sırrı süreyya önder, nihat ileri ve cansel elçin konuk oyuncu olarak katıldılar. taner birsel de filme oyunculuğuyla (ciddi anlamda) renk kattı. hatta ilk fragmanda gördünüz mü bilmem ölürken güizanın okçu hareketini yapıp kendini zombilere teslim ederek özellikle beni kayıt esnasında kırıp geçirmiştir, gülmemek için dudaklarımı ısırmak zorunda bırakmıştır. filmin son sahnesindeki imam rolü için de cem yılmaz düşünülüyordu ve cem de seve seve geleceğini söylemişti ancak yahşi batının son günlerine denk geldiği için olmadı, olmadı. biraz önceki muhabbete ek bilgidir.

Sen ne yaptın bu filmde foxburr, belki yazdın da ben kaçırdım kusura bakma.

Sesçi kendisi. Kayıt+boom.

Film beklediğimden daha iyi çıktı. Çok iyi diyemeyeceğim, özellikle zombilerin göründüğü her sahne kötü. Filmin geneli vasat. Neden imkânlarını zorlamaya çalışmışlar anlayamadım. İsteseler çok daha tatlı bir film çekebilirlermiş.

Ama şunu hiç anlamam, işi filmleri incelemek, çözümlemek ve irdelemek olan insanların bunu kendi filmlerinde yapmamaları bana çok garip geliyor.

Hakkında daha uzun bir yazı yazacağım tanıtımına destek olmak için. Paylaşırım uzantıyı.

Özet olarak sıkmayan, ama çok da iyi olmayan bir deneme olmuş diyebilirim.

Yazdım efendim:
http://www.eylemplani.com/ada-zombilerin-dugunu/ " onclick="window.open(this.href);return false;

benim izlediğim en eğlenceli 5 filmden biri diyebilirim rahatlıkla. yarıla yarıla izledim filmi.
ha goygoy'a da izlediğim en iyi 5 kısa filmden bir demiş adamım o ayrı.

Büyük beklenti ile izledim ve sadece "Üsküdar çocuğuyuz lan biz" lafına güldüm yalan yok. Üsküdar da oturmasam o da pek eğlenceli gelir miydi bilemiyorum. Ama türe ve eldeki malzemeye göre çok ama çok vasat bir filmdi.
ne olursa olsun az çok iyi oyunculuk yeterli değilin ispatıdır bu film.
Ne olursa olsun Sırrı bir tanedir. Filmde en başta çıkmasaydı sonunu getiremezdim olur da aynıyere bağlar bir daha görürüz motivasyonu ile izledim sonuna kadar. Olmasa da olurmuş...