulabilirsiniz) bizim memlekette yapımcılar şu kadar milyon harcadık diyerek sağlıyorlar.(reklam yani)
yani bu harcanan para meselesini bir yana bırakırsak:
mesele copen'in dediği gibi bu işlerle uğraşan insanların olması mutluluk verici kısmına gelir bence de ve Desperado28'in dediği gibi de ff olarak neden bir film projesine başlamıyoruz?

aslında hepa nın da dediği gibi direkt bu parayı harcamamışlardır. yüksek bütçe göstermek için de biraz yuvarlamışlardır belki. tabi ki desteklemek gerek ama bu kadar kötü olmaz ya. tamam yüzüklerin efendisindeki gibi sahneler beklemiyoruz zaten de internetteki amatör işlerden bile kötü. ha şu da var tabi. mesela dünyayı kurtaran adama da gülüyoruz ama sonuçta o çekilmeseydi belki bugün bazı şeylerin eksikliği hala olurdu. bir adım atma açısından güzel ama sürekli bu kadar kötü işlerin çıkmasının götürüsü de var. en başta izleyicinin ilgisi. yüksek bütçe lafıyla 1 seyirci toplarsın 2 toplarsın. 3. sünde hala iyi bir film çıkmıyorsa o filmlere bir daha kimse gitmez bence. mesela ilk çekilen korku filmleri baya ses getirmişti. ama o kadar kötü işlerdi ki bunlar bu yüzden son çıkanlara bakmadım bile. en son büyüyü izlemiştim ben herhalde türk korku filmi olarak. sonrasında türkler bunu beceremiyor deyip hiçbirini izlemedim. yani bu kötü işlerin sürekli tekrar etmesi seyirciyi uzaklaştırabilir.

ayrıca yine de ben bu kadar kötü işler yapılabilmesine ihtimal veremiyorum. belki işin içinde olmadığımız için bu kadar kötülüyor olabiliriz. belki adamlar ellerinden gelenin en iyisini yapmışlardır. o zaman eyvallah ama bana biraz özensiz geliyor. yani mesela gora ve arog taki görsel efektler çok güzeldi bence. arog taki dinazor sahnesindeki dinazor oldukça iyiydi. ayrıca cem yılmaz sinemacı değil. yani sinemacı olmayan birinin yaptığı işler asıl işi sinema olan adamlarındakinden kat kat daha iyi olabiliyor garip bir şekilde.

Yerel sektörümüzün teknik efekt fukaralığı bu filmin ayıbını hafifletmez. İstediğiniz kadar ağır bulun bu film bir ayıptır. Seyirciye saygısızlıktır. Kaldı ki sektörün teknik noksanlığı olmasa bile bu film bir adım dahi ileri gidemezdi. Bakın yerel çapta değil dünya çapında sinema sektöründe en iyi yaptığımız iş dublaj sanatıdır. Bu filmde de seslendirmenin ne düzeyde olduğu ortada. Çok rahatlıkla giderilebilecek en hassas iş bile ne düzeyde... Battal Gazi'nin, Malkoçoğlu'nun ses niteliği iyi bir iş olduğu için uzun yıllar boyu izlendi.

Allah'ım sen benim aklımı koru!!!

O nasıl bir replik söyleme...

"Şimdi kılıçları kınından çıkarma anıdır." İki ahbap yanyana gelse bu cümleyi bu kadar tekdüze kullanmaz. Bak yazıyorum buraya,

Şimdi (vurgu=di son hece)
(es)
kılıçları (vurgu=lıç), rı da ki "ı" harfi uzun tutulur

kınından (vurgu=nın)

çıkarma (vurgu=kar) ayrıca cümlenin de vurgusu bu kelimededir. Ses yüksek, duygu yoğun, tonlama yoğun olmalı

anıdır. (vurgu=nı) dır eki vurgulanmaz. a harfi uzunca söylenir.

Ben sana gönlümü verdim Karaoğlan repliğine hiç girmiyorum. Çünkü adamda takat bırakmaz...

Bir de o nasıl açık alan çekimleridir. Güneşte parıldayan adam görmek için kimse niyet etmez.

Dikkatinizi çekti mi bilmem ama adam 12 milyon dolarlık film yaptım diyor beyler. Değil 12 , 22 milyon dolar derse yine inanırım. O bütçe ile, ağzımız açık, salya sümük izlediğimiz hollywood filmleri çekilmiyor ki neden o filmlerle karşılaştırıp duruyoruz? Fetih 1453 için adam çıktı 17 milyon dolar dedi yine zırtlayıp zortlayanlar oldu. Gişesini yaptı, parasını kazandı, daha iyisini çekecek. Verhasıl yol alıp gidecek. 17 milyon dolarlık filmi biz 250 milyon dolarlık hollywood yapımları ile karşılaştırır olduk. Çünkü o filmin karşılaştırılacağı tek mecra yaşadığımız gezegende abd sineması. Türk sinemasında çıtayı yükselten bir yapım, gerçekliğini, sesini, diyaloğunu, müziği efektini istediğiniz kadar eleştirin önemli olan nihayetinde vardığı nokta.

İyi film çok para ile yapılır hepimizin malumu. Çok para ile kötü filmlerde yapılır tabiki. Fakat bizimkiler artık az paralarla iyi filmler yapıyor ve yapacaklardır. Şu bir buçuk dakikalık animasyonu izleyenler vardır mutlaka aranızda bir de meraklıları gidip kamera arkasını izlesin.Sadece ekibi görüp ağzım açık kaldı. Bu parayla ben uzun metraj çekerim abi havasına giriyosun birden. Biz bunlarla aynı dünyadamıyız diye sorguluyorum kendimi. Hollywoodun hep en iyi filmlerini izledik. Hiç 12 milyonluk filmlerini izleyip tartışmıyoruz. Adamlar bize hep en iyisini sattılar. Dünya ahiret onları öyle biliyoruz. Amerikada yaşamışlar, yada şu an forumda olup orda yaşayanlara sorun; abi siz 7/24 Avatar kalitesinde işler mi izliyosunuz? Yada amerikanın flash tvsi var mı? Mad Man'i satar, Spartaküsü satar, Lost'u satar. Peki bize satamadıkları?

Eleştirmek iyidir. Yapıcı olursa çok daha iyidir. Ama bok atmak, boklamak, boktur demek en kolayı. Eminim hepiniz biliyorsunuzdur ama yine de bir hatırlatma olsun aşağıdaki liste. 10 milyonluk işlerimizi, bunlarla karşılaştırmayın. O filmlerin kalitesini göremediğinizde hasstır len öyle film mi olur demeyin. O kaliteye ulaşmak için hep beraber eleştirelim, mükemmele ulaşmak için destek olalım, köstek olmak en kolayı.

SIRA / FİLM ADI / SENE / TAHMİNİ BÜTÇE
1. Pirates of the Carribean: At World’s End (2007) $300,000,000
2. Spiderman 3 (2007) $258,000,000
3. Quantum of Solace 2008 $230,000,000
4. Pirates of the Caribbean: Dead Man’s Chest (2006) $225,000,000
5. X-Men: The Last Stand (2006) $210,000,000
6. King Kong (2005) $207,000,000
7. Superman Returns (2006) $204,000,000
8. The Chronicles of Narnia: Prince Caspian (2008) $200,000,000
8. Spider-Man 2 (2004) $200,000,000
8. Terminator 3: Rise of the Machines (2003) $200,000,000
8. Titanic (1997 ) $200,000,000
12.Indiana Jones and the Kingdom of the Crystal Skull (2008) $185,000,000
12.The Dark Knight (2008) $185,000,000
14.The Chronicles of Narnia: The Lion, the Witch and the Wardrobe (2005) $180,000,000
14.The Golden Compass (2007) $180,000,000
14.Wall-E (2008) $180,000,000
17.Evan Almighty (2007) $175,000,000
17.Troy (2004) $175,000,000
17.Waterworld (1995) $175,000,000
20.Wild Wild West (1999) $170,000,000
21.Poseidon (2006) $160,000,000
21.Sahara (2005) $160,000,000
21.Shrek the Third (2007) $160,000,000
21.Van Helsing (2004) $160,000,000
25.Alexander (2004) $155,000,000
26.Batman Begins (2005) $150,000,000
26.The Incredible Hulk (2008) $150,000,000
26.Casino Royale (2006) $150,000,000
26.Charlie and the Chocolate Factory (2005) $150,000,000
26.Harry Potter and the Goblet of Fire (2005) $150,000,000
26.Harry Potter and the Order of the Phoenix (2007) $150,000,000
26.I Am Legend (2007) $150,000,000
26.Master and Commander: The Far Side of the World (2003) $150,000,000
26.The Matrix Reloaded (2003) $150,000,000
26.The Matrix Revolutions (2003) $150,000,000
26.Mission: Impossible III (2006)$150,000,000
26.The Polar Express (2004) $150,000,000
26.Tarzan (1999) $150,000,000
26 Transformers (2007) $150,000,000
26.Hancock (2008) $150,000,000
26.Shrek 2 (2004) $150,000,000
26.Ratatouille (2007) $150,000,000

neden olayı devamlı bütçe-efekt perspektifinden değerlendiriyoruz?

herşey bütçe değil efekt değil. mantık mantalite meselesi. ben karaoğlanı izlemedim ama fragmana bakılırsa fetih 1453 ile aynı kafa yapısının ürünü olduğu ayan beyan açık.
şimdi fetihi ele alalım. o filmin 200.000.000$ bütçesi de olsa o arkadaşı (fatih) koparttığı tespih taneleri üzerinde deli gibi tepindireceklerdi, ulubatlı surlar üzerinde okları yediğinde gene o hengamede erayı görüp sırıtacak, o da ona sırıtıp karnını sıvazlayacaktı. bütçeli de olsa bütçesiz de olsa kafa aynı olunca film değişmiyor, yüksek bütçeyle film iyi olmuyor maalesef.

top döküm haddehanesinde 3 tane haddane vardı, başlarında 3 tane büyücü tipli şahıs, ellerinde sopa mıdır demir midir nedir birer alametle erimiş demiri karıştırıyorlar (ve o karıştırdıkları nesne o erimiş demir içinde erimiyor), hadi yallah deyince üçü birden sopaları kazanların dibine vuruyor, o demirin eridiği kazanlar sanki çömlek gibi kırılıyor (üçüde aynı anda nasıl oluyorsa) ve erimiş demir akıp top kalıplarına dökülüyor. sanırsın çömlek deliyorlar. bu, izleyiciyi eşek yerine koymakla eş anlamlıdır kimse aksini iddia edemez.

era erkek kılığında haddanede çalışıyor, sebebi kimse ilişkiyi çakozlamasın. ama milletin içinde sarmaş dolaş olmayı da ihmal etmiyorlar. kimse de ulan bunlar erkek erkeğe ne sarmaş dolaş oluyor demiyor.

Bizanslılar hep aynı tiplemeler. nahoş kahkahalar atıp zevkü sefa peşinde koşan sefihler. bu portre ben bildim bileli var.

akşemseddine hiç değinmiyorum. fetih dedin mi akla akşemseddin gelir. öyle arada ortaya çıkıp nasihat veren nasreddin hoca tipli bir kavukluyu akşemseddin diye yutturmaya kalktın mı adama bütçe sormazlar, aymazlıkla suçlarlar.

yani şimdi daha eklenecek şu acaibat listesinin bütçeyle efektle ne alakası var? sen oturup kılı kırk yarmazsan, senaryonu akademisyenlerle aylarca masaya yatırıp kafa patlatmazsan, herşeyi kıçıkırık bir aşk hikayesi çerçevesinde değerlendirip sunarsan sana 500.000.000$ dolar da verseler aynı işi çıkartırsın, zira yaptığını ne şekilde yapman gerektiğini bilmiyorsun. bunun neyine destek olacaksın? tamam köstek değil destek olalım da neye? kendine de, yaptığı işe de, izleyene de saygısı olmayan, ne çekersem yerler mantığını güden bu efendilere hangi destek, neden destek?

çizgil film sektörünün yeni yeni kıpırdadıgı şu yıllarda,işin vfx kısmına bakacak olursak hollowud filmleri ile karşılaştırma konusunda baya erken oldugunu düşünüyorum ülke olarak bu işlerde çok yeniyiz adımlar güzel.ama hep tarih filmleri ısıtıp ıstıp koymaları izleyicide sogutabilir.filme vurmak isterseniz heryerden eleştirebilirsiniz ama asıl olmuş mu dediginiz yerler oyunculuk, senaryo gibi ana hatları yargılamak daha doğru olur şuan için.5-10 tane aynı tarz filmde aynı hatalarla gelirlerse o zaman artık söylenecek birşey yok.bu arada fragmanın altındaki yorumları okudugumda insanlar sadece öpüşme sahnesi hakkında yorumlar yapmışlar yani işin cg kısmı spiderman kadar başarılı bile olsa türk halkı bu filmlere hazır mı bilmiyorum madolyanun başka yüzü

Abi oyunculuklar kötü yönetmen o oyunculuğa o repliğe olmuş bu diyebiliyorsa yönetmende kötü. parayla alakası yok olayın. Efektler zaten boktan. Millet o efektlerden daha kralını kısa filmlerinde kullanıyor internette bir arasında görsünler. Oyuncuların ağzına yakışmıyor replikler. Fetihtede öyleydi.

Muhammeta saymış yukarıda bir sürü film. 12 milyon'a mı çekiliyor bu filmler diye.
O durumda da ben derim ki senin karşılaştırdığın film Karaoğlan'la Yüzüklerin Efendisi.
Bu oranı yaptığımızda da karşımıza aslında adil bir karşılaştırma çıkıyor. Bütçeyi oranlıyoruz, filmleri oranlamıyoruz.
Oranlarsak ortaya çıkanın kötü olduğunu söylemeye hakkımız var.

Meselenin para meselesi olmadığını söylemek istiyorum. Bu filmi bu filmin çekildiği paranın yarısına bu filmi daha iyi çekebilecek insanlar var.
Bu konular açılınca şu ünlü oldu mesela artık:

http://www.youtube.com/watch?&v=WRS9cpOMYv0

Bu insanlar ellerindeki paraya oranla hedeflerini yüksek koymuyorlar.
Nasıl çekersek çekelim izleyici gelecek mantığındalar.

Bütçe yetersizliği ile kaliteyi karşılaştıramayız kesinlikle..
250 cgi çekimi olan Monsters'ın masada biten maliyeti 500.000 dolardan az.
Şimdi mantıklı konuşalım, 2 ok attım, 2 tane rayfire ile kareye top atıp sur yıktım ile gelmeyelim, bunu bilgisayarın başına oturup 5 dakına uğraşan herkes "o kalitede" yapabiliyor zaten. Türkiye'de bir çok CGI artist var, ama çoğu yurtdışında. Hatta şaşılacak derecesinde Hintli ve Türk Hollywood sinemasında yer alıyor artık.

Bu filmin üzerine konuşmak saçma geliyor bana "Bunu hele bi yapalım, kazandığımız para ile daha iyisini yaparız" böyle böyle sinemamız büyür.. B.k büyür! Bunlar tamamen adam kandırmak, Yapamıyorsanız başlamayın, bunlar bahane değil, bu filmi kaç kişi izlicek, kaç kişi gerçekten beğenecek?!

copen'den alıntı yaparak söylemek istediğim şeyler var...
Şimdi hadi para işini hallettim desem bir animasyon vfx şirketi kuralım - butçe sınırsız desem (kendi bilgime istinaden söylüyorum ) turkiyede elin 10 parmağını geçmeyecek adamdan başka adam çıkmaz türk olarak dünya kalitesinde iş disiplinine sahip animatör, hareket tasarımcısı, vfx - mekan sahne tasarımcısı - modellemeci vs ki eğer mahsuru yoksa isimde verebilirim. Yani kısaca diyorum ki adamlar 12 milyon değil 24 milyonda harcasalar alacakları en kaliteli işlerden birisi bu niye mi bir de işi yapacak olan zaten samanlıkta iyne sayısı kadar olan iyi adamı tanımıyorlar....Yukarıdaki örneğe istinaden ayrıca öyle bilgisizlik var ki işlerini dünya derecesinde iyi yapan adamlara bu sektör iş veremedi gitti işi yapamayan adamlara iş verdiler. Bakınız "Emrah Yücel" , "Cem Gül" "Cüneyt Özdaş" "Cemre Özkut" "Emre Şan" gibi adamlar buradayken niye iş alamıyorlardı bu adamlar ciddi bir yaşa kadar turkiyede kaldılar niye kimse bu adamlara aldırmıyordu? Bu adamları inceleyin calıştıkları projelere bakın röportajlarını okuyun,

Türkiye'de adam çok gerçekten ama bu adamların bilgilerini veya deneyimlerini ne yönde rehberlik edip sektöre kazandıracak kafa yok.. Şuanda çok çok az bir kısım bu animatik işlerle uğraşıyor hakkını vererek. Bunların başında İmaj, Anima, Digiflame(?)... diye gidiyor.Bunlar pahalı mı pahalı evet! yapacak bir şey yok. Alanında iyi ve az sayıda rakibin olunca pahalı oluyorsun.. Eleman yetiştirebiliyorlar mı? Bana göre pek değil.. Bu sektörde yer edinmek istiyorsan Seniorlarını yurtdışından getirteceksin bu kadar basit..

Elin Hintlisi kalkıp dünyanın öbür ucundan Amerika'ya Jr olmaya gidiyor, işi öğreniyor, geri dönüyor, hintli terminatör filmlerini çekip animasyonunu yapıp -her ne kadar kötü de olsa içerikler animasyonlar bence iyi- parasının altında kalıyor. Bunu biz niye yapamıyoruz, çünkü biz Türküz. Biz isteriz ki proje bazlı çalışsın adam, az para verelim, aman boş oturmasın abi adam, yatırım yapmayalım abi, koyduğumuzu hemen alalım misli misli alalım abi. Bu kafayla bi yere varamayız. Copen'in saydığı isimler hakkında bir kaç şey söylemek istiyorum

Emrah Yücel - Fena güzel afişleri var, çok çalıştığı işlerin çoğunu asistanları yapıyor deniliyor.
Cem Gül - Kaos filmi bence bu filmden daha mantıklı bir hareket, ilersi için hem güzel bir yönetmenlik deneyimi hem de az bütçede kurtarılabilecek işlerden, animasyonları kesinlikle daha iyi.
Cemre Özkurt - Türkiye'de zamanında çıkan ender yeteneklerden bir tanesi, şuan yurtdışında galiba oraya göre normal sayılabilecek bir durumda.
Emre Şan - ?! Hacı sen necisin çözemedim ben '04 yılından beri ilgilenirim senin aradaki 8 sene boyunca bir saniyelik reelinden gram tat almadım, çok yeteneksizsin ama buna rağmen hala ve hala uzman gibi davranıyosun, tamamiyle balon bir arkadaş ?! Bunu niye dahil ettin anlayamadım.

Bir tane de ben örnek vermek istiyorum; Onur Şentürk bildiğim kadarıyla o da yurtdışında..

Hepa anladığım kadarı ile ne desem boş 🙂 özet olarak söylediklerimi toparlamak için tekrarlayayım ,
Bu filmi yüceltmek değil amacım, ortada olan şeyler var, ama bu celalle ve bu tabana basmayan bilgi ile de eleştirmenin tarafında değilim. Mesela yukarıdaki adamları mesajımın anlaşılması için belli bir yerde örnek verdim 🙂 ama sen yanlarına kendi bakış açını ve haklarında duyduklarını yazmışsın bende hem kendi hemde dünyanın bakış açısını yazmak istedim 🙂
mesela ;

cemre için yurtdışında normal posizyonda birisi demişsin, "normal sayılabilecek durum" kavramın her halde, EA ( Electronic Art ) da "sözü geçen" iyi bilinen bir tasarımcı olmak, "Sonic" gibi karakterleri yaratmak, SIMS ve Sims Animal Africa gibi projelerde Ana sahne planından ana karakter animasyonuna kadar yaratmak/tasarlamak, "Walt Disney'in 50 yıl Özel Gösterim Filminin" ana karakterleri dizayn etmek ve modellemek, "Spider Man 2" de spidermani ana karakter modellemesi, "Back to the Future 5 "game da tum ana karakterleri ve mekanları modellemek, BLUR da çalışmak, James Cameron nın Aliens of the Deep karakter yaratmak, Simpsons teaserını yaratmak tasarlamak, kısmına "normal sayılabiliecek " gözüyle bakabiliyorsan gerçekten seninle benim "normal pozisyon" kavramlarımız çok değişik yerlerde duruyor demek

Cem gül Dünya yenilikçi tasarımcılar ve grafik sanatçılarının seçildiği “"Super Artist Network"” kitabında "Kapak Seçilip" olup, Alessandro Bavari ve David Ho gibi dünya devi sanatçılarının yer aldığı bu kitapta tek "Türk Digital Sanatçısı" olması ve 1. Sırada yer alması, haricinde "Agosto" kapak olması, ( bu yayınları gördüysen biliyorsan cemden sonra "giger" geliyor ) bu arada boyle otoriteler Turkiyedeki gibi ahbap çavuşla - ağırlığınca altına adamı yayınlamazlar, sadece ticari projedeki Kaos Örumcek Ağı ile anılması ki ( bence kötü bir film değildir ) biraz az tanıtmak tanımak ve Cem' e ayıp gibi oluyor

Emre Şan' a gelince benim saygı duyduğum sektöre ve gençlere gerek eğitimleri gerekse nasihatleri, gerekse yaptığı işlerle gercekten destek olan ayrıca grafik adına tasarım adına videodan - ps - vectore kadar bir çok alanda iş üretebilen program bilgisi iyi olan bir dostdur,

Emrah Yücel'e gelince , asistanları yapıyor demişsin evet simdilerde ben onun yerinde olsam ofise bile gitmem adam "Kill Bill, Avatar, Narnia, The Golden Compass, Date and Night, Avatar gibi dünyanın en buyuk projelerinin dünya sunumlarının ilk adımı olan Tüm Film Afişlerini tasarlamış daha ne yapsin, orada bu işleri türkiyedeki gibi onu tanıyor bunun yeğeni bunun dayısının oğlu diye vermezler adama, ofis webine girip asistanı/ekibi olan adamlara bakarsanız afişleri tasarlayabilecek güçte olduklarını görürsünüz, ayrıca emrah yucel evinde oturup ps karalayan bir adam değil ki 12 kişilik ekibiyle iş üretiyor,

Onur Şentürk'e gelince çok değerli bir adam ama hem projelerinden hemde arkadaşlıktan biliyoruz ki "akışkanlar" konusunda uzman ve odaklı, her projesinde akışkanlar ( sıvı-gaz-particul) mutlaka görürsünüz...

Saydığın ticari firmalara (İmaj, Anima, Digiflame, başka 3-4 tane daha var) gelince takip ediyorum, tanışıyorum ve biliyorum ki emekleri sektore katkıları büyük ancak eleman yetiştirmek gibi bir gayeleride dertleri yok eğer sen kendini belli disiplinlerde yetiştirmişsen oralarda çalışabilirsin, ama çok daha iyi yetişmişsen proje hariç buralarda maaşlı çalışmayı tercih edemezsin etmezsin,

Senioru yurtdışından getirme fikrini savunanlardan bir kaçını profesyonel hayattan tanırım 7-8 ay öncede uyguladılar ve gorduler ki bir senior ile olmuyormuş, bu arada senior da gördü ki bir tek kendi ile olmuyor muş hehehe ( isim veremeyeceğim ama bireysel sohbetlerimizin ana konularından biri olmuştu bu, kah gülüp kah irdelediğimiz bir haldeydi)

Neyse abi ben fikirlere saygı duyarım ama "elin hintlisi" kelimesine, afterda "yukarıdan 4. düğmeye bas bakalım ne oluyora", "abi bir lens vardı kendi kendine focus yapıyorduya" öznesi ve yüklemi belli olmayan cümleyi duyarım/dinlerim ama aldırmam-not almam, altı dolu bilgiye ve dünyadaki örneklere-yayınlara, araştırmaya değer veririm, ayrıca üreten çalışan merak eden adama cigerimi veririm destek olurum,

Karaoğla gelince evet belkide siz haklısınız boyle m..tan film yapmamaları lazım hatta hiç yapmasınlar birisi kendini saklasın gizlesin bir ok atsın 12 den vursun bir gün dınk diye iyi süper bir film yapsın bizimde ağzımıza sakız olmasın, mucize olsun birinci ikinci katı görmeden 20. kata cıkalim :))

not: kanije kalesinin, malkoçoğlunun, kara murat, tarkan o çok eleştirdiğiniz turk sineması yapıtlarının çekildiği tarihlere bakalım birde o sırada yurtdışında ne çekilmiş onlara bakalım mesela ben şaşı aslan klerans ve kukla Godzillaya bayılırım ama gülmekten, ve bir cüneyt arkının malkoçoğlunu 1000dane godzillayada değişmem heheh "kancık kellerini korkak bedenlerinden" super 3D VFX ile ayırsınlar istedikleri kadar efekt kassınlar :)))))

birde bu yönden bakalım istiyorum.......