Bu senaryoyu az önce yazdım. İsim bulamadım. Kusura bakmayın.
1/Lokanta/Gündüz
Adam (Nedim) Masaya oturur. Garson gelir.
GARSON: Abi ne vereyim sana ?
NEDİM: Bana az kuru.
GARSON: Peki abi. Yanında ne alırdınız ?
NEDİM: Çok ıslak
GARSON: Anlamadım
NEDİM: Az kuru, çok ıslak. Düz mantık yani
(Garson ses çıkarmadan şefin yanına gider)
GARSON: Abi şu müşteri saçma sapan konuşuyor. Napacağımı şaşırdım
ŞEF: Tamam sen çekil kenara
(Şef, Nedim’in yanına gider)
ŞEF: Beyefendi hoş geldiniz. Ne arzu ederdiniz acaba ?
NEDİM: Pilav üstü kuru
ŞEF: Tamam. Yanında bişey ister misiniz ?
NEDİM: Şekerpare altı ıslak.
ŞEF: Sen dalga mı geçiyorsun benimle
NEDİM: Kesinlikle hayır.
ŞEF: Peki ne demek bu ?
NEDİM: Kamera şakası izlermisin?
(Şef gülümser)
ŞEF: Evet.Ailece izleriz.
NEDİM: Keşke bu bir kamera şakası olsaydı. Ama kaldırımda bekleyen iki kişi çıkar çıkmaz beni ayaklarımdan vuracaklar.
ŞEF: Çık git lan dükkanımdan.
NEDİM: Abi nolur yiyecek bişeyler getir. Onları fark ettiğimi fark etmediler. Çaktırma sen.
ŞEF: Üfffff ya ! Peki peki.
(Şef mutfağa geçer. Nedim camdan dışarı bakar. İki kişi Nedime bakmaktadır. Şef elinde tabaklarla gelir.Masaya bırakır. Nedim yemeye başlar.Şef kapının önüne çıkar. İki kişi yan mağazanın önünde beklemektedirler. Elleri paltolarının cebindedir. Şef, Nedim’in yanına gelir)
ŞEF: Durum gerçekten ciddi.
NEDİM: Abi nolur beni buradan bir şekil çıkar.
ŞEF: Polis çağıracam.
NEDİM: Polis çağırırsan, sonra dükkanını yakarlar bunlar.
ŞEF: Tamam buldum seni nasıl çıkaracağımı
(Şef, lokantanın kuryesini elinde poşetle geçerken durdurur)
(Nedim kurye kıyafetleri içinde. Gözüne güneş gözlüğünü takar. Lokantadan çıkar. Şef arkasından kapıya çıkıp sağa sola bakar. Adamlar etrafta yokturdur)
2/Ev/Gündüz
(Nedim sandalyede oturmaktadır. Lokantanın poşeti masanın üstünde. Kapının kilit sesi duyulur. Nedim’i lokantanın önünde bekleyen iki kişi içeri girer)
NEDİM: Gelin lan zıkkımlanın çakallar
The End
Kısa film üslubuna ve tadına çok iyi uyan bir senaryo olmuş. Bazı arkadaşlar çıkıp ulan nereden bilecekler köftelerle göndereceğini herifi veya ulan 15 liralık köfte için kim girer bu işe diyebilirler, bende onlara o ağzınızı yara yara izlediğiniz Hollywood filmlerini baştan izleyin derim. Hatta forumda gördüğüm pek çok "felaket senaryosunun" yanında bayağı parlıyor diyebilirim...
Not: İyi veya kötü demiyorum yanlış anlaşılmasın. Sadece kısa film şablonuna çok iyi oturan bir senaryo olmuş diyorum.
Barisferah Tesekkurler. Zaten ben iyi oldugu yonunde yorum gormek icin yazmadim. Bisey yazip paylasmak istedim sadece.
Bende beğendim yahu, hakkaten eline sağlık.
Teşekkürler marepictures
Kısa film için güzel. İsim olarak "Kazık Yemek" olabilir.
Saygılarımla,
Deccal, gördüm seni sobe.
şirin bir hikaye olmuş,ben beğendim ve barısferah ın yorumlarına aynen katılıyorum
Teşekkürler ice81. Bu yorumlarınız gerçekten moral ve motivasyon sağlıyor.
aynı şeyi ben de becerebilsem biraz ucundan kıyısından ben de kendi filmimi çekicem.senaryo yazmak büyük maharet bence ,üretebilme güzel.aslında ben oynamak istiyorum ama iletişim kopukluğu yaşıyoruz bazen ilgilenen arkadaşlarla ya da havada kalıyor projeler hayata geçirilemiyor maalesef.bakalım azmettim ama yapıcam:)
aynı şeyi ben de becerebilsem biraz ucundan kıyısından ben de kendi filmimi çekicem.senaryo yazmak büyük maharet bence ,üretebilme güzel.aslında ben oynamak istiyorum ama iletişim kopukluğu yaşıyoruz bazen ilgilenen arkadaşlarla ya da havada kalıyor projeler hayata geçirilemiyor maalesef.bakalım azmettim ama yapıcam:)
Aslında sürekli inatla çabalanırsa bir yerde birşeyin çıkacağına inanıyorum. Bu hem senarist hem de oyuncu için geçerli. Ama birde şans ve yardım lazım tabiki. Benim 3 tane senaryom var, sadece bekliyorum. Neyi beklediğimi de bilmiyorum vallahi 🙂
neyi bekliyorsun o zaman diye sormayayım madem:) evet azim önemli,şansı da bir faktör olarak sayabiliriz ama ekip işi bence film çekmek.tabi istisnai durumlar olabilir.ama insanın yanında birilerinin olması iş bölümü yapmak çok daha iyi oluyor.beklemeeee:)