Forum

ONUNCU GÜN

6 Gönderi
5 Üyeler
0 Reactions
2,495 Görüntüleme
(@aliyalcin87)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Öncelikle bu senaryoyu yazarken sayın Arif CABAR’ın Hücre adlı senaryo çalışmasından etkilendiğimi söylemek zorundayım

ONUNCU GÜN

SENARYO: Ali YALÇIN

SAHNE 1 HÜCRE / İÇ / GÜN

40-45 yaşlarında , kır saçlı bir mahkum. Hücrenin kapısı açılır. Önden mahkum girer. Valizi elinde dikilir. Durgundur, sürekli yere bakıyordur. Hücrenin içine doğru yalnızca iki adım atmıştır. Gardiyan hücreyi kontrol eder ve dışarı çıkıp kapıyı sertçe kapatır. Kapı metalinin sesi duvardan duvara vururken gözlerini sıkıca yumar. Sahne başından beri mahkumun tek aksiyonu içeriye attığı iki adımdır. Sesin yankılanması bitince başını kaldırır ve odayı göz gezdirir. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 2 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)-Birinci gün dinlendim.
Görüntü karanlıktan açılır. Mahkûm kameraya sırtı dönük bir şekilde yatıyordur. Valizi masanın üzerindedir ve henüz açılmamıştır. Kamera diğer taraftan görüntü alır. Mahkumun gözleri kızarmıştır.Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 3 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)-İkinci gün Ailemle yemek yedim.
Mahkumun önünde malum hapishane yemeği vardır. Kamera yavaşça masanın karşısına döner. Bir resim vardır. Bir yılbaşı fotoğrafı. Eşi oğlu ve kendisi. Koridordan ayak sesleri gelir. Birden fırlar ve ayak seslerinin kendisine ilerleyip ilerlemediğini anlamaya çalışır. Yanılır. Parmaklıklı pencereden kenara çekilir. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 4 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)-üçüncü gün Penceremden fabrika işçilerini seyrettim.
Masayı pencerenin dibine çekmiştir. Pencere oldukça yüksektir. Parmak ucuna yükselmiş zorla cezaevinin bitişiğindeki fabrikanın giriş kapısını seyrediyordur. Koridordan ayak sesleri gelir. Birden fırlar ve ayak seslerinin kendisine ilerleyip ilerlemediğini anlamaya çalışır. Yanılır. Başını eğer ve Parmaklıklı pencereden kenara çekilir. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 5 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)- dördüncü gün beste yaptım.
Elindeki metal elbise askısıyla ranzaya vurarak ritim tutturmaya çalışıyordur . metal sesi tüm hücrede duvardan duvara yankılanıyordur. Mahkum tekbir noktaya odaklanmıştır. Sadece askıyı tutan kolu hareket ediyordur. Koridordan ayak sesleri gelir. Birden fırlar ve ayak seslerinin kendisine ilerleyip ilerlemediğini anlamaya çalışır. Yanılır. Başını eğer ve Parmaklıklı pencereden kenara çekilir. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 6 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)- beşinci gün yerdeki kareleri saydım.
Dizleri ve elleri yerdedir. Fayansların üzerindeki kareleri sayıyordur. Koridordan ayak sesleri gelir. Birden fırlar ve ayak seslerinin kendisine ilerleyip ilerlemediğini anlamaya çalışır. Yanılır. Başını eğer ve Parmaklıklı pencereden kenara çekilir. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 7 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)- altıncı gün sigaraya başladım.
Pis suratlı bir mahkum pencereden elli lira alır ve adama bir paket sigara ile kibrit verir. Mahkum aslında sigara içmiyordur. Sigarayı yakar, içine çeker ve şiddetlice öksürür. Bir kez daha içine çeker, bu sefer daha şiddetli öksürür, öksürüğü durmaz sigarayı masaya söndürür yere diz çöker , nihayet öksürüğü durur . Koridordan ayak sesleri gelir. Birden fırlar ve ayak seslerinin kendisine ilerleyip ilerlemediğini anlamaya çalışır. Yanılır. Başını eğer ve Parmaklıklı pencereden kenara çekilir. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 8 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)- yedinci gün ailemle sohbet ettim.
Yatağına sırtüstü uzanmıştır ve dış tarafa doğru sanki karşısında biri varmış gibi heyecanlı, heyecanlı bir şeyler anlatıp gülüyordur. Kamera yavaşça döner. O resim sandalyenin üzerindedir. Koridordan ayak sesleri gelir. Birden fırlar ve ayak seslerinin kendisine ilerleyip ilerlemediğini anlamaya çalışır. Yanılır. Başını eğer ve Parmaklıklı pencereden kenara çekilir. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 9 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)- sekizinci gün çıkacağımı hissettim.
Odanın içinde dört dönüyordur. Koridordan ayak sesleri gelir. Birden fırlar ve ayak seslerinin kendisine ilerleyip ilerlemediğini anlamaya çalışır. Avukatının sesini duyar. Adımlar hızlıca yaklaşıyordur. Hızla yatağına yatıp üzerini örter. 3 sn geçmeden yataktan fırlar. Mahkum ağlıyordur. Adımlar iyice yaklaşır, mahkum delice saklanacak bir yer arıyordur. Hücrenin köşesine oturur ve eliyle yüzünü kapatmıştır. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 10 HÜCRE / İÇ / GÜN
(hız %50)
Görüntü aydınlanır. Avukat bir koluna gardiyan bir koluna girmiş mahkumu zorla dışarı çıkarmaya çalışıyorlardır. Mahkum çıkmamak için delice çırpınıyor ve bağırıyordur.(film sessiz)Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 11 HÜCRE / İÇ / GÜN
MAHKUM (İç ses)- dokuzuncu gün cezaevinin bahçesindeki bankta yattım.
Güneş yeni doğmuştur. Mahkum banktan doğrulur. Ceketinin yakalarını aşağıya indirir. Gözlerini karşıya diker. Cezaevinin kapısına bakıyordur. Ağlamaya başlar.görüntü karanlığa kapanır
SAHNE 12 HÜCRE / İÇ / GÜN
Aynı hücrede 20 yaşlarında bir genç erkek vardır.mahkumun önünde malum cezaevi yemeği vardır. Ama yemiyor kaşıkla oynuyordur. Gözünü öylece bir yere dikmiştir. Gözlerini yumunca yanaklarından iki damla gözyaşı süzülür. Hala hareketsizdir. Kamera baktığı yere yavaşça döner. Bir resim vardır. Bir yılbaşı fotoğrafı. Annesi, babası ve kendisi. Resim önceki mahkumun resminin kopyasıdır. Görüntü karanlığa kapanır.

SAHNE 13 HÜCRE / İÇ / GÜN

MAHKUM (İç ses)- onuncu gün oğlumu ziyaret ettim.
Karanlıktır.

Saygılarımla; Ali YALÇIN

Herkes iyi bir yönetmen olamaz fakat heryerden iyi bir yönetmen çıkabilir.

 
Gönderildi : 08/04/2008 9:09 pm
(@kaydirakliyilan)
Gönderi: 0
 

Senaryoyu yeni okudumda kafama gene bişi takıldı 😀

Ana karakterin oğlunun aynı hücreye düşmesin veyahut suç işlemesinin nedeni sanki o resmi görmek içinmiş gibi geldi. Oysaki bunun bir tesadüf olduğunu hissettirmesi lazım ki biz "vay canına be ne etkiliyici sondu" diyelim.

http://www.vimeo.com/firarland
http://www.flickr.com/photos/firarland/

 
Gönderildi : 20/04/2008 5:40 am
(@aliyalcin87)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

şimdi farkettim de ufak bir eksiklik var. baba ilk gün resme bakıyor. resimde kendisi eşi ve OĞLU var. ama ben içeriye yeni giren gencin o adamın oğlu olduğunu resmi çıkardığında vurguluyorum. hehehehe gülüyorum kendime. dikkatli seyreden seyirci ilk resimden bu çocuğu hemen tanır .hehehehe

Herkes iyi bir yönetmen olamaz fakat heryerden iyi bir yönetmen çıkabilir.

 
Gönderildi : 20/04/2008 5:47 am
(@arri43)
Gönderi: 55
 

senaryonuz çok güzel.
benimde cezaevinde bir odada düşündüğüm kısa film vardı mesela, tam hatlarıyla belli olmasa da böyle bir düşüncem vardı yani. sizinki de çekilmeye değer.
ama tr.de cezaevleri nasıl,tek odalar varmı.yani bu f tipi vb. pek bilmiyorum. birde böyle bir şey çekilmeye karar verilse, çekim yeri nasıl ayarlanabilir acaba,çekecek kişi kendisi bir yer ayarlayacaksa cezaevlerini az çok bilmeli ona göre birşey ayarlanmalı. ya da çekimler için müsade edilen böyle alanlar varmı dır.

 
Gönderildi : 01/05/2008 2:32 am
(@anonymous)
Gönderi: 0
 

Senaryo öykü olarak guzel... Ama yazım tekniği olarak pek olmamış... Yani senaryo yazımında kamera açılarını hareketlerini vermemelisin... ÖRNEĞİN ''Kamera diğer taraftan görüntü alır'', ''Kamera yavaşça döner'', ''Kamera baktığı yere yavaşça döner''... vb. Bu tip işleri Yönetmenler ve Görüntü yönetmenleri yapar. O yüzdendir ki usta yönetmenler bu tip senaryoları direk çöpe atarlar... Acı ama gerçek!!! Ama çalışmalarının devamını bekleriz öykü olarak yaratıcı ve ilginç olmuş.. kolay gelsin

 
Gönderildi : 14/07/2008 6:50 am
(@kid_a)
Gönderi: 19
 

Senaryonuz oldukça güzel, zihinde görüntüleri canlandırması açısından iyi ve akıcı. Ancak bir şey kafama takıldı: Oradaki iç seslerin aslında dış ses olması gerekmez mi? Yani karakterin içinden geçirdiği düşünceler olsa bile, bizler o sesleri ekranda dıştan duymuş olmaz mıyız? Sadece buna takıldım, gereksiz bir şey de olabilir. 😀
Senaryo öykü olarak guzel... Ama yazım tekniği olarak pek olmamış... Yani senaryo yazımında kamera açılarını hareketlerini vermemelisin... ÖRNEĞİN ''Kamera diğer taraftan görüntü alır'', ''Kamera yavaşça döner'', ''Kamera baktığı yere yavaşça döner''... vb. Bu tip işleri Yönetmenler ve Görüntü yönetmenleri yapar. O yüzdendir ki usta yönetmenler bu tip senaryoları direk çöpe atarlar... Acı ama gerçek!!! Ama çalışmalarının devamını bekleriz öykü olarak yaratıcı ve ilginç olmuş.. kolay gelsin

Bu konuda birçok kişiyle konuştum, internetten de yabancı filmlerin senaryolarını oldukça araştırdım, inceledim. Dediğiniz doğru; içinde kameraya yön verdiren, kamerayı hareket ettirten satırlara sahip senaryolar pek tasvip edilmiyor; ancak Amerikan film senaryolarına baktığınızda hep "biz" var ve "biz" olayları izliyoruz, "biz" oradan buraya dönüyoruz, "biz" hep "kamera" işlevi görüyor - hatta bazı film senaryolarında "biz" yerine direk "kamera yaklaşır, kamera uzaklaşır" da diyorlar, arada "biz görüntüden uzaklaşırız" da diyorlar. Ben senaryolarımı hep bu "biz"li şekilde yazıyorum. Acaba ben mi yanlış yapıyorum, yoksa yapımcının beklediği/istediği format mı hâlâ genel anlamda bilinmemekte?

 
Gönderildi : 10/08/2008 12:47 am
Paylaş: