Bence bu hayal gucuyle alakalı, senarist senaryoyu yazarken(yonetmene dikta etmediği surece) yazdıgı sahnenin kamera acılarını yazmasında bi sakınca gormuyorum,bu bir zenginliktir olaya cok başka bir açıdan bakmış olabilir,bence. Kasmamak lazım ekip ruhu sert egoları herzaman torpülemiştir 😉

Yok, orada kastedilen senaristin işinin sadece ve sadece senaryo yani çekilecek sözlü içerik olmasıdır. Yani o öykünün sözel gelişimine odaklanmalıdır. Bunun sunuluş biçimine değil. Senarist en fazla karakter ve ortam hareketlerini anlatan yönergeleri yazabilir ki bunlar yine yönetmeni bağlamaz. Yani "yerinden kalkar, pencereye doğru ilerler" gibisinden birşeyler yazar ama bunlar yönetmeni bağlamaz. Adam isterse o karakteri yerde yatarken çeker.

Senaristin yaratıcılığı daha çok film mekaniğini bilmesinde yatar. Yani "filme çekilebilir" ya da "sinematik olarak görselleştirilebilir" türden yazmasıdır. Yoksa hazır roman ve öykü dolu dünya. Alır doğrudan çekilirdi öyküye baka baka. Senarist o ikisi arasına giren, öyküyü senaryoya dönüştürendir. Bu süreçte kamera açısı vb yoktur. Senarist öyküyü bir akış zinciri halinde metne dönüştürüp insanları bu doğrultuda konuşturan kişidir. Filmlerde konuşan insanlar gerçek hayatta konuşanlardan farklı konuşurlar, diyaloglar değişiktir. Senarist bunu yapandır. Zaten Hollywood sinema sektöründeki en sorunlu meslek/görev de senaristin görevidir ve habire greve gitmeleri, konumlarının lonca sistemi çerçevesinde yeniden değerlendirilmesini istemelerinin nedeni de budur.

Storyboard ise mantıken senaryo elde edilince çizilen bir şeydir. Bundan sonra da çekim tasarımı/planı gelir. O aşamada GY ve Y karar merciidir. Yönetmen birşeyi beğenmezse senariste geri dönülüp baştan başlanır.

ir. Yönetmen birşeyi beğenmezse senariste geri dönülüp baştan başlanır.
Demişssin bu biraz senariste haksızlık olmuyormu?sonuçta senaristin sanatıda yazmak, yonetmenin begenmemesi degilde o sanedeki planın ,elindeki şartlara uygunlagu degilmidir belirleyici olan?yani salt olarak eserin kaderi yönetmenin begenisinemi kalmıştır?

ir. Yönetmen birşeyi beğenmezse senariste geri dönülüp baştan başlanır.
Demişssin bu biraz senariste haksızlık olmuyormu?sonuçta senaristin sanatıda yazmak, yonetmenin begenmemesi degilde o sanedeki planın ,elindeki şartlara uygunlagu degilmidir belirleyici olan?yani salt olarak eserin kaderi yönetmenin begenisinemi kalmıştır?
Haksızlık maksızlık, sonuçta durum böyle. Yönetmenin dediği olur. Sonuçtaki eser yönetmenin kararıdır. Elbette senaristin yaratıcı katkısı yadsınamaz ama karar verildiğinde uymak durumunda. Bu nedenle proje esnasında değiştirilen senarist az değildir.

Ha bu arada Tenessee Williams gibi adı zaten ünlü ve edebi yeteneği bulunan isimler elbette bunun dışında. Bazı filmlerde senarist o kadar ön plandadır ki zaten film o adamın sinema için yazdığı o eserinin sonucudur ve o durum farklı. Bunun dışında senaristin Hollywood gibi ticari ortamlarda konumu aşağı yukarı bahsettiğim gibi. Bundan emir kulu kadar katı bir durum anlaşılmamalı ama aynen öyle olduğu durum az değildir.