iyiymiş 🙂

Bildiğin şartlı refleks oldu, adında dedeler geçince bir gözü kapalı izledim.. Hâlen bir hinlik çıkacak diye bekliyorum..

Sürekli reklamı var sinemalarda. Bu fragmanı ilk 3-4 ay önce falan izlemiştim vizyon tarihi de uzak nedir ne değildir? Bilen eden var mı?

Ben de geçen sinemada görünce şaşırdım. Çok pis bir şeyler çıkacak altından ama dur bakalım, iyidir viral, Abrahms taktiği işte merak ediyoruz :).

En düşük bütçeyle en yüksek hasılatı yapar bu, ben söyliyim.

Adamlar yazılarla işi götürmüşler. Üstüne de müzik döşemişler. Forumda da olmalı bu. Yazılanların etkisini arttırmak için müzik seçenekleri olmalı. Okuyan aynı anda müziğini de dinlemeli ve etkilenmeli.

off çok iyi...

Korku filmi böyle çekilmesi gerekir derdik, bu yönde bir film geliyor gibi. Ne kadar gerçeğe yakın o kadar iyi. Zaten bu özelliğinden dolayı da izleyenlere... (devamını bile getirmek istemiyorum, adını söyleyince oluyormuşşşş)

Uzun zamandır böyle başarılı bi fragman izlememiştim.

Bu proje iş yapar, bu gayet normal. Çünkü "hazır iyi fikir"lerden biridir bu filmin çıkış noktası. Birsürü "hazır/paket iyi fikir" var böyle. Bu hazır paket fikirlerin nasıl hayatiyete geçirildiğidir önemli olan. Sinemamızın son yıllarda yaşadığı korku filmi manyaklığının bir uzantısı ise yine beş para etmez. Yok iyi yönetildiyse iyi bir film çıkabilir. Zaten ikinci fragman direk Blair Cadısı. Direk yani.... Ha, Blair Cadısı'nın çıkış noktası da harikaydı ama film bir hiç'ti. Bu film öyle olmaz umarım. Ki ben pek fragman izlemem ama bunu izledim ve fragman izlememe sebebime de dokunmadı hiç. Çünkü bu filmin hikayesi "hazır/paket proje".

Hayatımda en fazla izlemek isteyeceğim filmlerden biri, Alien ve Karadedeler olayının karışımıdır. 15 senedir bu böyle. Alien'ı ilk izlediğimde bunu söylemiştim kendime. Nostromo dünyaya gelecek, mürettebat/herkes ölmüş. Ve Ripleyin elindeki kamera hala çalışıyor olacak. Alien'dan çok daha iyi bir Alien olurdu bu. İşte bu karadedeler böyle bir proje. Sadece şu konu çok hoş bir ek olabilir: Anadolu kültürü, atmosferi bu hikayeye çok şey katabilir. Yani pırıl pırıl bir evde, pahalı eşyalar arasında 200 dolarlık nike eşofman giymiş "mamiii!" diye bağırıp bağıran bir kıza göre Giresunun köyünde ayağında milyoncudan alınmış terlikle "anaaa!" diye bağırıp kaçışan kız ve onu çevreleyen atmosfer böyle bir hikayeyi çok daha iyi kucaklayabilir.... Belki.... Göreceğiz....

Şu tehlikeli; -Rec, Blair W., Paranormal A., Ada Zombilerin D.- türevi gibi çekilecekse kafadan ciddi bir seyirciyi kaybeder. Artık cılkı çıkan ve emin olun çok ama çok ciddi çalışılmadan zerre sinemaya uymayan bir modeldir kendisi. Ben fragmanı filmin içinden bir alıntı olarak görüyorum. Yani filmdeki turistlerden birinindir mesela kamera o anlık girilmiştir o görüntüye. Yoksa tüm film buysa fecaat olur o iş. Heralde en iyi örnek Rec'dir bu konuda (ilk filmi) onun da en büyük artısı ordaki kameraman TV programı kameranı olduğundan o görsel güzelliğin bir izahatını bulmuşlar. Ama sıradan bir amatör kamera kaydı mahveder seyirciyi sinemada. Benim kaşım gözüm ağrır, mdiem bulanır, tiksinirim bu türü sinemada izlerken. Ha şunu da esgeçmemek lazım. Sinema sinema sinema diyoruz da ortalama olarak 4 hafta vizyonda aklıyor film ve sonrasında DVD / TV olarak uzuuun yıllar devam ediyor. Bu tip filmler TV de gayet verimli o kısmı hesaba katmışlar sanırım ve ağır basmış.

Son kullanıcı açısından bakarsan bence şimdiden başarılı. Benin konuştuklarımdan "ben bunu izlemem" diyenlerin bahanesi çok korkunç gözükmesiydi, yani filmi başarılı buluyorlar yine. Dolayısıyla tamamen ticari bir proje olarak şu anda başarılı. Ben olsam hiç sulandırmadan ve bundan daha fazla bilgi ve görüntü vermeden filmi sokarım gösterime. Bilgilendikçe havası kaçar, gazı çıkar.

Son kullanıcı açısından bakarsan bence şimdiden başarılı. Benin konuştuklarımdan "ben bunu izlemem" diyenlerin bahanesi çok korkunç gözükmesiydi, yani filmi başarılı buluyorlar yine. Dolayısıyla tamamen ticari bir proje olarak şu anda başarılı. Ben olsam hiç sulandırmadan ve bundan daha fazla bilgi ve görüntü vermeden filmi sokarım gösterime. Bilgilendikçe havası kaçar, gazı çıkar.

Dayı karadedeler 18 martta vizyona giriyor. Pek vakit yok ama daha fazla bilgi ve görüntü vermeden vizyona sokamaz. Ha sokarsa tükürdüğümü yalarım. Eğer ki 5 sinemada vizyona sokacaklarsa bilmem 😀 Ama o filmi sinemasında yayınlacak sinema sahibi afişi beğenecek filmde kimler olduğuna bakacak da çok kıymetli salonunu verecek 😀 Yani adam gibi salonlara girmesi için müdür bırak gazı kaçsın dert değil.

Ben olsam hiç sulandırmadan ve bundan daha fazla bilgi ve görüntü vermeden filmi sokarım gösterime. Bilgilendikçe havası kaçar, gazı çıkar.

Katılıyorum.

Bir diğer sorunda şu: (Her alttürde korku filmleri için) korkulan obje/nesneden neden korkalım? KOrktuğumuz/kaçtığımız şey bizi yakalarsa ne olur? Ya da kaçmalı mıyız? Belki de yüzleşmeliyiz? Yüzleşirsek ne olur? Bir korku filmi, bu sorulara karşı (Cevap vermeli değil) net bir tavır sergilemelidir. Ben hayatımda hiçbir cinayet içerikli filmden korkmadım. Yok Halloven, yok Scream bilmemne. Alırım elime silahı indiririm katili ya da silahım yoksa da en azından mücadele edebilirim. Benim elime bi saplık ver, eli bıçaklı 5 tane slasher katilini indirirm aşağıya yani. 🙂 Neden korkayım ben eli bıçaklı bir tipten? Bu korkulacak birşey değil. Ama bu filmler korku diye geçer. Neyse.... Ama olay gerçeküstüne geçince korku başlar. İşte burada da sözkonusu gerçek üstü korku kaynağınden korkmamızı sağlayan nedir? Ben bunu arıyorum genelde bu türde. Bir cin'e silahla, bıçakla, baltayla birşey yapamazsın. BU ürkütücü birşey. Peki ama cin bize ne yapar? Bunu bilmiyoruz ki? Ama söylentiler de var. "Cin çarpar!" Kalıp bir söylem bu, ama aslında belki de bir insanın başına gelebilecek en korkunç şeydir? Bunu bilmiyoruz ki? İşte bu film bunu anlatabilirse on numara film olur....

Bence şu fragmanı televizyona versinler paraya kıyıp, bak bire on getirmezse gelsinler ben vericem reklam paralarını 😀 Olay simgesel moruk şu fragmanın içinden yerde sürüklenirken görünen kareyi al afiş yap, millet fragmanda gördüğünü hatırlasın yeter. Merak en büyük çekici güç hacı, gazı kaçtı mı kola bile içilmiyor yahu. Blair Cadısında hiç cadı falan gözükmüyor ya, adamlara sormuşlar niye bu filmde cadı yok diye, adamlar insanların kafasında yarattıklarından daha korkunç bir şeyi gösteremezsiniz onlara demiş. Gad demit, doğru moruk. Bırak millet kursun kafasından. Ama tabi dediğinde haklısın sen o salon sahibi kafası falan başkadır.