Eline kulağına sağlık.

Ezel Akay'ı tebrik etmek lazım.
Tarihi etki yok demiştim fragmanı izledikten sonra. İyi ki de yok diyorum filmi izledikten sonra.
Müthiş bir gerçeküstü atmosfer var. Görsel işçiliğini gayet beğendim.

Onun dışında film müthiş bir cesaret ürünü. Birkez daha ellerinden öpüyorum yönetmenin.
Merkeze "kadının" sadece "kadın olma" durumuyla ilgili alınması, yani filmin saf bir kadın filmi olması (bunun yorumunu bir erkek ne kadar doğru yapabilir ondan emin değilim ama bana böyle hissettirdi. İzleyen kadın arkadaşlarım da gayet başarılı buldular bu açıdan) çok önemli.

Çünkü tüm toplumsal kodların dışına yerleştirilmiş, tabu yıkan, namussuz damgası kesinlikle yedirilemeyecek özgür bir kadın var filmde.
Ve beylik cümleyi de kurayım:

Bu filme farklı yaklaşacak olsalar da en sonunda, bir türbanlının bir fahişeyle ortak şeyler hissedeceği çok şey olduğunu düşünüyorum bu filmde.
(Türbanlıyla fahişe örneğini birbirlerinin zıttı olduklarını düşündüğüm için vermedim. Bir türbanlının fahişe olabileceği gibi, bir fahişe de türbanlı olabilir ama toplumsal kodlar olarak, bir klişe olarak hatta iki zıt kutba yerleştirildikleri için pek de onaylamayarak bu örneği verdim.)

Bu manada da toplumsal dialog yolunu açan bir film diyebilirim buna.

Neticede filmi çok sevdim.

7.5 / 10