O zaman antikacılık gibi birşey oluyo 🙂

1. Contact
2. V for Vendetta
3. Matrix
4. Star Wars
5. The Fall
6. Brave Heart
7. The Signs
8. Usual Suspects
9. The Prestige
10. Eşkıya
...

gibi gider benim listem mesela. Sıralamada emin değilmim çok zor bir iş doğrusu...

Ya abi herkes için zor. Ben bildiğin ter akıtıyorum, sürekli sıra değiştiriyorum, bilmem ne.
Amaç biraz foruma hareket kazandırmak, birlikte bir listeye ulaşmak.
"Forumdan da böyle bir liste çıktı" deyip forumun genel beğenisini ortaya koymak.
Bence herkes elinden geldiğince yapsın bir şeyler.
Benim liste yarına hazır olur bir aksilik olmazsa.

...............................

Service'ine...

Bence herkes katılsın. En azından bir liste denemesi yapmış oluruz.
Başlığı da değişterebilirim hatta "Film Fabrikası En İyi Filmleri Seçme Denemesi" diye. 🙂

Yau Bünyamin, hepsini laf et de Citizen Kane'e etme bari.. Günümüzde bile o filmin görsel gücüne erişebilmiş film sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Dediğine kısmen katılsam da öyle filmler var ki (misal sen Stalker'ı oraya koymuşsun, Stalker'da uyuyakalan 10 yüz milyon insan gösterebilirim ama ben sana) dediğinin tamamen dışında kalıyor.

Ha bana kalırsan yılı bırak "en iyiler" listesi yapmak saçmasapan bir şeydir. Hiç katılmam, hiç desteklemem, ha ama birileri yaptı mı, girer bakar, izlemediğim filmleri bulur izlerim, o ayrı, ama kıstas değildirler benim için.

Beni örneğin daha çok ilgilendiren başka bir sınıf var, bir en iyiler vardır, bir de nasıl desem, "kaçak filminiz" mi desem.. Hani Stalker evet başyapıttır, ama bir de kafan dağınıkken, ya da kafanı dağıtmak istediğinde açıp izlediğin O film vardır, misal benim için Big Lebowski, kimisi için Armageddon, kimisi için de başka bir film.

Velhasıl "79'dan önce çekilmiş film listeye giremez" gibi bir şey kat-iyen söylenemez, ama Potempkin Zırhlısı da hakikaten be abi.. N'aptın Görkem ya..

Ben de bir liste yapsam 79 öncesi filmler o listeye girer. Çok değildir ama girer. Fakat Bünyaminin demek istediği şey başka tabi ona da hak vermiyor değilim.

Düşünmüştüm daha önce, zamanına göre iyi film bu zamana göre iyi değilse eğer nedir nasıl olur falan diye eski filmleri izlerken. Özellikle Chaplin. Benim için Sinemayı icad eden adamdır Chaplin misal ama tabi bugünkü estetik cart curt ne derseniz deyin başka tabi. O yüzden karışık konu kendi adıma. He bir liste yap desen aklıma gelmez filmler vallahi. Onun için listeleri karıştırmak lazım falan filan, uğraşmak lazım.

öncelikle şu siteyi tavsiye ediyorum:
http://www.criticker.com/ " onclick="window.open(this.href);return false;

rambodan potemkine izlediğiniz her filme kendinizce puan verip sıralamanın kendiliğinden oluşmasını sağlayabilirsiniz. site ayrıca benzer zevkteki kişileri ve sevebileceğiniz filmleri de öneriyor. hem yeni film keşfetmek hem de izlediğinizi bile unuttuğunuz filmleri tekrar hatırlamak için birebir.

en iyi on filminiz anketleri her sinema forumunda vardır herhalde. hatta burda da vardır mutlaka öyle bir başlık. çok ciddiye alınacak bir şey değil. kısa filmlerle ilgili bir liste oluşturulursa bir değeri olabilir ama.

bir de klasik/yeni meselesinde lostdreama hiç katılmıyorum. tamam elbette belli klişeleri vardır bu listelerin (potemkin gibi) ve senin 2009 yılında yaşayan türk insanı zevkine uymayabilir. ancak birçok sinemaseverin klasik denebilecek filmleri samimiyetle daha değerli bulabileceklerini de kabul etmek gerekiyor. örneğin ben bir liste yapsam 79 dan önce çekilmiş filmler çoğunlukta olur büyük olasılıkla. bir akşam ayaklarımı uzatıp keyif için film izlemek istediğimde %90 siyah beyaz bir film seçerim örneğin. öyle başyapıt olmasına, listelerin favorisi olmasına da gerek yok.

ayrıca böyle potemkin gibi bilmlerin çok ayrı bir büyüsü de vardır. yine sadece kişisel seyir zevki açısından konuşuyorum. sana sinema adına tvde ya da semtindeki sinemada görebileceğin filmlerde asla bulamayacağın bir şeyler sunar. farklı bir dünyaya ait gibidir. bildiğin alıştığın sinemanın dışındadır. ayrıca zamanın testinden geçmiş, her nesilce baş tacı edilmiş, sinemanın köşe taşlarından kabul edilmiş özel bir filme tanıklık etmenin keyfi bambaşkadır.

Anlaşıldığı üzere kimse listeye katılmak istemiyor.
Halbuki herkes bir iki bir şey yazsaydı, şimdiden bir şeyler ulaşmış olurduk.
Neyse, başlığı sabit'ten normal'e çeviriyorum.

Ben de kendimce bir liste çıkardım ama pek hoşuma gitmedi açıkçası. Geçenlerde de bir yerde en sevdiğim üç filmi yazmak zorunda kalmıştım. Sonradan o filmlere acaip yabancılaştım. Garip oluyor valla. Zaten şimdi çıkardığım liste de çok öznel bir liste. Paylaşmak anlamsız geldi ama belki fikir olur diye paslayayım. Belki de bu gece izleyeceğim bir film de buraya girebilir ama ne yapalım artık, kısmet.

1- Taxi Driver 1976/Martin Scorsese
2- Stranger Than Paradise 1984/Jim Jarmsch
3- Uzak 2002/Nuri Bilge Ceylan
4- Offret 1986/Andrei Tarkovsky
5- Eternity And A Day 1998/Theo Angelopoulos
6- Barry Lyndon 1975/Stanley Kubrick
7- Once Upon a Time in America 1984/Sergio Leone
8- Bicycle Thieves 1948/Vittorio De Sica
9- Stalker 1979/Andrei Tarkovsky
10- Down By Law 1986/Jim Jarmusch
11- Noi Albinoi 2003/Dagur Kari
12- Apocalypse Now 1979/Francis F. Coppola
13- Umut 1970/Yılmaz Güney
14- Oldboy 2003/Chan-wook Park
15- Pulp Fiction 1994/QuentinTarantino
16- Funny Games 1997/Michael Haneke
17- Annie Hall 1977/Woddy Allen
18- A Taste of Cherry 1997/ Abbas Kiarostami
19- Dr. Strangelove or... 1964/Stanley Kubrick
20- Leolo 1992/Jean-Claude Lauzon

Bu listeyi de beğendim.
Aralarında izlemediklerim var, hemen izleme isteği uyandı birinin ilk 20'sinde görünce.

En az 5 filmimiz ortak.
3 filmlik yere 6 filmim var da, karar veremiyorum, o yüzden "en az" diyorum.

Bence bu listeyi madem ortak filmlerin çokluğu oluşturacak, o zaman 10 filmlik bir liste yapıp oradan sonuçta 20 filmlik listeye ulaşmak mümkün. 10 filmlik liste daha kolay netekim. 20 film çok.

Kendi içindeki sıralama özenilerek yapılmış değil ama bir alternatif liste daha:

1- Blade Runner 1982/ Ridley Scott
2- Konuşma 1974/Francis Ford Coppola
3- General 1926/Buster Keaton
4- Esaretin Bedeli 1994/Frank Darabont
5- Seconds 1966/ John Frankenheimer
6- Affedilmeyen 1992/Clint Eastwood
7- Brazil 1985/ Terry Gilliam
8- Kızgın Boğa 1980/ Martin Scorsese
9- JFK 1991/ Oliver Stone
10- Yolcu 1975/ Michelangelo Antonioni
11- 2001 Uzay Macerası 1968/ Stanley Kubrick
12- M 1931/ Fritz Lang
13- Olağan Şüpheliler 1994/ Bryan Singer
14- Otomatik Portakal 1971/ Stanley Kubrick
15- Heat 1995/ Michael Mann
16- Yedi samurai 1954/Akira Kurosawa
17- Schindler'in Listesi 1993/ Steven Spielberg
18- Paramparça Aşklar Köpekler 2000/ Alejandro Gonzales Inarritu
19- Züğürt Ağa 1985/ Nesli Çölgeçen
20- Terminatör 2 1991/ James Cameron

Arkadaşlar ben eski filmler kötüdür yada gösteriş için liste yapılıyor demedim, yanlış anlaşılmasın ben sadece yukarıda bi arkadaşın dediği gibi antikacılık yapılıyor dedim ve ne yazık ki şuan trenin gara girişi dahil hiçbir film antika değil, daha durun bakalım. Ne sinema evrimini tamamlamış ne de sinemanın anlatacağı şeyler tükenmiş durumda. Korkunç bir umman var daha önümüzde. O yüzden dedim There Will be Blood bunlardan daha değerli diye. Eylemin sözünü ettiği Citizen Kane ve görselliğine katılıyorum, dahiye şeyler var filmde. Ancak benim söylemeye çalıştığım abiler ablalar, bugün insanlar heykel tartışırken kimse Davut heykelini konuşmaz. Niye? çünkü o eser artık heykel falan değildir abi, kandırmayalım birbirimizi. Michelangelo onu bir heykel olarak yapmış olabilir ancak en nihayetinde o doğasının üstüne çıkmış ve yücelmiştir her anlamda. Sonuçta hiçte bir insanın elinden çıkmamışa benzeyen neredeyse kusursuz bir sanat eseriyken zamanla yücelir ve bir çeşit sanatsal saf enerjiye dönüşür. Stalker içinde düşündüğüm şey budur. Eğer Citizen Kane'i böyle görüyorsanız o da böyle olabilir. Anlamsal bütünlüğü içinde yücelme ve formundan çıkıp ortak bir forma bürünme durumu. Elbette filmleri böyle değerlendirmek tehlikeli olabilir çünkü işin içine çok fazla değişken giriyor. Amaç, neden, sonuç vs. Her neyse söylemeye çalıştığım kardeşlerim, bu değerlendirmeleri yaparken, zaten yücelmiş olan sanat eserlerini bu işin dışında tutarsak hem fetişizmden kaçınmış oluruz hem hakikate yönelmiş oluruz. Sonuç olarak elbette Godard bir sinema dahisidir veya 400darbe bugüne kadar yapılmış en iyi filmlerdendir. Ancak bu tamamen bir lisan meselesidir ve hangi lisanda konuşuyor ve anlıyorsanı, o lisanın örneklerini değerlendirmeniz herkes için en iyisi olacaktır.

B.

ben hala katılmıyorum. bir kere antikacılık tanımı doğru değil çünkü bu filmlerin değerleri eski, belli bir dönemin ürünü olmalarından gelmiyor. 20li 30lu yılların filmleri için bile bu böyle.

evet sinema bir umman ve o ummanın zenginliğinin büyük kısmı da geçmişte. seyredecek çok fazla film, keşfedecek çok fazla yönetmen var sinema tarihinde.

son bir kaç saattir icheckmovies.com'da en iyi filmler listelerini inceliyorum. yüzlerce film adı gördüm. tamamna yakını 20-30 yıldan daha eski ve hepsi heyecan verici. sadece 21. yüzyılın filmleri için yapılmış liste de var ama o listede eskilerle eşdeğer çok az film gördüm. hatta bir kısmı izllemeyi aklımdan bile geçirmediğim filmlerdi. borat bile vardı.

günümüz sinemasının iyi örneklerinden zaten bir şekilde haberimiz oluyor. ama sinemanın asıl hazinelerinin geçmişte saklı olduğunu bilmek gerekiyor. belli isimlere de takılı kalmamak lazım. çünkü gerçekten o umman çok geniş. örneğin az ince imdbde iklimler filmine bakıyordum. yabancı biri "ceylanın filmlerini çok sevdim, benzer filmler önerebilir misiniz?" demiş. adamın verdiği cevap şurda: http://www.imdb.com/title/tt0498097/board/nest/102117036?d=102158243&p=1#102158243 " onclick="window.open(this.href);return false;

şimdi burada benim adını ilk defa duyduğum en az 4-5 yönetmen var. tanıdık olanlarını ne kadar beğendiğimi düşününce kaçırdığım çok şey olduğunu düşünüyorum. ve bu burada bitmiyor. o ummanda çok hazineler gizli daha. 79 öncesi sonrası gibi bir ayrım da yapılamaz burada. hepsi bir bütün. bilim teknoloji gibi doğrusal ilerleyen bir şey değil ki bu. eskisi yenisi hepsi aynı ummanda. o birikim esas olan.

yurttaş kane müzelik bir film değil. sinemanın doruk noktalarından biri. filmden öte bir şey olduğu, yüce bir eser olduğu için izlemezsin sadece. iyi sinema görmek için izlersin bu filmi ve izlemekten zevk alırsın. yeni filmleri izlerken de amacın aynıdır ama. peiinde olduğun şey iyi sinemadır.

popüler kültürde ise durum farklı. yeni çıkan film daha değerlidir her zaman. bizim çocukluğumuzdan beri alıştığımız şablon budur. jurassic park 2 çıkınca jurassic park 1 eskimiş olur. "tv'de ilk kez", "sinemalardan hemen sonra" gösterilen filmler değer kazanır. yenisi makbuldür. yani tarihsel ayrım sadece popüler kültür alanında geçerli.

eski filmleri kişisel olarak tercih etmeyebilirsiniz. ama onları kategori dışı tutamazsınız. tam tersine sinemayı asıl oralarda aramak lazım.

En iyi derken neleri kastediyoruz belirlemek lazım. Mesela en iyi görüntü müdür, en iyi senaryo mudur, en iyi yönetim (anlatım) midir ya da bütün bunları bir kenara bırakıp birşeyi ilk yapan mıdır? Örneğin vertigo'yu ilk yapan Alfred Hithcock olabilir aynı adlı filmde, ama en iyi yapan başkadır çünkü teknoloji gelişti, şaryolar vinçler uçtu gitti, adam artık 50 metrede yapıyor bunu... Ya da Citizen Cane'de görüntü çok iyi olabilir ama alan derinliği aşırı derecede geniştir, hatta o zamanlar bunun iyi olduğu düşünülürdü, şimdi ise seçici alan derinliği için kıçımızı yırtıyoruz. Filmin senaryosu güzeldir, iyi bir hikayedir ama ne biliyim bir Köy ya da 6. his gibi şaşırtmaz, aklınızda bile kalmaz belki. Eski Dracula filmleri birer klasiktir evet ama Van Helsing'deki aşmış efektleri düşünün. Kısacası filmi kendi çağında ele alacaksak, geçmişteki çığır açan filmler değerlendirilebilir. Aksi taktirde onların üzerinden çok geçti arkadaşlar. Zamanına göre değerlendirmek de kolay değil, çok iyi bir sinema bilgisi hatta araştırmacılık gerektirir. O zamana kadar neler yapılmıştı da bu adam bu filminde yeni neleri kattı sinemaya gibi. Kısacası bambaşka kulvarlar bunlar...