Forum

Senarist arkadaşlar bir fikir verin..."Çalıştır Kafayı"

50 Gönderi
10 Üyeler
0 Reactions
7,288 Görüntüleme
(@anonymous)
Gönderi: 0
 

bulaşmaktan korkmadım desem yalan olur korkut bu fikri geliştirebilmek için eğitim şart demiyorum ama kafa lazım be kanka

 
Gönderildi : 12/09/2012 11:42 am
(@korkutata)
Gönderi: 28
Başlığı açan
 

Kafa lazım yalan değil...

 
Gönderildi : 12/09/2012 12:57 pm
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

İstediğin en etkili eylem hikayesini bulsan bile altında bir felsefe bir duruş bir düşünce olmadan hiçbir şey olmaz.

Fight Club örneğini vermişsin ama Fight Club bir şeylerden bahseder. O şey ise anti-kapitalist anarşist bir harekettir.

Sorun yanlış, o yüzden bulamıyorsun.

Bana bir felsefe söyle. Bana bir ideolojik duruş söyle. Anti-kapitalist müslüman mısın?
Anti-kapitalist anarşist misin? Eğer öyleysen, nasıl bir anarşizmin peşindesin. Tyler Durden gibi tek bir merkezden tek bir kişiye bağlı bir hareket mi kuruyorsun? Sosyalist misin? Emekçi hareketi mi olacak bu?

Buna cevap ver. Sonra bir kitapçıya git. Okuman gereken kitaplar konusunda ben sana yardımcı olacağım. Ama okumadan bu iş olmaz. Bu işi sunan kişi olarak, önce okuman, sonra okuduklarını unutman, içselleştirmen lazım.

Kimse sana bir hareket fikri veremez. Hareket fikri verse bile altyapısı olmaz. Bir sürü sosyalist var, bir sürü anarşist var. Kimi anarşist dağı taşı dağıtır. Kimisi hiç bunlarla uğraşmaz, ben kendi anarşizmimi kuruyorum bana uzak olun der, sistemin dışında dağ başında yaşar. Önemli olan bütün bu felsefi duruşlar. Farkı bunlar belirler. Maddi sonuç böyle çıkar.
Yoksa Çarşı zaten her şeye karşı. Gitsinler Çarşı'yla takılsınlar, derim.
Çıplak dolaşsınlar. Ama neden?

 
Gönderildi : 12/09/2012 1:30 pm
(@fayrap)
Gönderi: 0
 

exx,"hmmm" dedirtecek bir şey düşünüyorsan çok kapsamlı düşün derim." demişsin.Evet hmmm dedittirmek değilmidir zaten gerçekçi olan.Matematik yüksek lisansı olmadan, tez yazıp vermeden, hiçbir makalesi yayınlanmadan biri çıkıp bilmem ne teorisini buldum diyebilir mi?"Diyen varsa köpeği olunur o adamın zatende"Sıkıntım bumu acaba?

Dostum, öncelikle bir fikir bulmakla, o fikrin bir film olması arasında epey bir uzaklık var. Çünkü, fikir akla ham gelir, "üç aylık ömrü kalan adam klişesinin tersi olsa nasıl olur acaba?" dersin mesela, ama yetmez. Sonra dersin ki bu adam, filmin başında hastaydı, ailesiyle ve hayatıyla ilişkisini kesmişti, fakat sonra yaşamak zorunda olduğunu öğrenmesiyle beraber her şeyin farkına vardı, ailesinin onu çoktan gözden çıkardığını, onun ölümüyle ilgili planlar yaptığını vs. vs. vs. Bu sefer ne oldu, üç aylık ömrü kalmış kanserli bir adam var, filmin başında ölmeyeceğini öğrenir ve hem bireysel hem de ailesel çatışmalarla film akar. Yani demek istediğim, adım adım gitmek gerek.

Şimdi senin yukarıda verdiğin örnekteki hatalı kısım şu, sen bir teori bulmaya çalışmıyorsun, bir tez yazmaya çalışıyorsun fakat hiçbir öğretim görevlisi, "ya mükemmel sayılarla ilgili tez yazıcam da, önerilerini bekliyorum." demez çevresine. Aklında, bu konuya nasıl bakacağına dair bir fikir vardır, bunu paylaşır ve bunun üzerinden düşünmeye başlar. Benim de nacizane önerim bu olabilir sana. Yani, sisteme karşı çıkacak bir karakterin olacak ama bu tetikleyici unsur ne olacak? Örnek veriyorum, karakter sistemin en kilit noktasındaki heriflerden biriyken(bakan ya da savcı gibi mesela) mi sisteme karşı çıkacak, yoksa alelade bir vatandaşken mi? Peki, bu etkiye sistemin tepkisi ne olacak? Sindirilecek mi yoksa kahraman olarak mı anılacak?

Beni yanlış anlama, niyetim seni eleştirmek değil. Sadece, üzerine düşündüğün şey çok kapsamlı, onu daha alt gruplara indirmedikçe, hem buradaki arkadaşlar olarak biz zorlanacağız, hem de sen zorlanacaksın. Açıkçası, ben de bakıp geçmiştim başta, daha sonra yorumları görünce, bir şeyler yazma ihtiyacı duydum. İnşallah, kayda değer bir şeyler söylemişimdir. Başarılar dilerim.

yaşamak mı zor yoksa yuvarlak masa aks mı?

 
Gönderildi : 12/09/2012 1:36 pm
(@ilkersn)
Gönderi: 0
 

ilk mesajında bu konuya cevap yazan da Taylır Dürdane sanırım.

Çok dağınık konuşuyorsun, anlaşılmıyor ne demek istediğin.

istediğin şeyleri somut bir şekilde yaz artık... lafa dünya turu attırma rica edicem.

Sisteme karşı durmak mı istiyorsun. Seni rahatsız eden nedir? Medya ise onu hedef alabilirsin
Hükümet ise onu hedef alırsın. Yok ordu ise Orduyu hedef alırsın.

Ben sana bir öneri sunmuştum bak ondan yola çık.

Bir gazeteci, (hükümeti veya medyayı veya Orduyu) dize getirmeye çalışsın birkaç yardımcısıyla beraber. Devletin içindeki yanlış olayları yazsınlar çizsinler. Kimsenin yazmaya cesaret edemediği gün yüzüne çıkmamış şeyleri mesela... Bir gazete çıkarsınlar kendi güçlerinin yettiği şekilde adı da "Anomali" olsun. Bak senaryo işte. Ama bu mu istediğin ben anlamıyorum ki... Onları ifşa etmek öldürmekten beter olacaktır. çökertmek dediğin de böyle olur yani.

En azından biraz yelpazeyi daralt, de ki şunu hedef alalım, şöyle bir ekip kuralım, şu tip arkadaşlar bir araya gelsin. İskeletini oluşturmanız mümkün değil bu şekilde.

filmleriniz için müzikler

Son Kısalarımız: tesir Kader Eris
Kısa filmlerimiz, ücretsiz müzikler ve kendin yap videoları

 
Gönderildi : 12/09/2012 1:49 pm
(@korkutata)
Gönderi: 28
Başlığı açan
 

KEzzAP, yorumun beni cevap yazmaya itmedi desem yalan olur.Minnettarım, kayda değer birşeyler söyleyen kişilerin varlığını hissetmek güzel bir duygu.
Şimdi KEzzAP,soru şeklim ister istemez insanın aklında türlü sorulara kapı açmıyor değil.Bu ne lan diyesi geliyor insanın.İlk önce kitaplar konusunda birkaç şey söylemeden geçemeyeceğim.Evet, okudum, sonra tekrar okudum, yine okudum.Acaba yanlış şeyler mi okuyorum diye düşündüm, sonra tekrar okudum.Okumaktan sıkılınca izledim,sonra yine izledim.Tabi bu 3 sene kadar devam etti.Tabi bu zaman zarfında tüm gün her ne halt ediyorsam aklımın bir yerlerinde bu sorunun cevabını aradım.Tabi yazmayada devam ettim bu sırada.Ama eksik olan o ŞEY nedense merkezin sıfır noktasını oluşturuyordu.Ama bir türlü bulamıyordum.Antikapitalist,komünist, anarşist,sosyalist,faşist,aktivist, ne kadar çok "ist" var,şaşılacak kadar.Eleştirmeyen,biliçlenmeyen,kabullenen,düşünemeyen bir anarşistte olsam, antikapitalistte ne önemi vardı ki.Hiç görmediğim bir rengi düşünmek gibi yaptığım sanırım,biraz delilik ve zaman kaybı.Felsefi bir model tasavvur edip ortaya çıkarabilmek için yukarıdaki oluşumların kabuğunda mı gizlenmek gerekir.Belkide doğru söylüyorsun.Anti kapitalist bir düzen olduğundan olsa gerek, sistem seni zıt kutuplarda cepheleşmeye itiyor.Yeni bir sistem inşa etme fikrin olmadan, eleştirmen veya alternatifler sunman bir derece makul sayılabilir ama sistemi bütünüyle değiştirmeye çalışmak kaos yaratmaktan başka birşeye yaramaz.Sıkıntıda burdaya zaten, karakterimizin emin olduğu tek şey, algıları değiştirmeden hiçbirşeyin yapılamayacağı.Çünkü kendi de biliyor ki, bu olmadan yapılan her türlü faaliyet bir kuşak sonra yeniden tarih olacak.Şimdi düşünüyorum soruyu mu değiştirsem diye.Soru:Bir karakter var, sessiz düşünceleri,sesli eleştirilere dönüşmüş durumdadır.Sisteme karşı,"şu sistem lafınada uyuz oldum artık."neyse bu yarı entellektüel biraz asosyalist karakterimiz aydınlanma yoluna girer.Türlü dinsel ritüeller,politik gruplar gezer durur.Tatminsizliği hat safhaya çıktıkça gözlemlediği olumsuzluklarda tavan yapmaya başlamıştır.Bayatlamış ve durmadan isimleri değiştirilerek aynı şeylerin tekrarlandığı yapılanmalardan farklı bir arayış içerisine girer."Bulmaca başlıyor."Sessiz düşünmeye başladığı için giriştiği tek kişilik eylemler, mahkeme çıkışında onu destekleyen gruplarca alkışlanmaya başlanmıştır bile.Tamam herşey güzel buraya kadar.Bu karakter işte sorun burda zaten, eylem yapsın dursun,salıverilmeler,günübirlik kodes cezası alsın.Bu adamın daha önce hiçbir kitapta,filmde,gerçek dünyada arayıpta göremediği o felsefe ne olabilir?Yani projesi ne olabilir?Kafa şişirdim yine, kızmayın beyler...

 
Gönderildi : 12/09/2012 2:49 pm
 exx
(@exx)
Gönderi: 0
 

Tamam herşey güzel buraya kadar.Bu karakter işte sorun burda zaten, eylem yapsın dursun,salıverilmeler,günübirlik kodes cezası alsın.Bu adamın daha önce hiçbir kitapta,filmde,gerçek dünyada arayıpta göremediği o felsefe ne olabilir?Yani projesi ne olabilir?Kafa şişirdim yine, kızmayın beyler...
dostum gene bir yere kadar getirip, sonunda işi düğümlemişsin 🙂
o felsefe ne olabilir, projesi ne olabilir dedin mi işler karışıyor işte. felsefesi ayrı projesi ayrı şeyler. felsefesi bir bütün ya da bir konu hakkında düşüncesi-çıkarımlarıdır, projesi de hareket-eylem kurgusudur.

belirli bir hedef var ve bu hedefe karşı harekete girişmesini tetikleyecek protest felsefesi ne olmalıdır mı diyorsun, yoksa adamın zaten belirli bir hedef üzerine belirli bir felsefi duruşu var ve bunun sonucunda önce bireysel çıkışlar yaptı, peki sonrasında bunu nasıl kitlesel harekete dökebilir, eylem projesi nasıl olmalıdır mı diyorsun, hangisi?

yoksa tüm sisteme karşısın da, bambaşka, alternatif bir arayış içerisinde misin? bu ne olabilir mi diyorsun?

 
Gönderildi : 12/09/2012 3:48 pm
(@korkutata)
Gönderi: 28
Başlığı açan
 

exx, bu karakter bela arıyor diyebiliriz de veya (E) şıkkı hepsi de diyebiliriz.

Evet, neticede bir duruşu var fakat felsefesi yok.İnandığı, uğruna mücadele verdiği bu duruşa türlü isimler takılabilir, kostümler giydirilebilir.Aslında kitlesel harekete döküldüğü an olay bir alternatif akımın başlamasını sağlayacak.Zaten giriştiği eylemler ve söyledikleri, çağdaş ve popüler kültüre zıt düşeceği gibi, aynı zamanda akademik ve politik çevrelerce de hoş karşılanmayacaktır.Toplumda yaratacağı kafa karışıklığını da unutmamak gerekir.Salt gerçek nitekim korkutucudur, endişe yaratır.Alışkanlıklar kolay kolay terkedilemez.Bir felsefe buldum hadi peşimden koşun! lay lay lay lom! şeklinde olabilirmi sence...

 
Gönderildi : 12/09/2012 4:01 pm
 exx
(@exx)
Gönderi: 0
 

anladım dostum anladım, belaya kaşınıyorsun 🙂
o halde şöyle söyliyim; ortama lank diye düşüp "aha da yıktım ulan tüm sistemi, çökerttim tüm felsefenizi, yıktım tüm tabularınızı" diyemezsin. dersen de ciddiye alınabilirliği tartışılır.

lokal hareketlerle başlarsın eleştirine ve protest girişimlerine, bunlar ileride global sonuçlar ve yanında kitleler doğurur otomatikman. hiç kasıp "nerden başlayıp tozunu atsam" diye düşünmenin gereği yok dostum. bir yerden başla sen, gerisi gelir merak etme. yeter ki sağlam duruşun ve sağlam zemine basan söylemlerin olsun.

 
Gönderildi : 12/09/2012 5:12 pm
(@halostendap)
Gönderi: 0
 

KEzzAP, yorumun beni cevap yazmaya itmedi desem yalan olur.Minnettarım, kayda değer birşeyler söyleyen kişilerin varlığını hissetmek güzel bir duygu.
Şimdi KEzzAP,soru şeklim ister istemez insanın aklında türlü sorulara kapı açmıyor değil.Bu ne lan diyesi geliyor insanın.İlk önce kitaplar konusunda birkaç şey söylemeden geçemeyeceğim.Evet, okudum, sonra tekrar okudum, yine okudum.Acaba yanlış şeyler mi okuyorum diye düşündüm, sonra tekrar okudum.Okumaktan sıkılınca izledim,sonra yine izledim.Tabi bu 3 sene kadar devam etti.Tabi bu zaman zarfında tüm gün her ne halt ediyorsam aklımın bir yerlerinde bu sorunun cevabını aradım.Tabi yazmayada devam ettim bu sırada.Ama eksik olan o ŞEY nedense merkezin sıfır noktasını oluşturuyordu.Ama bir türlü bulamıyordum.Antikapitalist,komünist, anarşist,sosyalist,faşist,aktivist, ne kadar çok "ist" var,şaşılacak kadar.Eleştirmeyen,biliçlenmeyen,kabullenen,düşünemeyen bir anarşistte olsam, antikapitalistte ne önemi vardı ki.Hiç görmediğim bir rengi düşünmek gibi yaptığım sanırım,biraz delilik ve zaman kaybı.Felsefi bir model tasavvur edip ortaya çıkarabilmek için yukarıdaki oluşumların kabuğunda mı gizlenmek gerekir.Belkide doğru söylüyorsun.Anti kapitalist bir düzen olduğundan olsa gerek, sistem seni zıt kutuplarda cepheleşmeye itiyor.Yeni bir sistem inşa etme fikrin olmadan, eleştirmen veya alternatifler sunman bir derece makul sayılabilir ama sistemi bütünüyle değiştirmeye çalışmak kaos yaratmaktan başka birşeye yaramaz.Sıkıntıda burdaya zaten, karakterimizin emin olduğu tek şey, algıları değiştirmeden hiçbirşeyin yapılamayacağı.Çünkü kendi de biliyor ki, bu olmadan yapılan her türlü faaliyet bir kuşak sonra yeniden tarih olacak.Şimdi düşünüyorum soruyu mu değiştirsem diye.Soru:Bir karakter var, sessiz düşünceleri,sesli eleştirilere dönüşmüş durumdadır.Sisteme karşı,"şu sistem lafınada uyuz oldum artık."neyse bu yarı entellektüel biraz asosyalist karakterimiz aydınlanma yoluna girer.Türlü dinsel ritüeller,politik gruplar gezer durur.Tatminsizliği hat safhaya çıktıkça gözlemlediği olumsuzluklarda tavan yapmaya başlamıştır.Bayatlamış ve durmadan isimleri değiştirilerek aynı şeylerin tekrarlandığı yapılanmalardan farklı bir arayış içerisine girer."Bulmaca başlıyor."Sessiz düşünmeye başladığı için giriştiği tek kişilik eylemler, mahkeme çıkışında onu destekleyen gruplarca alkışlanmaya başlanmıştır bile.Tamam herşey güzel buraya kadar.Bu karakter işte sorun burda zaten, eylem yapsın dursun,salıverilmeler,günübirlik kodes cezası alsın.Bu adamın daha önce hiçbir kitapta,filmde,gerçek dünyada arayıpta göremediği o felsefe ne olabilir?Yani projesi ne olabilir?Kafa şişirdim yine, kızmayın beyler...
şimdi sorun şu ki karakterle sen farklı kişilersin.
yani karakter kimsenin yapmadığı bi şey yapacam diye bi işe girişiyorsa ruh hastası olsa gerektir.
sen karakterine bir amaç ver ve başına hangi olayların geleceğini kurgula.
felsefeyi karakteri düştüğü zor durumlardan kurtarırken oluşturursun zaten, yani gandi gibi pasif direniş mi gösterecek, yoksa el kaide gibi saldır aman yanmasın mı diyecek, masonlar gibi derinden mi gidecek 🙂

insta https://www.instagram.com/morehalityalcin

 
Gönderildi : 12/09/2012 5:28 pm
(@korkutata)
Gönderi: 28
Başlığı açan
 

Çıkmaz sokağa girdim.

 
Gönderildi : 12/09/2012 5:46 pm
(@homeros)
Gönderi: 0
 

Açıkçası çok fazla mesaj vardı hepsini okumadım -üşendim- lakin anladıklarım arasında şunu diyebilirim (Eğer yanlışsa düzeltin dediğim gibi 2-3 mesaj seçerek okudum alakasız da giriyor olabilirim konuya) sadece Fight Club tarzı olsun diyerek senaryo çıkarılamaz ortaya. Çıkarılsa da ancak ucuz bir taklidi olabilir (Tıpkı Hangover'dan sonra Hangover 2, Crack'ten sonra gelen Crank 2 ve de Kelebek Etkisinin devam filmleri gibi. Hollywood bunu hep yapıyor, bunlar sadece aklıma 2 sn'de gelen en bariz örnekler. Öte yandan taklide gitmeyip yeni bir bakış açısı, yol veya bir devam sunan filmler ise her zaman daha çok ilgi çekmiştir; The Godfather Part II vb.). Ayrıca her şeyden öte Fight Club yeraltı edebiyatıdır. Özellikle kitabını okuduysan bunu çok daha rahat fark edersin. Konu görülenden öte psikolojiktir. Yani hikayede bir dış çatışmanın yanı sıra iç çatışmada vardır. Dış çatışma kavga etmek, birbirini pataklamanın ardından psikopat bir adamın şizofreni ürünü yan kişiliğiyle çatışmasıdır. Lakin iç çatışma adamın köklerinden gelen 1000'lerce yıllık erkek karakterini silip yerine modern erkek kişilik karakterini oturtamamasıdır ve bundan doğan depresyon, uykusuzluk vb. sorunlarıdır. Fight Club'tan bu 2 çatışmadan birini çıkartarak ele almaya çalışırsak film anında vasata düşer. Eğer sen de böyle bir film yapmak istiyorsan insanlara bunu vermelisin.

Eğer illa Fight Club'ı takıntı yaptıysan filmin baştan sona analizini yapman lazım. Filmin akış açısından aralıkları ne, kaçıncı dakikalarda neler oluyor, kamera hareketleri-çekimleri nasıl, karakterlerin özellikleri ne, vb.?

Tüm bunların yanında tekrar ediyorum Fight Club bir yeraltı edebiyatıdır. Bu edebiyatın özelliği genel depresyon ve içsellikle bağdaştırılmasıdır ki kitap -hatta film- çoğu edebi ve film ürünün aksine birinci tekil şahısın ağzından yazılmıştır ki bu çok önemlidir. Birinin sana edward norton (Film ve kitap boyunca adı çıkmaz ki bu da önemli bir noktadır zira kitabın ve senaryonun yazarı/yazarları bu kişiyi tanımsız yaparak kendimizi onun yerine koymamızı kolaylaştırmıştır. Yani bu karakter evrenseldir, herhangi bir kişi veya karakter değildir. Her birimizdir. Tıpkı Von Trier'in Antichrist'ındaki He ve She gibi) böyle hissediyor demesiyle, Edward Norton'ın ben böyle hissediyorum demesi arasında fark vardır. Stanislavski modelini bir nevi senaryoya uyarlamalısın. Kendini ana karakterin yerine koyup hikayeyi öyle yaratmalısın. Onun sıkıntılarını hissetmelisin ve senaryoya yansıtmalısın. Kısaca o olmalısın.

Ve de bu tüm bunların yanında başka bir şey ekliyorum Fight Club ve diğer birçok yeraltı edebiyatı ürünleri Bukowski ve Palahniuk gibi depresif bohem kişilerden çıkmıştır. Yani adamların içselliği böyle. Yani adamlar bunları yazarken kendilerini karakterlerin yerine koymalarına gerek yok, adamların karakterleri böyle sadece kendilerini farklı bir durumda görüyorlar. Bu da senin bir filmi izlemen ile filmi izleyen bir kişinin sana anlatması arasındaki fark kadar önemli bence. Çünkü biri sana o filmi anlatıyorsa, senin o filmden anladığın ancak o kişinin filmi anladığının yarısı kadar -belki de daha azı- olabilir.

Benim naçizane fikirlerim bunlar. Umarım yardımcı olur.

 
Gönderildi : 12/09/2012 5:48 pm
(@korkutata)
Gönderi: 28
Başlığı açan
 

barisferah üşenme oku, yaptığın yorumun eleştireceği kişi aramızda değil adeta,nereseni düzelteyim ben bu yazdıklarının.

 
Gönderildi : 12/09/2012 5:56 pm
(@korkutata)
Gönderi: 28
Başlığı açan
 

Şimdi edindiğim izlenim şu;bir grup arkadaş "lan git icat çıkarma" desede, bir grup arkadaş uçuk kaçık, akl-ı selim ve klişe cevaplar vererek geliştirmeye yardımcı oldular.Zaman ayırdıkları için gönülden teşekkür ediyorum.Geldiğimiz noktayı özetlersek; notaları olan ama bestelenemeyen bir esere dönüşmüş durumdayız.Şu şekilde başla,böyle devam et ve BUM son hamlende bu olsun demek gayet zor,kabulleniyorum.Bir fark,ikinci bir kapı,alışılmışın dışı,benzersizlik,alternatif yaratma güdüsü durmadan kafamın içinde dolaşıp duruyor.Ne yapabilirim?

 
Gönderildi : 12/09/2012 6:38 pm
(@anonymous)
Gönderi: 0
 

diğer yorumcular aksine sana nasihatım uzak dur artık derim kanka, sal gitsin

 
Gönderildi : 12/09/2012 9:30 pm
Sayfa 3 / 4
Paylaş: