Reklam: Lost - Jacob and M.I.B. Game - Connect 4 Million

https://www.youtube.com/watch?v=

Battlestar Galactica Lost'a en az beş boy fark koyar, o başka. Diğerlerinin de bazıları çok iyi bazıları pıs bana göre. Ama ben senin seyrettiklerini seyretmiyorum derken o komedi dizilerini söylemiştim. Arkadaşlarla gülmek başka, komedi dizisi izleyip gülememek başka, bende olay öyle. Gülemiyorum moruk, bana komik gelmiyor. En iyisi bence de Scrubs ama gülüyormusun, sırıtıyorum en fazla. Ama msn de yazışırken sandalyeden düştüğümü çok bilirim. Daha dün gece sözlük radyosunda tokerkanga yardı beni. O tat varken diziyi kim ne yapsın.

Orada über kombo lazım, ben de yalnızken fazla gülmüyorum ama arkadaşlarla izledin mi komik olmayan şeylerde birle yerlerde sürünüyorsun. Bir taşla iki kuş işte.. Ayrıca dikkat ettiysen zaten saydığım diziler arasında komedi yok.

İlk defa, evet 6 sezondur ilk defa, birçok insan sıçtı derken ısrarla savunduğum bu diziyle ilgili bu son oynayan bölümde "bu mudur?" dedim.
İlk defa sonuyla ilgili karamsarlığa düştüm.

Ulan birkaç mesaj önce yazdığım öylesine tahminlerden oluşan teorim bile daha güzel bence dizinin şu an durduğu yerden.
Bu 6 sezonluk hadise, 2 bilemedin 3 sezonda anlatılırmış eğer sadece bundan ibaret olacaksa.

Ha hiç pişman değilim, bugüne kadar izlediğim her bölümden çok keyif aldım bu son bölüm hariç.
Ama final bölümünden yine de ısrarla ümitliyim.
Şaşırtsın, ters köşe yapsın istiyorum.
Ve bu konuda artık sadece ve sadece Desmond'a güveniyorum.
Ondan çıkacak bir bağlantı ile daha tatmin edici bir sona ulaşabilir dizi.
Dört gözle bekliyorum Desmond'ı.

Ama ne olursa olsun 6 sezon boru değil insanları böyle bir merakla dizi başında tutmayı becermek.
Tek başarısının bununla sınırlı kalmamasını ümidediyorum. Ve şu an sadece ümidedebiliyorum.

O değil de ilk bölümde Cek "bu iskeletler en fazla 50 yıllık" diyordu. Dediğim gibi ilerledikçe uyduruyorlar işte. Yapımcılar o laflara da bir bahaneler uydurmaya çalışmışlar, gülmek isteyenler için:

How do the two producers explain that discrepancy? "Jack is not really an expert in carbon dating," said Cuse.

"The other theory that I would like to throw out there is that Jacob and his mother were just expert craftsmen," said Lindelof. "They made those clothes on that loom so well, it would appear that they were only 50 years old in decomposition, when in fact it's several thousand." (hasiktir ordan)
Pek yemedi açıkcası.

Ben de Desmond'dan ümitliyim. Finali epik yapabilecek tek kişi o. Bakalım, final çok güzel olacaktır diye tahmin ediyorum.

Yeni bölüm fragmanında "This Is The End" çalmaya başlayınca "ulan dedim ne oluyoruz? 'Apocalypse Now' yeni baştan mı?"
Diziye gelince, çok beklenti içinde olmamak lazım. Bundan çok daha iyilerini gördüğümüz doğru bence de. Olaya içerden bakarsak, bu dizi sona erdiğinde illaki benzerleri çıkacak. Fantastik dizi türünde daha cesaret verici denemeler olacak. Bizde de, "Ezel" ve "Lost" karışımı dizi projelerinin çekilebilme ihtimalleri artacaktır. Elini çabuk tutan ekipler, risk sever yapımcılar bulabilirlerse, ellerindeki işlerde üst seviyedeyse ortalık şenlenebilir. Açıkçası böyle bir ekibin içinde olmak isterdim. Her şey birkaç cümleyle başlayabilir aslında.

615... berbat bi bölümdü...

Sezon sonunda hala cevaplanmayan sorular için "Answers - Cevaplar" diye ayrı bir bölüm olacakmış.
"Black smoke oluşumu ve ışık " mantıksızlığına vurgu yapan arkadaşlar için ise aynşıtaynın parçacık,izafiyet ve uzay-devamlılık teoremlerini incelemelerini tavsiye ederim.
örnek: Eğer ışık ile aynı hızda yol alırsak, kütle teoreminden ışığı kütle olarak görebiliriz. Dolayısıyla ışığı kütle olarak gördüğümüzde de ışık hızında ilerlediğimizi, kütlenin korunumunu ve zamansızlıkta yol aldığımızı anlarız. Dolayısıyla paralel evrenler, flashback ve flashsides vb gibi durumlar ortaya çıkıyor.
Ezel izlemeye devam. Bunlar bir çoklarımızı aşar.

Aynı fizikçileri bir daha okursan ışık hızına çıkmanın teori ve pratikte mümkün olmadığınıda da söylerler verbal'cığım. En fazla %99'una çıkabilirsin, onu da şu anda CERN'de protonlara yaptırıyorlar, ondan öte bir kütleye ise Hawking'in yeni teorilerine göre, tam bugün uzaya özel bir makine gönderirsek 80 yıl sonra ulaşabileceğimiz. Bu bağlamda komple çöp. Sen de Ezel'e devam et bence.

Zaten önceden 50 yıllık cesetleri 1000 yıllığa dönünce "Jacob'la anası o kadar iyi kumaş yapıyor ki 1000 yıllık kumaş 50 yıldır çürüyormuş gibi görünüyor olabilir" gibi bir açıklama yapan, hidrojen bombasını kafasına taşla vurarak patlatan yazardan fazla bilimsel tutarlılık beklememek gerek. Gerçi yukarıdaki açıklamayı yapan da yapımcı, yazar değil ama işte aynı kapıya gelir. Yazıyorlar da arada.

Ya nasıl bu kadar küçümsüyorsun moruk karşındakini anlamıyorum ben. Tamam eleştirirsin de adını bile duymamış demek ne ya. Ben adamların bilgisinde kılında tüyünde değilim de adamın yazdığı senaryoya bak bir de kendine bak be abi. Sen duymuşsun biliyorsun ama onlar bilmiyor yapma yani. Hiç bir şekilde ölçü değil ama Fringe izle gör adamlar neler yazıyor.

Ben aslında verbal'a laf atmak istedim de ayar kaçtı biraz, sen de haklısın. Ama bende de takıntı oldu şu hidrojen bombası olayını sindiremedim abi, her şeyi kabul ettim onu edemiyorum :). Daha mantıklı hale getirdim önceki mesajı.

Moruk iki kural var bence. Bak ben hiç anlamam bu senaryo matematiğinden falan. Ama şöyle düşünüyorum.

Birincisi "%51 Mustafa Denizli kuralı". Yani izleyenlerin bir kısmı %49 bir kısmı %51 olsa bile (herhangi bir ayrımla) senaryo o %51'e göre yazılır. Böyle olması da normal. Şimdi bomba olayını sorgulayacak olanlar %1 yada 2. Gerisi hiç düşünmüyor bile. Dolayısıyla bu iş o açıdan başarılıdır. Yok efendim internette konuşuluyormuş da bilmem ne falan filan farketmez. Bomba olayı tamam. Senin oraya takılıyor olman bir şeyi değiştirmez ki sen bile patlamayacağından %100 emin olamazsın, kimsenin umrunda değil bir taşla patlamış bilmemne.

İkincisi "Leyleğin ömrü laklak kuralı". Yani yok cesetler 50 senelik demiş de, sonradan 2000 senelik çıkmış falan filan. Abi geçti orası geçti. Adam soruyu da soranla dalga geçmiş "çok dayanıyor" falan diye. Sen onu konuş, bunu düşün, öbürünü sorgula ama diziyi izleyen %90 (en az) bunu 40 dakikalık bir eğlence olarak görüyor. Sonra yatıp uyuyor, muhabbetine devam ediyor, çayını içiyor, yemekteyizi açıyor bakıyor mercimek kıvamında olmuş mu falan. Yani 40 dakikalık bir değeri var işin. O kırk dakika içinde de yok 50 senelik demişti yok bilmemneydi falan hikaye. Bir televizyon dizisi yazarına, bilimsel tez yazıyor muamelesi yapılmaz. İş yapılmış, yayınlanmış, seyredilmiş, insanlar gitmiş sex falan devam ediyor hayatına. Herkesin öyle yapması lazım, çünkü senarist de öyle yapıyor. En fazla burada geyiğini çevirirsin vay ne güzeldi, vay götüme benziyordu bu bölüm diye tamam. Ondan ilerisini adam bile düşünmüyor yahu sen ne kasıyorsun. Bak Kezzap yazmış benim teorim bile daha iyiydi diye. Yahu ne kasıyorsun o kadar, adam bile senin kadar düşünmemiş belki demiş ki "ahanda bu derenin suyundan geliyor aga bütün ipnelik", sen kendini yiyorsun bir yandan. Yani Leyleğin Ömrü Laklak kardeşim. Tamam teori de üretirsin ama çok ciddiye almaya gerek yok. Dizi bu.

Kendinle çeliştiğinin farkında değilsin sanırım. O %90 kesim zaten bu diziyi abartan kesim değil. Ben o geriye kalan %10a "sakin gençler" diyorum sadece. Tartışığım kesim de o %1, 2, işte o "benim teorim bile bundan daha iyi" diyenler. Yani ikili muhabbete 3. ye ne yapmak düşerse onu yapman gerekli senin ama işte susturamıyoruz kardeşim :).

Kuralları tuttum ama, özellikle adlarını. Ve bence haklısın da. Ama dediğim gibi yanlış kişiye anlatıyorsun. Ben zaten bunların aksini savunmuyorum. Dizinin kendi mantığı içerisinde tutarlılar.

Hidrojen bombasının taşla patlamayacağına da %100 değil %1 katrilyon eminim zira hidrojen tepkimeye girebilmesi için ihtiyaç duyduğu enerji ve ısıyı atom bombasından çıkacak enerji ve ısı civarlarında, taşla olabileceğini sanmıyorum. Wiki'de bile yazıyor yani bu, bilimci olmaya gerek yok. Şu an tüm ordular soğuk füzyonu gerçekleştirebilemk için uğraşıyorlar ki atom bombasının keşfinden bile daha kötü sonuçlar getireceği kesin.

Hidrojen bombasının patlayış şeması ve açıklaması (fission dediği atom bombası gibin bir şey, atomun parçalanması, fusion ise hidrojen kısmı, yani atomun birleştirilmesi):

Foam plasma mechanism firing sequence.
A. Warhead before firing; primary (fission bomb) at top, secondary (fusion fuel) at bottom, all suspended in polystyrene foam.
B. High-explosive fires in primary, compressing plutonium core into supercriticality and beginning a fission reaction.
C. Fission primary emits X-rays which are scattered along the inside of the casing, irradiating the polystyrene foam.
D. Polystyrene foam becomes plasma, compressing secondary, and plutonium sparkplug begins to fission.
E. Compressed and heated, lithium-6 deuteride fuel produces tritium and begins the fusion reaction. The neutron flux produced causes the U-238 tamper to fission. A fireball starts to form.

Hidrojen bombası için başka yöntemler de var ama hepsi bir "nuclear fission" gerektiriyor.
http://en.wikipedia.org/wiki/Hydrogen_bomb " onclick="window.open(this.href);return false;
http://en.wikipedia.org/wiki/Nuclear_fission " onclick="window.open(this.href);return false;

resimler çok hoş görünüyor. sanki böyle lostla ilgili bir testmiş şekiller de mitolojik işaretlermiş gibi geldi. bir an heyecan yaptım görünce.

Kendinle çeliştiğinin farkında değilsin sanırım. O %90 kesim zaten bu diziyi abartan kesim değil. Ben o geriye kalan %10a "sakin gençler" diyorum sadece. Tartışığım kesim de o %1, 2, işte o "benim teorim bile bundan daha iyi" diyenler. Yani ikili muhabbete 3. ye ne yapmak düşerse onu yapman gerekli senin ama işte susturamıyoruz kardeşim :).

Hayır çelişiyor değilim. Ben senin (bir şekilde) hesap sorduğun adamların diziyi yazarkenki motivasyonunu söylüyorum kendimce. Yani %1-5 lik kesim soruyor bu soruları ama adamların umurunda değildir. Çünkü baz aldıkları bir %51 kuralı var bence. %51 soruyorsa o zaman cevaplıyorlar. Yoksa "patladı lan" deyip gidiyorlar ki bu da normal. Bence ne kadar az kesim soru soruyorsa ve ne kadar az kesim "hade len" diyorsa o kadar başarılıdır bu tür dizilerde. Sonuçta yaptıkları şey kurgu çünkü. Bence LOST'ta bu "hade len" ler çok az yapılan işe göre. Ayrıca tekrar etmek lazım ki, soru sorduruyor olması (başka bir yerden bakarsan) dizinin başarısıdır bir ölçüye göre. Yani bir üçüncü kural olarak "sordum soruyu koydum boruyu" da olabilir.