Madem sesli çekmiyorsunuz problem nedir anlamadım.. Biri okuyacak diğeri de tekrarlayacak işte..

Oyuncunun tam olarak olmasa da nispeten ezberlemiş olması iyi olur ama.. Giriş kelimesini duyarkenden hatırlanır çünkü..

Sesli çekim varsa olayın püfü sufleyle gerçek diyaloğu üstüste bindirmemek ki sonradan silinebilinsin.. Ya da sufle verenin sesinin alınmadığına emin olmak..

Sıkıntı şu, tek kişinin sahnesi, kamera elde, adam üst üste 3 replik okuycak, uzuncana olan yerlerde yani. Araları kestiğimizde kamera elde olduğundan atlama oluyor. Kamera elde olmasa bile karşıya kesmeden yine atlama oluyor vs. vs. Neyse bölüyorum araya diğerini koyuyorum falan çözücem gibi. Çok özel bir tekniği olmasa gerek bunun. Hatta kağıtlara yazıp diğer oyuncunun eline verip tutması geldi aklıma.

hocam burada senin planın el veriyorsa tabiki teknik olarak bir iki hamleyle çözebilirsin (araya diğerlerini koymak falan gibi ) fakat normal şartlarda direkt oyuncuyla ilgili birşey yanımda profesyonel olarak oyunculuk yapan bir arkadaş ver onada danıştım ki pek çok böyle çekimde bulundu özetle şunu der sufleyi veren nin hızı ile oynayanın hızı arasındaki farktan faydalanarak oyuncu işi kendi kotarır der kendisi bende aynı kanıdayım naçizane yani özeli bırak hiç bir tekniği yoktur derim

Sufleyi veren hızlı verir o yavaş mı konuşur yani..

Neyse ya hallederim ben.

Oyuncunun tam karşısına bir dizüstü bilgisayar koydun mu işi çözdün baco.
Yazıları da Microsoft PowerPoint'te sunu olarak yaz. Tam ekran oynat. Oyuncun da oradan okusun bir eleman da ok tuşuyla bir sayfa atlatsın diğer sayfaya geçsin falan filan. Olay bitmiştir. Hiçbir şey yapamıyorsan, 50x70 ya da 100x70 mukavvalara snowman tahta kalemiyle yaz. Sağlıcakla.

Kullanılacak en hatalı teknik bu olur herhalde. Oyuncunun gözünü bir noktaya kilitler, performansını düşürür. Tabii biraz zorlayarak yer yer kullanılabilinir ama sufle vermek kadar rahat bir olay varken, hiç gerek yok yani.

E mukavvayı tutan eleman yatay bir hat boyunca halay çeker gibi oynasın, dolayısıyla oyuncumuzun da gözü sabit kalmaz. (Ciddiyim!)

"oyuncularla" çalışacaksın... doğaçlama oynayacaklar...

Off of..

profesyonel mikrofon olsa sorun değil ama diğer türlü dediğiniz gibi sorun çıkıyor. yazı yazmayı denedik daha önce çekimlerde ama sorun çıkıyor dediğiniz gibi oyuncu tek noktaya sabitlenmiş oluyor.ezberlemek de zor en iyisi ezberlemeye çalışacak sanhe başlayacak ve doğaçlama oynayacak...

Valla set tecrübem fazla yok ama olduğunda da bu tip problemler yaşayacağımı hiç sanmıyorum.

Oyuncu çalışacak arkadaşlar. Bu proje benim olduğu kadar onun, kabul etmeseydi, gelmeseydi, "oynarım" demeseydi. Konuşamıyorsa, repliğini uygun biçimde söyleyemiyorsa, sebep her neyse "oynayamıyor"dur aynı zamanda benim için. Repliğin unutulduğu muhteşem oyunculuk yoktur yani benim için. Çalışmıyorsa, kolaylaştırmaktan çok zorlaştırıyorsa hadi güle güle.

Bu basit mantığa uymayan binlerce örnek görenler hemen gerçeklerden haberim olmadığı gibi bir fikre takılmasınlar. "Olmuyor arkadaş, olmuyor işte" deniyor çoğu zaman, gerçek bu, biliyorum. Ama şahsen ben projelerimde sufle, yazı vs. hiçbirşey kullanmam. 2 dakika kesintisiz çekerim, oyuncu konuşur, konuşacak, işi bu.

"Hayal"mi diyorsunuz. Buyurun, bana öyle bir rol verin bakalım, yapıyor muyum yapamıyor muyum?
Ben yapabilirim. Ben yapabilirsem (oyunculuk deneyimim birkaç deneme çekimi ve ilkokul tiyatrosu) o da yapabilir. Ona yapabilmesi için 3 şey lazım:

1- Yeterince zaman. (Sonuna kadar hakkıdır. Mekan bulamıyorsa onu da sağlarım yapımcı ya da yönetmen olarak. Gelsin benim evimde çalışsın, sessizlik için elimden geleni bile yaparım gerekiyorsa)

2- 2 dakika boyunca aslanlar gibi konuşup oynasın, onu bu alemde anmayacak adam yoktur. Neden? Çünkü aslanlar gibi çalışmıştır, uğraşmıştır, her yönetmenin hayalindeki oyuncu olduğunu (en azından bu açıdan) göstermiştir. Çok az oyuncunun yapabileceği birşeyi yapmıştır, mutlaka konuşulur, duyulur, takdir edilir. Hangi oyuncu bunu istemez?

3- 2 dakika boyunca takır takır konuşulacak güzellikte replikler yazmış olmanız. Siz yazın ki birilerinden oynamasını isteyebilin. Eğer yazılanlar kötüyse ya da gereksizse zaten olmaz o iş.

Bir yapımcı/yönetmen olarak projenize ne kadar çalıştığınızı, uğraştığınızı düşünün. Oyuncu da biraz çalışacak artık bence.

Benim bu konudaki çözümüm şu; oyuncuya al bu senin repliğin kendi cümlelerinle tekrar yaz diyorum. kendi cümleleriyle oluşturduğu cümle eğer filmin gidişatını etkilemiyorsa zaten onun ağzına da oturduğundan hem yapmacık kalmıyor hem de hatırlaması kolaylaşıyor. bu olay sınava girmeden önce kopya yazmak, kopya yazarken ezberlemeye benziyor bence. ama Görkem'in dediğine de sonuna kadar katılıyorum. yani oyuncu dediğin 2 kelimeyi ezberliyemiyorsa zaten senaryodan habersizdir, filmin ne anlattığını bilmeyen adamdan da filme bişey katabilmesini beklemem şahsen. başkasını bulurum ya da filmi çekmem zorlama çözümler yerine.