Bu hikaye; Paranormal Activity, Blair Cadısı ve Rec filmleri gibi o tarzda el kamerasıyla çekileceği planlanarak tasarlanıp yazıldı.
* * *
Film karı-koca araçla yolda ilerlerken başlar. Kamera gittikleri yere ulaşana dek kadının(şimdilik İpek olsun adı) elindedir.
Kamerayı kocasıyla(şimdilik Ali olsun adı) konuşmadıkları zaman yola doğrultur. Ali ile konuşurken ona doğrultur. Konuşmalar zincirleme geçişlerle birbirine bağlanan gece ve gündüz çekimlerinden oluşabilir.
İpek kameranın nasıl çalıştığıyla ilgili sorular sorar. Ali gösterirken ellerinde ilk video anılarının olacağını, ilerde çocuklarına izletebileceklerini heyecanla söyler. İpek, saatlerdir yolda olduklarını, merkezden epey uzaklaştıklarından, nereye gittiklerinden yakınır, endişelidir. Ali ise İpeğe, götürdüğü yer hakkında ki sürprizi bozmak istemediğini heyecanlı bir dille aktarır. Yıllardır şehirdeki rutin hayatlarından dolayı baş başa kalamadıklarından, gittikleri yerin tam onlara göre olduğundan bahseder.
Kamp kuracakları alana geldiklerinde arabanın tamponu bir kayaya sürter. Ali aracı biraz geriye alır. İpekle tamponu kontrol ederler. Aracın yürüyen aksamında hasar olmadığına kanaat getirirler.
İpek ve Ali gündüz gözüyle bu alanı çok beğenirler. İpeğin tedirginliğinden eser kalmaz. Kamerayı bir köşeye sabitleyip, kamp kurar ateş yakarlar, mutlu bir şekilde ufak bir piknik yaparlar. Fakat bu bölgede mutluluğa yer yoktur. Çünkü buradaki canlı ve cansız varlıklar mutluluktan nefret etmektedirler. Ayrıca hiçbir mutluluk buradan sağ çıkamaz…
Hava kararmaya başladığında etraftan gelen sesler ikisini de endişelendirir. Esen şiddetli rüzgar ateşlerini söndürür. Çadıra girip sakinleşmeye çalışırlar. Bu sırada yanlarında bulundurdukları el feneriyle çadırı aydınlatmaya çalışırlar. El feneri birden söner, bir daha da çalışmaz. Işıksız kalırlar. Bir an önce buradan gitmek isterler. Çadırı hızlıca toplarlar. Her şeyi alıp arabayı park ettikleri yere gelirler. Bagaja atarlar eşyaları. Buradan kurtuldukları için sevinmektedirler.
Arabaya binerler, araba çalışmaz. Ali kaputu açıp sebebi anlamaya çalışır. En son benzin deposunun delindiğini fark eder(depo, tampon kayaya çarptığında delinmiştir). İpek iyice endişelenir, başlarına gelenlerden Ali’yi sorumlu tutar. Ufak bir tartışmadan sonra Ali yedek benzin bidonunu gösterip, buradan kurtulacaklarını söyler. Depodaki deliğe tıpa yapıp yedek benzini doldurur.
Araçla ilerlerken etraftan yine esrarengiz sesler gelir. Radyoyu açarlar, radyo çekmemektedir. Cep telefonları da aynı şekilde. Derken benzin göstergesi benzinin hızla bittiğine işaret eder. Tıkadıkları tıpanın çıkmış olabileceğini düşünüp kontrol etmek için aşağı iner Ali. Yeni bir tıpayla deliği tıkar. 50 mt sonra benzin bittiği için araba stop eder.
Yaklaşık 500 mt uzaklıktaki terk edilmiş köyü fark ederler. Sadece bir hanenin ışığı yanmaktadır. Buraya gidip sığınmak hakkında, aralarında geçen ufak bir tartışmadan sonra ışığı yanan bu eve gidip sığınmaya karar verirler.
Köye ulaşmak için ormanlık alanı aşmaları gerekmektedir. Ağaçlar arasında ilerlerken, uzaktan gelen hayvanların(çekirge, baykuş vb) sesleri yakınlaşır. Seslere yakınlaştıkça daha bir hırçınlaşır hayvanlar.
Nihayet eve sağ salim ulaşmayı başarırlar. Kapıyı gözleri görmeyen yaşlı bir kadın açar.
Dış dünyadan kopuktur. Tanrı misafirlerini evinde ağırlayabileceğini söyleyip içeri girmelerine izin verir. Mumların aydınlattığı evde tek bir elektrikli veya elektronik alet yoktur. Sanki asırlardır orda yaşıyormuş gibidir.
İçeri girdiklerinde yaşlı kadın çifti sakinleştirmek için elinden geleni yapar. İpek kamerayı sehpanın üzerine koyar. Yaşlı kadın kalabilecekleri odayı gösterir. (bu odanın kapısı ve yarısı açık pencere kadraj içindedir)
Çift, odada kadının güvenilirliğini tartışmaya başlarlar. Sesleri salondan bile duyulmaktadır.
Yaşlı kadın göremediği halde gözlerini yarısı açık pencereden dışarıya dikmiş, öfkeyle karışık tebessümle bakmaktadır. Yaşlı kadının ten rengi gitgide soluklaşmıştır. Odanın kapısı görünür bir müdahale olmaksızın hızla açılıp, (görünmez varlığın odaya girişi)kendiliğinden kapanıp kilitlendiği anda, yaşlı kadının kulağı kapı kilitleme işlevi görmüşçesine kımıldar. Sanki ruhu bedeninden çiftin bulunduğu odaya sızmıştır. İçerde arbede yaşanıp feryat figan iken, yaşlı kadın yerinden bile kımıldamaz. İçerdeki varlığı yönettiğini söylemek yalan olmaz. Bir süre sonra bağrışma sesleri kesilir. Anlaşılan ikiside ölmüştür.
İçerdeki varlığın o acayip sesi kameraya gittikçe yaklaşır. Nefesi ensemizdedir sanki. Kamera görünmez eller tarafından usulca havaya kalkar, evin tavanı usulca kadraja girer sonra şiddetli bir şekilde yere çalınır kamera. Görüntü kararır.
kısa film olarak çok fazla korku tarzı izlemedim bu bakıma güzel bir düşünce,tabi nasıl bir eser çıkar görüntü kalitesi ve korku hissi ne boyutta olur bunlar çok önemli,senaryo başarılı,bol şans dilerim,çekim tarihi belli midir?
Heyecanlı bir hikayeye benziyor.Bu tür filmleri severim.Gerilimli,gizemli ve rahatsız edici.Detaylar layıkıyla hissettirilebilirse güzel bir kısa olabilir.Eskiden korku gerilim tarzında çok hikaye okurdum.Bu tarz hikayeler kısa film için gayet güzel malzeme olur diye düşünüyorum.
Yorumlar için teşekkürler. Çekim tarihi belli değil, hikayeyi isteyen olursa ona vereceğim.
İpek'le Ali'nin kamp yapış sebepleri nedir?
İpek'le Ali'nin kamp yapış sebepleri nedir?
Hikayenin hepsini okumamışsın sanırım; Ali ise İpeğe, götürdüğü yer hakkında ki sürprizi bozmak istemediğini heyecanlı bir dille aktarır. Yıllardır şehirdeki rutin hayatlarından dolayı baş başa kalamadıklarından, gittikleri yerin tam onlara göre olduğundan bahseder.
Yaşlı kadın etkileyici bir şekilde yansıtılırsa güzel bir korku filmi çıkar bundan. Ama biraz daha zenginleştirmek, seyirciyi şaşırtıp korkutmak lazım.
.... Fakat bu bölgede mutluluğa yer yoktur. Çünkü buradaki canlı ve cansız varlıklar mutluluktan nefret etmektedirler. Ayrıca hiçbir mutluluk buradan sağ çıkamaz…
....
Bu kısım genel senaryo yazım kuralına uymamış. Sen farkındasındır elbette ama sadece bu kısım sırıttığı için okuyucular bunu bilmeli. Yani senaryo soyut anlamlar barındırmamalı, yoruma yer vermemeli.
Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer
Yaşlı kadın etkileyici bir şekilde yansıtılırsa güzel bir korku filmi çıkar bundan. Ama biraz daha zenginleştirmek, seyirciyi şaşırtıp korkutmak lazım.
.... Fakat bu bölgede mutluluğa yer yoktur. Çünkü buradaki canlı ve cansız varlıklar mutluluktan nefret etmektedirler. Ayrıca hiçbir mutluluk buradan sağ çıkamaz…
....
Bu kısım genel senaryo yazım kuralına uymamış. Sen farkındasındır elbette ama sadece bu kısım sırıttığı için okuyucular bunu bilmeli. Yani senaryo soyut anlamlar barındırmamalı, yoruma yer vermemeli.
Yukardaki yayımladığım hikaye senaryodan önceki son taslaktı. Taslak oluştururken ya da olay örgüsü kurarken kuralları pek önemsemeden yazarım ben. Kendimi sınırlamamaya çalışıyorum yani. Aksi takdirde kasıntı olurdu yazılmaya çalışılan.
Senaryoda o kısma yer verirmiydim vermezmiydim o da senaryoyu yazarken vereceğim bir karar olurdu sanırım. Senaryonun bütününe o kısımdaki açıklamayı yaysaydım senaryoda o cümleler olmazdı. Senaryoda bir eksiklik sezinseseydim o zaman o açıklamayıda senaryoda ilgili alana "bkz:ek-1" diye not bırakır, senaryo sonunda ek-1 diye açıklama yapar, o cümlelere yer verirdim.
Yorum için teşekkürler.
Hikaye sinancd'ye verildi.
yaşlı kadın devreye girdikten sonraki kısımları baya beğendim ben. ben olsaydım blair cadısı tarzında değil de normal film gibi çekerdim. çünkü o tarz defalarca denendi ve sıktı diye düşünüyorum. ayrıca kötü varlığın filmin sonunda kameraya müdahalesi de paranormal activity'de var zaten. tabi size kalmış ama diğer türlü çekilirse supernatural tadında bir şey olur gibi.