5.bölüm finali itibariyle halen güzel diyorum ama o gaza getirici hamleyi bir göremedik.Bıraksam pişman olmam noktasındayım. Fringe e de başlamış olmamın etkisi var sanırım. 🙂
Ben bu diziden daha çok umutluyum. Eğer Fringe gibi olursa yazık olur buna. Aynı konu üstüne devamlı giderse izlenir ki şimdilik öyle. Fringe de de bir konu var aslında ama bazen alakasız bölümler çıkıyor, dolayısıyla sıkıntı oluyor.
5. bölümden bir alıntı....
fizikçi kadına diyor ki... "are you aware of the double slit experiment?" kadın da... "well... there was that one time in college..." 
"are you aware of shrodinger's cat?"... kadın: "no i'm not that kinky..."
- baço
Kuantumun ne olduğunu bir anlasak ona göre de filmler, diziler yazılır abi ama henüz anlamış değiliz ne menem bir şey olduğunu. Belki paralel evrenler üzerine bir şey yazılabilir ileride. Olası her davranış için yeni bir evrenin yaratıldığı teorisi bana çok daha yakın geliyor. Sonuçta her şey sonsuz.
Fringe paralel evrenlere temas ediyor bir hayli.
Bilmiyorum size ne kadar güzel geldi de sonu görüp başa sardığımız senaryolar beni çok çeker (bir gün bir film çekersem benimki de öyle olacak muhtemelen, aklınızda olsun :)). Ama işte bu diziye ben 3 bölüm dayanabildim, 10 bölüm sonra mı ne de iptal oldu.
şu anda izlediğim "damages" de böle bir formatta, 6 ay önce olan bir olayla başlayıp, ana olay ilerledikçe, ana olaydan öncesini de ilerletiyor. iki ucu açık akış sonunda tamamlanıyor.
damages de tavsiyedir.
http://www.imdb.com/title/tt0914387/ " onclick="window.open(this.href);return false;
Kolay gelsin.
http://www.camurfilms.com" onclick="window.open(this.href);return false;
Flashforward pilot bölümde 20 milyon seyirci çekmişti. Son bölümü 7.3 milyon izleyiciyle dizi için en düşük değeri elde etti. Böyle devam ederse iptali kaçınılmaz. Aldığım (ve güvendiğim) bir duyuma göre çıta bayağı da düşmüş zaten. Başlamadığıma sevindim. Toparlarsa başlarım ama :D. BSG bile 4. sezon başında tökezlemişti.
Bu arada bu izleyici rakamları (ki bunlara internetten izlenme dahil değil) Amerikan dizilerinin büyük kısmının (komediler dahil) neden/nasıl filme çekildiğini ve nasıl bu kadar kaliteli olduklarını özetliyor sanırım.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
Nasıl gidiyor bu dizi?
Başlamaya değer mi?
Gitmiyor ara verdi...
- baço
muhteşem bir giriş, fevkalade bir örgü, giderek hayreti artıran detaylar...
sonra bayılan ve ne zaman bitecek bu denilen senaryo, makaraya sarar gibi merak etmek zorunda kaldığımız düşünülen tekrarlar...
"ben ne yapıyorum şimdi" deyip bırakıp giden izleyiciler...
!
muhteşem bir giriş, fevkalade bir örgü, giderek hayreti artıran detaylar...
sonra bayılan ve ne zaman bitecek bu denilen senaryo, makaraya sarar gibi merak etmek zorunda kaldığımız düşünülen tekrarlar...
"ben ne yapıyorum şimdi" deyip bırakıp giden izleyiciler...
!
Hadi ya!
Hiç başlamayayım o zaman.
"In Treatment"ı duymuş muydun?
http://www.imdb.com/title/tt0835434/ " onclick="window.open(this.href);return false;
Yeni bir dizi izlemeye başladım, Perşembe-Pazar arasında dört günde tam 25 bölümünü izledim. Bu hızla ilk sezonu oluşturan 43 bölümü, beşer beşer izleyip bitirecek gözüküyorum (beş tanenin sonunda telef olmak mümkün).
Baş kahramanı 53 yaşında bir psikolog olan “In Treatment” isimli dizi 25′er dakikalık bölümlerden oluşuyor. Her biri birer hasta ile seans. Toplam 5 tane farklı hasta var (biri psikoloğun kendisi), 5 bölüm sonunda bir sonraki haftaya geçiliyor ve tekrar aynı hastayla karşılaşıyoruz. Orjinalinde televizyonda buna uygun biçimde haftanın beş günü birer bölüm yayınlamışlar. İlk sezon hastaların 9 haftalık psikolog seanslarını kapsıyor.
Dizinin tamamı bir tane odanın (ve en fazla onun tuvaleti) içinde geçiyor. Hiç aksiyon olmadan, sadece sözler ve vücut dili ile gidiyor dizi. Çok sıkıcı olacağını düşünüyordum ama bazen 25 dakikanın nasıl geçtiğini bile anlamadım. Beni sarıp içine alan birçok bölüm oldu. Damardan insan ilişkileri.
Genelde ilginç Amerikan dizileri HBO kanalından çıkıyor, yine de bu onun için bile fazla deneysel diye düşünmüştüm. Araştırınca bir İsrail dizisinin Amerikan versiyonu olduğunu öğrendim (şimdi mantıklı oldu); müziği, formatı, hatta senaryosu bazen kelimesi kelimesine aynen kullanılmış.
http://zzz.fisek.com.tr/seyir-defteri/?p=670 " onclick="window.open(this.href);return false;
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
"In Treatment"ı duymuş muydun?
http://www.imdb.com/title/tt0835434/ " onclick="window.open(this.href);return false;
Yeni bir dizi izlemeye başladım, Perşembe-Pazar arasında dört günde tam 25 bölümünü izledim. Bu hızla ilk sezonu oluşturan 43 bölümü, beşer beşer izleyip bitirecek gözüküyorum (beş tanenin sonunda telef olmak mümkün).
Baş kahramanı 53 yaşında bir psikolog olan “In Treatment” isimli dizi 25′er dakikalık bölümlerden oluşuyor. Her biri birer hasta ile seans. Toplam 5 tane farklı hasta var (biri psikoloğun kendisi), 5 bölüm sonunda bir sonraki haftaya geçiliyor ve tekrar aynı hastayla karşılaşıyoruz. Orjinalinde televizyonda buna uygun biçimde haftanın beş günü birer bölüm yayınlamışlar. İlk sezon hastaların 9 haftalık psikolog seanslarını kapsıyor.
Dizinin tamamı bir tane odanın (ve en fazla onun tuvaleti) içinde geçiyor. Hiç aksiyon olmadan, sadece sözler ve vücut dili ile gidiyor dizi. Çok sıkıcı olacağını düşünüyordum ama bazen 25 dakikanın nasıl geçtiğini bile anlamadım. Beni sarıp içine alan birçok bölüm oldu. Damardan insan ilişkileri.
Genelde ilginç Amerikan dizileri HBO kanalından çıkıyor, yine de bu onun için bile fazla deneysel diye düşünmüştüm. Araştırınca bir İsrail dizisinin Amerikan versiyonu olduğunu öğrendim (şimdi mantıklı oldu); müziği, formatı, hatta senaryosu bazen kelimesi kelimesine aynen kullanılmış.
http://zzz.fisek.com.tr/seyir-defteri/?p=670 " onclick="window.open(this.href);return false;
Forumda dizi izlemeye bayılan biri vardı, o bahsetmişti. Zepra mıydı, Lostdream miydi? Unuttum. Bir bölüm izledim, ilk bölümünü, başrolde hasta olduğum bir oyuncu olan Gabriel Bryne oyunuyor. Sevmiştim, ama dizilerden çabuk sıkılan bir insanım.
Not: İkisi de değilmiş, ili'ymiş ilk bahseden.
ili idi o.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
ben hep "lost room" tadında bir şeyler arıyorum sanırım. tadı damağımda kaldı...
Çok sıkıştırdılar onu. Bariz en az 13 bölüm çıkarabilirlerdi. Çok hızlı bağlandı bitti, damağımızda kaldı.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
Ne olduğu da meçhul kaldı, bize kalan bol bol çatal kaşık esprisi oldu 🙂
Lost da böyle olursa şaşmıycam...
- baço