arkadaşlar ben radyo ve tv okuyorum. 3 aydır uğraştığım bir senaryom var. Merak vardı, üç senaryo kitabını hatmedincede o gün bugün perseviration modundayım. 💡 Sürekli yeni sahneler, replikler, gördüğün bir olaydan kişiden bir çağrışım, onları not al filmlere yerleştir.
Tretman(20 sayfa) ve sinopsis(3 sayfa) halinde hazır. Tür suç-aksiyon. Fakat yazım olarak dört dörtlük bir sinopsis diliyle yazamadım. çok kitap okuma alışkanlığım olmadığından herhalde. Şimdi bunu Film şirketlerine yada TV kanallarına dizi olarak sunmak istiyorum. buraların kapısını aşındırmış daha önce bir kaç senaryo sunmuş bir arkadaş varmı? Sonuç hüsran olması önemli değil. Yani Senaryo yazmayı bilen yazdıklarımı komple elden geçireceğimiz biri. Çünkü içerikten önce şekil olarak inceliyorlar. Bir senaryoda olması gereken bir çok şey mevcut: Özgün karakterler, özgün olay örgüsünden tutunda ilgi çekici bir temadan, anticlimax' a kadar. Cidden bu işte varım deyenlere, hikaye hakkında bahsedebilirim [email protected] Bir proje ortağı,yol arkadaşı, bad boys vs. işte. 😉
'Bizim kudretimizin ulaştığı yerlere onların hayalleri bile ulaşamaz' F.S.M.
Tretman(3 sayfa) ve sinopsis(20 sayfa)
Tam tersi olmalı. 🙂
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
yanlış yazmışım. 3 sy. Sinopsis, 20 sy. Tretman.
'Bizim kudretimizin ulaştığı yerlere onların hayalleri bile ulaşamaz' F.S.M.
Bu sinopsis olayı çok mühim. Eğer sinopsisle yapımıcıyı etkileyemezsen, dönüp senaryoya bakmazlar. (usta bir senarist söylemişti bana) Ayrıca; dizini 3-5 cümlede anlatabilmelisin. Yani az yer kaplayarak çok şey anlatmalısın, çünkü yapımcıların vakti az. Bu cümleler çok etkili olmalı ki, yapımcı etkilenip sinopsise baksın, sinopsisden etkilenipde senaryoya baksın... Kolay gelsin...
Sevgili Ugur. Actigin konuda yazdiklarinla anlatmak istedigini bence cok iyi sekilde anlatmissin. Ben yazdigin senaryonun iyi bir senaryo olduguna inaniyorum gercekten. Yapimcilara ulasmak cok basit. Yapimci bir firmanin kapisini calip senaryonu sekretere birakirsin. Sonra ara sira arayip senaryonun ilgili kisiye teslim edilip edilmedigini sorarsin. Asil onemli olan bundan sonrasi. Cunku fikrin iyi ise calinma ihtimali %50. Sadece o firmayi takip etmende yetmez. Fikri alip baska bir firmada da yapabilirler filmi. Ben bunlari nasil tahmin ediyorum ? Soyle soyleyeyim, tahmin etmiyorum. Biliyorum.
O yuzden tasdik ettirmeden goturursen yazik edersin. Hem tasdix.com dan yap, hem de postaneden kendine gonder. Zarfi sakin acma. Bunu yaptiktan sonra fikrini calarlarsa cok sanslisin demektir. Cunku normalde alacagin paranin 10 katini alirsin hemde ismin duyulur 😉
Bu bahsettiğiniz yöntemler yurtdışında işe yarıyor ama acaba aranızda kendine gönderdiği bir mektubu mahkemede kanıt gösterip telif/tazminat kazanmış var mı? Sanmıyorum. Bunlar yabancı kaynaklardan çeviri öneriler ve bugüne dek bir örneğini görmedim. ABD'de bile size ait olduğunu iddia ettiğiniz bir senaryo/sanatsal ürünü mahkeme sürecine sokmanız neredeyse olanak dışı. Senaryonuz birebir çalınmadıkça (karakterler vb ve tartışmasız benzerlikler), hiçbir hak iddia edemezsiniz. Her türden benzerlik tesadüf eseri olabilir ve zaten çalacak adam da birebir çalmaz.
Bu türden Hollywood vakalarını bile takip etseniz olaydaki maddi hak aramanızın bile korkunç boyutlara ulaştığını görebilirsiniz ve bu sizi daha baştan aşar.
Bu türden bir sorunun tek ama tek çözümü sendikalaşmaktır. Ancak o zaman sektörel güvence elde edilebilir ki onun da ayrı zorlukları var ve bizde başka nedenlerle daha da zor.
Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.
Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.
tasdix işini yaptım tabii ama karakterlerin, filmin ismini değiştirip hikayede de ufak tefek oynamalar yaptılarmı hiç bir hak iddaa edemiyormuşuz.
ya burdan bir iki kişi çıkar diyordum ama neyse beklemedeyim.
'Bizim kudretimizin ulaştığı yerlere onların hayalleri bile ulaşamaz' F.S.M.
Arkadaşım, mailine 2 tane çekilmiş filmin sinopsislerini gönderiyorum. Örnek teşkil eder ve faydası dokunur belki... Başarılar...
benzer örnekler vardı yinede, teşekkür ettim aykut. bu hafta içi gidip sunacağım. Fakat senaryoyu bıraktığımda okuyacaklarını sanmıyorum, hele ki kodamanların. arkadaş dört aydır hala bekliyor sinegraf'ı. Daha orta halli yerlere gidip yüzyüze görüşeceğim. 3 dk. olsa beni dinleyecekler, cameron değil ya bunlar. sonra gerisi çorap söküğü gibi gelir zaten. Filmcilerden bir şey çıkmadımı doğru TV kanallarına aslında orda şansım daha fazla ama dizi işide en zoru. bir filmdeki olaylar en fazla 5-6 bölüm götürür. tıkandımmı ekarte olursun.
'Bizim kudretimizin ulaştığı yerlere onların hayalleri bile ulaşamaz' F.S.M.
Çok gönderen var... Mesela ben geçenlerde bir yapımcıya proje göndermek için, kargo şubesine gittim. Dosyayı verdim, bir de baktım ki faturada yapım şirketi ismi yanlıış, adresi eksik yazılmış. Görevliye söyledim.- Merak etme bulurlar, sadece sen değilsinki gönderen dedi. Çok gönderiyorlarmış böyle. En çok da Fida Film'e gönderiyorlarmış. Hatta görevli bende yazıyorum senaryo dedi 🙂 Düşün bu sadece 1 şehirde, 1 kargo şirketinin 1 şubesinden 1 örnek. Kim bilir kaç şehirden, kaç kargoyla gidiyor böyle. Elden verilenler, maille atılanlar da cabası...
Cevap geç bile gelse ümit kesmemek lazım. Zaten bildiğim kadarıyla olumsuz cevap vermiyorlar, ya olumlu veriyorlar ya da hiç vermiyorlar... Aslında 4 ay çok da geç değil, bir senarist abim bana 8-9 ay sonra o da belki cevap gelir dedi. Ama okunuyormuş gönderilenler...
... Hatta görevli bende yazıyorum senaryo dedi 🙂 Düşün bu sadece 1 şehirde, 1 kargo şirketinin 1 şubesinden 1 örnek. .....
Hepimiz senaristiz.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
böyle mail yoluyla senaryo gönderip sonunda yapımcıyla anlaşan bildiğiniz, duyduğunuz örnekler var mı?
yok
Ben seneraristlerin bulunduğu bi foruma üyeydim geçmiş zaman baya oluyo.... adamlar ağlıyodu aklımda kalan bi iki şey bu olaylar tekel olmuş deniyordu yani adam film çekicekse kendi adamlarının senaryolarını alıyolar falan filan.. İlk başta inkar etsem de sonradan hak verdim Türk sinemasının hali malum....
." Artık Bir Kamu Görevlisi.. "