gayet guzel bir deneme ama calismalarini hemen her yerde yayinlama, uzerinde arif cabar yazmasi seni hukuki acidan hakli yapmaz eger fikrin calinirsa. o yuzden ya once noterden onaylat yada once cek filmini gosterdikten sonra senaryonu yayinla.

Gariptir Albert Camus un Yabancı sını az önce okudum. Üstüne bu senaryoyu okudum. Şaşkınım, hayat garip..

Görsel anlatıma dikkat edilirse çok iyi bir iş çıkar gibime geliyor.. Tebrikler.

Aklıma bir şey geldi; adamın umutlu ve umutsuz olduğu sahnelerin renkleri değişik olsa nasıl olur? Yani umutluyken daha renkli vs..

kameraya almak isteyen arkadaşlar varsa alabilirler. ben çalışma yapmak istemiyorum bu senaryo hakkında.

camusun yabancısıyla arasında benzerlik falanmı var?

payitaht senin fikrin güzel al sen çek barii 😀

Ordaki karakterde hücresinde garip şeyler düşünüyorda, o yüzden dedim.. Kaçıp gitmek istiyor, sonra yapamayacağını, şansının az olduğunu, kaçsada zaten ölümün kaçınılmaz olduğunu vs.. Uzun hikaye okumak lazım..

Çekim olayı ile ilgili biraz düşünmek gerek.. Uzun zamandır bir şey çekmedim. Atmosfer vs. yaratmak açısından değişik bir deneme olabilir ama senaryoyu ellerim ben kesin 🙂

camus hakkında kısa bir araştırma yaptım şimdide! zaten kendisi varoluşçu yaklaşımın kurucularındanmış. benim senaryoda varoluşla ilgili bir bakıma bir yerde. demek camusla aynı şeyi düşünmüşüz varoluşun en güzel açıklanacağı yeri hücre olarak düşünmüşüz ikimizde 😀

yabancıyı izlemek isteyenler için: zeki demirkubuz yabancıyı 2001de yazgı ismiyle sinemaya uyarlamış.

Yok tam bir uyarlama değil Demirkubuz un Yazgı sı. Esinlenme diyelim.. Yani çıkış noktası. Olaylar biraz daha farklı gelişir Yazgı da..

Senaryoya biraz daha varoluş kırpıntıları serpiştirmek lazım ACR.. Nükleer etkisini arttırma babından..

senaryonun genel hattının bozmada. bu arada camusla ayrılan yönlerimiz var. çünkü camus intiharı reddeden bir yazarmış. ben direk adamı intihar ettirdim senaryonun sonunda 😀 zaten senaryonun doğum ölüm intihar gibi temel öğeler üzerine kurulu olduğunu görebilrsin. mesela ilk sahne tahmin edebileceğin gibi doğumla ilgili bir sahne. mesela "kişinin başkası tarafında sert şekilde içeri atılması=doğum" olarak nitelendirildi. artık o başkasını tanrı olarak yorumlamak yada başka bir şey olarak yorumlamak kişinin kendisine kalır. kendi inançları doğrultusunda yorumlar. sert bir şekilde içeriye savrulmasıda başka bir şeyi ifade eder...

ben bu senaryotu cekmek isterim cok hosuma gitti....konuyu yazan arkadas bi konusalım mı....

senaryonun genel hattının bozmada. bu arada camusla ayrılan yönlerimiz var. çünkü camus intiharı reddeden bir yazarmış. ben direk adamı intihar ettirdim senaryonun sonunda 😀

fakat senaryonun sonunda,

MAHKUM SES-Şimdi mutlu değilim.

diyerek zaten intihari sen de reddediyorsun.

ya da umut dolu sosyal bir mesaj vermek için intiharı kabul etmene rağmen reddediyorsun.

görüşmek isteyen arkadaşlar mail aracılığı ile ulaşabilirler.

mail: [email protected]

filmde hiç konuşma olmasa, sadece görüntüyle mahkumun alaşamadığını, kaçmak istediğini anlatabilirseniz daha güzel olur. bi gün çiçekleri suluyo mutlu yüzü gülüyo, bi gün elinde kaşık hücre penceresinin kenarlarını kazmaya çalışıyo ve yapamayınca kaşığı fırlatıyo oturuyo ağlıyo gibi görüntülerle konuşmaya ihtiyaç olmadan anlatılabilir. bence baya da güzel olur.

dostum ben bunu yaklaşık 2 sene önce yazdım. orjinal hali buşekilde. eğer kafanda daha farklı bir şey varsa benle iletişime geç, senaryonun bütününü bozmadan değişiklik yapmana razıyım kayıt yapacaksan.