Selçuk:yok yok, ben verdiğim plan örneği ile, altyazı örneğini eş tutmadım .o kısmı yanlış anlamışsın. orası ya yönetmen tercihi, ya teknik hata, ya da Türkçe konuştular da ben anlamadım. Zaten başka bir ihtimal var mı bilmiyorum.
thedude: kafana fazla firizbi çarpmışsa senin beğenme ihtimalin var the dude.açık söliim.
tartışalım tabi yiğitler, neden tartışmıyak. mesela tmmchn ir fikir belirtse, ordan çıksa kezzo netlik yoktu falan dese...
Abi ben yazacağımı yazdım zaten.
Film dram filmi madem, neden bildiğimiz polisiye klişelerinin içine giriyor, sonra da birden trip atıp ben dram filmiyim polisiyeyle işim yok diyor?
Ne yapacağına karar verememiş bir film en iyi tanımlaması olur bu filmin.

Filmin ilk kısmıyla ikinci kısmı arasında bir tutarlılık olmasını bekliyorum, olay bundan ibaret.
Yoksa filmin "dram" öğelerine daha yakın olduğunu, bu konuda da gayet başarılı olduğunu düşünüyorum.
Ama keşke polisiye öğelere çok el atmayaydı diyorum. O zaman sinemamızın en iyi filmlerinden biri çıkardı ortaya benim için.
Polis hikayesi, aslında bir "katil kim" sorusundan ötedir, ahlaki ve toplumsal bir yanı vardır sözü o zaman daha diplere kadar işlerdi.
Yani... Ya filmin ilk bir saatini hızlı kurgula, ya da son bir saatini film otomatikman daha iyi olur. Ben böyle düşündüm.

Netlik konusunda da emin değilim ya. Bazı yerlerde cidden kaçmış gibi geldi.

sevmesem de, az çok yaklaşmış duruma.
http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalYazar&ArticleID=1031925&Yazar=FAT%DDH%20%D6ZG%DCVEN&Date=09.12.2010&CategoryID=41 " onclick="window.open(this.href);return false;

Filmi izledim, yorumları izleyince okurum diyordum ama ortasında olduğum kitabı bitirmeyi tercih ederim, mübarek herkes roman yazmış, N'olacak bu Gassaray'ın hali desem 2 satır yazmazsınız mendeburlar..

Neyse.

Bence film ne burada abartıldığı kadar iyi, ne de burada abartıldığı kadar kötü. Bazı güzel, bazı da çok güzel anlar barındıran vasat ve sıkıcı bir film olmuş. En fazla 5,5 falan veririm sanırım.

Yalnız yanlış hatırlamıyorsam bazıları katilin ortasında çözüldüğü polisiye mi olur diyordu. Diyor muydunuz? Diyorsaydınız lütfen polisiye hakkında bir daha konuşmayın. Polisiye de kendi içinde türlere ayrılır, katilin kim olduğunun arandığı filmlere "Katil Kim?" (Who dunnit?) filmleri denir ki Av Mevsimi ilk yarım saatten sonra bu türden çıkıyor ve tamamen cinayet motivasyonuna odaklanıyor. Yani evet, son çeyreğe kadar hâlen hiçbir karakter kesin bu diyemiyor ama seyirci de onlar da kimin yaptığını biliyor. Yani aynen gerçek hayattaki cinayet olayları gibi, biliyorsun ama delil ve motivasyon arıyorsun. Son derece normal bir durum.. Film de zaten motivasyon üstünden ilerliyor ki ben de tüm film boyunca katil kimden çok katil niye katili düşündüm, bir de sonda o el niye ordayı düşündüm, hâlen de cevabı bulamadım, bu kadar beceriksiz bir katil olur muyu çok düşündüm.

Beklentilerimi düşürdüğünüz iyi oldu, Şener Şen de iyi ki artık filmlerde oynamıyor, ona da sevindim. Oyunculukların büyük kısmını vasat buldum. Kimse bana iyiydi demesin lütfen, o kadar ölü gözle bakan asabi insan görmedim ben. Utanmasa kalayladıktan sonra bir de makas alacaktı, öyle tatlı bakıyordu adamlara..

Evet, saldırın şimdi bana :).

Filmi izledim, yorumları izleyince okurum diyordum ama ortasında olduğum kitabı bitirmeyi tercih ederim, mübarek herkes roman yazmış, N'olacak bu Gassaray'ın hali desem 2 satır yazmazsınız mendeburlar..

Neyse.

Bence film ne burada abartıldığı kadar iyi, ne de burada abartıldığı kadar kötü. Bazı güzel, bazı da çok güzel anlar barındıran vasat ve sıkıcı bir film olmuş. En fazla 5,5 falan veririm sanırım.

Yalnız yanlış hatırlamıyorsam bazıları katilin ortasında çözüldüğü polisiye mi olur diyordu. Diyor muydunuz? Diyorsaydınız lütfen polisiye hakkında bir daha konuşmayın. Polisiye de kendi içinde türlere ayrılır, katilin kim olduğunun arandığı filmlere "Katil Kim?" (Who dunnit?) filmleri denir ki Av Mevsimi ilk yarım saatten sonra bu türden çıkıyor ve tamamen cinayet motivasyonuna odaklanıyor. Yani evet, son çeyreğe kadar hâlen hiçbir karakter kesin bu diyemiyor ama seyirci de onlar da kimin yaptığını biliyor. Yani aynen gerçek hayattaki cinayet olayları gibi, biliyorsun ama delil ve motivasyon arıyorsun. Son derece normal bir durum.. Film de zaten motivasyon üstünden ilerliyor ki ben de tüm film boyunca katil kimden çok katil niye katili düşündüm, bir de sonda o el niye ordayı düşündüm, hâlen de cevabı bulamadım, bu kadar beceriksiz bir katil olur muyu çok düşündüm.

Beklentilerimi düşürdüğünüz iyi oldu, Şener Şen de iyi ki artık filmlerde oynamıyor, ona da sevindim. Oyunculukların büyük kısmını vasat buldum. Kimse bana iyiydi demesin lütfen, o kadar ölü gözle bakan asabi insan görmedim ben. Utanmasa kalayladıktan sonra bir de makas alacaktı, öyle tatlı bakıyordu adamlara..

Evet, saldırın şimdi bana :).

"katilin/cinayetin önceden tahmin edilememesi"

demişim ben ilk mesajda. İkinci kısmı senin motivasyon dediğin şey.
Bu filmde hem katil, hem de cinayet (sebebiyle) önceden tahmin ediliyor:

Azıcık da olsa bilgim yok gerçekten o nedenle tahmin edemedim. Valla benim kafa hiç o yönde işlemiyor çünkü, ne öyle para gördük ne de böbrek için insan öldürecek hale geldik.. Ama o zaman nispeten hak verebilirim ve not daha da düşer o zaman. 5 falan o zaman, al sana kezzo 🙂

Bu, benim herşeyi anladığım ve "hiç de iyi değil" yorumunu yaptığım andı. Av Mevsimi'nin iyi bir hikayesi yok bir kere. Ne bir dram olarak ne de bir polisiye olarak. Ve senaryosu yeterince güçlü olmayan bir "senaryo sineması" örneğinin iyi bir film olması beklenemez zaten.

Dünden beri, Cem Yılmaz'ın türkü söylediği sahneyi izleyip duruyorum Youtube'da. Nasıl güzel bir atmosfer olmuş, nasıl güzel söylüyor namussuz! Kabadayı'dan sonra Turgul filmine bir daha gitmem diyordum. Şu sahnenin güzelliği için gideceğim. Yine hayal kırıklığına uğratmaz umarım beni.

Dünden beri, Cem Yılmaz'ın türkü söylediği sahneyi izleyip duruyorum Youtube'da. Nasıl güzel bir atmosfer olmuş, nasıl güzel söylüyor namussuz! Kabadayı'dan sonra Turgul filmine bir daha gitmem diyordum. Şu sahnenin güzelliği için gideceğim. Yine hayal kırıklığına uğratmaz umarım beni.
işte site üzerinden pr dersi değil de ne bu 🙂 git, kesin görmelisin bu filmi.

Görüntü yönetiminden bahsedin birazda yahu 🙂 uğur içbak reyiz.

Dünden beri, Cem Yılmaz'ın türkü söylediği sahneyi izleyip duruyorum Youtube'da. Nasıl güzel bir atmosfer olmuş, nasıl güzel söylüyor namussuz! Kabadayı'dan sonra Turgul filmine bir daha gitmem diyordum. Şu sahnenin güzelliği için gideceğim. Yine hayal kırıklığına uğratmaz umarım beni.
işte site üzerinden pr dersi değil de ne bu 🙂 git, kesin görmelisin bu filmi.

cCc

Geçen Ara Kafe'de verbal sıkıştırdı beni.
Gel buraya dedi, buyur dedim, "Av Mevsimi" dedi. Manalı manalı baktı.
"O hangisiydi abi?" dedim.
Yemedi.
"Yanında kadınlar kızlar var şimdilik es geçiyorum sonra konuşucaz bunları" dedi.
"Konuşuruz olm artistlik yapma!" dedim.
Duymadı.

cCc

Uğur Reyiz yardırmış, ondan bahsetmeye gerek yok ki. Şahsi fikrim İçbak hayatının en iyi görselini çıkartmış.

Av Mevsimini düşündükçe, daha da kötü br film olduğunu fark ediyorum. YAni notum 5/10'lardan 3'lere 2'lere iniyor. O derece....

Av Mevsimini düşündükçe, daha da kötü br film olduğunu fark ediyorum. YAni notum 5/10'lardan 3'lere 2'lere iniyor. O derece....

Benim için de aynı şey geçerli.

Ama çok üzülüyorum kanka. Yavuz Turgul benim için memleket sinemasının en değerli adamlarından. Şener Şen babamız zaten anasını satiim. Cem Yılmaz alemlerin kralı. Böyle bir kadrodan böyle kötü film izlemek öyle üzüyor ki. Resmen üzülüyorum. "HArika filmdi yaa! Bizimkiler yaparsa böle yapar işte hafız!" demek istiyorum, hem de nasıl. En sevdiğimiz en güvendiğimiz herifler de böyle s.çınca tutunacak dalımız kalmıyor gibi hissediyorum bir yandan da.... 🙁

Ama çok üzülüyorum kanka. Yavuz Turgul benim için memleket sinemasının en değerli adamlarından. Şener Şen babamız zaten anasını satiim. Cem Yılmaz alemlerin kralı. Böyle bir kadrodan böyle kötü film izlemek öyle üzüyor ki. Resmen üzülüyorum. "HArika filmdi yaa! Bizimkiler yaparsa böle yapar işte hafız!" demek istiyorum, hem de nasıl. En sevdiğimiz en güvendiğimiz herifler de böyle s.çınca tutunacak dalımız kalmıyor gibi hissediyorum bir yandan da.... 🙁
Benim için en kötü filmi bile 7 olan bir yönetmenin, böyle dik bir düşüş yaşaması, hem de en um utlu olduğumuz filmlerinden birinde, acı verici.
Gerçekten bazı yönetmenlerin kendini geliştiremediğini düşünmeye başlıyorum. Bu filmle aynı türde ve benzer anlamda politik (sistem içindeki ahlak meselesi) olan bir Se7en izlemiş bir nesile Av Mevsimi'ni yutturamazsın, mümkün değil. Ha herkes Se7en çeksin demiyorum. Doğrudan aynı türde olduğunu iddia edemeyeceğim ama yakın bir türde, bambaşka sorgulama alanlarına girerek Chaser diye bir film yapıyor uzakdoğuda adam, burada ağzımız açık izliyoruz. Yani farklı bir şey denersin, yapamamışsındır, ama yürekli bir adamsın derler, taktir ederler. Onur Ünlü en güncel örnek. Adamın yaptığı hiçbir filme 6'dan yukarı puan vermem ( Beş Şehir'i izlemedim), ama son yılların en takdir edilesi Türk yönetmenlerinden benim için. Çünkü adamın yapmaya çalıştığı bir şey var, elini oraya atıyor ve kopartmak istiyor. Yapamayabilir. ama yapamadığı şeyle bile iz bırakır, her filmini umutla bekletir. Durum bu olunca, bizim Ejder Kapanı'nı yapanlardan, Av Mevsimi'ni yapanlardan hesap sorma hakkımız var. Ve bize hiçkimse sen kimsin diyemez. Çünkü cepten yiyorsun. Onca yürekli adam var. Adamlar reytingleri yerin dibinde olmasına rağmen biz yerli Ankara polisiyesi çekeceğiz, yayından kaldırılırsa da kaldırılsın diyor. Türkiye televizyonları bu haldeyken hem de. (Star Doğan'ın yedekçi kanalı olmasaydı çoktan yayından kalkardı dizi gerçi. Böyle de bir şansları var bence.) Böyle yürekli tavırlar sergileyen, bence içlerinde "devrimci" bir itki bulunduran insanlar varken, usta denilenler, çok emin konuşuyorum, bu forumdan üç beş kişinin kürdanla dişinin arasını temizlerken yazılabileceği senaryolar yazıyorlar. Sen Eşkiya gibi bir film yapmış, ömrüm boyunca taptığım bir insansın ama öyle bir konuma düşüyorsun ki, sinemadan çıkarken gülüyorum, buraya gelip, sinema içinde bir bit tanesi olarak ben, burnu büyük cümleler kurabiliyorum.

Oh be... 🙂

Sanarist bu film çok kötü olacak demişti de "yok beee aaaabiii" demişlerdi. Bazı gerizekâlılar yüzünden yazmıyor artık.. O da büyük kayıp.