Evet arkadaşlar bu senaryomuzun ismi iskoçyalı damat. Kar kırmızı yağar'dan sonraki 2.nci senaryom bu sefer komedi yazdım kafam rahat olsa daha sağlam şeyler yazarım ama bu stress'te ancak bu kadar oluyor. ne demişler söz uçar yazı kalır. senaryo'yu 1 ay önce yazmaya başladım. hikaye bitti tretman ve snopsisi yazdım fakat senaryo bildiğiniz gibi çok zor yazılıyor. o yüzden senaryo'yu daha sonra paylaşırım şuan'da yapım aşamasında ama Hikaye'yi siz değerli dostlarım ve üstadlarım ile paylaşmak istedim.
Tretman'ı okursanız pişman olmazsınız bu arada düzeltmeler konusunda biraz yardıma ihtiyacım var inşallah yardımcı olursunuz.
bütün yorumlar için şimdi'den teşekkür ederim. saygılar sevgiler hürmetler......

ISKOCYALI DAMAT
SNOPSIS

Hamdi 50 yasinda ve iki çocuklu bir ailenin reisidir çok güzel bir esi Fatma (45 ) ve iki tane dünyalar güzeli kız’ları vardır meltem (22) ve figan (18) adında. büyük kızı meltemi okumasi ve büyük adam olmasi için ingilterede bir üniversiteye gönderir. ve kızı üniversiteyi birincilik ile bitirir ve İstanbul'a ailesi'nin yanına dönmeye karar verir. fakat meltem'in ailesine çok büyük bir süprizi vardır. Ve bu büyük süprizden sonra babası hamdi beyin hayatı bir anda altüst olacaktır.

Bir Türk ailesi'nin yabancı bir damat adayına yaklasımını konu alan traji komik bir hikaye’dir...

İskoçyalı Damat
Tretman

Hamdi 50 yaşın'da ve iki çocuklu bir ailenin reisidir istanbul üsküdar'da ufak bir mahallede yaşıyorlardır. kapalı çarşıda bir kuyumcu dükkanı vardır. Fatma (45) yaşın'da Hamdinin Hanımı'dır kendisi ev hanımı'dır. Hamdi ve Fatma'nın iki tane dünyalar güzeli kız’ları vardır. bunlardan birisi meltem (22) yaşın'da meltem idalleri olan başarılı genç bir kız'dır ve üniversite okumaya ingiltere'ye gitmiştir ve orda kevin adın'da bir genç ile tanışıp ona aşık olmuştur. ve figan (18) yaşında lise son sınıf öğrencisi'dir. Kevın 24 yaşın'da aslen iskoçyalı olan kevın üniversite okuma'ya meltem gibi ingiltereye gitmiş'tir ve üniversitede meltem ile tanışıp ona aşık olmuştur. Kazım (52) yaşın'da kapalı çarşıda bir halıcı'nın yanın'da işci olarak çalışmaktadır.kazım'da üsküdar'da hamdi ile aynı mahallede yaşamaktadır. her gün işe beraber gidip gelirler Hamdi'nin en iyi dostu ve arkadaşıdır. marcus (55) yaşın'da kevın'ın babası'dır marcus eşi loreyni kevın ( 5 ) yaşındayken bir trafik kazası sonucu kaybetmiştir. ve marcus o günden beri kevın'a çok soğuk davranmış kevın'da o kaza'da hep babasını suçlamış ve o günden sonra babası ile hiç konuşmamıştır. kevın'ı anne'anne'si büyütmüştür.Hamdi bey büyük kızı meltemi okumasi ve büyük adam olmasi için ingilterede bir üniversiteye gönderir. ve kızı üniversiteyi birincilik ile bitirir ve İstanbul'a ailesi'nin yanına büyük bir süpriz ile dönmeye karar verir. evet o süpriz kevın'dır meltem istanbula dönmesine az bir zaman kala annesini arar ve annesine onlara büyük bir süpriz ile geleceğini söyler. meltem'in annesi ve aile'si bu haberi duyunca çok sevinirler. fakat meltem babası hamdi beyin bu olay karşısında nasıl bir tepki verecegini hesaba katmamıştır. meltemin ailesi meltemin gelecegi günü iple çeker. telefon görüşmesin'den iki gün sonra meltem ve kevın ilk uçak ile istanbula gelir. ve ailesi bu büyük süprizden habersiz sabah erken'den meltemi ağırlamaya havalimanı'na gider.

meltemin ailesi dış hatlar terminalinde beklerken bir anda meltem belirir kapıda ailesi görünce çok sevinir ve meltem ailesinin yanına gider kevın'da iskoçyalı elbisesi ile meltemin arkasından meltemi takip eder.fakat ailesi kevın'ı fark etmemiştir. ta ki kevın meltem diyene kadar. meltem ailesi ile kuçaklaşıp hasret giderirken kevın bir anda meltem diye seslenir. ve hamdi bey şu etekli adam sana meltem'mi dedi yoksa ben mi yanlış duydum diye sorar. ve meltemde aa kusura bakmayın işte size olan büyük süprizim buydu bu kevın benim erkek arkadaşım der. ve hamdi bey oracıkta bayılır. Hamdi gözlerini havalimanı hastanesinde açar. ve o sırada ailesi'de onun yanında'dır. meltem babasına babacım iyimisin der. ve babası iyi'yim kızım tansiyonum düştü ondan bayılmışım der ve o sırada kötü bir rüya gördüm sanki der babası hamdi bey melteme. ve annesi meltemin olayı söylememesi için kaş göz işareti yapar fakat meltem babasına şöyle söyler. hayır babacım gördüğün şey hayal değildi gerçekti der. ve babası bir anda melteme yüksek ses ile o gördüğüm şey hayal değilmiydi yani der babası melteme. ve meltemde hayır babacım o benim erkek arkadaşım kevın'der ve hamdi bey çok şaşkın ve sinirli bir şekilde neeeeey o gördüğüm etekli adam senin erkek arkadaşınmı diye sorar melteme.. meltemde evet der ve babasına tam açıklama yapacakken hamdi bey tekrar sinirlenir ve bir anda bagırmaya başlar. ve şöyle der melteme ben seni ingiltereye git oku adam ol diye gönderdim ama sen ne yaptın kendi cinsinden biriyle gelip baba bu benim erkek arkadaşım dedin. yahuuu hiçmi düşünmüyorsun ailenin gururunu şerefini allahım ben ne günah işledimde bana bir tanede fazladan kız çocugu verdin. diye isyan eder babası hamdi bey melteme. meltem'de babasına sinirlenir ve hayır baba o kız değil erkek ve üstündeki de onların yöresel kıyafeti önemli günlerde önemli insanlar için giyerler o kıyafeti der babası hamdi bey'e. Babası hamdi bey'de kızı melteme burası ingiltere değil burası türkiye bu adamı bu halde dışarda görseler direk tecavüz ederler. yahu meltem sende hiçmi akıl yok türkiyedeki erkeklerin suyumu çıktı hem ben aileme amcalarına halalarına bu adamı nasıl tanıştırırım eyer bu kız çocuguyla evlenicem diyorsan vallahi seni evlatlık'tan red ederim bu saatten sonra gerisini sen düşün der babası kızı melteme. içerdeki bagırışları duyan kevin direk odaya girer. ve melteme ingilizce herşey yolundamı tatlım der ( Every Things okey honey) meltemde ingilizce olarak evet herşey yolunda tatlım ( Yes everythings okey honey ) der. o sırada babası çıklan dışarı diye kevin'e bagırır kevinde garip türkçesiyle meltem senin baba galiba biraz manyak der. ve babası ne diyon lan sen diyip kevinin üstüne panter gibi atlar fakat çevredekiler hemen araya girer ve kavga büyümeden kevini dışarı çıkarırlar. sonra hamdi bey ben eve gidiyorum yanlız bu adam benim evime hayatta giremez eyer beni seviyorsan bu kız çocugu sevgilini direk geldiği disneyland'a postala gerci hoş bu kostümle ona orda ancak temizlikci kadın rolunu verirler ama onada dua etsin der hamdi bey kızı melteme..... sonra hamdi bey tek başına eve gitmek üzeri yola koyulur. fakat hamdi beyin bu konuşması meltemi ve kevını yıldırmayacak aksine daha güçlü kılacaktır.meltemin annesi fatma hanım'da hamdi bey gittikten sonra ufak bir konuşma yapar meltem ve kevın'a Fatma hanım söyle der. Siz aldırmayın onun böyle sinirli olduğuna zaman ile alışır der fatma hanım meltem ve kevın'a. sonra meltemin annesi fatma hanım ve kız kardeşi figan meltem ile kevını hamdi beyin sinir geçene kadar taksim'de bir otele yerleştirirler. annesi fatma hanım sen babana bakma kendi pantol giyiyor'da ne oluyor erkeklik giyinmek ile olmaz maşşallah koç gibi delikanlı bulmuşsun. darısı figanın başına der annesi fatma hanım kızı melteme. meltem'de annesine saol annecim inşallah babamın sinir geçer en kısa zamanda der meltem annesi fatma hanıma. ve meltem kız kardeşi figana'da şöyle'der sen evdeki havadisleri bana telden yaz olurmu. figan'da ablasına tamam ablacım sen merak etme der. annesi fatma hanım ve kız kardeşi figan kevın ve meltem yol yorgunu'dur diye yanlarından erken'den ayrılırlar ve eve gitmek için yola koyulurlar.

O sırada kevin melteme şu soruyu sorar. meltem senin baba çok sinirli neden. meltemde kevın'a senin tarzına sinirlendi der. ama önemli bişey değil geçer yakında alışır. ve kevin söyle der melteme tamam bir tanem problem değil. sonra meltem kevin'a hadi yemek yemeye dışarı çıkalım der. ikiside hazırlanır ve yemek yemek için güzel bir restoran bakmaya dışarı çıkarlar. yolda restorantlara bakarken milletin bakışları kevinin üstündedir. karşıdan gelen iki genç kevin'a laf atarlar... gençlerden biri kevın'a offfff bacaklara bak yavrum hepsi seninmi der. yanındaki genç ise dünya tersine döndü galiba kadın pantol erkekte etek giyer oldu der. ve meltem sinirlenir sizene lan çakallar siz kendi işinize bakın der meltem bu gençlere. ve gençlerde tamam abi ne kızıyorsun der ve gülerek yollarına devam ederler. Sonra kevın melteme ne oldu tatlım ne dedi bunlar diye sorar. meltemde hiç birşey yok tatlım bugün yemeği otelde yesek fena olmaz der meltem kevın'a.kevın'da tamam hayatım sen nasıl istersen der. meltem ve kevın o akşam otelde güzel bir akşam yemeği yemeye başlarlar. O sırada evde kızılca kıyamet kopuyordur. annesi fatma hanım hamdi beye niye bagırıyorsun kıza milletin yanın'da ne var çocukta gayet eli ayagı düzgün genç yakışıklı bir çocuk der fatma hanım hamdi bey'e. Hamdi bey'de fatma hanıma hanım sen beni bu yaşta katilmi etmek istiyorsun. senin gözün körmü sen türkiyede etek giyen erkeklere ne yapıyorlar bilmiyormusun. ben kızımı o yaşa milletin namusunu beklesin diye getirmedim. ona erkek bile demeye bin şahit lazım öyle bir insana ben kızımı değil köpeğimi bile emanet etmem. tabi o adamı niye kolladıgını biliyorum. hem cinsin diye dimi kadın dayanışması yani. eyer meltem o kız çocugu ile evlenirse onu evlatlıktan red ederim. buda benim size son sözüm der hamdi bey eşi fatma hanıma ve yatmaya gider. o sırada figan annesi fatma hanıma peki şimdi ne yapıcaz anne der ablama ne söylicez. annesi fatma hanım'da figana dur bakalım daha gün doğmadan neler doğar şimdilik bişey söylemeyelim. sonra bi çaresine bakarız der. O sırada meltem figana mesaj çeker ve durumları sorar figanda ablası melteme babamın siniri daha geçmedi zamanını bekliyoruz der. ve geçiştirir. meltem ve kevin ise çok yorgunlardır o gün yemek'ten sonra odalarına çıkıp erkenden yatar'lar.

Sabah olur hamdi bey her zamanki gibi erkenden kalkıp kapalı çarşıdaki kuyumcu dükanına gider. ve sabah babasının çıktıgını gören figan ise ablası meltem ve kevin'ı eve sabah kahvaltısına çagırır. o arada annesi ve figan kahvaltı hazırlıgına başlar. sabah meltem kevin'ı erkenden kaldırır ve sabah kahvaltısına annesinin evine gider'ler. meltem ve kevin eve gelip kapının ziline basarlar ve annesi kapıda görür görmez hoş geldiniz yavrularım diye ikisini'de çok içten bir şekilde kucaklar o sırada kevin garip türkçesiyle meltem der meltem de efendim hayatım der kevin senin anne çok muthiş bir kadın nasıl söyluyor siz lokman lokman diyerek milletin gine yüzünü güldürmeyi başarmıştır. Meltem ise kevın'a şöyle der aşkım lokman değil o lokum lokum sonra kahvaltı masasında annesi başlar hamdi beyi kötülemeye. yok kızım o erkek ile evlenirse ben kızımı evlatlıktan red ederim'de yok o erkek bile degilmişte etek giyiyormuşta bende başladım sen pantolon giydin'de ne oldu be adam hala aynısın eyer onların üstüne bu kadar gidersen valla bende seni bu yaştan sonra boşarım onların yanına gider yaşarım. bu saaten sonra sen'de bekar hayatı yaşarsın kendi kirli donlarınıda kendin yıkarsın ben bu çocukları ne zorluklar ile büyüt'tüm şimdi kalkmış bana babalık taslama dedim. ve figan evet valla annem baya bir fırçaladı babamı sen merak etme ablacım biz senin yanındayız ama enişteme söyle bir daha bu eteği giymesin yada en azından babam evet diyene kadar ondan sonra isterse jartiyer bile alırım ben enişteme der ve meltem tabi oda çok sever böyle şeyleri giymeyi dimi aşkım der kevın'a ve kevin valla siz ne söylüyor ben anlamıyor ama meltem diyorsa o zaman doğrudur der... ve figan ay abla nerden buldun bu çocugu varsa kardeşi felan onuda ben alım ne dersen tamam diyor bu devirde böyle herşeye evet diyecek koca az bulunur valla der. ve meltem babam daha benim ilişkime karşıyı çıkıyor seni bu dediğini duymasın kalp krizi geçirir valla der. ve o sırada dükkan'da olan hamdi bey ise kafasına kızını çok taktığı için o gün dükkanı erken kapatır ve en yakın dostu kazımıda yanına alarak dertleşmek için meyhanenin yolunu tutarlar.

ve meyhane'de sessiz bir yerde oturur ve başbaşa rakı içmeye başlayan hamdi bey ve en yakın dostu kazım aynı zaman'da dertleşmeye başlar'lar rakı içtikçe açılmaya başlayan hamdi bey olayları kazım'a anlatmaya başlar. ve hamdi bey kazım'a şöyle der. ya kazım sen beni yıllardır tanıyorsun sence ben kötü bir insanmıyım allah aşkına söylesene der hamdi bey kazım'a. ve kazım'da niyeki hamdi hayırdır ne oldu böyle efkarlandın daha bismillah ilk kadehte başladın aslan gibi kükremeye tamam bu melet aslan sütü ama bu kadar çabuk etki edecegini bilmiyordum vallahi der hamdi'ye. ve hamdi ya oğlum dalga geçmede söyle bana ben kötü bir insanmıyım der kazım'a. kazım ne alakası var oğlum eyer kötü bir insan olsan bile bu meleti içince brad bitt gibi bir adam oluyorsun..yani 4/4 lük degilde 4/3'lük tabiki iyi bir adamsın oğlum dalga geçermiş gibi soru sorma bana hadi ne oldu anlat bu kadar efkarlanmaz'dın sen der hamdi'ye. hamdi ya ben yıllardır köle gibi çalışım didiniyim kızlarımı okutup adam edeyim diye sen git elin gavurunu getir yok ben bu adam ile evlenicem de yahu türk erkeklerinin suyumu çıktıda gidip elin gavurunu alıyorsun der kazım'a. kazım'da ya kardeşim sen öyle diyorsunda türkiyede hakkaten erkek kalmadı hepsini ruslar kaptı. geri kalan defolu son iki malda biziz o da evde oturmuş bizim kadınların tantanısı çekiyoruz der hamdi'ye. hamdi'de ya olm dalga geçme iki dakka zaten canım burnumda sen bırak onu getirdiği erkek müspettesi erkek olsa gam yemicem der kazım'a. kazım nassı yani senin kız lezbiyen mi olmuş der hamdiye. ve hamdi kazım'a salak salak konuşma dedim valla sana burdan bir çakarım aklın götüne kaçar. lavuk megersem ingiltereden buraya etekle gelmiş der kazım'a. kazım:hadi canım yok artık der hamdi'ye ve hamdi yok efendim neymiş bu onların yöresel kıyafetiymişte yok efendim bunu özel günlerde giyerlermişte der kazım'a. kazım vaybe hamdi bir yaşıma daha girdim bunca yıldır. bu meledi içerim ama hala senin yaşadığın şu kafayı yaşıyamadım vallahi der hamdi'ye. hamdi şimdi anlıyormusun niye bu kadar efkarlıyım lan zaten ülkemizde o çocuk o halde ancak bir gün yaşar oda sonra ya tecavüz ederler yada köprüden atarlar der. kazım'da düşünsene hamdi yarın gazetelerde senin damat çıkıyor. söyle bir baş sayfa haberi bir kamyoncu etek giymiş bir erkek turiste tecavüz ettikten sonra onu evinin kadını yaptı. hamdi oğlum sen harbiden manyaksın ben derdimemi yanım yoksa senin aptalca esprilerine mi ağlıyım. ve kazım'da neyse o zaman hadi yeni gelinin şerefine içelim der hamdiye. hamdi'de lan yürü git manyak boş boş konuşup adamın asabını bozma der kazım'a. kazım daha ne istiyorsun hamdi yabancı damat'ın oldu hemde yanarlı dönerli bu her baba yigide nasip olmaz der hamdiye. hamdi'de kaç kere sana söyledim şu meredi agzınla iç kıçınla değil diye neyse hadi kalk sabah gidip dükkan açıcaz daha. zaten zor bir gün geçirdim der kazım'a kazım tamam hadi kalkalım der hamdi'ye ve rakı masası muhabbeti biter ve hamdi ile kazım evin yolunu tutarlar.

Kevin ve meltem ise o gece bogazda balık yemeye giderler. kevin gine her zamanki gibi yoresel kıyafetini giymiştir fakat meltem kevın'a şöyle der. Aşkım eyerki olurda babamın yanına konuşmak için gidersek o zaman bu üzerindeki kilt'i elbiseni giyme olurmu en azından babam evet diyene kadar tamamı canım der kevın'a ve kevın tamam canım ama senin baba biraz manyak tatlım hem ne varmış eteğimde türkiyede anadoluda erkekler şalvar giymiyormu ve o şalvarı kadınlarda giyiyor ve onların yöresel kıyafeti ben gayet iyi buluyorum. çünkü kadın ve erkek aynı şeyleri giydiğinde bu onların eşit oldugu anlamına gelir. ama şimdi baban benim yöresel kıyafetime karışıyor ama ben umursamıyorum. çünkü sen iste çıplak bile gezerim. ama benim sana olan sevgime ve aşkıma kimse karışamaz sizin burda nasıl derler ben senin için herşeyi gözlüğe alırım ve buna bizim orda aşk diyorlar canim der melteme. ve meltem'de aşkım o öyle değil ben senin için herşeyi göze alırım derler burda biliyorum birtanem merak etme kısa bir sürede alışacak babam senin bu haline ama biraz zamana ihtiyacı var sonuçta biz türküz ve buralarda etegi sadece kadınlar giyiyor der kevın'a. ve kevın tamam aşkım problem değil nasıl diyorsunuz. gerekirse senin için çiğ tavuk ile bile yatarım der melteme. meltem'de o öyle değil aşkım gerekirse senin için çiğ tavuk bile yerim olacak der kevın'a. ve kevin benim için fark etmez senin için hem yer hem yatarım. sonra kevın melteme sana bir sürprizim var aşkım der. ve kalkar masadan çalgıcıları yanına çağırır ve romantik bir müzik çalmasını ister çalgıcılar'dan. romantik müzik çalmaya başlıyınca kevin meltemi ayaklarının önünde diz çöker ve şöyle der kevin meltem'e sana uzun zamandır sormak istiyordum. ama kısmet bugüneymiş. o klasik cümleyi kurmadan önce seni gördüğüm ilk gün evet işte aradığım kadın bu dedim. ve bu kadın benim olmalı evimin kadını çocuklarımın annesi olmalı dedim. ve sana sormak istediğim o sihirli soruyu sormak istiyorum. meltem Dünya için sadece bir insan olabilirsin. Ama sen benim için tüm dünyasın. aşkım benim ile evlenirmisin der melteme. meltem sevinçten gözleri dolar ve hemen kevinin boynuna atlar ve şöyle der. tabi aşkım yaaa senin ile evlenmeyi herşeyden çok isterim tabiki bana bu güzel anı yaşattığın için teşşekür ederim bir tanem der kevın'a ve kevin siz türkler nasıl söylüyor elham allah daha güzel günler gösterecegim sana bir tanem der melteme. meltem'de elhem allah değil aşkım o evel allah der kevın'a. ve kevin bu dansı bana lütfedermisiniz hanımefendi der melteme ve kevin ile meltem çalgıcılar eşliğinde dans etmeye başlarlar. o sırada hanımı fatma hanım hamdi beyi bekliyordur evde ve hamdi içeri girer ve fatma hamdinin alkollü oldugunu görünce gine kavga etmeye başlarlar. fatma şöyle der hamdiye o bakıyorumda başlamışız gine alkole. ve hamdi'de ya hanım başlama gine allahını seversen bugün senin ile kavga edecek hiç havada değilim der fatma'ya. fatma'da o zaman değiştirelim senin o havanı nerenin havasını istersiniz aydın havasımı olsun afyon havasımı olsun beyefendi zaten bunca sene herşeyi senin isteğine göre yaptık bu saatten sonrada yapsak fazla bişey değişmez der hamdi'ye. ve hamdi'de ee yeter be sıktın artık sen manyakmısın fatma ne diyorsun der fatma'ya. fatma sen ne demek istediğimi gayet iyi anlıyorsun der hamdi'ye. hamdi kendi kızımı o etek giyen adama'mı vermemi istiyorsun o hali ile o kendini bile koruyamazken karısını nasıl korusun meltem beni bütün herkezin diline düşürdü yarın öbürgün bütün mahalle duyar artık duymayan kalmaz sayende namusumuzu iki paralık ettiniz yarın öbürgün akraba eş dost'ta duydumu tamam bittiğimizin resmidir. peki ben ne diyeceğim kardeşlerime yaa bizim kızı okumaya gönderdim o da kendi cinsinden birini bulmuş hollandaya gidip evleneceklermişmi diyim. ve fatma'da işte avrupada yaşayan insanlar ile aramızdaki fark bu onlar herkesin giyim tarzına ve yaşam tarzına saygı duyuyor ama biz ne yapıyoruz herkezi kıyafetiyle ile üstüyle başıyla yargılıyoruz hatta yargılamıyoruz yargısız infaz ediyoruz işte bu yüzden hep oldugumuz yerde sayıyoruz der hamdi'ye. ve hamdi kusura bakma ama o çok güzel ve anlayışlı dediğin avrupalı devletler kendilerinden başka kimseyi düşünmezler insan hakları derler ama dışarda ölen milyonlarca masum insanı görmezden gelirler hep kendi çıkarları için savaşırlar kadın erkek eşitliği derler kadını el üstünde erkegi el atında tutarlar avrupada herkez eşit derler ama orda yaşayan milyonlarca göçmene köle gözüyle bakarlar onları bütün pis işlerinde kullanırlar avrupada git birinin kapısını çal ben açım de adam ya polisi arar seni dövdürür yada hapse attırır ama bizim atalarımız bize tek birşey öğretti insanlık eyer benim evimde bir ekmeğim varsa onun yarısını aç bir insan ile paylaşırım yardıma muhtaç çocuklara yardım ederim trafikte yaşlı ve engelli insanları karşıdan karşıya geçiririm ve insanlara yardımı her zaman için karşılıksız yaptım ve bunları din dil ırk renk ayırt etmeden yaptım şimdi sen kalkmış bana avrupa bizden çok ilerde diyorsun. ve fatma'da madem din dil ırk renk ayırt etmiyorsun peki kevin'ı neden istemiyorsun ve kabullenmiyorsun der hamdi'ye. hamdi o ayrı o ayrı eyer o çocuk gelip benim dükkanıma karnım aç deseydi isterse etek değil tanga giysin ginede yardım ederdim ama sen benim kızımı ne yediği belirsiz bir insana vermemi istiyorsun kevin diyorsun sen hiç o adam ile 5 dakkadan fazla muhabbet ettinmi'de o adamı bana karşı savunuyorsun der fatma'ya. fatma tanımama gerek yok benim kızıma güvenim sonsuz benim kızım o çocuğu tanıyor ve seviyor ise benim hiç birşey demeye hakkım yok ve senin de olmayacak der hamdi'ye. ve hamdi eyer benim kızımın üstünde emeğim varsa bende o adamı damat olarak kabul etmiyorum ve eyer o adam ile evlenir ise onu evlatlıktan red ederim işte bu kadar bu benim sana son sözüm fatma hanım ben yatmaya gidiyorum der fatmaya. sonra hamdi yatar ve figan annessine anne ne yapıcağız babam nuh diyor peygamber demiyor der fatma hanıma. ve fatma sen merak etme hele biraz daha zaman geçsin daha hala sinirli sindiremedi olayları ondan sonra bakarız bir çağresine der figan'a. o arada kevin ve meltem romantik bir akşam yemeğin'den sonra otellerine geri dömüşler'dir.

ertesi gün figan ablasını arar ve şöyle der. abla müsaitseniz bugün gezmeye çıkalım taksime der melteme. ve meltem çok iyi bir fikir tamam o zaman saat 17:30 heykelin orda buluşalım der figan'a. ve kısa telefon görüşmesin'den sonra kevin ve meltem hazırlanır ve taksim'de heykelin oraya figanı almaya gider'ler taksim'i kevın meltem ve figan taksimi gezerlerken bütün milletin bakışları kevın'ın üzerindeki o garip iskoç elbisesinde'dir meltem ve figan bir ara lavaboya gitmek için kevın'ın yanın'dan ayrılır'lar o sırada kevinde dışarda onları beklerken yanına bir grup travesti gelir ve sende mi bizdensin yakışıklı diyip kevinın eteğini kaldırmaya çalışırlar. ve kevin siz ne diyor ben anlamıyor ingilizce konuşun der travesti'ye ve travesti burası bizim mekan hadi yaylan ülkede türk travestiler bitti şimdi ital travestiler bastı bu şıllıklar yüzünden iş yapamaz olduk der kevın'a ve kevin ne konuşuyorsunuz der ingilizce (what you talking about ) travesti ingilizce kapa o lanet olası çeneni sürtük der (get the fuckup bicht ) ve kevina kafa atar. sonra meltem ve figanın olayı hemen müdahale eder ve o benim erkek arkadaşım der travestilere. travesti öyle mi canım kusura bakma bizde kız arkadasın zannetik der melteme ve dalga geçer ve gider'ler. sonra meltem ve figan kevin'ı otel odasına götürür'ler ve figanda eve döner. o akşam biraz olaylı geçsede kevin'ı hiçbirşey yıldıramaz ve gine sabah olur ve kevin melteme derki meltem ben bugün kendi kendime bir karar aldım ben senin babayla konuşmaya gidecek ve herşeyi ona anlatacak yani sizde nasıl derler allahın eviyle peygamberin kabliyle der melteme ve meltem o öyle değil aşkım allahın emri peygamberin kabri denir der kevın'a ve kevin aa allahın emri peygamberin kabri ile kızınız meltemi kendime istiyorum diyecegim der melteme ve meltem ama kevin o seni görünce ya sinirlenip kötü bişey yapmaya kalkarsa der kevın'a kevin sen merak etme senin baba manyak ama bende artık dayanamıyorum gidip senin babayla konuşmak lazım der melteme. o sırada meltem kevın'a ama bir şartla der. ve kevın'da neymiş o şart der melteme. meltem'de bende gelicem der kevin'a ve kevın'da tamam ama sen içeri girmeyeceksin tamam mı? der melteme. ve meltem tamam aşkım der kevın'a. o sırada figan meltemi arar ve şöyleder babam işe gitti annem sizi kahvaltıya bekliyor der melteme. meltem hayır bugün bizim bir işimiz var hallettikten sonra gelicez der figan'a ve telefonu kapatır. figan annesi fatma'ya bugün işleri olduğunu o yüzden kevın ve meltemin geç geleceklerini söyler. ve fatma ne işleri varmış acaba der figana. sonra kevin ve meltem kapalıçarşıya babasının dükkanına doğru yolla çıkarlar ve babasının dükkanına vardıklarında kevin melteme bana bir söz ver meltem der. ve meltemde ne sözü aşkım der kevın'a. kevin baban beni dövse bile içeri girmeyeceksin tamammı der melteme. ve meltem ama kevin der. kevin ise lütfen meltem bugüne kadar senden hiçbirşey istemedim bari bu isteğimi yerine getir der melteme. meltem ise tamam bir tanem ama kendine dikkat et der kevın'a ve kevin içeri girer yanlız içeri girer girmez hamdi kevini tanır ve hemen üstüne atlar ve sorar. ne arıyorsun lan iş yerimde kızımı benden aldıgın yetmezmiş gibi bide işyerimemi göz diktin der kevın'a kevin ise bir saniye ben sadece sizle etek etek'e konuşmak için buraya geldim der hamdi'ye. hamdi ise ona sizin orda herkez etek giydiğin için etek etege diyorsunuz fakat bizim burda erkek erkege denir der kevın'a ve kevın'da tamam erkek erkege der hamdi'ye ve hamdi ellerini kevın'ın yakasından çeker ve ne söyliceksen söyle ve dükkanımdan defol git der kevina. kevin ise siz beni belki hiç sevmiyor olabilirsiniz belki etek giydiğimide yadırgaya bilirsiniz bana nasıl davrandıgınız benim için hiç önemli değil benim için önemli olan meltemin mutlu olmasıdır der hamdi'ye ve hamdi ise sen ben kızımın kötülüğünümü istiyorum zannediyorsun sen ben kızımı ne zorluklar ile büyüttüm haberin varmı bizim buralarda bir laf var onuda öğretim sana davul bile dengi dengine çalarmış bizim kültürümüz sizin kültürünüz kadar geniş değil biz kadınlarımızı kıskanırız onları kollarız bizim için namus candan önce gelir bir kere giyinişiniz bile bir garip kim bilir hayat tarzlarınız nasıldır der kevın'a kevin ise bir dakka bir dakka belki evet etek giyiyor olabiliriz ama bizim de bir şerefimiz var tamam belki kültürler başka olabilir ama sonuçta hepimiz insanız ve bu dünyada herşey bizim için siyahı beyaz ile ayırt etmeye kalkarsanız iyinin kötüden bir farkı kalmaz der hamdi'ye ve o sırada dükkana silahlı iki soyguncu girer

ve hamdi beyin kuyumcu dükkanını soymaya kalkar kevın ve hamdi ellerini havaya kaldırır ve hırsızlar şöyle der alın şu poşetleri 5 dakikanız var hemen kasaları boşaltın der kevın ve hamdi'ye o sırada kevin ve hamdi poşetlere altınları koymaya başlarlar. fakat dışarıda bekleyen meltem hırsızları görünce hemen çığlık atmaya başlar ve polislerin gelmesine sebep olur o sırada meltemin çığlık attığını gören soyguncu hemen dışarı çıkar ve meltemi'de dükkana sokmaya çalşır bunu gören kevin hemen içerdeki soyguncunun kafasına vazoyla vurarak etkisiz hale getirir dışardaki meltem ile boguşan soyguncunun'da arkasından yakalar ve yere atar o sırada soyguncu silahına davranır ve kevini karnın'dan vurur ve panikleyerek kaçmaya başlar. o sırada meltem dona kalır ve yardım edin çıglıkları atarak kevinin başında ağlamaya ve isyan etmeye başlar ve babasına şöyle der bunun hep sebebi sensin senden nefret ediyorum. bizi bu hale hep sen getirdin diyerek babasına isyan etmeye başlar. ve bir yandan kevin'ın elini sımsıkı tutar ve kevına aşkım ne olur beni bırakma lütfen bebeğim aç gözlerini der kevın'a. bütün kapalıçarşı oraya toplanmıştır adete ve hemen ambulans gelir ve kevin'ı acil servise kaldırır'lar. ama kevin'ın durumu çok ağırdır. kurşun tam böbreğine isabet etmiştir. bu olayı duyan kevinin babası marcus hemen apar topar istanbula gelir. ve hastanede ilk defa meltem ile yüz yüze tanışırlar. meltem o an gözü yaşlı ve kendini kaybetmiş şekilde kevin'in babası marcus'a olayları anlatmaya başlar sonra marcus melteme üzülme meltem kevin eyer bunu yaptıysa sana bir zarar gelmesin diye seni sevdiği için yapmıştır çünkü bizim oralarda kadınlarımız bizim en değerli varlıklarımızdır gerekirse kanımızın son damlasına kadar kadınlarımızı yaşatmak için hayatımızı bile hiçe sayarız ki ve oda geregini yapmış oğlum ile bir kez daha gururduydum der melteme. o sırada hamdi kevın'ın babası marcus'un bu laflarını duyar ve göz yaşlarını tutamaz kevinin babasının yanına gider ve şöyleder ben sizleri yanlış tanımışım sizlerde bizler gibiymişssiniz der. meltem hemen araya girer ve babam diye kevin babası marcus ile tanıştırır ve hamdi kevin babası marcusa sarılır ve ağlamaya başlar. marcus hamdi bey'e üzülmeyin benim oğlum ölse bile şerefi ve namusu için ölecektir eminim ben olsaydım sizin oğlunuzda gözünü kırpmadan aynı duyarlılıgı bana karşı gösterirdi der hamdi bey'e ve o sırada doktor gelir ve hastanın yakınları kim diye sorar sonra hemen meltem biziz diye doktorun yanına gider doktor hayati tehlike hala devam ediyor kurşun böbreğin tekini parçalayıp geçmiş yeni bir böbreğe ihtiyacımız var. yani böbrek nakli yapmamız lazım der. meltem ise hemen benim kine bakın uyuyorsa hemen alın der doktora. doktor sorar kan gurubunuz ne diye. meltem a+ positive der. doktor hayır kan grubunuz uymuyor o yüzden nakili gerçekleştiremeyiz böbrek nakli yapmamız için kan gurubunuzun uyması lazım der meltem'e. meltem ise peki kan gurubu ne diye sorar doktora. doktor ab - negativ der. o sırada hamdi bey tamam doktor bey benim kanım uyuyor ben vermek istiyorum o benim kızımın kurtardı bende ona vefa borcumu böyle ödemek istiyorum der.ve meltem ama baba der. kevin'ın babası hamdi bey böyle birsey yapmak zorunda değilsiniz der hamdi bey'e. hamdi ise kevina çok çektirdim şimdi eyer ben bu gereksiz böbregi bu cesur genç için vermessem işte o zaman vicdan azabı duyarım dedi. ve marcus peki siz nasıl uygun görürseniz dedi hamdi'ye ve hamdi böbreğini vermek için acil servise alınır kan örnekleri ve bazı testler yapıldıktan sonra doktor'lar operasyona başlar. dışarıda kevinın babası marcus fatma hanım figan ve meltem çok telaşlı şekilde beklemeye başlar'lar ve o telaşlı bekleyiş doktorun acil servisin kapısın'da belirmesi ile yerini heycana bırakır. meltem doktoru gördüğü anda hemen doktorun yanına gider ve büyük bir korku ve telaş ile doktora operasyonun nasıl geçtiğini kevın'ın ve babasının durumlarının nasıl olduklarını sorar doktor ise operasyon başarılı geçti yanlız 2 gün yogun bakımda kalmaları lazım hastanede sadece bir ziyaretçi kalabilir dedi melteme. ve meltem annesi marcus ve figan rahat bir nefes alırlar bu güzel haberden sonra meltem annesine şöyle der anne siz marcus amcayıda alın eve gidin ben burda nöbetci kalıcam fatma ise tamam kızım acil birşey oldumu bizede haber ver tamamı der melteme. ve marcus peki meltem sen nasıl istersen der.

figan marcus ve annesi eve doğru yola çıkarlar. ve eve gelirler figan marcus'a açmısınız diye sorar ve marcus yok teşşekür ederim tokum diye teklifi geri çevirir ama varsa bir nescafenizi alırım. ve figan marcus'a nescafe yapar o sırada fatma hanım marcus'a oğlunuz çok saygı deger çok iyi niyetli ve çok şeker bir insan der marcus'a ve marcus ise evet onu annesine çok benzetiyorum anneside hep böyle iyi ve yardım sever bir insan'dı der fatma hanıma. fatma ise peki ama o nerde diye sorar marcus'a ve marcus tanrı onu yanımızdan erken aldı kevin daha 12 yaşındayken annesini trafik kazasında kaybettik alkollü 17 yaşındaki bir genç direksiyon hakimiyetini kaybedip loreny in kullandıgı araba ile kafa kafa çarpışmışlar ve loreny oracıkta hayatını kaybetmiş. loreny bir öğretmendi ve zamanının çogunu okulda çocuklar ile geçirirdi o yüzden'de kevin'a fazla zaman ayıramazdı. kevin'a anne'annesi baktı ve kevin üniversite okumaya ingiltereye gittikten sonra hiç görüşemedik. belkide bu kaza olmasaydı onun yüzünü kim bilir ne zaman görürdüm kazaya sevinmiyorum ama o kazayı duyunca aramızdaki bagın ne kadar kopuk oldugunu anladım der fatma hanım'a. fatma ise merak etmeyin ben kevine çok güveniyorum dürüst şerefli ve onurlu bir çocuk sevdiklerini yarı yolda bırakmayacak kadar'da mert gözlerini ilk açtıgında karşısında sizi görünce çok mutlu olacaktır der marcus'a. figan evet biz hepimiz kevini çok seviyor ve deger veriyoruz kevin çok dirençli bir insan çok yakında iyi olup aramıza katılacagından hiç süphemiz yok der marcus'a. bu moral konuşmasın'dan sonra saat geç olur. sonra figan marcusun yatacagı odayı gösterir. ve marcus hariç herkez yatar marcus o gün sabaha kadar kevin düşünür. ve üzgün oldugu için gözüne uyku girmez eski günleri ve kevinin küçüklüğünü hayal eder. sabah olur ve hamdi ve kevin'ı yogun bakımından çıkartırlar. ve normal bakım odalarına alırlar sabah fatma figan ve marcus gelir. kevin sabah ilk gözlerini açıtğın'da babasını karşısında görür ve duygulanır ve babasına şöyle der baba çok üzgünüm babası marcus ise üzgün olacak bir durum yok kevin der. ve marcus babasına annemin ölümünden hep seni sorumlu tuttum ve dün annemi rüyamda gördüm ve benim sana ne kadar haksızlık ettiğimi söyledi baba beni affedebilecekmisin der babası marcus'a. ve marcus ise sen bilmiyorsun ama ben sana söyleyeyim ben sana hiç kızmadım evlat ben seni hep uzaktan sevdim hatırlıyormusun küçükken hep gelir benim ile beraber yatardın artık büyüdün ve bir yuva kuracak olgun bir adam olduğunu kanıtladın senin ile gurur duyuyorum evlat der kevın'a. kevin baba diyip babasına sarılır ve hamdi ve diger aile üyeleri bu durumu görür ve ağlamaya başlarlar. ve hastaneden bir hafta sonra taburcu edilirler kevın ve hamdi bey sonra hemen meltem ile kevin düğün hazırlıklarına başlar'lar. düğün günü hamdi beyin kevine bir süprizi vardır. o gün hamdi beyde kevinin giydiği etegin aynısından giyer ve kevine ikinci bir kez daha vefa borcunu öder. hamdi ve aile üyeleri kapıda misafirleri karşılamaya başlar. hamdinin küçük kardeşi hamdinin yanına gelir ve hamdi'ye eteğini fazla çekme her zaman dizin iki parmak altından olsun valla bir daha seni okula almam diye dalga geçer. hamdi'de yürü ordan zevzevk der kardeşine. ve bir anda kapıda hamdi'nin en iyi dostu kazım belirir kazım hamdinin etek giydiğini görünce yanına gelir ve derki hamdi bunca yıldır alkol içiyorum ama böyle halisülasyon hayatımda illk defa görüyorum kanka en son senle muhabbet ettiğimizde bilinç altıma yerleşmiş galiba seni etekli görüyorum bugün alkolde içmedim allah allah der dostu hamdi'ye. hamdi ise yok kazım doğru görüyorsun. anladımki erkekliğin etek ile pantol ile alakası yokmuş erkekliğin kafa ile alakası varmış biz bu kafayı değiştirmedikten sonra pantol yerine etek giymişiz ne önemi var demiş dostu kazıma ve kazım ise aslında bir yandan iyi be hamdi sonuçta yazın bişik'te yapmaz havalı havalı gezersin diye dalga geçmiş hamdi ile. ve hamdi ya yürü git kazım bu arada rakılar sağ tarafta der dostu kazım'a o sırada misafirler yavaş yavaş gelir ve tören merasimi başlar. tören kıyıldıktan sonra meltem elindeki çiçeği arkasında bekleyen genç kızlara atar ve çiçeği kardeşi figan tutar. sonra hamdi elini hanımı fatmanın omuzuna atar ve hanım artık yeni bir balayına çıkma zamanı geldimi hı ne dersin der. fatma hanım ise geldi bey geldi der hamdi bey'e. ve hamdi için'den evet bugüne kadar hep milleti hep dış görünüşü ile yargılamışız ama yanlış yapmışız. bazen insanların kalbindekileride görmek lazımmış toplumsal bir yaraya parmak basmadık ama parmagı bastıgımız yer tamda sizin o anlamak istemediğiniz yer. kafalar değişmedikçe mekanlar elbiseler yerler yurtlar değişmiş ne fayda eşşeğe altın semer vursalar eşşek ben gine eşşeğim demiş. kevin ve meltem uzun bir ömür geçirecekleri o asil evlilik mertebesine ulaşma imkanına nail olmuşlardır.. Darısı sizin başınıza ...........mutlu son.............