beni de listeye ekleyebilirsiniz. cuma ya da cumartesi fark etmez.
Pazartesi akşam 18:00 den sonra olivium da olursa ben de gelirim...Nedir son durum?
şimdi daha çok seviyorum seni hayat, hadi...
Buradan devam ediyoruz brolar. Pazartesi akşam.
http://www.filmfabrikasi.com/forum/viewtopic.php?f=15&t=8642&p=103974#p103974 " onclick="window.open(this.href);return false;
Daha ayrıntılı uzunca bir yazı yazacağım sonra ama kısaca:
1) Son zamanlarda en çok güldüğüm film; mizahı tam benlik.
2) Sadece basit bir güldürmece değil, çok ciddi altmetinlere sahip bir film.
3) Ankara'nın filme reaksiyonu müthiş. Gittiğim seans doluydu; ve salon filme çok güldü.
(Filmin sonunda küfürlü sahnelere "dayanamadığını" düşündüğüm iki "süper elit" filmden ayrıldı, ama bu kaymak tabakayı ben sallamıyorum, hatta bu film için iyi bir şey bence. Zaten birçok kişinin filme bariz yarılması, filmin sahip olduğu mizahı aksettirmesindeki başarısından)
Neyse, puan verecek olursam:
8'e yakın bir puanım olur 10 üzerinden.
Tebrikler Selçuk!
Daha ayrıntılı uzunca bir yazı yazacağım sonra ama kısaca:
1) Son zamanlarda en çok güldüğüm film; mizahı tam benlik.
2) Sadece basit bir güldürmece değil, çok ciddi altmetinlere sahip bir film.
3) Ankara'nın filme reaksiyonu müthiş. Gittiğim seans doluydu; ve salon filme çok güldü.
(Filmin sonunda küfürlü sahnelere "dayanamadığını" düşündüğüm iki "süper elit" filmden ayrıldı, ama bu kaymak tabakayı ben sallamıyorum, hatta bu film için iyi bir şey bence. Zaten birçok kişinin filme bariz yarılması, filmin sahip olduğu mizahı aksettirmesindeki başarısından)
Neyse, puan verecek olursam:
8'e yakın bir puanım olur 10 üzerinden.
Tebrikler Selçuk!
8 mi höh!
Abi kıyakçılık yapmıyoruz di mi? 😀
Ben zaten Ankara'nın simidine hastaydım şimdi de sinema izleyicisi çıktı du bakalım 😀
Evlat öyle deme,mizah çok ama çok ciddi bir iştir!
Münir Özkul
Simit kafasıyla 8 vermiştir bence yoksa hepimiz biliyoruz ki 3 falan anca 🙂
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
Biraz önce Cine5 te izledim Selçuğu, aslanlar gibi anlattı filmini valla. Televizyona çıkıp da iki kelimeyi yanyana koyamayan o kadar yönetmen gördükten sonra öpesim geldi valla moruk seni. Hadi yolu açık olsun yine filmin.
Kayseri'de her ne kadar küçücük bir salonda yer bulsa da ve bu salon da tam anlamıyla dolmasa da benim çıkışımdan sonra mutlak daha büyük bir salon ve daha kalabalık bir seyirciyle karşılaşacaktır. "Hangi filme gitsek acaba" diyenlere "ha da buna gidin buna" diye kanlarına girdim. Eğer bunu yapmışsam film bayağı bir övgüyü hakediyor. Özellikle aydemirse çok iyi gözlem yapmış ve bunu filme iyi yerleştirmiş. Fragmanında da oyuncu seçimi konusunda tam isabet diye tahmin ediyordum ve bunda yanılmadım. Salondaki havaya gelirsek; benim bir sahnede sesli yarılmamdan sonra herkes yer yer rahatlıkla yarıldı. Sonra filmin 15 dk falandı heralde elemanın biri takmış kızı koluna tam perdenin önünde filmi beğenmemiş tavrıyla geçti gitti, tabi eminim ki salon onlara iyi bir sövdü.
- Şunu bir dene...
- Nedir bu?
- Tüm dualarının karşılığı diyebilirim.
Gia (1998)
Abi kıyakçılık falan değil tabii ki, filmle ilgili geniş değerlendirmemi yaptığımda böyle olmadığını anlayacaksın.
Yani şimdi bu iş biraz benim ilgimle alakalı.
Sanatçı adam gözlem yapar, bir şeyleri dert eder ve onu da bir biçime sokarak anlatır.
Selçuk'un yaptığı gözlem, birebir yerinde. Karakterler oturmuş. Angaralı la işte bebeler. Her gün sokakta orda burda dolu görüyorum.
Bir şeyleri dert etmiş. Düğün şarkıcıları, çalgıcıları. (Bence bu emek ortamında dikkat edilesi emekçiler) - Tıpkı Ata Demirer'in bir köylü klarnetçiyi dert etmesi gibi- Ve de "küçük mafyacılık, köşe dönmecilik"
Bir biçime sokmuş. Mevzuyu egosunu bastırarak (birçok kişinin bir sanatçıya sanatçı demesi için aslında ihtiyacı olan şeyi feda etmiş -bence iyi etmiş-) hikayeyi filmin merkezine aldığı adamların dilinden anlatmış. Bizim "entelektüel" sanatçılarımızın yapmayı genel olarak tercih ettiği gibi "ahkam" kesmemiş. Bence asıl "intellect", yani intellectual'ın kökeni, yani bilgelik ve zeka budur.
Dolayısıyla film gerçekten bilge bir film de.
Tekrardan tebrikler bebe. 🙂
Biraz önce Cine5 te izledim Selçuğu, aslanlar gibi anlattı filmini valla. Televizyona çıkıp da iki kelimeyi yanyana koyamayan o kadar yönetmen gördükten sonra öpesim geldi valla moruk seni. Hadi yolu açık olsun yine filmin.
Alttan tekrar izlenebiliyor.
http://www.tvarsivi.com/index.php?y=2&z=2011-02-18%2023:00:00&sa=4 " onclick="window.open(this.href);return false;
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
Biraz önce Cine5 te izledim Selçuğu, aslanlar gibi anlattı filmini valla. Televizyona çıkıp da iki kelimeyi yanyana koyamayan o kadar yönetmen gördükten sonra öpesim geldi valla moruk seni. Hadi yolu açık olsun yine filmin.
Gel öp olm öpme diyen mi var 😀 Ha ağzımın sağında solunda uçuklar çıktı bulaşıcıdır muhtemelen Kerem bu bilgiyi de verem...
Evlat öyle deme,mizah çok ama çok ciddi bir iştir!
Münir Özkul
Alttan tekrar izlenebiliyor.
http://www.tvarsivi.com/index.php?y=2&z=2011-02-18%2023:00:00&sa=4 " onclick="window.open(this.href);return false;
bu da alternatif link olsun. tek parça. ama bir hafta geçerli link
http://www.yildiz.tv/?act=dvr&chan=cine5&seekTime=18-02-2011%2022:55 " onclick="window.open(this.href);return false;
cehalet mutluluktur
olm selçuk helal. çok samimi konuşmuşsun.
Filmdeki mizahi hava sohbete de yansımış. Selçuk konuşmasının sonunda durumu çok güzel özetlemiş. İlk filmini çeken tanınmamış bir yönetmenin yaşadığı zorluklardan, özellikle ülkemizdeki saçmalıklar göz önünde bulundurulduğunda nasıl sıyrıldığını görmek önemli.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
Ben filme uzunca bir değerlendirme yazısı yazıyorum. Altyazı'ya göndereceğim; o nedenle şimdilik burada paylaşmayayım dedim, belki derginin sonundaki okur yorumlarında yayınlanır, kıllık çıkmasın.